resim
Martin Linnes
Takım:Molde
Mevki:Sağ Bek
Yaş:33
Boy:1.77
Uyruk:Norveç
  • 3252
    profesyonel hayatta duygusallığa yer yoktur.

    profesyonel hayatta; bir iş yeri sahibi işçiyi işe alır, işçi emredilen işi yapar, emeğinin karşılığı -olduğu iddia edilen- parayı ay sonunda cebine koyar ve bu döngü sürer.

    kapitalizm insanları tek tipleştirir mi? evet.
    bu döngü insanı robotlaştırır mı? evet.
    robotlaşmanın olduğu yerde duygusallığa yer var mıdır? hayır.

    şimdi bunlardan rahatsızsanız; ya kapitalizmi ortadan kaldırıp, insanı insan yapan değerlerle buluşturacaksınız ya da sesinizi kesip robot olacaksınız. "hem kapitalizm sürsün hem insan duygusal olsun" gibi bir dünya yok. ulan bir de bize ütopyacı diyorsunuz ya neyse.

    not: "kapitalizmin içinde duygusallık vardır" diyenler kapitalizmi tanımayanlar veya ondan nemalananlardır. "mutlu olduğun işi yap çalıştıkça mutlu ol" diyen cins de bunlarla aynı familyadan.

    buraya kadar açıklayabildiysem ne mutlu bana.

    linnes'e gelirsek... ben bu adamın hiçbir zaman fiziksel olarak güçsüz olduğunu görmedim. oynadığı maçlarda da döküldüğünü hiç hatırlamıyorum. teknik becerisi kısıtlı olsa da temposu hiç düşmüyor. ne görev verilirse %100'ünü ortaya koyarak yapıyor. bu yüzden lig maçlarında oynamayacak olmasını kendi adıma olumlu karşılamam mümkün değil.
  • 3253
    transfer sezonu iyi hos, fakat kendisine takimimiz tarafindan yapilan cok amatorce bir ayip. umarim uzun vadede ucu bize dokunmaz. 27 yasinda, kariyerinin zirvesinde ilk 11 oynamak icin it gibi calisan bir adamdan en az yarim yillik futbolu transfer isini son dakikaya biraktik diye caldik. duygusalliga yer yok iyi tamam, fakat bunun sonuclari bize tersten de dokunacak. futbolcularimiz hayrina oynamiyor.

    galatasaray'da ilk 11'de oynamak icin kendisinden cok calisan bir oyuncu yoktu. kendisinin sonunu goren yedek oyuncu bosa calistigini gorup gotune koyacak. her sekilde selcuk inan'in ya da mariano'nun yedegisin zaten, al keriz parasini ye. transfer isteyen oyuncu bunu cok daha yuksek sesle yapacak, medyaya gidecek, soyunma odasini karistiracak. kontrat imzalarken mac basi para koymaya calistigimiz topcu "linnes'e ne yaptiginizi gordum, ben salak miyim" diyecek.

    yani iyi guzel transferleri kapattik, ve yedekte sener'i daha yeni kadroya dahil etmisken yabanci iki ortalama sag bek'e ihtiyacimiz yok, fakat bu tarz hareketlerin sonuclari cok tehlikeli olur. bu yapilacaksa en azindan ocak'a kadar kasimpasa'ya kiralanabilirdi, taraftardan sosyal medyada laf yememek icin bu yolu sectik. gecmis olsun.
  • 3254
    net sekilde cok ciddi ayip ettigimiz futbolcu. futbolda profesyonellikte duygusalliga yer yoktur evet fakat, galatasaray his takimidir, bu hep boyle olmustur. bu adama yapilan kendimi koyu hissettirdi, suclu hissettirdi hatta ve hatta hic bir seyin degerini bilmeyen zengin cocugu gibi hissettirdi, umarim linnes uzulmez, umarim bize kusmez, umarim bizden umudu kesmez.
  • 3255
    --- alıntı ---

    futbol ne kadar garip bir dünya. geliri olmayan öğrenciler, asgari ücretli emekçiler yıllık 1.4 milyon alan adam mağdur edildi diye kendini üzüyor.

    --- alıntı ---

    linnes'i çok seviyorum ve kadro dışı kalmayı hak etmediğini düşünüyorum ancak bu çok doğru bir tespit futbol adına.

    edit: yanlış anlayanlar olmuş. burada vurguladığım konu linnes veya maaşı değil, futbolun hayatımızda ne derece derin bir yerde olduğudur. isterse yıllık 100 milyon kazansın kimsenin kimseyi mağdur etmesi hoş karşılanamaz.
  • 3256
    maddiyatın; insaniyetin, hakkaniyetin, aklı selimin nasıl da önüne geçtiğini bizlere gösteren bek oyuncumuz. futbolda, profesyonel hayatta duygusallığa bal gibi yer vardır. terim’e her oyuncumuz hatta buradaki yazarlar bile “baba gibi” demiyor mu? terim bir motivasyon ustasıdır denmiyor mu? fatih terim halleder, emre mor’a aile olur demiyor muyuz? daha bugün fatih terim doğum gününde kendisine duygusal mesajlar, entry’ler atmadık mı? bu bir his takımı değil mi? işine gelince hislere yer yok, işine gelince his takımı. işte öyle bir dünya yok. burada “duygusallığa yer yok” diyenlere bakmayın.
    ucuz solcu ağzıyla liseli kapitalizm eleştirilerine kulağınızı kapatın. 1950’lerin detroit’inde değil 2019’un istanbul’unda yaşıyoruz. post modernizmle beraber artık hem duygular, hem çalışma verimi artık en önemli birliktelik. insan kaynakları dediğimiz birimler sadece personel almaya yaramıyor. elimizdeki çalışanlarımızın en verimli ve iyi şekilde işlerini yapabilmeleri için gerekli insan ilişkilerini de yürütüyor.
    linnes’in ne kadar para aldığı, ona yapılan haksızlıkla orantılı değildir. ikisi başka ve iş dünyasında asla karışmayacak kavramlar. o zaman takımımız oyuncularına haksızlık yapan hakemlere de kızmamalıyız. bu kadar narsist takılmaya gerek yok. takım yönetimi linnes konusunda hata yaptı. aynı diagne, mitro, gomis alanlarında olduğu gibi. insanız ve hatalarla evrimleşiyoruz.
  • 3257
    geçen yıl şampiyonlar ligi maçlarında as sağ bekimizdi çok da iyiydi mariano ve nagatomo ne zaman sakatlansa yerlerini başarıyla doldurdu özellikle sol kanatta gol ve asistler üretti.

    2 as bekimizde formsuz ayrıca onların yedekleri de yerlerini dolduracak kalite ve formda değiller, 2 beki de yedeksiz bıraktık bence 2 oyuncu kaybetmiş gibi olduk.
    takımın durumuna baktığımızda ben seri'nin aynı mitroğlu gibi başka bir takıma kiralık gitmesini beklerdim, çünkü orta saha rotasyonu yeterli ve seri pek ışık vermedi ya da bir yerli stoper yedeği bulup donk'un gönderilmesini isterdim.

    linnes'ten çok galatasaray'a yazık oldu, çünkü mariano defansif açıdan zorlanacaktır, ömer bayram emre taşdemir ve şener'in şampiyonlar ligi'nde oynadığını düşünemiyorum bile.
  • 3258
    profesyonel futbolda duygusallığa yer varsa da yoksa da kendisinin mariano yerine yazılması gerekiyordu.

    kendisine bugünlerde yaşatılan anlamsız haksızlığın uzun vadede hem galatasaray'a zarar verip hem de linnes ve ailesinin motivasyonunu inanılmaz derecede düşüreceğini düşündüğümden de bu duruma baya üzüldüm. yoksa şu kadar maaş alıyor, boşverin ötede dursun üzülmeyin muhabbeti değil. selçuk inan yazılmasaydı bakın bu şekilde düşünebilirdim ama linnes'i dışarda bırakarak hem hak yiyoruz, hem de oyuncuyu öldürüyoruz. bunların hepsinin zararı günün sonunda bize yazacak. bu kadar net konuşabilmemin sebebi de hazırlık kampı başından beri izlediğim mariano. bir şampiyonlar ligi maçı dönüşünde rotasyonda şener oynadığında "amk adam dany alvesmiş laaaaan" diyeceğiz. çünkü kendisinin yanında konyaspor'un, kayserispor'un sağ beki bile harikalar yaratıyor. seviyeyi o kadar dibe çekti.
  • 3259
    büyük kulüpler birtakım anlık kararlarla yönetilmez. bu adam 2019 nisan ayında, yani 4 ay önce yeni sözleşme imzalamış. henüz 4 ay önce yeni sözleşme imzaladığın oyuncunu transfer sezonunun bitimine 12 saat kala gözden çıkarırsan her türlü eleştiriyi hak edersin.
    yabancı sınırının 14 olduğu çok önceden belli. isim olarak kesin olmasa bile takviye yapılacak bölgeler belli. kimi göndereceğin ve kimin kalacağı belli.
    hal böyleyken sen transferi bitirince “yav bi dakka 15 yabancı olduk” deyip prime dönemini yaşayan bir futbolcuyu kenara çıkaramazsın. üstüne üstlük bu oyuncu forma rekabetinde olduğu 2 meslektaşından -nagatomo ve mariano- daha formsuz değil ve yine bu iki oyuncu gibi sözleşmesi sezon sonu bitmiyor. linnes forma verdiğin takdirde sana bonservis kazandırabilecek bir oyuncu, mariano’nun ve nagatomo’nun aksine.
    sonuç olarak kendisine çok ayıp edildiği açık. hakikaten profesyonel bir sporcu olmasa bir instagram story’siyle yönetime verip veriştirebilirdi. fakat o sessiz kalmayı ve karara saygı duymayı seçti.
    ne güzel demiş ulu önder atatürk;
    “ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim”
  • 3260
    muslera ile beraber severek izlediğim futbolculardan birisidir. kendisine yapılan baştan aşağı amatörlüktür hiç profesyonellikle açıklanamaz. oynatmayı düşünmediğiniz oyuncuyla 3-4 ay öncesinden anlaşma yenileyip ardındanda son gün sen futbol oynama diyemezsiniz. böyle niyetiniz olduğunda da aile yaşamını kurmuş, kariyer ve çocuğunun eğitim planını yapmış bir oyuncu için en azından istanbul'da yer alan başakşehir veya kasımpaşa ile masaya oturulup futbol yaşantısını rahatça yapmasını sağlanabilirdi.
    ülkemizde her zaman olduğu gibi işini hakkıyla yapan birisi olduğundan ilk gözden çıkarılanlardan olmuştur.
  • 3261
    kimin kimden iyi, kimin kimden formda oldugunu futbolcularla 24 saat birlikte olan fatih terim ve teknik heyet bilmiyor siz biliyorsunuz, bravo.

    yahu amma buyuttunuz mevzuyu, sadece 4 ay resmi mac yapmayacak onun disinda antremanlarda takimla calisacak.

    meraklisi icin not: linnes gecen sezon ilk devre 17 macin sadece 6 tanesinde 290 dakika oynadi. yani 3 tane 90 dakika eder. linnesi kulubede oturtacagiz diye lemina gibi bir firsat transferini tepmek istemedik. kendisi bu kadar sorun etmemistir. su kadronun keyfini surmek yerine suni gundem pesinde surukleniyorsunuz.

    tum dunyanin bizin takim ile ilgili konustuklarina bakin, bir de sizin tartistiginiz konulara.
  • 3262
    ne ara bayrak adamımız olduğunu merak ettiğim 2. sınıf sağ bek. isminin listede yer almaması da son derece normal. mariano'nun olduğu yerde mariano oynar. sol bek pozisyonu ise zaten asli yeri değil ve o bölgede en az kendisi kadar oynayacak (ve daha ucuza) yerli alternatifler var. kendisi hakkında girilen entrylerdeki ağlaklığa, nesnellikten, sahada oynanan oyunun dinamiklerinden uzak saiklerle savunma çabalarına şaşıyorum. karısının fotoğrafını paylaşıp kahrolanı mı dersin, eğlence sektöründe çalışan ve yılda 1.2 milyon euro kazanan adamı savunmak adına kapitalizmden dem vuranı mı dersin, duygusallık gırla. evet iyi bir aile babası, evet çok mülayim, evet iyi bir profesyonel, evet iskandinav, evet sarışın, evet bizi seviyor. ee? eve damat mı beğeniyoruz anlamadım. evet, yedek kalmayı dert etmiyor, neden etsin, cafu mu bu adam? kendisi zaten yedek oyuncu. beş maç üst üste ilk 11 oynasın kendisine ait başlık yangın yerine döner. kaldı ki adamın bir yere gittiği de yok, 3-5 ay sonra yine burada. parasını da alacak, sıkmayın bu kadar canınızı.
  • 3263
    linnes geldiğinden beri yanılmıyorsam 4- 5 hoca felan değiştirdik ve hiçbirinin as oyuncusu olmayı başaramadı. iyidir, güzeldir, ahlaklıdır ve hatta zaman zaman mariano'dan iyi oynayabilir ama sadece zaman zaman. uzun vadede mariano'nun verdiklerini size veremez böyle olduğu içinde hiçbir hoca tarafından as oyuncu olarak görülmemiştir. keşke yabancı sınırı daha fazla olsaydı kulübede hem sağ beki hem sol beki yedeklerdi ama lemina mı linnes mi diye soracak olursak cevap her türlü lemina olur hatta arttırıyorum eldeki verilerle linnes mi mariano mu dersek, her türlü mariano olur daha çok güven verdiği ortada.
  • 3264
    yıllık 1,4 milyon euro alıp yatacak adama ayıp edildiği söylenen oyuncu. kariyer zirvesi kasımpaşa olabilecekken hasbelkader galatasaray'a kapağı atmış, hayal dahi edemeyeceği milyon euroları indirmiş topçunun bir de gönlünü yapmaya çalışıyoruz. karısı o noktaları yazana kadar keşke kocasına biraz kendisini geliştirmek için çaba göstermesi gerektiğini söyleseymiş. ilk geldiği günden beri 1 cm ileri gidememiş vasat bek. asla galatasaray seviyesinde değildir. hiç beğenmesem de nagatomo bile kendisinden öndedir gerek tecrübesi gerekse de futbol aklıyla ki marianoyla ancak kriket severler kıyaslayabilir. futbolda mariano ile aynı eksende olma ihtimali yoktur. gerçekten bu ortadoğululuktan kurtulalım artık. sarışın görünce bokunda boncuk aramaktan gerçekleri göremez oluyorsunuz.
  • 3265
    çoğu maçta rakip teknik direktörlerin linnes'in arkasına uzun top atmak üzerine taktik kurduğuna şahit oldum. kimin kadro dışı kalacağına hoca dışında kimse karar veremez. evet kadro dışı kalınca sorun çıkarma konusu da bir diğer faktördür. zamanında başka bir iskandinav olan linderoth'a da yapılmıştır bunları göz ardı edemeyiz. hoca yuto'yu ömer ve emre ile yedeklemeyi düşünüyor kanımca.. sağda ise ne olursa olsun mariano'nun tecrübesine güveniyor. şener den de beklentisi var. kaldı ki linnes'in uzun bir kontratı da mevcut. bütün bu parametreler ışığında bir karar verildiyse biz kadrodakiler için destek olup kadro dışı kalanlara da sabır dilemeliyiz.
  • 3266
    hakkında yazılanları görünce dehşete kapıldığım king of the north. takımda ki en karakterli, en çalışkan ve düzgün oyunculardan biri. elinden gelenin en iyisini yapıp, yedekliği sorun etmeyip, ekonomik bir maaşla bünyemizde yer almaktadır. her şeyden önce daha bu sene adamla 3 yıllık kontrat imzalayıp sonra kadroya almamak vefasızlık değil, antiprofesyonelliktir.

    arkadaşlar siz olayı sadece maaş zannediyor olabilirsiniz ama bu adamların birer kariyer planları, yaşamları, hayalleri ve aile hayatları var. hemde çocukları olan bir adam kendisi. bir hamlede tüm bunları yok edemezsiniz. transfer dönemi kapandıktan sonra arda'nın atletico'ya gitmesinden ne farkı var bunun?

    şimdi bu adam belki çocukları için iyi bir gelecek düşündüğü için, belki şampiyonlar ligi atmosferi yaşamak için, belki takım atmosferini sevip burada forma giymek istediği için teklifinizi kabul etti. siz şimdi tek bir hamleyle tüm bunları yok ediyorsunuz ki bir kuzeyliye yapacağınız en büyük hata.

    takımda kendisini düşünmeyebiliriz bunu anlayışla karşılarım ancak o zaman yapılması gereken avrupa'da transfer dönemi açıkken kendisine bunu deklare etmek ve kulüp bulmasını istemek olur. şimdi çekya dışında gidebileceği bir avrupa ligi yok, böyle bir adamın arabistan'a gideceğini kesinlikle sanmıyorum bu da en az yarım sezon futbol oynamaması demek olur ki bu yaşta bir oyuncu için kariyerinin neredeyse bitmesi anlamına gelir.

    maalesef ki kendisine karşı hata yapılmıştır ama bir gerçek vardır ki bizim için kuzeyin kralıdır ve her daim hatırlanacaktır. hatayı sevenlerimiz yaptığında bu hata olmaktan çıkmaz renkdaşlar bunu unutmayalım.
  • 3269
    formu iyi olduğunda da kötü olduğunda da bir şekilde kesik yiyerek hiçbir zaman devamlı oynatılmadığı için, düzenli oynayıp verdiği veya verebileceği performansı mariano ile kıyaslayamadığım futbolcumuzdur.

    kadro planlamamızın yine transfer döneminin son saatlerine kalmasının kurbanı olmayı da hiç haketmedi. yıllık 1.4 milyon euro aldığını biliyorum ve bu onun adına üzüldüğüm gerçeğini değiştirmiyor.
  • 3270
    bugün hakkında fanatik'te bir haber çıktı, ne kadarı doğrudur bilmem ama yine de paylaşayım.

    --- alıntı ---

    transfer dönemi sona ererken, son günde yaşanan ilginç ayrıntılar da ortaya çıkmaya başladı. bunlardan biri de galatasaray-başakşehir-fenerbahçe üçgeninde yaşandı.15 yabancısı bulunması nedeniyle, kontenjan kurbanı olarak martin linnes’i seçen cim-bom, norveçli oyuncuyu kasımpaşa’ya vermek istedi. donk ve diagne’nin transferlerinden dolayı iyi ilişkiler içerisinde olan iki kulüp arasındaki yakınlaşmaya rağmen, linnes bunu kabul etmedi.hedefi olan bir kulübe gitmeyi tercih eden galatasaraylı futbolcu, başakşehir’e gitmek istediğini sarı-kırmızılı yönetime iletti. bu talep, galatasaray tarafından önce kabul edildi. ancak sarı-kırmızılılar bu sırada ilginç bir gelişmeyi öğrendi. turuncu-lacivertliler, linnes’i transfer edecek, bunun sonrasında da kendi sol beki clichy’yi fenerbahçe’ye gönderecekti.işte bu durum, galatasaray’ın kararından vazgeçmesine neden oldu. üstelik mevlüt erdinç olayında da başakşehir yine tercihini fenerbahçe’den yana kullanmış, üstelik bedelsiz olarak transfer etmişti.
    linnes’e izin çıkmadı
    tüm bu gelişmeler karşısında cim-bom, gerekirse linnes’i kenarda oturtup, parasını ödemeyi bile tercih etti, başakşehir’e gitmesine izin vermedi.

    --- alıntı ---
  • 3271
    taraftarlık nihayetinde duygusal bir iştir. görev verildiğinde mücadele ederek onu yerine getirmeye çalışan, yedekte bekle denildiğinde sorun çıkarmadan oturan bir futbolcunun taraftarın gönlünde yer etmesi, zorunlu kadro dışı bırakılmasına üzülmesi de gayet doğaldır.

    şahsi kanaatim, esas problem lisans çıkaramadığımız, kiraya vererek maaşını ödetemediğimiz ya da satamadığımız bir futbolcuya hiç faydalanamayacak olduğumuz halde 1.4 milyon euro parayı ödeyecek olmamızdır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın