skibbe 89-98 yillari arasinda borussia dortmund'un genclerinin hocasiydi, ve bu zaman icinde tam 5 kere üst üste almanya sampiyonlugu kazanmisti. 1997'de sampiyonlar ligi sampiyonu olan dortmund'un a takimin hocaligina 1998 yilinda getirildiginde, almanya'da onu sadece futboldan anlayanlar taniyordu. yani bu genc adama zamaninda öyle bir dönemde kadrosunda kohler, chapuisat, häßler, möller, cesar, lehmann gibi cok önemli futbolcularin oldugu bir takim emanet edilmisti. 2002'de dünya kupasi finalinde breziylaya yenilen alman milli takimin yardimci hocaligini yapmisti. hepimiz biliyoruz ki, alman milli takimi teknik direktörleri daha cok representatif kisilerdir, nitekim klinsmann nasil representatif hoca fonksiyonu görüp, löw milli takimin asil hocalik görevini yaptiysa, skibbe de representatif hoca olan völler'in yerine asil milli takimi hocasiydi. ballack, kahn, klose, metzelder gibi oyuncularin basarili calistiricisiydi.
o bakimdan simdiki galatasaray macereasindan cok daha kritik islerin basinda bulunmus bir hoca olarak degerlendirebilinir skibbe. ilk yurt disi tecrübesi ve yasinin hala genc olmasi, türk medyasi icin onu ilk elestirilere maruz birakabilecek sebeplerdi.
hemen istenen sonuclarin elde edilmemesi de bu elestirileri güclendirdi, ki kendisi icin yapilan en büyük elestiri, onun capsiz, vizyonsuz bir hoca olusudur.
skibbe, teknik analizleri cok yüksek bir hocadir, ve asla gösterise gelmez. gösteris'ten hoslanan bir millet olarak (bkz:
fatih terim) böyle bir hoca'yi kolay benimseyemeyecegiz. lakin, gereken sabir gösterilirse, galatasaray ile cok büyük basarilara imza atmasi kuvvetle muhtemel olan teknik direktördür skibbe.