• 105
    her geçen maç oyununu daha da büyüten oyuncumuz.

    nasıl ki takım büyük bir zafer elde ettiyse, luksa andric'te nenad krstic önünde büyük bir zafer elde etti perşembe akşamı.

    hızının verdiği avantajı bu kadar iyi kullanması, hücum anlamında takımı inanılmaz rahatlatıyor. bunu vurduğu iki smaçtan, ikinci yarının başında oynadığı birebir hücumdan, 16-5'lik seride takımın en önde koşan oyuncusu olup attığı sayıdan görebiliyoruz. oyun sistemimizin ihtiyacı olan hızlı pivot örneğinin kuşkusuz en iyi isimlerinden biridir avrupa piyasasında. maçın tekrarını defalarca izledim, özellikle ilk yarıda luksa bir çok hücumda takımın en önde koşan ismi. böylesine hızlı ve ikili oyunları harmanlayarak akıcı bir hücum sistemine sahip bir takımımızda luksa'nın varlığı gerçekten çok önemli.

    cska maçında hataları olmadı mı, elbette oldu. 1 buçuk dakika kala 5'leyip kenara geldi, gereksiz faulleri var. yüksek posttan denediği, kendisinin de mesafesi dışından denediği şutlar var, bunlar gereksizdi. ancak bu adamın karşısında yetenekleri ile bir çok takımın ilk hücum seçeneği olacak kapasiteye sahip krstic vardı. hücumda yaptıkları daha fazla göz boyamış olabilir ama savunma kısmında da müthiş işlere imza attı. ikili oyunlardan sonra çok çabuk açılarak kısa oyuncuların pas kanallarını kapatması, ki bunu teodosic üzerinde harika yaptı, size olarak kendisinden üstün bir oyuncu olan nenad'ın arkasında gayet iyi durması, savunmada doğru yer alarak nenad krstic'e hücum faul yaptırması... krstic gibi oynadığı 13 maçta da hiç çift hanenin aşağısına inmeyen, 20 verimlilik puanı ile oynayan bir adamı, 3/7 ile 8 sayı - 4 top kaybı - 4'te verimlilik puanı ile tuttu.

    eksikleri mutlaka var bunu kabul ediyoruz ancak luksa andric, her geçen maç değerine değer katan bir oyuncu haline geldi. bu gelişimini izlemek de gerçekten fevkalade zevkli.

    yürüyedur luksa, daha iyi günlere...
  • 82
    basketboldan anlamadığını itiraf edip hala ısrarla bi bok biliyormuş gibi basketbol eleştirisi yapmaya çalışan herifler tarafından serbest atış atamadığı için eleştirilen adam.. ha bi de yorum yapmış kendi beynince, "serbest atış atamıyorsa ne önemi var abi ayaklarının çabukluğunun" diye.. doğru, bir basketbolcunun ayaklarının çabuk olmasının tek karşılığı serbest atışları atması zaten, yoksa hiç bir önemi olmaz ayaklarının hızlı olmasının serbest atış atamıyorsa.. andric'in pick'n roll'leri muazzam oynamasında hiç önemli değildir zaten ayaklarının çabukluğu ya da show up'tan geriye çabucak dönmesini etkilemez.. bu kadar sığ, mantık dışı yorumlar yaptırabiliyor işte gözünü sevdiğimin teknolojisi biz de bu kıçı kırık şeyleri okumak zorunda kalıyoruz..

