resim
Mustafa Denizli
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:75
Uyruk:Türkiye
  • 278
    ---alıntı---

    “futbol heyecanı bir bütündür, bir süreçtir. her gün bir derbi oynanırsa, o zaman derbilerin anlamı kalmaz. bunu parçalara böldün mü, kendi ayağına kurşun sıkarsın! yol kısayken, bir defadan bir şey olmaz deyip bu sistemden vazgeçilmeli. türkiye, yarışma heyecanını tekrar yakalamalı.”

    - süper final için farklı düşünceler var. kimi heyecanı körükler, kimi olumsuz etkiler diyor. siz ne düşünüyorsunuz?
    - bu sistemi devam ettirmek için 50 kere düşünmek lazım. futbol heyecanı parçalanmaz, parçalanmamalı. bu sistem değil. buna heyecan mı denir yoksa zaman mı doldurmak tartışılır. bu türkiye’nin, futbolumuzun sistemi değil. türkiye gibi bir ülkede futbol heyecanını 3’e 4’e böldüğün zaman bu heyecanı bir daha tek parça haline getiremezsin. bunun mutlaka iyi değerlendirilmesi lazım. sezon başında olağanüstü bir durum vardı. gündem değiştirmek için düşünülmüş olabilir. ama bu şekilde futbol heyecanını devam ettiremezsin. ilk hafta alınacak sonuçlar, bu heyecanı bir anda ortadan kaldırır ve bitirir. bir anda her şey formaliteye döner. ortaya çıkacak sonuçlar, belki ilk hafta heyecanlarını, düşüncelerini biraz farklı yönde etkileyebilir. onun için de takımları değerlendirmekten ziyade şimdiden olaylara bu açıdan bakmayı tercih ediyorum.

    ‘küme düşenler nerede?’

    - sistemin ne gibi adaletsizlikleri var?
    - eğer ilk 4’te, 4.’cüye şampiyonluk şansı veriyorsak, son 3’te de sonuncu takıma kurtulma şansı verin! sonuç olarak süper final, türkiye ve türkiye gibi ülkelerin sistemi değil. futbolu da, futbolun heyecanını da parçalara bölemezsin. olur olmaz sesler çıkacaktır, öyledir, böyledir, şöyledir... futbolun bir bütünlük içinde yarışma heyecanı çok farklıdır.

    - ilk 8 dışındaki 8 takım da spor toto kupası oynayacak. bu maçlar ilgi çeker mi?
    bundan sonra 2. grup ve 3. grup yerine yazlık turnuva yapsan daha fazla ilgi çeker. son gruptaki (spor toto kupası) 8 takımın maçlarını, hangi takım taraftarı, şehir, insanı yakından takip edecek... bu sistem kısacası sistem falan değil. o günün koşullarında değiştirecek diye düşünüldü ama bundan sonra türkiye’nin gündemini değiştirmemeli...

    ‘avrupa’da nisanı görürlerse ne olacak?’

    - bu sistemde görülen en büyük eksiklikler neler?
    - ileride bu takımlar avrupa’da devam ederlerse, süper final başladığı zaman ne yapacaksın? şampiyonlar ligi ya da avrupa ligi devam etti, dönüşte derbi oynayacak. bir takımın buna ne zihinsel ne de fiziksel olarak yetişmesi mümkün değil. sistemin mantıksızlığının en önemli kanıtlarından birisi bu. hiç kimse, bu takımlar ileride avrupa’da nisana kadar gitmeyecek diyebilir mi? yol kısayken, bir defadan bir şey olmaz deyip vazgeçilmeli. türkiye, yarışma heyecanını tekrar yakalamalı. futbol heyecanı bir bütündür, bir süreçtir. bunu parçalara böldün mü, kendi ayağına kurşun sıkarsın!

    ‘kıymetli olan az olandır...’

    - sık derbi maçının oynanması, derbilere bakışı değiştirir mi?
    - bütün temennim, derbi özelliğinin türk futbolunda kaybettirilmemesi.. yaşadığın alemde kıymetli olan, çok fazla olan değil, az olandır.. her gün bir derbi oynanırsa, o zaman derbilerin beklenen heyecanından, mesajlarından, tadından 3 hafta sonra eser kalmaz. her sene sonunda bu takımları birbirleriyle kapıştırmanın bir manası da olmaz. bunu söylerken, ilk 4’te hep bu takımlar olacak manasında algılanmasını istemiyorum. ama türkiye’de de tablo genelde böyle. arada sırada giren çıkan olacaktır. aklı selim futbol ülkeleri uzun vadede bu sistemi asla ve asla sürdürmez. ekonomi ve ülke gündemi olarak da yıpratıcı olur. ilk etapta cazip gelebilir ama uzun süreçte ülke futboluna yansımaları olumsuz olur.

    ‘beşiktaş ve trabzon’un şansı yok’

    -galatasaray ve fenerbahçe dışında beşiktaş ve trabzon’un şampiyonluk şansı nedir?
    bana göre şu anda beşiktaş ve trabzon’un şampiyonluk şansı yok... az değil, yok... ama ilk 2 haftada ortaya çıkabilecek sonuçlar türkiye’deki bütün önyargıları bir anda allak bullak edebilir. bu da mümkün tabii...

    - bu organizasyon oyunculara fırsat sunmuyor mu?
    bütün sezon başarı grafiğinden uzak olan takım ve bireyler çıkışı bu birkaç haftada arayacak. sezonu oturarak geçiren futbolcular iki fevkalede başarılı maç oynadığı zaman, hakkındaki düşünceler değişecek. uzun vadeler için verilecek kararlar ve taraftar baskısı tekrar önümüzdeki sezonu etkileyecek. bu da sağlıksız kararlar alınmasını peşinde getirecek.

    süper final’de şartlar g.saray’ın aleyhine
    ‘3 takım düşünce olarak sezonun şampiyonuna karşı mücadele edecek. açıkcası bu döneme en zor şartlarda başlayacak takım galatasaray’dır... ‘

    - g.saray, 5 puanlık avantajla başlayacak. bu durum yarışı nasıl etkiler?
    bu kadar uzun süreç içerisinde, yarışı önde tamamlayan takım, bu avantajını devam ettirmek için final serisinde müthiş zorlanır ve olaylar aleyhine dönebilir. çünkü burada bir lig oynanmayacak. 3 takım düşünce olarak sezonun şampiyonuna karşı mücadele edecek. açıkcası bu döneme en zor şartlarda başlayacak takım galatasaray’dır...

    ‘daha fazla yiprandi’
    yarış öyle veya böyle f.bahçe ile g.saray arasında geçecektir. trabzonspor ve beşiktaş bu dönemde geri kaldılar. ama burada çok sansasyonel sonuçlar da ortaya çıkabilir. muhtemeldir, çıkacaktır da... yine de söylüyorum, bu yarışta fiziksel ve zihinsel olarak g.saray diğerlerinden daha fazla yıpranmıştır. dolayısıyla 11 puandan kesilerek kalan 5 puan, büyük bir avantaj gibi gözükse de, ancak g.saray’ın olağanüstü bir başlangıcı ve sinir sistemiyle avantajını sürdürmesi mümkün olabilir. bu sistemin, önde bulunan takımlar arasında bir avantajı olmuyor, asla ve asla da olamaz..

    ---alıntı---

    http://www.sporbucks.com/...can-heyecan-degildir
  • 281
    umarım beşiktaş'a gelmez dediğim teknik direktör. geldiği gün başlayacak fatih terim vs mustafa denizli karşılaştırmaları. ben şahsen 3-5-2 oynatıp şampiyonlar ligi'nde sıfır çekmiş bir hocayı imparatorla kıyaslamam bile ama işte bizim taraftar girer yine bu mevzuya. sözlükteki gizli beşiktaşlılar da güzelce gaza getirir milleti zaten.

    bir başka sorun da çakma solcu beşiktaş yazarları (cem dizdar, ali ece galatasaraylı metin tükenmez vs..) nasıl ki zamanında* romanya'nın en zengin adamı olan lucescu'yu sosyalist ilan edip fatih terim'i despot ilan ettiyse bu sefer de mustafa denizli'yi solcu ilan edip fatih terim'in üzerine oynayacaklar.

    edit: fatih1905 uyardı metin tükenmez galatasaraylı değilmiş.
  • 284
    fatih terim ile birlikte türkiye'nin en başarılı 2 teknik direktöründen biridir.

    terim, 4 sene üst üste şampiyonluk elde edip üstüne bir de uefa kupası kazanmıştır. denizli de bu takımı şampiyon kulüpler kupasında yarı finale kadar götürmüştür. denizli 3 büyük takımda şampiyonluk yaşamak gibi uzun yıllar elde edileceğini düşünmediğim bir başarıya imza atmıştır. terim'in milli takımı euro 2008'de yarı final başarısını göstermiştir. 3. gelişinde tarihinin en kötü günlerini yaşayan galatasaray'ı ilk sezonunda şampiyonluğa taşımıştır. liste uzar gider.

    en başarılı iki türk hocadan bahsederken kıyaslama yapmaktan daha doğal bir şey olamaz. zira başarı kişiden kişiye değişen bir kavram değil kanıtı olan somut bir olgudur. iki hocanın da başarıları bellidir. beğenilir beğenilmez, sevilir sevilmez o ayrı konu. şahsen denizli'nin oynattığı futbolu hiçbir zaman beğenmemişimdir ama bu, hocanın başarılarını gözardı etmeyi gerektirmez.
  • 285
    galatasaray'ı şampiyon kulüpler kupasında yarı final oynatması dışında iyi bir avrupa başarısına ve kariyerine sahip olmayan bir hocadır. 2001/2002 sezonunda fenerbahçe'ye şampiyonlar ligi gruplarında sıfır çektirmiştir. euro 2000'de başarı açısından yine vasat kalmış, ama türkiye ve üç büyükler için kariyeri başarılarla doludur.

    demek istediğim şu ki, fatih terim'le avrupa kariyeri açısından karşılaştırılması saçmalıktan öte bir şey değildir. türkiye kariyerleri için istedikleri gibi karşılaştırılabilirler...
  • 286
    antipatik kisilik. bence aykut kocaman'in yasli versiyonudur. oyle tahminlerde falan bulunur. bir defa gerceklesir bu. ikincisinde icinde patlar. 3 buyuklerde gorev almasina ragmen hicbirinde cok sevilmiyor diye dusunuyorum. boyle bir kisinin ayni zamanda herkes tarafindan sevilmesi gerekiyor ama o da yok. yani bir yere ait degil adam. senol gunes gibi herkes tarafindan seviliyor da diyemeyiz. yani ne fatih terim'dir, nede bir senol gunes bana gore. ikisinin arasinda kalmis ortalamanin uzerinde bir teknik direktor. tabi turkiye icin. teknik direktor olarak cikabilecegi en yuksek nokta fatih terim ve senol gunes'in ardindan 3. siradir. onun da ustune koyanlar kendisinin akrabasi falan olabilir.
  • 289
    beşiktaş için verilebilecek en iyi karar futbol takımını mustafa denizli'ye emanet etmektir. tıpkı geçen sene sonunda galatasaray'ın fatih terim'e emanet edilmesi gibi. ekonomik krizin etkisini her gün artıracağı beşiktaş'ta tek çıkar yol kendisidir. beşiktaş yeni, önemli transfer yapamaz belki ama kadrosu kötü değil. iyi bir teknik adamla gayet şampiyonluğa oynayabilir. gelecek sene şampiyonlar liginde boğuşurken biz, yok yere ligde şampiyonluğa oynayan bir rakibimiz olsun istemem. bilgisi, taktisyenliği ve adamlığıyla fatih terim ve şenol güneş'le birlikte türkiye'nin en değerli üç teknik direktöründen birisidir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın