• 2101
    eleştirecek bir şey kalmayınca insan sarraflarımız tarafından sinsilikle suçlanan yönetim.
    galatasaraylılar kendilerinin dışarıdan saf/şeffaf görünüp aslında saf olmadıklarını, kulübün haklarını her yerde sonuna kadar savunduklarını bilir. düşmanı her fırsatta başarısıyla, mesaj dolu cümleleriyle ezdiğini, galatasaraylının başını öne eğdirmeyeceğini bilir. zaten gerçekten saf olsalar 1 dakika oturamazlar o koltukta.

    derdi galatasaray olmayanlar ise bunu sinsilik olarak algılayabilirler. fakat komik duruma düştüklerinin farkında olamazlar. ne demiş abraham lincoln: "insanlarda kusur ararsanız, mutlaka bulursunuz."
  • 2103
    öncelikle başarılı bulduğum yönetim;

    yönetim ile ilgili geçmiş entrilerim ortada. ancak yanlış gördüğüm şeyleri eleştiririm.

    satılması gündemde olan oyuncularımız ısmarlama haberlerle yönetim tarafından itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor. taraftar baskısından çekinilerek böyle bir yöntem uygulanıyor olabilir. bize hakkıyla emek vermiş sonrada bonservis kazandırarak giden badou ndiaye ve befatimbi gomis için bu yöntem uygulanmıştı. aynı yöntem fernando reges içinde uygulamaya konuldu.

    ndiaye'nin gidiş öyküsünü mustafa başkandan dinlemiştik: "biz göndermek istemedik. maalesef ndiaye kendisi gitmek istedi. önce hocamıza 'kalmak istiyorum' dedi. kalmak istiyorum deyince biz asla 'ndiaye'yi satalım, mali sorunu halledelim' demedik, sonunda nedense, ndiaye'nin enteresan bir menajeri var, o nasıl yaptıysa hocamın tabiriyle çocuğu zehirledi. sevgili hocam görüştüğünde 'bu çocuğu zehirlemişler, göndermem gerek dedi."

    aynı ndiaye yarım sezon sonra geri dönebilmek için başka teklifler olmasına rağmen, 3,5 milyon uero olan maaşından da fedakarlık yaparak kiralık olarak geri döndü.

    yönetim ndiaye'yi 16 milyon euro'ya satarak çok doğru bir iş yapmıştı. ha keza gomis ve fernando'nun satılmaları da doğru karar. gomis'in gitmesinde ki sıkıntı yerini dolduramamıştık. ancak bu gönderilmesinin doğru olduğu gerçeğini değiştirmiyor. aldığı maaş inanılmaz yüksekti ve yaşı 33 olmuştu. fernando da sözleşmesinin bitmesine 1 yıl kalmış ve 32 yaşına gelmiş bir futbolcu.

    yollarımızı ayırmamız gereken oyuncularımızı ısmarlama haberlerle karalamak bize hiç ama hiç yakışmıyor.
  • 2105
    fernando redesin kulübe ihtar çektiğine ilişkin bir haber sonrası reges'i itibarsizlaştırma adına bu haberleri yaptırmakla itham edilen yönetim.

    reges'i bu sözlükte en çok öven insanlardan biri benimdir. ilk geldiğinde hele türk futbol tarihinde o bölgede oynamış en özel oyunculardan biri falan dedim. hâlâ da öyle bence. muazzam bir pozisyon bilgisi, oyun aklı var. oyunu harika okuyor ve günümüz futbolunda da basketbolunda da en önemli unsur olan geçiş hücumu için muazzam bir faktör reges. çünkü atağı bitirdiği yerde bizim atağımızı başlatıyor, atak devamlılığı sağlıyor. fakat tüm bunlar tudor dönemindeki reges için geçerli şeyler. sonrasında belki sakatlıklar sebebiyle kendi formu düştüğünden belki de fatih terim ile başka türlü bir oyuna geçtiğimizden reges'in onu öve öve bitiremediğim tüm özellikleri çok azaldı ya da kayboldu. şu anki oyun pl nınızda reges yerine bir melo'yu, bir suat kaya'yı, bir emre b.'yi tercih ederim. şimdi bazılarınız bunlar zaten harika futbolculardı, kim bunları tercih etmez ki diyebilir. tudor dönemindeki oyun yapısında ben bunların 3'ü yerine de reges'i tercih ederdim mesela.

    neyse sonuç olarak bugün reges satılsın mı diye anket yapılsa çoğunluk satılsın der. satılmasına pek kimsenin laf etmeyeceği hatta hatta bazılarının 32 yaşında ve ucretide yüksek bir adamı para kazanarak gönderebildiği için yönetimi takdir edeceği bir adam reges, dolayısıyla kim, neden itibarsizlaştırmak istesin ki bu adamı? şu an muslera'yı satıyoruz deseler, onu bile destekleyecek taraftarlar varken reges'i satmak için kimsenin taraftar tepkisinden çekinip de ısmarlama haber yaptırmaya ihtiyacı yoktur.
  • 2106
    fernando'yu itibarsızlaştırmalarına gerek yok zaten fernando taraftarın nezdinde pek de itibarlı biri değil zaten. bu burada dursun, ancak;

    bundan birkaç ay öncesine kadar lisecilik yapanlara *, 'vizyon' naraları atan transfercilere çok sert bir şekilde savunduğum yönetimdi ama en azından başta burası olmak üzere sosyal medya mecralarında durumun terse döndüğünü görüyorum. şimdi de iki kelime bile söyleyemiyor kimse. bu da doğru değil. o yüzden şu an eleştirenleri eleştiren konumdan destekleyenleri eleştiren bir konum alacağım.

    bir kere ortada bir sportif başarı varsa en büyük paye yönetimlerden falan önce sportif figürlerdedir. başta fatih terim olmak üzere teknik ekip, futbolcular, dolaylı olarak florya'da malzemeciden tut masör ekibine kadar neredeyse herkes ve tabii ki de abdurrahim albayrak. yönetimdeki diğer kişilere bir paye verilecekse bunlardan sonra verilebilir belki. yoksa baktığımızda duygun yarsuvat da (u: burada kastedilen biz yönetimi kastediyoruz tek bir kişiyi değil diye bir savunma gelebilir de kastedilenin mustafa cengiz olduğu çok açık bence.) 3 kupa aldı 1 sezonda. 3 kupayı o mu aldı şimdi? bu birincisi.

    ikincisi tamam diğer yönetimlere nazaran saçıp savurmuyorlar * ama bu bir artı mıdır yoksa zaten olması gereken, gs'nin de şu an halihazırda ihtiyacı olan bu değil mi? yani bu bir ekstra değil zaten. kulübe şu ana kadar ekstra bir gelir yaratabildiklerine pek şahit olmadım. ingilizce tabirle 'asset' olarak ya da sponsorluk vb. olarak bu zaten yok da, sportif bir gelir üretimi de yok. (u: mesela bir yerde alternatifsizlikten dolayı kendi inisiyatifleriyle alınan mbaye diagne'yi 15'e falan satabilirsek bu bile sportif bir gelir üretimi olur kendi hanelerine.) şu ana kadar tek yaptıkları şampiyonluğun üstüne yatıp oradan gelecek parayı borca gömmek. olması gereken bu onda bir problem yok ama bunun göğe çıkarılıp bu kadar övülecek bir tarafı da yok.

    son olarak da bu yönetim zaten albayrak-teknik heyet uyumu olmazsa orada 1 ay bile kalabilecek bir özgül ağırlığa, yeterliğe sahip değil. tamam bir uyum tablosu var falan diye destekliyoruz da suni efsaneleştirmelere, toz konduramamaya falan da gerek yok. çok ağır böyle 'majör' denebilecek bir artıları da yok (u: en büyük artıları bürokrat bir yönetim olması ve albayrak-terim varlığı ve uyumu işte) aynı derecede bir eksileri de yok (u: albayrak-terim olmasa mesela direk onları götürecek bir eksileri olur bu özgül ağırlık meselesi. ama bu ikili bunu telafi ediyor.), ortalama nötr bir yönetim işte. bu kadar borç içindeki bir kulübü yönetmek tabii ki kolay değil ancak işin yukarda yazdığım boyutları da var.
  • 2108
    fernando reges benim gözümde hadi itibarsız demeyeyim de zaten gitmesi gereken bir oyuncu olduğundan mustafa başkan ve ekibinin bana herhangi bir algı operasyonu yapmasına gerek yok. reges'e itibarsız demem, çünkü adam sahaya çıkabildiği kadar çıktı, elinden geleni yaptı, başarılı da oldu. ancak gerek yaşı, gerek sözleşmesinin son senesine girmesi, gerek maaşı ve gerek de sahada verdikleri ile gitmesini ben zaten istiyorum. yönetimin bu konuda beni ikna etmesi gerekmez, hatta ben onları ikna etmeye çalışabilirim.

    yönetim uyuma, reges'i gönder, yerine de en fazla 24 yaşında olan scout transferi yap. hadi bakayım. bu da benden itibarsızlaştırma.*
  • 2109
    tl cinsi ve oldukça makul rakamlara yaptıkları hamleler ile birlikte maç başı veya puan başı prim olayını kaldırdıkları için teşekkür ettiğim yönetimdir. seçilmeden önce tl cinsi sözleşmeyi ve puan başı primi kaldıracaklarını vaad etmişlerdi ve yaptılar.

    2019 - 2020 sezonun yaz transfer döneminde ryan babel' in sözleşmesinin üç yıllık olması dışında eleştirebileceğim herhangi bir şeyleri bulunmuyor.

    2018 - 2019 yaz transfer sezonu döneminde acemiliklerini atmış bir görüntü çiziyorlar. hoca ile daha uyumlu ve ne istediklerini bilen bir görüntü çiziyorlar.
  • 2110
    gönderilse kimsenin “yahu neden bu adamı yolladınız?” demeyeceği fernando’yu göndermek için neden karalama haberleri yapması gerektiğini anlayamadığım yönetim.

    yahu birşey diyorsanız bir ölçün biçin şunu da öyle konuşun. fernando bu banega transfer sürecinden bağımsız olarak zaten taraftar gözünde gönderilebilir bir futbolcuydu. bir de sevilla ile takas konusu çıktı ki, “fernando gönderilemez” diyen bir insan duymadım ben..

    e ne oldu yani şimdi çöktü mü teori?
  • 2111
    fernando yu yollarlarsa geldiklerinden beri galatasaraya en faydalı işi yapmış olacak yönetim.hayatımda gördüğüm en overrated futbolcuyu gönderip yerine gerçekten iş yapacak adam alırlarsa gerçekten gözümde değerleri bayağı bir artar.geçen sene yatarak geçiren adamı göndermek için kimse karalama kampanyası yapmaya ihtiyaç duymaz görende sneijderi göndermeye çalışıyorlar sanacak.
  • 2116
    vedat muriç ile ilgili süreçte bana göre yapması gereken artık beklemek. nasılsa iki forvet alınacak. biz ikincisini alıp getirelim. transfer sezonunun bir anında eminim rize kapımızı çalacak ve sizin bi teklif vardı ne oldu ona diyecek.

    işte bu noktada teklifi mutlaka düşürerek iletmeliyiz.
    çünkü bir defa daha düşük teklifi kabul ettirirsek bu tüm futbol piyasasına ders olur. benzer durumdaki oyuncular için uçup kaçmazlar. ha kapımızı çalmazlarsa da önümüzdeki sezon bedava alıp bayern münih'lik taslarız. yine herkes akıllı ol mesajını alır.
  • 2117
    bir transfer sürecinin oyuncuya imza attırmadan noktalanması her zaman 'çuvallamak' anlamına gelmez. şartlar istediğiniz kıvama gelmeden imza attırırsanız asıl o zaman çuvallamış olursunuz. gerektiği yerde vazgeçip masadan kalkmak belki çok büyük bir çuvallamadan kurtulmaktır.

    (bkz: alan carvalho)
    (bkz: anthony modeste)
    (bkz: benjamin tetteh)
    (bkz: belki de ever banega)

    mesela, tarık çamdal transferinde zamanında masadan kalksaydık yine çuvallamış mı sayılacaktık? bence asıl imza attırarak çuvalladık.

    ya da vedat muriq transferinde rizespor başkanının gözünü doyuracak parayı masaya koyup imzaları attırmadığımız için çuvallamış mı sayılıyoruz ?
  • 2118
    https://twitter.com/.../1147852548319133697

    birileri artık yönetim kurulu üyelerine gereksiz konuşmamalarını ve her konuda tweet atmamaları gerektiğini dikte etmeli. türkiye'nin en büyük kulübünün yönetim kurulu üyesine yakışıyor mu bu açıklama? gülerek izlediğimiz semih özsoy açıklamalarından ne farkı var bunun? lütfen artık bulunduğunuz makamın ağırlığını fark edin.
  • 2119
    taraftarın fenerlilerin girdiği çocukça tripleri dikkate almadığının farkına varması gereken yönetim. çağ rasyonellik çağı. üç beş liseli ergenin -ki çoğu fenerli troll bunların- laflarını tüm taraftara mal etmesinler. muriqi olayı kapandığı için herkes memnun. fenerbahçe'nin rezil hali de çok umrumuzda olan bir konu değil. lütfen saçma sapan didişmesinler boş kulüplerle. adamların bize rakip olabildikleri konu yok böyle olaylarla rakip olmaya, seviyelerine indirmeye çalışıyorlar. rekabet sahada olur bu saçmalıklarda değil.
  • 2121
    twitter'da göndermeli boş tweetler atmayı bırakıp kendi işlerini yapması gereken yönetimdir. her ne kadar eleştirsem de liselilere karşı her zaman yanlarında oldum. geçen transfer dönemini forvet almadınız dediğimizde sabır, aceleci taraftar, transfer taraftarı diye yemediğimiz nara kalmamıştı. sonunda sezona forvetsiz çıkıp 6 ay boyunca yaşananlar herkesin malumu durumda. fatih terim geldiği 1.5 senede yaşattığı iki şampiyonlukla kelimenin tam anlamıyla mucize yarattı. her sene hocadan mucize beklemeyi bırakıp yönetimimizin iş yapmasını istemek zorundayız. geçmiş dönemlerde yaptıkları hataları bir kez daha tekrarlama lüksleri yok.
    https://twitter.com/.../1147852548319133697
App Store'dan indirin Google Play'den alın