• 48
    ağırlığının 3 katını silkmiş halter efsanesidir. hatta sadece halter efsanesi değil, spor efsanesidir.
    leonidis ile yaşadığı dakikalar içerisinde defalarca dünya rekorlarının kırıldığı olimpiyat mücadeleleri unutulmazdır. müsabaka sonrası leonidis'in ''naim you are the best'' sözüne oldukça alçak gönüllü ve naif bir cevapla ''no leo we both are the best'' diye cevap vermiştir. yani zeki, çevik ve ahlaklıdır.

    ağırlığının 3 katını silkmesini ise şöyle hesapla. son 4 senedir amatör olarak olimpik halter ile ilgileniyorum. vücut ağırlığımı silkmem 2 sene aldı. 4. senenin sonunda vücut ağırlığımın 1.1 katını silkecek duruma geldim. bir kere 1.15 i silktiğimde salonda büyük alkış kopmuş bende kendimi dünya şampiyonu gibi hissetmiştim. bizim salonda ki amatörler arasında en iyimiz vücut ağırlığının 1.7-1.8 katını silkebiliyor ki salonda ki havaları herkül düzeyinde. sen vücut ağırlığının 3 katını silkebilmeyi oradan hayal et işte.

    bu arada çok çok önemli bir detayı ayrı parantezde açıklayayım. bu adam vücut ağırlığının 3 katının 10 kilo fazlasını silkmiştir. 3 kat bile öyle muazzam bir şey ki herkes kestirmeden ''vücut ağırlığının 3 katını silkebilen adam'' der onun için. halbuki o ''vücut ağırlığının 3 katının 10 kilo fazlasını silkebilmiş adamdır''.
  • 112
    geçen yil vizyona giren filmin babami kaybetmemizin acisi ile radarimdan kaçmi$ti. bir kaç hafta önce filmini ailecek çoluk çocuk izleme firstamizi oldu. hatta o filmden sonra bir kaç hafta boyunca sürekli eypio'nun film için seslendirdigi soundtrack'i çaldi evde. çocuklar gerçek bir kahraman görmü$tü. büyük oglan en küçük karde$ini kaldirarak halter antrenmanlari yapmaya ba$ladi falan. benim için çok ayri bir yeri vardi naim süleymanoglu'nun. o da bizim gibi bulgaristan topraklarinda dogan bir türk evladi idi. rahmetli dedemler 1930'larda göçe zorlanmi$lardi, yoksa ter ederlermiydi vatanlarini. hatta büyük halalarimdan 1-2 tanesi türkiye'de yapamami$lar. sebebi ise türkiye'de kendi irklari tarafindan horlanmalar. pis muhacirleri, fakir muhacirler hakaretlerine dayanamami$lar, tekrar geri dönmü$ler. bu hakaretleri türklerden duymak agir gelmi$ onlara. neyse, konuyu çok fazla saptirmayalim.

    bugün naim'in 3. ölüm yildönümü. mekani cennet olsun. biz onu hep iyi hatirlayacagiz. görü$ürlerse, babamla bir güre$ tutsunlar. el enseye dikkat etsin, babamin eli agirdir..

    biraktim geldim, evimi geride, adimi aldilar, kan kari$ti terime..
    demi$ti anam bana, buzda olsan erime..
    kaldirdim dünyayi, dertlerimin yerine..
  • 103
    destansı hikayesi 10 sezonluk dizi yapılsa halen hayatında anlatılamayan ya da atlanan bölümler olacak olan tüm zamanların en büyük türk sporcusu. vizyondaki filmini özellikle naim süleymanoğlu'nun iltica dönemini canlı takip etmiş annem ve babam ile izledim. her ikisi de filmde abartılı hiçbir anlatımın olmadığını hatta naim süleymanoğlu'nun çok daha fazlası olduğunu gururla ve heyecanla bana anlatmaya çalışıyor, naim'in turgut özal ile olan ilk teması sahnesinde röportajda söyleyeceklerini sinemada filmi izlerken heyecandan önden sufle veriyorlardı. birkaç kez de filmde sakin olmaları konusunda uyardım.

    diyeceğim vizyondaki filmi izleyebiliyorsanız aile büyükleriniz ile izleyin. yaşadıkları heyecandan naim isminin büyüklüğünü bir kez daha anlayacaksınız.
  • 102
    kendisini tanıdığımı zannediyormuşum, vizyondaki filmi izleyene kadar...

