kendisiyle alakalı gördüğüm kadarıyla üç çekince var:
1)
şampiyonlar ligi tecrübesi az: iyi güzel de, adamın dünya kupası deneyimi var. ayrıca şampiyonlar ligi deneyimine göre hoca belirlenmez ki... daha önce şampiyonlar ligi'nde yeterince oynamamış olması, onu bunu kaldıramayacak seviyede yapmaz. bielsa tecrübesi ve zekasıyla rahatlıkla kaldırabilir şampiyonlar ligi'ni. bu argüman bana çok zayıf bir argüman gibi geliyor.
2)
futbol felsefesini işletebilir mi?: bielsa gibi bir hocayı getiriyorsanız, bu tabii ki risktir. oyunu da, dünyayı da başka okuyan bir adam. yalnız felsefesini oturtabilirse bambaşka bir şey olur. bazen risk almak gerekiyor. rijkaard ile karşılaştırmaksa çok mantıklı değil zira rijkaard'ın aksine görece vasat takımlarla başarılı olmuştur. özellikle şili milli takımı'na oynattığı futbolu unutmamak lazım.
3)
hep ispanyolca konuşulan takımları çalıştırdı: futbol artık çok profesyonelleşti ve dil önemini biraz yitirdi. futbolculara çıkıp taktiğini verecek, motivatörlüğü zaten fatih terim seviyesinde değil ama motivatörlük de yalnızca soyunma odasında hırslı nutuklar atmaktan ibaret değil. bielsa da oyunculara etki etmeyi becerebilen bir hoca. bunun için türkçe bilmesine gerek yok. gerek olsa bile, iyi neticeler almak için fatih terim'in oyuncularına verdiği gibi ekstra bir motivasyon şart değil. yoksa lucescu nasıl bu kadar başarılı olacaktı?
sonuçta, 2. sıradaki argüman mantıklı olsa bile diğer ikisi bana hiç mantıklı gelmiyor. marcelo bielsa, gelirse -ki umarım gelir-, bence başarılı olacaktır. hücumu, oynatmayı seven bir hoca için de kadromuz biçilmiş kaftan hem. sene sonu ya da devre arası savunmaya da biraz takviyeyle oldukça iyi yerlere gelebilir, krizden çıkabiliriz.