• 4
    bir arkadaşım vardı. üniversite yıllarında bahise çok merak salmıştı. zeki de çocuktur. bahisten kazandığı paralar ile botlar, montlar, kotlar alınıyor, süreli gezmeler tozmalar falan, adam tarz bile yapmıştı. öğrencisin kıyafet falan az tabii hepimizde o deri ceketler falan alıyordu ama o bayağı para kazanıyordu. yiyip gezip içiyordu. hatta kimsede olmayan cep telefonları falan. öğrenci adam için büyük paralar. herkes de ozeniyordu.

    kendi okulundan 4-5 eleman birlikte ciddi çalışarak kupon yapıyorlardı. hepsi istatistik okuyordu. bilimsellik de var yani :p

    birkaç takım seçip sürekli o takımın berabere kalmasına her hafta 2 katı para koyarak falan oynamalar vs. (beraberlik oranı 3 civarı olduğundan berabere biten hafta mutlaka kazançlı oluyorlar) tabii kasayı tuketecek çok uzun bir seri gelmezse.

    neyse efendim, bizimki herhalde sıkılmış uğraşmaktan, bu bir gün bayern münih'e yüklü para giriyor. bayern o hafta kazanamıyor, sonraki hafta tekrar bayern'e oynuyor ama bu kez zararı çıkarmak için çok daha yüklü, bayern o hafta da kazanamıyor, bu kez sınıftan borç harç para toplayıp zararı kurtarmak için yine bayern'e basıyor. sonuçta bundesliga'nın sefiri bayern. kaç hafta kazanamaz ki üst üste. bayern o hafta da kazanamıyor. bizimki kafayı yiyecek. en son diyor kendi param gitti borçları ödemek için para kazanayım, bir yerlerden falan para buluyor ve yine bayern'e basıyor. sonuç mu?

    bayern yine kazanamıyor.

    en son kredi çekme, tefeci eline düşme falan derken birkaç hafta daha gidiyor bu iş.

    6. oynadığında direkten dönen toplar, kaçan goller falan, adam saçları döktü o arada, öyle bir stres yaşıyor. maç 0-0 bitiyor düşünün. kadroda da oliver kahn, elber, pizarro, sholl falan var. bayern iste yani konuşmaya gerek yok.

    en son artık diyor bu kadar yeter ya herro ya merro 7. kez oynayacak bayern'e. bayern mutlaka kazanmalı yoksa işin sonu intihara kadar gidecek, öyle bunalımda. borç artık çok ciddi boyutlarda, millet sıkıştırıyor, arkadaşlarıyla papaz olmuş durumda, alacaklılar kapıda hesabı.

    abi schalke deplasmanındalar. 35 ve 38'de şalke 2-0 yapıyor. bizimki bitik. ikinci yarıda 48'de 2-1 oluyor umutlaniyor ama arka arkaya gelen goller ve schalke 5 bayern 1 maç sonucu.

    arkadaş intihar etmedi. şu an evli ve 3. çocuğu gelmek üzere. o dönemde ailesi borçları ödemek için evlerini sattı. bildiğin yıkım.

    yani kumar ve bahiste sürekli oynadığınızda kazanç olmaz. her zaman kasa kazanır. yüklü kazanırsın ve bırakırsın o ayrı ama devamlı oynayıp zengin olan görmedim.

    bu yüzden kumar ve bahisten uzak durmanızı tavsiye ederim.

    bayern sonra ne mi yapıyor? ne yapacak bayern bu?
    8. hafta kazanıyor :(

    https://www.transfermarkt.com.tr/...lus/0?saison_id=2001
  • 9
    41 veya 42 yaşındayım. matematik öğretmeniyim hala yaşımı hesaplamakta zorlanıyorum. bir çoğunuz genç adamsınız.muhtemelen çoğunuzdan büyüğüm. bırakın böyle bilmem ne sistemi falan kolay yoldan para kazanma hayallerini. bunun çok çok çok düşük bir ihtimal olduğunu fark ettiğiniz ilk an kara geçmeye başlayacaksınız zaten.
    hayat , her türlü zorluğu ve sıkıntıyı test ederek geçecek kadar uzun değil maalesef. bazı konularda büyüklerin tecrübelerini dinlemek sizleri bir çok konuda büyük dertlerden korur.
    bunu sizlere değer veren önemseyen bir abinizin üzerine vazife olmadan verdiği bir tavsiye olarak alın lütfen.
    uzak durun böyle şeylerden. bu da olmayıversin hayatınızda.
    oynamadığınız her parayı cebinize artı yazın arkadaşlar. alın size en kazandıran sistem.
  • 18
    bahislerde avantajlı olduğu iddia edilen ama türkçe'de bildiğim kadarıyla "kumarbazın iflası" olarak geçen ve asıl ismi olan "gambler's ruin" ile anılan istatistiksel konsept de dikkate alındığında işin gerçeğinin öyle olmadığı bariz şekilde anlaşılan bahis alma şeklidir. martingale ile para kazanmanın mümkün olmadığı belirtilmiş ancak ben "gambler's ruin"'in hem matematiksel hem de istatistiki yaklaşımı ile bu durumu genişletmek istiyorum.

    kumarbazın iflası olarak geçen nosyon aslında olasılık kavramının en primitif hali ile ele alındığı 17 yy. ve özellikle de blaise pascal ile pierre fermat'in birbiri ile yazıştığı dönemlere dayanıyor. günümüzde markov chain gibi daha ileri düzeyde araştırma konularına da ana tema olan kumarbazın iflası basitçe şöyle açıklanabilir: bir kumarbazın i değerinde (0 < i < n) bir sermaye ile oyuna başlaması ve p olasılık ile her oyunda parasını 1 birim kadar arttırmasına, q kadar (1-p) kadar olasılık ile de sermayesini 1 birim kadar azaltmasına dayanıyor. oyun ise bu kumarbazın sermayesini ya n yaptığında ya da tamamen tüketip 0'a indiğinde sonlanıyor. daha iyi kafada canlanması adına bunu aslında kumar oynayan 2 kişi varmış, başlangıç sermayesi sayı doğrusunda i noktasındaymış ve i'den büyük olmak kaydıyla n değerine yaklaştıkça b kumarbazı, 0 noktasına yaklaştıkça da a kumarbazının iflas etmeye yaklaştığı şekilde betimlenebilir. bunun matematiği, kanıtı ve olasılıklar dahilindeki yaklaşımını 1 sayfadan biraz daha uzun olacak şekilde kanıtladım.

    https://gss.gs/N5q.jpg
    https://gss.gs/sag.jpg

    en sondaki örnekten de görülebileceği üzere herhangi bir kumarbazın %50'den yalnızca %1 daha az olasılıkla kazanma olasılığı olması durumunda başlangıç sermayesi 10 dolar iken %40 olasılıkla, 50 dolar iken %12 olasılıkla ve 100 dolar iken yalnızca %2 olasılıkla sermayesini n miktarına ulaştırabildiğini belirttim. bu da demek oluyor ki; %50'ye oldukça yakınsak bir kazanma oranına dahi sahip olunsa ana sermayenin az bir miktar büyümesi ile kumarbazın batma olasılığı %100'e yakınsamaya başlıyor. bunu gündelik yaşantıya ve 3 olasılıklı bahse odakladığımızda ise durum tahmin ettiğiniz gibi çok daha vahim bir hal alacaktır. her ne kadar futbol bahsinde basitçe 3 sonuç olduğu düşünülebilmesine rağmen bunların birbirinden bağımsız (independent) olup olmadığı tartışmaya açıktır. işte tam bu noktada örneği basketbol maçlarına kaydırarak odağı bir başka istatistiksel yaklaşım ile noktalamak istiyorum. basketbolda 2 olasılık olduğu ve %50-50 şans ile en azından kumarbazın iflasını yaşamayacağımızı, oyunun beklenen değerinin yine başlangıç sermayemiz olan i olduğu ve i ile n sayıları eğer yeteri kadar büyükse oyunun süresinin sonsuza yakınsayabileceği çıkarımında bulunulabilir. ancak şimdi st. petersburg paradoksu olarak geçen ama bence aslında paradoks olmayan olasılıksal yaklaşıma geçiyoruz.

    st. petersburg paradoksu basitçe bir yazı-tura oyunudur ve oyun ilk kez yazı geldiğinde sona erer. oyuncunun kazancı ise yazının kaçıncı para atışında geleceği ile ilintilidir. formülasyon olarak ise 2^k ile hesaplanır. burada k sayısı para atışını ifade etmektedir. yani, eğer ilk para atışında yazı gelirse 2, ikincide gelirse 4, üçüncüde gelirse 8 birim para kazanılacaktır. buna ilişkin kanıt ve matematiksel yaklaşım da şu şekilde:

    https://gss.gs/njD.jpg

    bu noktada problem şudur ki; görüldüğü gibi oyunun beklenen değeri sonsuzdur. çünkü ilk atışta yazı gelme olasılığı 1/2 iken bunun getirisi 2'dir. 2* (1/2) = 1, ikincide yazı gelme olasılığı 4 iken bunun olasılığı (1/4)'tür ve getirisi yine 1'dir. bu şekilde sonsuza kadar uzayan bir toplam dizisi içerisinde kalırız. ancak düşünülmesi gereken önemli hususlar vardır ve bence bu hususlar bu problemi paradoks olmaktan çıkartır. öncelikle insanların büyük çoğunluğu riskten kaçınan bir tavır izlerler ve her ne kadar matematiksel olarak beklenen değer sonsuz ise de insanlar algısında bunu farklı bir fonksiyon ile ifade ederek sonlu bir beklenen değere sahip olduğu yaklaşımı ile hareket ederler. ikinci problem ise bu kumarın oynandığı casinoda veya bahis yapılan online platformda sınırlı miktarda para bulunduğu konusudur. yaptığım araştırmaya göre abd'deki en büyük casinoların herhangi bir günün herhangi bir anında nakit olarak 8 haneli sayılarda bir miktar bulundurduğu bilgisine ulaştım. ben bu miktarı biraz daha abartarak tek seferde 1 milyar verebileceklerini varsayarak bir sonlu çözüm bulma yoluna gittim. yukarıdaki örnekte 2^30 yaklaşık olarak 1,07 milyara denk gelmekte ve görüldüğü gibi 1 milyar oldukça astronomik bir miktar olmasına rağmen oyunun beklenen değeri yalnızca 30 birim olmaktadır. bu da demek oluyor ki; tamamen duygularından arınmış bir insanın bu kumar için 30 birim parayı gözden çıkartabilir. çünkü beklenen değer budur. eğer jeff bezos kadar parası olan bir casino bulduysanız bu sayı 37'ye, abd'nin gayrisafi yurtiçi hasılası (20.8 trilyon dolar) parası olan bir casino varsa 44'e ve tüm dünya'nın gayrisafi yurtiçi hasılası (83.8 trilyon dolar) kadar parası olan bir casino var ise de yalnızca 59'a çıkmaktadır. bu da demek oluyor ki aslında bu bir paradoks değil ve çözümü gayet bariz olan bir problemdir.

    buradan varılacak nokta şudur: basketbolda ve/veya 2 sonuçlu başka bir spor dalında 2 olasılık dahilinde olunsa bile yukarıda bahsedilen iki sebepten dolayı, (i) riskten kaçınma durumu ve beklenen gelirinin aslında daha az olması ve (ii) bahis yaptıran kurumun kısıtlı para kaynağı hiçbir kumar ve bahis kazançlı değildir.
  • 17
    rulette oynadığım sistemmiş daha doğrusu böyle bir sistem olduğunu şimdi ilk kez öğreniyorum. şimdi yakın zamanda başıma gelen bir olayı anlatmak istiyorum.

    kumara biraz merakım var ama öyle yüklü oynamam asla. bir akşam canım sıkıldı online rulet oynanan güvenilir sitelerden birine 100 tl attım. biraz poker oynadım baktım para ne artıyor ne azalıyor. sonra rulete geçtim. oynayanlar bilir orası daha heyecanlı ve daha hareketli. hesabımda olan 100 lirayı o akşam 240 lira yaptım ve yattım. ertesi gün işte boş zamanımda oynadım. oynadıkça kazandım oynadıkça kazandım. kasayı 850 liraya kadar çıkardım. kafama göre sistemi buldum. renk ya da büyük küçük mü oynadım. küçük oynadım büyük gelirse ikinci el yine küçük oynayıp bahisi yükselttim. o günlük şansım yaver gitti. kendi kendime diyorum ben bu 800 lirayı akşam eve gidince 2 3 bin lira yaparım. neyse akşam oldu yemek yedim bebeyi uyuttuk fln ben cipsimi kolamı aldım oyunun başına oturdum. bu sefer ren oynuyorum genelde 20 tl basıyorum verirse 40 veriyor. hala unutmuyorum. siyaha 20 tl bastım kırmızı geldi. 40 bastım kırmızı geldi. 50 bastım kırmızı geldi. 100 bastım kırmızı geldi. 200 bastım yine kırmızı geldi. artık ya herro ya merro deyip 400 bastım yine kırmızı geldi. bu dediğim olay 3-4 dakikada gerçekleşti. takip ettim ben çıktıktan sonra 4 el daha kırmızı attı. tabi benim para basmamdan 3 4 el de kırmızı atmıştı. ben de ona güvenerek girip basmaya başladım. takriben tam 11 - 12 el kırmızı attı üst üste. ve ben rulet kariyerimi orada noktaladım. kasamda daha büyük para olsaydı daha büyük kaybedecektim.

    kumar çok kötü bir şey. buna benzer bir olayı batumda da yaşadık ama orda kazandık. bunu zaten biliyorum ve bu zamana kadar küçük oynayarak bu duygumu tatmin ettim diyelim. ama bundan sonra artık oynamak istemiyorum. çünkü hırs insanın gözünü kör ediyor. klasik olacak ama kumar, iddaa, spor toto adı her neyse bu illeti her daim oynatan kazanıyor.
  • 1
    gerek futbol gerek diğer bahis oyunlarında kasanızın saglam olması durumunda asla kaybettirmeyecek olan, en bilinen bahis alma taktiğidir.

    peki nedir martingale sistemi?

    martingale, sürekli yakin orana bahisinizin kaybettiğinde sonraki el yapacağınız bahis bir önceki kaybettiğiniz elin iki katı olacak şekilde artırmanız gerektiren sistemdir.

    https://gss.gs/q1J.jpeg

    atıyorum genelde beraberlik oranı 3 oran olur. 2tl lik bahis aldınız.

    1'inci bahis- 3x 2tl (yatti)
    2'nci bahis - 3 x 4tl (yatti)
    3'uncu bahis - 3x8tl (tuttu)

    toplam gider-14tl
    gelir-24tl
  • 6
    sözlükte görmüştüm sanırım bu yöntemi. herhangi bir anadolu takımının maçlarına 100'le başlayıp sürekli beraberlik oynar her beraberlikten sonra seriye yeniden başlarsanız (beraberlikte yasal yerlerde oran 3 civarı kaçakta 3.5 civarı olur ama direkt 3 olarak hesaplama yapacağım) net bir şekilde sezon sonu kazançlı çıkıyorsunuz ama;

    uzun süreli beraberlik olmayan durumları kaldıracak kadar birikiminiz olmalı. bu da baya fazla bir birikime denk geliyor örneğin 7. maça kadar berabere kalmayan takım için 12.500 gibi bir kasa olması gerekiyor ki bunun uzama ihtimalinde olması gereken miktar da fırlıyor. yani gerektiğinde tek maça 50 bin lira basacaksınız ve bunun da kaybetmesi durumunda sonraki maça 100 bin lira basacaksınız. böyle bir bütçeniz varsa şu kardeşinize 500 ateşleyebilirsiniz.*

    örneğin puan durumunu açtığımda rastgele gözüme çarpan iki takımdan yeni malatyaspor. bu sezon 5 beraberlik almış. bunlar 2, 5, 9, 10 ve 12. haftalarda. 100 lirayla başlayarak oynamış olsaydınız toplam 3600 tl yatırmış 5700 tl kazanmış olurdunuz.

    gözüme çarpan diğer takım gençlerbirliği ise 2, 6, 12, 15. haftalarda berabere kalmış. 6-12. haftalar arası beraberlik olmadığı için yatırılan miktar 3200 tl'ye kadar çıkmış. eğer seneye gençlerbirliğiyle başlamış olsaydınız toplam 8800 tl yatırmış 13800 tl kazanmış olurdunuz.
    ama tabi ki bu karlar sezon sonuna kadar eriyebilir, seçtiğiniz takım seri mağlubiyet veya seri galibiyetler alabilir o yüzden uzak durmak en iyisi.
    son olarak not: iddaa ve bahis zararlıdır, uzak durunuz. gönül eğlendirmek için haftalık 10 liraya oynayabilirsiniz*

    edit: yakın arkadaşımla boş bir vaktimizde farklı liglerdeki çoğu takımın geçmiş senelerdeki performansına baktık. ya art arda beraberlik alıyolar kar düşüyor ya arada çok sayıda haftayı beraberlik almadan geçiriyorlar bütçemizi çok çok aşıyor. en kötüsü ise sezonun son 5-6 haftada beraberlik almadan bitirenler. toplamda karda bitirseniz bile muhtemelen o parayı harcadığınız için sezonu zararla kapatmış oluyorsunuz.
  • 5
    tokatçı'daki osman tarafından bulunmuş gibi duran bahis sistemi.

    hayatımın sadece bir döneminde yakın dostlarımın ısrarı üstüne bir kaç defa iddaa oynayıp hep de kaybetmiş biri olarak işin bağımlısı olmadan kurtulduğum için kendimi şanslı sayıyorum. belki de o ara bir iki defa kazansam ben de devam edecektim.

    öte yandan etrafımda bahis'ten para kazanan kim varsa o parayı da tekrar bahise yatırıp kaybediyor gibi hissediyorum. kimsenin tutkusuna, eğlencesine laf söylemek gibi bir niyetim yok tabii ki.
App Store'dan indirin Google Play'den alın