    edit: ha bi de bakın bakalım andric'in serbest atış yüzdesine en son ne zaman atmış bu kadar kötü..
  • 132
    kendisine gitsin, daha iyisi lazım diyenlere feci küfürler ediyorum. bir de belki gonderilir diyenler var. onlara da çok beklersin diyorum. yabacilardan andric, shipp, gordon umarım uzun yıllar bu kulüpte kalacaklar. sampiyonluklar yasayacaklar. bu takım sayesinde basketi sevdiyseniz bu takımın en önemli parcasi andric'e saygı duyacaksınız. yok göz zevkim bozuluyor, yok böyle basit hatalar yapılmaz diyenler muhtemelen lakovic çok top kaybediyor, shipp sut atamiyor, furkan cogu zaman beceriksiz filan diyenlerdir. aslında bunlar doğru ama yenilmez armada bu oyunculardan olusan böyle bir takım. andric kadar hücum faul yapan yok ama onun kadar hızlı,geriye ve ileriye en onde kosabilen, onun kadar istekli bir uzun da çok yok. aynı sey diğer oyuncular için de geçerli. eksiklikleri çok ama mücadele konusunda geri adım atan da yok. bu yüzden en pahalı olmamamıza rağmen zirvedeyiz. ha sen begenmiyorsan git nba izle. miami'yi filan tut. hatta spanoulis dilenmeye devam et.
  • 170
    basketbolun johan elmander'idi. bilmiyorum bir sporu yapan aktif veya emekli bir sporcuyu, başka bir spor dalıyla uğraşan bir sporcuyla kıyaslamak ne kadar doğru fakat ben de futboldan cayamayan bir basketbol manyağıyım amk. futbol ekmek, basketbol peynir. gerçi basketbol mu kaldı kulüpte konuşacak ama neyse. andric, tutku açık ile beraber, iyi bir nikola vujcic* performansı sergilemişti bizde. hatta meşhur 2012 cska galibiyetinde ikili oyunlarıyla cska savunmasını delik deşik etmişlerdi... neyse andric tutku'dan ayrıldıktan sonra daha da dikiş tutturamadı zaten. bizim içinse gelmiş geçmiş en iyi uzunlardan biri hala.
  • 134
    teşhis-tedavi sürecimizin ilkelliğinin son kurbanı olan uzun.

    teşhisimiz, hücum faul yapıyor, serbest atış kaçırıyor. tedavi yöntemimiz, sktirsin gitsin, daha iyisi gelsin.

    daha iyilerinin, daha düşük maliyetle kapı önünde hazır ol vaziyetinde sıra beklediklerini sananlar var malesef hala. saysanız ya, andric'in yerine gelip de takıma sınıf atlatacak bir kaç tane uzun...

    euroleague'de 20 dakika ve üzerinde süre aldığı 10 maçta 13.8 sayı, 5,3 ribaund gibi bir istatistik yakalamış, henüz 27 yaşında olan bir oyuncudan söz ediyoruz. adam evde karl malone besliyor sanki, andric'i beğenmiyor.
  • 32
    kaya peker, darjus lavrinovic, oğuz savaş, sean may karşısına tek başına shaq'ı da koysan başa çıkamaz. basketbolda bir adamla bütün maçı tamamlamak mümkün değildir. bak ne güzel yazmışsınız adamların eş değer 4 adamı bizde adam gibi bir uzun var. hadi bir de ermal'ı sayalım. yoksa luksa avrupa'nın seçme uzunlarındandır. yanında rotasyona girip onu rahatlatacak eşdeğer kalitede oyuncularımız olursa avrupa'da her uzunla başa çıkabilir. maç içinde yaptığı hatalar da tamamen yorgunlukla ve yeteri kadar dinlendirilememesi sebebiyle olmuş hatalardır. sokak arasında biraz basketbol oynayan adam yorgunluk neticesinde beyin-el koordinasyonunun bozulduğunu bilir.
  • 166
    bizden ayrıldıktan sonra gittiği hiçbir takımda başarılı olamayan oyuncu. kolay kolay da bizdeki seviyeye çıkamaz bir daha. hızlı ayakları dışında pek bir özelliği yoktu. tüm bunlara rağmen abdi ipekçi'de krstic'e kafa tutup zaman zaman üstünlük kurduğu bile olmuştu. abdi ipekçi'de nasıl bir atmosfer oluşabildiğinin en güzel örneğidir andric bu açıdan.
App Store'dan indirin Google Play'den alın