30 eylül 2017 galatasaray kardemir karabükspor maçında en sevindiğim noktalardan biri de artık kendisini tam anlamıyla benimsememiz oldu taraftar olarak. artık biz ona güveniyoruz, o kendini tamamen buraya ait hissediyor.
ilk transfer ettiğimizde sevinmekle beraber, ''lan acaba avrupa'dan birini falan alsak bu paraya daha mı iyiydi?'' diye, muhtemelen birçok taraftarın aklına gelen şey benim de aklıma geldi. sonra deplasmandaki östersunds maçında yediğimiz golü görünce, zaten bütün o karamsarlığın üstüne ''yine mi stoper sorunu?'' diye kara kara düşünmeye başlamıştım. ancak şimdi görüyorum ki gayet iyi bir adam almışız.
1) yeteri kadar liderlik var. belki ujfa kadar şef değil ancak bazı hareketlerinden anlıyorsun ki sorumluluğunun farkında. zaten sağında mariano, önünde fernando olan bir adamda da aşırı liderlik olmasına gerek yok.
2) oyunu okuma. burada demek istediğim 10 numara zekası değil, savunmada top nereye gider, ne zaman müdahale etmeliyim gibi soruları doğru cevaplaması. mariano'nun arkasına top mu düştü, hemen orada bitiyor. önde baskı mı yapması gerekiyor, hemen rakibin arkasında.
3) sertlik. kesinlikle aradığımız şey yıllardır. serdar ile birlikte bu konuda fazlasıyla iyiler. stoper dediğin gerektiğinde hafiften itecek, dirsek atacak, diziyle temas edecek abi. rakip forveti sindirecek yani. rakip topu ayağına alır almaz çıkarmak isteyecek, tedirgin olacak. zaten kendisinin tipi de tam anlamıyla stoper olmanın hakkını veriyor.
4) kafa topları. bu konuda da serdar ile birlikte çok iyiler ligimiz için. kafa vuruşları iyi, zıplaması iyi ve bunlar kadar önemlisi topu nereye indirmesi gerektiğini de çok iyi biliyor. mesela mehmet topal'ı örnek vereyim: 30 metre yanında adam olmasa dahi kafasıyla topa rastgele vurur ancak maicon takımına kazandırmak için çabalıyor. zaten karabük maçında attığı gol kafa topları konusunda ne kadar meziyetli olduğunun kanıtı. o boş alana koşup, kafayı öyle çevirerek düzgün bir şekilde kaleye yollamak çok zor ki zaten ilk başta kimse anlamadı ne yaptığını.
5) şanslıyız ki ayağı da çok iyi. ciddi manada çok iyi hem de. uzun topları, kanatlara veya beklere doğru attığı yerden isabetli toplar gayet iyi. oyun kurmamıza büyük yardımı dokunuyor. ileri bölgede hep hareketli oyunculara sahip olmak ile maicon'un bu becerisi birleşince ortaya çok iyi bir tablo çıkıyor. yine karabük maçında attığı son dakika golünde o topa öyle isabetli vurmak her babayiğidin harcı değil. bu adamın ayakları gerçekten iyi.
6) aidiyet. bunu açıklamama gerek yok.
https://pbs.twimg.com/media/DK_hCp4W0AAYdef.jpg 7 haftalık performansı ile özlediğimiz stoper olduğunu gösterdi. umarım böyle oynamaya devam eder, bu konsantrasyonda devam eder. iyi oynamasına rağmen bir türlü kendisinin adı geçmediği için üzülüyordum çünkü bir stoper için çok önemlidir kendine güvenmek ve taraftarın kendisine güvendiğini bilmek. serdar'a bakın mesela; her hafta üstüne koyuyor. çünkü ilk haftalardaki ''acaba sakatlanır mıyım, acaba bir hata yapsam taraftar beni siler mi?'' soruları, yerini ''ben artık galatasaray futbol takımının stoperiyim'' demeye bıraktı.
bir de içimde maicon 9.haftada fener'e koyacak gibi bir his var ama hayırlısı.