    önce kendimden utandım böylesi bir sporcunun, bir halk kahramanının biyografisini, muazzam hikayesini bu yaşıma kadar bu detaylarıyla bilmediğim için. sonra gurur duydum kendisiyle ve türklüğümle.

    naim gibiler her zaman gelmiyor dünyaya. yaşarken de, öldükten sonra da kıymetini bilmek gerekiyor. allah rahmet eylesin, nur içinde yatsın. rekor üstüne rekor, madalya üstüne madalya. amacı zulüm gören türk'lerin sesini dünyaya duyurmak.

    çok duygulandım hayatını izlerken.

    buradan bir sonuç da çıkarmamız lazım. gerçek öyküsü olmayanlar bile yığınla senaryo çıkarıp holywood'da ne filmler yapıyor. vay be diyor insanlar, etkileniyor. adamlar reklamını yapıyor. bizdeki bu hikayelerin bu şekilde güzel yapımlarla dünyaya duyurulması gerekiyor. dünyayı geçtim, bugün aileler çocuklarıyla bu filmi izlemeye sinemaya gitse ülkemiz için bilinçli evlatlar yetişir. türk kimliğini korumanın önemini kavrayan nesiller yetişir. bir aile bir ailedir, bir çocuk, bir çocuktur.

    ah be cep herkülü. neler yapmışsın sen öyle? seni doğuran anaya, seni o yaşta yatılı spor okuluna gönderen babaya helal olsun. mekanın cennet olsun inşallah.
  • 106
    lise okurken edebiyat öğretmenim bulgaristan göçmeni bir kadındı.

    bir dersinde çok sinirlenmiş, herkesi susturup; gözlerinin önünde öldürülen türk insanlarını anlatmıştı.

    az önce naim süleymanoğlu filmini izledim.

    duygular yoğun. büyük türk insanı.

    350 bin türkün vatanına dönmesine vesile olmuş. binlerce insanı baskıdan, zulümden kurtarmış.

    türklerin çektiği sıkıntıları dünyaya duyurmuş.

    maalesef çok erken kaybetmişiz. çok genç...

    seni unutmayacağız büyük türk evladı naim süleymanoğlu ...
    ruhun şad olsun.
  • 128
    geçen gün avrupa şampiyonu olduktan sonra kızların naim şarkısını söylediği videoyu gördüm. şarkıyı da seviyorum. dedim ki ben bu filmi bi düzgünce seyredeyim. daha öncesinde tam olarak dikkatimi vermemiş ses olsun diye açmıştım bir nevi.

    film başladı, öyle mükemmel bir film diyemem ancak eşşek kadar adam olarak hüngür hüngür ağladım. zaten önceki akşam avrupa şampiyonu olmuşuz. benim milli duygular tavan. filmde propaganda/melodram olarak kullanılsa da oradaki vatandaşların çektiği (belki gerçekte bu kadar ağır olmamıştır, belki daha ağır olmuştur film yanıltıcı mı bilmiyorum.) zulüm, insanların ismimin kimliğinin değiştirilmesi, naim'in o insanların sesi olmak için tek ümit olması gibi detaylar çok etkiledi beni. milli duygular zaten tavandı, tavanları da aştı. sonuç olarak epey ağladım ve çok üzüldüm. 2023 türkiye'sinin realiteleriyle izleyince daha da üzüldüm. bu insanlar bunu hak etmedi, biz bunu hak etmedik. bu kadar ülkesini seven, bu kadar türk olmakla gururlanan bir ülke olarak biz ne o dönem ne de bu dönem yaşanan hiçbir şeyi hak etmedik.

    yıldırılan, basılanan, aşağılanan, değersizleştirilen duygularımıza üzüldüm. naim'in hikayesi bana çoook farklı duygular yaşattı. uçakla türk hava sahasına girdiği sahne zaten duygulandırıcıydı. bir de yanına gelip selamlayan türk jetinin burnunda atatürk imzasını görünce daha çok ağladım.

    valla çok ağladım uzun lafın kısası. iyi geldi, demek ki özel hayatımda yaşadığım bazı şeylerin de birikimi vardı. onlardan da arınmış oldum.

    işte bana bu duyguları yaşatan film, naim süleymanoğlu olmasa olmayacaktı. filmden sonra kendisine emeklilik döneminde verilen değeri araştırdım türkiye'de, çok üzücü hazin bir hikayeye dönmüş. maalesef her konuda olduğu gibi bu konuda da elimizdeki bu büyük değerin kıymetini bilmemişiz. ona da ayrı üzüldüm. vatanseverce verdiği destansı mücadele bütün dünyaya örnek olmuş, yaptığı sporda açık ara 1 numara olan, tarihin en iyi 5-6 sporcusundan biri olan bir adamın bu ülkede ne şartlar altında hayatını kaybettiğini görmek beni resmen bitirdi. yine hiçbir başarı cezasız kalmaz ekolünden bir son olmuş...

    milleti için kaldırılamayacak yüklerin altına girdi. hem de çocuk yaşlarda. kaldırdı, rekorları alt üst etti. gözden uzak biçimde hayatını kaybetti. omuzlar üstünde olması gereken insan hak etmediği şekilde göçtü bu dünyadan. bu dünyadan bir naim süleymanoğlu geçti. ve ben kendi benliğim adına söz veriyorum seni hiçbir zaman unutmayacağım şampiyon. türk sporuna senden bir tane daha gelmesi neredeyse imkansız. mekanın cennet olsun, cep herkülü. şampiyon. dünyanın en güçlü adamı.

    (edit) not: eypio hem lirikal hem de müzikal açıdan muhteşem bir şarkı bestelemiş kendisine. sözlere şapka çıkartılır, vokali de çok lezzetli olmuş. kendisine bize böyle bir eser bıraktığı için teşekkür ediyorum. bu vesileyle en sevdiği şarkı naim olan şampiyon kızlarımızı (filenin sultanları) da tekrardan kutluyorum.
  • 115
    örtülü ödeneği ve ağır bir şey kaldırırken önce saçına üflemeyi türk milletine öğretmiş olan büyük sporcu. 3 yıl önce bugün, 18 kasım 2017'de hayatını kaybetmişti. 2019 yılında da hayatı filmleştirilmiş ve yükselişte olan saf milliyetçilikle yüceltilmiştir. ancak dünya tarihinin gelmiş geçmiş belki de en büyük haltercisi vefasızlıklar içinde ve çok da acılar çekerek ölmüştür.

    post bıyıklı, kravatlı, elleri arkada gezen "yönetçi" abilerimizin zorlamasıyla jübileden dönüp sakat sakat gittiği 2000 olimpiyatlarında sıfır çekerek bitirmek zorunda kaldı muhteşem kariyerini. o bitirişin travmasını da, suçu kendinde olmamasına rağmen kendi başına yaşamak zorunda kaldı. bir dönem uluslararası halter federasyonu'nda görev verildi. sonra türkiye'ye döndü ve federasyon başkanı olmak istedi. ancak hamili kartı olmadığı için başkan yaptırılmadı. aslansın kaplansın denilen zamanlarında herkesin hoşgörüyle baktığı kötü huyları yüzüne vuruldu hatta gazetelere manşet yapıldı; sırf federasyondan uzak tutabilmek için. milliyetçi bir partimizden milletvekili adayı yapıldı güya gönlünü yapabilmek için. orda da seçilmedikten sonra ortalardan kayboldu.

    nitekim birkaç yıl içinde fenerbahçe'de gökhan gönül şoku gibi dönem dönem karaciğer sorunları haberleriyle gündeme gelir oldu. siroza bağlı karaciğer yetmezliği ile geçen yılların sonunda 2017'nin ekim ayında bir organ nakli yapıldı ancak nakil sonrasında yaşadığı beyin kanaması sebebiyle yoğun bakıma girdi ve bir ay kadar o şekilde mücadele ettikten sonra hayatını kaybetti...

    kendisinden milli duyguları okşayan çok büyük bir hikaye yaratılmıştır ama bu devlet ve millet hamdolsun ki işi bittiği zaman kendisini bir kenara atıp üstüne basmayı da bilmiştir...

    gazi üniversitesi spor bilimleri fakültesinde okurken halter dersinden sınıfta kalması ise ayrı bir efsanedir...
  • 100
    az önce 22 kasim 2019'da vizyona girecek filminin fragmanini izledim ve çok duygulandim.

    rahmetli dedem 12 ya$inda bulgar zulmünden kaçarak vatanini* terk etmek zorunda kalmi$.

    dimitar adinda bir bulgar arkada$i varmi$. bir gün, ahmed, bu gece bulgar kumitalari sizin köyü yakacak, kaçin, kurtulun demi$, onlarda 30lu yillarin ba$inda, yükte hafif, pahadi agir ne varsa bir kagniya yükleyip, 3 gün, 3 gecelik bir yolculugun ardindan kirklarelinin bir köyüne yerle$mi$ler.

    vefatinin 2. yilinda saygi ile aniyorum kendisini. mekani cennet olsun. kendisine hep bir abi gözü ile baktik. bizden biri idi. filmini kaçirmayacagim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın