resim
Mustafa Cengiz
Görev:Başkan
Doğum:25.12.1949
Ölüm:28.11.2021 (71)
Uyruk:Türkiye
  • 26
    projesi olan tek başkan adayı. asy arena'nın devletten satın alınacağını aksi halde alternatif geliştireceğini söyleyerek 10 numara bir görüş, pazarlık masası uzmanı olduğunu gösterdi. ayrıca şike sürecinde yaşanan haksız rekabetin farkında.

    genel kurul profili sebebi ile en büyük dezavantajı liseli olmaması (emin değilim sadece duyduğum bu).

    özgörkey kardeşler, ali dürüst, a. albayrak, ali sabancı ile bir liste yapabilirse harika olur.

    galatasaray projelerle kurtulacak.
  • 30
    yanlış bilmiyorsam gaziantepli, arap kökenli bir aileye mensuptur. devlet işlerinde bilhassa iç işleri bakanlığında görev almıştır. 3 farklı hükümet ile çalışmıştır ki bu onun başarılı bir idareci olduğunu ortaya koyar. ibrahimovic olmazsa hulk gibi yıldızlara yönelicem sözü de futbolu bildiğine işarettir bana göre. inşallah iyi bir liste ile çıkar ve bülent tulu... pardon dursun ali özbek'i geçerek koltuğa oturur.

    hakkımızda hayırlısı.

    edit: düzeltme yapalım hagi uyardı sağ olsun. arap kökenli değilmiş kendisi, gerçi olsa da bir şey fark etmezdi. sadece bilgilendirme amaçlı yazmıştım. arapça bilmesi ortadoğu'da yoğun olarak iş yapmasından kaynaklanıyormuş.

    teşekkürler hagi...
  • 34
    başkan olursam ibra'yı getireceğim demedi ama işte burası galatasaraylıların bulunduğu bir platform ve adamın cümlelerini hemen provoke ediyoruz.

    lan kendi içimizde bölünüyoruz olaya bak.

    adam dedi ki "ibrahimovic bize göre bir oyuncu, galatasarayın onunla iletişime geçmesi gerekir. ibrahimovic, hulk gibi oyuncuları getirmemiz lazım çünkü dünya markası bir kulübüz."

    adam ortaya bir çıta koydu yani diyor ki "biz bu transferlere yakın isimler almalıyız ve alabiliriz.

    neyse ne desek boş anlamak istemeyen anlamaz.

    yolu açık olsun, seçimde kendisini destekliyorum.
  • 38
    ''camialar şike yapmaz, kişiler yapar'' açıklamasına katıldığım kişidir.

    ancak kişiler şikeyi babası maç kazansın diye mi yapar diye sorulunca apışır kalır muhtemelen. kişiler bağlı oldukları camialar maç kazansın diye şike yapar bu durumda da bütün camia şikeye bulaşmış olur dolayısı ile şikeye bulaşan camianın da küme düşmesi gerekir.

    daha bunu kimse kıvırıp durmasın o şikeciler küme dü-şe-cek !!!
  • 40
    çekilen çekilene. yakında sahibinden.com'a "galatasaray'a başkan aranıyor" diye ilan vereceğim. ulan önüne gelen yan çiziyor. aday oluyorsan adaylığının arkasında dur. ulan bir yılmaz toköz kadar olamıyorsunuz be. böyle bir camia olduktan sonra ünal aysal ayrılmakta haklıymış. başkanlık yarışı bile komedi filmi gibi. ciddi, planlı, sistemli bir şey yok ki bizde.
  • 41
    adaylıktan çekilmiştir.

    --- alıntı ---
    "camiamızın değerli insanları,

    bildiğiniz gibi 3 nisan 2015 tarihinde hepimiz için en değerli ve ulvi görevlerden olan galatasaray'ı yönetmeye aday oldum.

    açık, şeffaf ve hesap verebilir tutumum gereği camiayı acizane bilgilendirmek isterim.

    bu bağlamda yönetimi devralarak hizmet adına öncelikle kendi bünyemizde ciddi girişimlerde bulunduk.

    daha demokratik olur düşüncesiyle çok adaylı kulüp seçimlerinin, kulübümüzün mali ve idari sorunlarının çözümünde tek başına çare olamayacağının bilincinde olarak, bu oluşumların statükoyu devirmeye yetmeyeceği kanaatine de vardık.

    mevcut konjonktürde yerleşik mental statükonun alt edilmesi için gereken refleksin oluşmadığını da gördük. işbu nedenlerle kulübün selameti ve dirliği adına adaylıktan, bu seçim dönemi için, çekiliyorum."

    mustafa cengiz 23 mayıs'taki kongrede tüm adaylara galatasaray adına başarılı olmalarını dilerken, kırmızı çizgilerinin şu olması gerektiğini de vurguladı.

    "galatasaray'a karşılıksız, kalıcı hizmet; borçtan arınmış mali tablo. oturmuş dinamik bir sisteme sahip idari yapılanma; sahada ve masada şikecilere ve federasyonların haksız işlemlerine karşı yürekli ve onurlu mücadele, faziletli, açık ve ileri görüşlü yönetim" olması gerektiğini bir kez daha hatırlatırım.

    adaylığım süresince bana gönülden destek veren üyelerimiz, taraftarlarımız ile vefakar çalışma arkadaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum.

    bizler için galatasaray a hizmetin uzun soluklu yaşam boyu bir maraton olduğunu tekrar vurgularım.

    bilvesile, gelecek yönetimlere candan başarılar diler, camiada daima bir hizmet eri olduğumuzu hatırlatır, kulübümüzün geleceğinin mutluluk ve onurla devamlı aydınlık olmasını dilerim."

    --- alıntı ---
  • 42
    liseci kafatasçıların tekelindeki bir kadronun yönettiği camiiya başkan olmanın zorluğunu muhtemelen en iyi bilen ve yaşayanlardandır. zira biz sonuçta taraftar olarak ulaşabildiğimiz daha doğrusu bize istedikleri haberi, istedikleri şekilde veren kaynaklardan yani adına "medya" dediğimiz dev bir ahtapotun yüzlerce, binlere kolundan aldığımız haberlere göre olayları yorumlayabiliyoruz. sosyal medya durumu değiştirme konusunda önemli bir etken olmasına rağmen halen henüz istenilen seviyede olmadığı gibi üstüne bir de bu dev ahtapot ile karşı karşıya.

    ama artık galatasaray'daki bu kafatasçılık, lisecilik her şeyi ile ortada duran dev gibi bir sorun.

    lisesiz olmak zor bu camiaada. kulübüne destek olmak istersin onu bile yaptırmazlar. kulüpte olandan, kulübe gelenden de kendileri nemalanırlar. ama liseli değilsen seni galatasaraylı bile kabul etmekte zorlanırlar, sindiremez, hazmetmede sorunlar yaşarlar. öyle bir kafadır bu liseci kafası.

    keşke adaylıktan (inadına) çekilmeseydi diyeceğim ama yel değirmelerine saldırmak gibi de bi'şey. sonucu baştan belli bir seçime harcayacağın parayı fakir fukaraya dağıtırsın daha iyi. bilemedim bi'türlü.
  • 44
    kendisiyle tanisma fırsatı bulduğum guzel insan. bir saat icinde bizi samimiyetine, galatasaray sevgisine inandirdi. kesinlikle o da sizin, bizim gibi bir taraftar hicbir farkimiz yok. kisa sure icinde galatasaray'in hayatinda ne kadar buyuk yer edindigini anlama firsati buldum. keske galatasaray bir gun galatasaray'i bu kadar seven, galatasaray'la boylesine yasayan biri tarafindan yonetilse.
  • 45
    galatasaray'ın 1 yıl avrupa'dan men cezası alması nedeniyle galatasaray taraftarı olarak benim düşündüklerimi birebir söylemiş olan geçtiğimiz dönem yapılan kongrede lise lobisi dolayısıyla başkan adaylığından çekilmek zorunda kalan kişi.

    özetle galatasaray yönetimine "sen hayırdır?" tepkisini vermiş; "yönetim zil takıp oynuyor hayırdır sevindirici bir durum mu var?" demiş ayrıca türk spor basınına, rakip kulüplere ve taraftarlarına da selamlarını iletmiştir.

    --- alıntı ---

    "galatasaray'a verilen 1 yıllık ceza asla kabul edilemez bir cezadır. ancak konuya uefa mentalitesi ve düzenlemelerinden önce türkiye güncelinden bakalım. bu işte bir garabet yok mu? uefa galatasaray'a 1 yıl ceza verince nedense hem rakipleri hem de g.saraylı yöneticiler zil takıp oynuyor!..

    şikeden ceza yiyenler, kendi bütçe açıkları galatasaray'dan daha berbat haldeki rakip kulüpler oh olsun!.. derken, g.saray yönetimi de az ceza aldık diye oh çekiyor.
    aylardır eski ya da mevcut galatasaray yönetici ve profesyonelleri "felaket tellaları" olarak yazılı ve görsel medyada , g.saray'ın ın uefa dan ceza alacağını ilan ediyor, bunu önceden medyummuş gibi söyleyerek futbolda skor tahmini yapar gibi, kendi camialarına kefen biçiyorlardı.

    yönetim ise bu eyyamlara bakarak baştan teslim olup, en az 1+1 ceza gelecek pompasıyla, uefa’nın verebileceği 8 olası cezadan en ağırlardan olan ihracı peşinen kabul ediyordu. yönetim ölümü gösterip insanları sıtmaya razı ediyordu!

    nitekim uefa, g.saray'a 1 yıl +2 yıl daha gözetim verince, hem yönetim hem de hayatında uefa ve ffp reglements'ları bir kere açıp okuma zahmetine katlanmamış spor uleması(!)nın neredeyse zil takıp oynamadıkları kaldı. rakipler zaten malum! onlara göre g.saray'a verilen her ceza zaten azdır!

    yönetim ölümü gösterip insanları sıtmaya razı ediyordu! eğri oturup doğru konuşmak gerek!
    biz ise, bırakın uefa'yı, ffp denetimini; normal bir kasaba derneği, ya da bir ciddi bir şirket olsaydık; g.saray'ı bir süreç içinde mali olarak bu hale getirenler bırakın hesap vermeyi insan içine çıkamazlardı.ancak burası türkiye..

    şike yapanlar adalet, fair (dürüstlük), ahlakın temsilcisi oluyorsa, g.saray'ı mali, sportif ve idari olarak batıranlar da tecrübeli eski yöneticiler olarak medya ve tv'lerde yerlerini alıp, tecrübe ve öngörülerini anlatan tecrübeli(!) akil adamlar oluyor!

    3 yıl maximum 30 milyon euro total zararı tolere eden, ikinci etap uefa ffp monitoring döneminde 165 milyon euro zarar eden yönetimleri önümüzdeki 3 yıllık periyodda sınırlar yıllık 5 milyon euro olarak daha da daralacaktır.

    ancak mali kontrol komitesi önünde uefa'nın ffp' yi ne amaçla, ne için, kimler için getirdiğini bilmeyen, meselenin özünü kavramaktan yoksun,
    kendilerini birdenbire mali sorunla karşılaşıp "zınk" diye durduk diyen, yönetim içinde olmalarına, mali durumu bile bile göreve talip olmalarına karşın, herşeyden habersiz masum bebe pozisyonuna girmeleri camia nın hafıza ve idrakine de ayrıca hakarettir.

    uefa'nın ffp kurallarını yasalaştırmasının ana amacı; kulüpleri uluslararası sermaye, oligark ve şeyhlerin (m.united, chelsea, psg, vb..)tahakkümüne olası kara para transferine koruma temelindedir.

    nitekim haziran 2015 de uefa yeni açıklayıcı düzenlemede; monitoring in özellikle kulüpleri ele geçirmeye çalışan
    sahip ve yatırımcıları hedeflediğini özellikle belirtmiştir.

    g.saray yönetimi, eski yöneticilerden katkıda bulunacak uefa ile ilişkili çok değerli g.saraylılar'ı ya da değerli hukukçuların bırakın desteklerini isteyip bir komisyon oluşturmayı, adlarının bile anılmasını istememiştir. en büyük hatayı ise mali konuda sorgulama temelinde dediği ceza milyonlarca lira ödemeli avrupa'nın en pahalı avukatını tutmuştur. böylece de dava daha o gün g.saray aleyhine bitmiştir.

    siz mali sorunlarla, açık vermekle mahkemeye sevkettiğiniz yoksul olduğunu beyan eden birisinin, mahkemede karşınıza en pahalı avukatla gelmesi halinde ne düşünürsünüz?
    sen kendini türkiye’nin gerçeklerini, haziran 2015 uefa’nın özellikle ffp için zikrettiği gibi, olağanüstü ekonomik durumları anlatmayıp en pahalı yabancı avukatla kendini temsil edersen tabi ki 1 yıl cezaya da az dersin!

    sonra da aynı durumdaki inter, m.city, ispanyol kulüpleri ve senden daha berbat durumdaki yerel rakiplerin neden ceza yemediğine şaşıp kalırsın!
    gstv ve medyalarımız ihalesi, kalamış ihalesi, ada, grosskreutz transferi, donk kazık transferi gibi olaylarda acaba kimler zengin oldu diye oturup hamaset yaparsın!
    cas'a pahalı avukatlarla gidip, kulübü iyice mali batağa saplarsın!

    lütfen kimse bu aldığımız cezayı, galatasaray'ı küçültmeye yönelik bu cezaları "başarı" olarak lanse etmesin!
    kendi idrak ve mental kavramaları bizi ilgilendirmiyor, ancak lütfen alemi sersem, milleti kör zannedip camianın ortak aklına hakaret etmesinler!

    rakiplerimiz de şunu iyice kafalarına çaksın ki: "biz şikeden veya sahtekarlıktan ceza almadık! kötü mali yönetimlerden bu haketmediğimiz cezayı aldık! "bu ceza, galatasaray ı menfaatsiz seven armanın peşindekiler tarafından mali olarak haklı olsa da ffp ana felsefesi ve türkiye nin galatasaray ı bağlamında kabul edilemez bir cezadır ve kaldırılması için vargücümüzle mücadele alanıdır."

    --- alıntı ---
  • 48
    başkanım benim be. kendisiyle tanışma fırsatı bulduğumu yazmıştım buraya. kendisi hakkında yapabileceğim tek yorum çok büyük bir galatasaraylı aynı zamanda çok da yardımsever bir insan olduğudur. ua uni boğaziçi olarak bizi ofisinde ağırlamıştı. her yardıma ihtiyaç duyduğumuzda hiç çekinmeden, üşenmeden yardım elini uzattığı için kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum. 19 mart 2016 galatasaray mali genel kurulu'ndaki konuşması için de kendisini çok tebrik ediyorum. galatasaray'ın kendisi gibi galatasaray'ı seven ve onun için çaba harcayacak değerlere ihtiyacı var.
  • 49
    bilgisayarı açtım, gs tv'yi açtım, ancak konuşmasının son kısmını izleyebildim.

    toplamda ne kadar konuştu bilemiyorum ama basketbol şubesinin 21 yabancı oyuncu ile nasıl mahkemelik olduğunu soruyordu ve ondan sonra bi'kaç dakika konuştu ve özellikle son bölümde milyon dolarların ne kadar kolayca telafuz edildiğini ama yüzbin doların bile aslında ciddi bir para olduğundan ve kulübü zarara sokan kim varsa hesabını versin dediği yani çatır çatır konuşup, hislerime tercüman olduğu anda da sözü kesildi.

    şimdi çıktı biri bi'şeyler anlatıyor ama zaten söylenen söylenmiş daha ne diye konuşuyorlar anlamıyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın