1
baccaglini denen emonun gereken meblağı bir türlü ateşleyememesi sonucu palermo elinde kaldı. çok umutluydu halbuki paşam. aklı sıra hoca kova kova ağzına sıçtığı ve kadro kalitesi yerlerde sürünen kulübü başından savacaktı. tabii bir de 99 milyon avroluk vergi borcu var işin içinde. hal böyle olunca italyan maliyesi de kıllanmış ve hem zamparini'nin evine hem de kulübün merkezine baskın düzenlemiş. hesapta sahtecilikten muhasebe katakullisine kadar bir sürü suçlama var hakkında. o da tüm bunların üzerine dayanamayıp "palermo artık sikimde bile değil*, transfere de izin vermiyorum, seneye altyapıdan futbolcularla oynayacağız, ben italya'daki en dürüst adamım." demiş.
ben aslında kulübü devredememesine sevindim. zamparini gibi adamın hası dururken şu dallamanın eline mi düşseydi palermo?
https://i.hizliresim.com/0Bp6pV.jpg
kendisi italyan futbolu için büyük renk. belki de en büyük renk. berlusconi, de laurentiis, sensi, cragnotti filan çok sönük kalıyor bu adamın yanında. hatta ve hatta kadın erkek eşitsizliğinden dem vurup kadın futbolcu alan, kaddafi'nin küçük oğlunu transfer eden, 2002 dünya kupası'ndan sonra takımın korelisi ahn jung-hwan'ı "italyan futbolunu mahveden bir milletin ferdine maaş ödemeye devam edemem!" diyerek kulüpten kovan peruggia'nın eski başkanı luciano gaucci'den bile daha orijinal bir karakterdir sinyor zamparini.
lakabı olan mangia allenatori (hoca yiyici) her şeyi açıklıyor aslında. 2002'den bu yana sahibi olduğu palermo'dan tam 40 teknik direktör kovmuşluğu var. yani en son öyleydi, ben öyle hatırlıyorum. belki kaşla göz arası bir iki tane daha hoca kovmuştur. bir sezonda* 8 hoca kovan adam bu adam. halbuki 2016'ya girerken yeni yıldan beklentilerini "hiç kimseyi kovmamak." olarak belirlemişti bir de.
aslında palermo sahibi olduğu ilk kulüp değil. 1987'de 4. ligdeyken satın aldığı venezia ilk göz ağrısı. sahibi olduğu emmezeta marketler zincirini kulübe sponsor yapıp parayı oluk oluk akıtınca taa serie a'ya kadar yükseltmeyi başarmış kulübü:
https://i.hizliresim.com/kW8djv.jpg
kulübü aldığından beri aklında yeni bir stada geçiş yapmak var fakat ne taraftarların ne de yerel yöneticilerin desteğini alabilince en son 2002'de zamparini'de şafak atar, venezia'yı bıraktığı gibi serie b'de takılan palermo'yu roma'nın efsane başkanı rahmetli sensi'den 15 milyon avroya satın alır.
venedik'ten sicilya'ya sadece bavullarını getirmez, venezia'nın 13 futbolcusunu da yanında götürür. en büyük vaadi olan ilk sezonda serie a'ya çıkma sözü gerçekleşmeyince sinirden çıldırır ve futbolcularına göt aman göz dağı verme amacıyla "hepsinin taşaklarını kesip salatamla beraber yiyeceğim." der. haliyle canını dişine takan futbolular ertesi sezon kulübün serie a'ya çıkmasını sağlarlar. lakin şöyle bir nokta var ki zamparini kulübü satın almasından sonraki 18 ayda tam 6 kere hoca değiştirir. yedinci hoca olan francesco guidolin ki zamparini'nin en uzun çalıştığı hoca yamulmuyorsam*, takımı tam 31 yıl sonra serie a'ya taşır. sadece bununla da kalmaz; luca toni, fabio grosso, cristian zaccardo, simone barone ve andrea barzagli gibi hepsi 2006 dünya kupası'nda azzurri forması terletecek olan adamlarla birlikte uefa kupası'na bile katılmasını sağlar takımın. sabi sübyan barzagli:
https://i.hizliresim.com/ZEzo7Z.jpg
bu sezonun sonunda guidolin'i kovar. aslında kendisinin başkankenki 3 efsane sezonundan ilki bu 6. oldukları 2004/2005 sezonu. 2005/2006 ve 2006/2007 sezonlarında da 5. olmayı başarıyorlar ama bu üç sezonda tam 6 hoca takımı çalıştırıyor. zamparini'nin bu kadar hoca değiştirmesindeki esas sebep başarıları hocalara mal etmemesinden kaynaklanıyor. ona göre başarının hocayla hiçbir alakası yok. aziz'e de benziyor bu yönden. bu nobranlığından mütevellit de hocalara hayvan gibi davranıyor. misal taraftarın epey sevdiği ve zamparini'nin altında iki kere çalışma şerefine nail olan (herifin böyle pis bir huyu da var. bazı hocaları birden fazla kere takımın başına getiriyor. mesela guidolin'i tam 4 kez takımın başına getirip 4 kere de kovuyor.) delio rossi hakkında 7-0 kaybettikleri udinese maçından sonra yaptığı "rossi'nin hoca olarak kalma ihtimali yüzde 1. isterseniz iddiaya girebilirsiniz. herif benim güzel palermo'mu mahvetti. keşke yılbaşında kovsaydım." lakırdısı hocalara bakış açısını gösteriyor. lakin aradan 40 gün bile geçmemişken "palermo taraftarından özür dilerim. hoca kovmak benim zayıf noktam. rossi'nin nasıl mükemmel bir hoca olduğunu yeni yeni keşfediyorum." özrü, işlediği kabahatten daha büyük değil midir? değildir. takımı delio rossi'ye ikinci kere teslim etmiş ve onu ne kadar çok sevdiğini "rossi benim karım gibi, onu kimseyle paylaşamam." komplimanıyla betimlemişken bir ay sonra gelen bir bari beraberliği sonrası "palermo'yu taşaksız bir hoca yönetiyor" açıklaması ve akabinde rossi'yi ikinci kere kovması asıl kabahatidir.
tabii bu açık sözlülüğünden nasiplenen sadece hocaları olmuyor. 2008'deki torino beraberliğinden sonra "palermo'da erkekler değil, karılar oynuyor." tespiti de epey meşhurdur. arada yurt dışını da haşlar. ingiliz takımlarını, italyan takımlarını yağmalayan korsanlar olarak gördüğünü söylemişti bir keresinde.
hatırlayan hatırlar, 2006'da palermo'yla fenerbahçe bir hazırlık maçı oynamış palermo 3-2 kaybetmişti. taraftar bu maçta takımı yuhalayınca zamparini gider yapıp istifa ettiğini ilan etmişti. bu istifa elbette bir blöftü ve hiçbir zaman hayata geçirilmedi ama kadere bak ki yine 2006'da bir kişi daha dravdan istifa etmişti?
http://arsiv.sabah.com.tr/2006/05/18/spo99.html
ahaha.
haddizatında zamparini'nin palermo'daki başkanlık sürecinin hepsine başarısız diyemeyiz. hatta 2002-2011 arası bayağı da başarılı sayılır. bu 9 sene içinde kulüp serie a'ya çıktığı gibi 3 kere 5. oluyor, bir kere 6. oluyor ve sadece bir defa 11. olarak ilk onun dışında ligi bitiriyor. fakat 2011'den sonrası facia. 2013'te serie b'ye düşmüş ama ivedilikle serie a'ya yükselmişlerdi; bu sezon yine serie b'deler ve bu defa pek ışık verdikleri söylenemez. zira 2013'te serie b'yi 1. bitirdiklerinde franco vazquez, maresca, abel hernandez, dybala, belotti filan vardı kadrolarında. şu an kimsecikler yok. ya da öyle görünüyor.
bu arada kendisinin takdir edilebileceği başka bir husus varsa o da scouting'e verdiği önem. başkanlığı müddetince takımdan gelip geçen o kadar çok yıldız var ki...
https://i.hizliresim.com/dGNgvp.jpg
yukarıdaki listeye miccoli, kjaer, luca toni, zaccardo filan da eklenebilir.
tabii işin bir de şu boyutu var:
https://i.hizliresim.com/jWNbqW.jpg
ki o listenin sonuna takımı şu an çalıştıran diego bortoluzzi'yi de eklemek gerekiyor.
yani 1,5 sene içerisinde takımı tam 11 farklı hocaya emanet etmiş herif. ballardini'nin 2016 başında görevi bırakmasının ardından zamparini'nin yaptığı bombastik bir açıklama var ki anlatmadan geçemiyciğim. bu arada ballardini'yi gerçekten de kendisi kovmadı. kaptan sorrentino önderliğindeki oyuncu grubu başını yedi herifin. neyse, kendisine ballardini mevzusu sorulduğunda zamparini diyor ki: ben bu sezon sadece bir kerecik hoca kovdum (2015 kasım'ında kovduğu iachini'yi kastediyor) ve ballardini kendisi görevi bırakmak istedi. mağdur olan benim!... (tabii bu açıklamayı 2016 mart'ta yapıyor ki ocak ayından o zamana kadar 6 değişik hoca çalıştırmış takımı. bir de arjantinli bir hoca daha var anlaşmak üzere oldukları ama adamın lisansı olmadığı için takımı çalıştıramıyor. işin komik yanı nisan ayında ballardini tekrar takımın başına geçiyor.)
ama benim kendisiyle ilgili en sevdiğim hoca kovma hikayesi pioli'ye yaptığı. 11/12 sezonu arefesinde palermo'yla anlaşan pioli'nin ömrü sadece 2 maç sürüyor. onlar da avrupa ligi elemelerinde thun'la oynadıkları ve biri 2-2, diğeri de 1-1 biten ve palermo'nun turnuvaya katılmasını engelleyen iki maç. isviçre'de 1-1 biten maçtan sonra pioli'yi kovan zamparini'ye bunun sebebi sorulduğunda ki pioli iyi hocadır, "valla ne bileyim, pioli takımı küme düşürecek gibi bir hissiyat vardı içimde, ben de kovdum..." açıklamasını yapıyor. ahaha. böyle de evliyaullahtan veli bir zat kendisi. taa ağustos ayında ligin sonunu görebiliyor.
ırkçı yönüne de değinelim. 2007'de palermolu oyuncu (galiba cavani) yerde yatarken fiorentinalı mutu'nun topu taca vurmayıp attığı bir gol var. bu golden sonra zamparini saydırıyor tabii. sonradan da: mutu'ya "düzenbaz, küçük çingene" dedim ama kötü niyetim yoktu, diyor.
https://www.youtube.com/watch?v=9OiQXMNZ6ss
imdi, hep zamparini'yi gömdük ama hocaların hiç mi suçu yok? 2012'de takımın başına getirilen giuseppe sannino "buraya geldiğimden beri bütün gazeteciler ne kadar dayanabileceğimi soruyor..." diye yakınıyor. e be andavallı, sen ne bekliyordun? tabii ki kovuluyor hatta aradan birkaç ay geçiyor; tekrar takımın başına getiriliyor, bir daha kovuluyor. gerçi ekmek parası. kovulduktan sonra adamcağız "palermo'da büyük bir alçakgönüllülükle çalıştım, koridorları hatta tuvaletleri bile temizledim. ailemi geçindirmek için bok yemeye bile hazırdım." diyor. hadi bu adamı anlayabiliyorum ama gasperini'ler, pioli'ler, gattuso'lar filan da bu takımın başına geçmeyi kabul ettiler. bu adamlar dünyalıklarını yapmış veya rahatlıkla takım bulup yapabilecek adamlar olduklarına göre hangi motivasyonla zamparini'nin altında çalışmayı kabul ediyorlar hayreti mucip bir doğa olayı.
neyse, sabah olmuş, diğer vukuatlarına girmeye kalkarsam öğlen de olur. kısacası böyle film bir adam maurizio zamparini. bakalım daha ne kadar elinde tutacak palermo'yu ve daha ne kadar hoca kovacak.
"zamparini ile sözleşme imzalamanın hannibal lecter'la yemeğe gitmekten veya elizabeth taylor'la evlenmekten farkı yoktur." (gabrielle romagnoli)
yine de:
(bkz: still a better love story than dursun özbek)
ben aslında kulübü devredememesine sevindim. zamparini gibi adamın hası dururken şu dallamanın eline mi düşseydi palermo?
https://i.hizliresim.com/0Bp6pV.jpg
kendisi italyan futbolu için büyük renk. belki de en büyük renk. berlusconi, de laurentiis, sensi, cragnotti filan çok sönük kalıyor bu adamın yanında. hatta ve hatta kadın erkek eşitsizliğinden dem vurup kadın futbolcu alan, kaddafi'nin küçük oğlunu transfer eden, 2002 dünya kupası'ndan sonra takımın korelisi ahn jung-hwan'ı "italyan futbolunu mahveden bir milletin ferdine maaş ödemeye devam edemem!" diyerek kulüpten kovan peruggia'nın eski başkanı luciano gaucci'den bile daha orijinal bir karakterdir sinyor zamparini.
lakabı olan mangia allenatori (hoca yiyici) her şeyi açıklıyor aslında. 2002'den bu yana sahibi olduğu palermo'dan tam 40 teknik direktör kovmuşluğu var. yani en son öyleydi, ben öyle hatırlıyorum. belki kaşla göz arası bir iki tane daha hoca kovmuştur. bir sezonda* 8 hoca kovan adam bu adam. halbuki 2016'ya girerken yeni yıldan beklentilerini "hiç kimseyi kovmamak." olarak belirlemişti bir de.
aslında palermo sahibi olduğu ilk kulüp değil. 1987'de 4. ligdeyken satın aldığı venezia ilk göz ağrısı. sahibi olduğu emmezeta marketler zincirini kulübe sponsor yapıp parayı oluk oluk akıtınca taa serie a'ya kadar yükseltmeyi başarmış kulübü:
https://i.hizliresim.com/kW8djv.jpg
kulübü aldığından beri aklında yeni bir stada geçiş yapmak var fakat ne taraftarların ne de yerel yöneticilerin desteğini alabilince en son 2002'de zamparini'de şafak atar, venezia'yı bıraktığı gibi serie b'de takılan palermo'yu roma'nın efsane başkanı rahmetli sensi'den 15 milyon avroya satın alır.
venedik'ten sicilya'ya sadece bavullarını getirmez, venezia'nın 13 futbolcusunu da yanında götürür. en büyük vaadi olan ilk sezonda serie a'ya çıkma sözü gerçekleşmeyince sinirden çıldırır ve futbolcularına göt aman göz dağı verme amacıyla "hepsinin taşaklarını kesip salatamla beraber yiyeceğim." der. haliyle canını dişine takan futbolular ertesi sezon kulübün serie a'ya çıkmasını sağlarlar. lakin şöyle bir nokta var ki zamparini kulübü satın almasından sonraki 18 ayda tam 6 kere hoca değiştirir. yedinci hoca olan francesco guidolin ki zamparini'nin en uzun çalıştığı hoca yamulmuyorsam*, takımı tam 31 yıl sonra serie a'ya taşır. sadece bununla da kalmaz; luca toni, fabio grosso, cristian zaccardo, simone barone ve andrea barzagli gibi hepsi 2006 dünya kupası'nda azzurri forması terletecek olan adamlarla birlikte uefa kupası'na bile katılmasını sağlar takımın. sabi sübyan barzagli:
https://i.hizliresim.com/ZEzo7Z.jpg
bu sezonun sonunda guidolin'i kovar. aslında kendisinin başkankenki 3 efsane sezonundan ilki bu 6. oldukları 2004/2005 sezonu. 2005/2006 ve 2006/2007 sezonlarında da 5. olmayı başarıyorlar ama bu üç sezonda tam 6 hoca takımı çalıştırıyor. zamparini'nin bu kadar hoca değiştirmesindeki esas sebep başarıları hocalara mal etmemesinden kaynaklanıyor. ona göre başarının hocayla hiçbir alakası yok. aziz'e de benziyor bu yönden. bu nobranlığından mütevellit de hocalara hayvan gibi davranıyor. misal taraftarın epey sevdiği ve zamparini'nin altında iki kere çalışma şerefine nail olan (herifin böyle pis bir huyu da var. bazı hocaları birden fazla kere takımın başına getiriyor. mesela guidolin'i tam 4 kez takımın başına getirip 4 kere de kovuyor.) delio rossi hakkında 7-0 kaybettikleri udinese maçından sonra yaptığı "rossi'nin hoca olarak kalma ihtimali yüzde 1. isterseniz iddiaya girebilirsiniz. herif benim güzel palermo'mu mahvetti. keşke yılbaşında kovsaydım." lakırdısı hocalara bakış açısını gösteriyor. lakin aradan 40 gün bile geçmemişken "palermo taraftarından özür dilerim. hoca kovmak benim zayıf noktam. rossi'nin nasıl mükemmel bir hoca olduğunu yeni yeni keşfediyorum." özrü, işlediği kabahatten daha büyük değil midir? değildir. takımı delio rossi'ye ikinci kere teslim etmiş ve onu ne kadar çok sevdiğini "rossi benim karım gibi, onu kimseyle paylaşamam." komplimanıyla betimlemişken bir ay sonra gelen bir bari beraberliği sonrası "palermo'yu taşaksız bir hoca yönetiyor" açıklaması ve akabinde rossi'yi ikinci kere kovması asıl kabahatidir.
tabii bu açık sözlülüğünden nasiplenen sadece hocaları olmuyor. 2008'deki torino beraberliğinden sonra "palermo'da erkekler değil, karılar oynuyor." tespiti de epey meşhurdur. arada yurt dışını da haşlar. ingiliz takımlarını, italyan takımlarını yağmalayan korsanlar olarak gördüğünü söylemişti bir keresinde.
hatırlayan hatırlar, 2006'da palermo'yla fenerbahçe bir hazırlık maçı oynamış palermo 3-2 kaybetmişti. taraftar bu maçta takımı yuhalayınca zamparini gider yapıp istifa ettiğini ilan etmişti. bu istifa elbette bir blöftü ve hiçbir zaman hayata geçirilmedi ama kadere bak ki yine 2006'da bir kişi daha dravdan istifa etmişti?
http://arsiv.sabah.com.tr/2006/05/18/spo99.html
ahaha.
haddizatında zamparini'nin palermo'daki başkanlık sürecinin hepsine başarısız diyemeyiz. hatta 2002-2011 arası bayağı da başarılı sayılır. bu 9 sene içinde kulüp serie a'ya çıktığı gibi 3 kere 5. oluyor, bir kere 6. oluyor ve sadece bir defa 11. olarak ilk onun dışında ligi bitiriyor. fakat 2011'den sonrası facia. 2013'te serie b'ye düşmüş ama ivedilikle serie a'ya yükselmişlerdi; bu sezon yine serie b'deler ve bu defa pek ışık verdikleri söylenemez. zira 2013'te serie b'yi 1. bitirdiklerinde franco vazquez, maresca, abel hernandez, dybala, belotti filan vardı kadrolarında. şu an kimsecikler yok. ya da öyle görünüyor.
bu arada kendisinin takdir edilebileceği başka bir husus varsa o da scouting'e verdiği önem. başkanlığı müddetince takımdan gelip geçen o kadar çok yıldız var ki...
https://i.hizliresim.com/dGNgvp.jpg
yukarıdaki listeye miccoli, kjaer, luca toni, zaccardo filan da eklenebilir.
tabii işin bir de şu boyutu var:
https://i.hizliresim.com/jWNbqW.jpg
ki o listenin sonuna takımı şu an çalıştıran diego bortoluzzi'yi de eklemek gerekiyor.
yani 1,5 sene içerisinde takımı tam 11 farklı hocaya emanet etmiş herif. ballardini'nin 2016 başında görevi bırakmasının ardından zamparini'nin yaptığı bombastik bir açıklama var ki anlatmadan geçemiyciğim. bu arada ballardini'yi gerçekten de kendisi kovmadı. kaptan sorrentino önderliğindeki oyuncu grubu başını yedi herifin. neyse, kendisine ballardini mevzusu sorulduğunda zamparini diyor ki: ben bu sezon sadece bir kerecik hoca kovdum (2015 kasım'ında kovduğu iachini'yi kastediyor) ve ballardini kendisi görevi bırakmak istedi. mağdur olan benim!... (tabii bu açıklamayı 2016 mart'ta yapıyor ki ocak ayından o zamana kadar 6 değişik hoca çalıştırmış takımı. bir de arjantinli bir hoca daha var anlaşmak üzere oldukları ama adamın lisansı olmadığı için takımı çalıştıramıyor. işin komik yanı nisan ayında ballardini tekrar takımın başına geçiyor.)
ama benim kendisiyle ilgili en sevdiğim hoca kovma hikayesi pioli'ye yaptığı. 11/12 sezonu arefesinde palermo'yla anlaşan pioli'nin ömrü sadece 2 maç sürüyor. onlar da avrupa ligi elemelerinde thun'la oynadıkları ve biri 2-2, diğeri de 1-1 biten ve palermo'nun turnuvaya katılmasını engelleyen iki maç. isviçre'de 1-1 biten maçtan sonra pioli'yi kovan zamparini'ye bunun sebebi sorulduğunda ki pioli iyi hocadır, "valla ne bileyim, pioli takımı küme düşürecek gibi bir hissiyat vardı içimde, ben de kovdum..." açıklamasını yapıyor. ahaha. böyle de evliyaullahtan veli bir zat kendisi. taa ağustos ayında ligin sonunu görebiliyor.
ırkçı yönüne de değinelim. 2007'de palermolu oyuncu (galiba cavani) yerde yatarken fiorentinalı mutu'nun topu taca vurmayıp attığı bir gol var. bu golden sonra zamparini saydırıyor tabii. sonradan da: mutu'ya "düzenbaz, küçük çingene" dedim ama kötü niyetim yoktu, diyor.
https://www.youtube.com/watch?v=9OiQXMNZ6ss
imdi, hep zamparini'yi gömdük ama hocaların hiç mi suçu yok? 2012'de takımın başına getirilen giuseppe sannino "buraya geldiğimden beri bütün gazeteciler ne kadar dayanabileceğimi soruyor..." diye yakınıyor. e be andavallı, sen ne bekliyordun? tabii ki kovuluyor hatta aradan birkaç ay geçiyor; tekrar takımın başına getiriliyor, bir daha kovuluyor. gerçi ekmek parası. kovulduktan sonra adamcağız "palermo'da büyük bir alçakgönüllülükle çalıştım, koridorları hatta tuvaletleri bile temizledim. ailemi geçindirmek için bok yemeye bile hazırdım." diyor. hadi bu adamı anlayabiliyorum ama gasperini'ler, pioli'ler, gattuso'lar filan da bu takımın başına geçmeyi kabul ettiler. bu adamlar dünyalıklarını yapmış veya rahatlıkla takım bulup yapabilecek adamlar olduklarına göre hangi motivasyonla zamparini'nin altında çalışmayı kabul ediyorlar hayreti mucip bir doğa olayı.
neyse, sabah olmuş, diğer vukuatlarına girmeye kalkarsam öğlen de olur. kısacası böyle film bir adam maurizio zamparini. bakalım daha ne kadar elinde tutacak palermo'yu ve daha ne kadar hoca kovacak.
"zamparini ile sözleşme imzalamanın hannibal lecter'la yemeğe gitmekten veya elizabeth taylor'la evlenmekten farkı yoktur." (gabrielle romagnoli)
yine de:
(bkz: still a better love story than dursun özbek)
