3
türkiye'de ilkokul çocuklarının ışıklı torex ayakkabı sevdasına tutulduğu gibi futbol takımlarının da zenci futbolcu sevdasına tutulduğu günlerde gelmişti trabzonspor'a. her takıma bir zenci kampanyasında sanırım ligde sadece galatasaray'da zenci futbolcu yoktu o dönemler - gerçi biz de dayanamayıp altyapıya salifu,rush,kingston,appiah'ı getirmiştik ama fzla göze batmadı- . neyse trabzonspor'da bu furyadan nasibini alıp kamerun'un bol aslanlı çöllerinde * doğup büyüyen bu forvet oyuncusunu getirmişti belçikadan. fakat misse misse trabzonsporda çok az görev almış; ercan taner, melih şendil en olmadı öztürk pekin'in saydığı yedek kadronun en cavcaklı ismi olmaktan öteye geçememişti. ama trabzon'a yaptığı en büyük kötülük bu değildi. uefa kupası ön eleme 2. turunda dundee united'ı zor da olsa eleyen temsilcimiz, ilk turda alman bochum'la karşılaşmış, rakibini evinde 2-1 mağlub etmişti. almanya'ya mutlak tur parolasıyla giden trabzonspor hiç de fena oynamazken ve maç kıran kıran 5-3 gibi bir skorla seyrederken sanıyorum ogun'un kaleye gönderdiği top çizgiyi geçmek üzereyken misse misse gereksiz bir atraksiyonda bulunmuş ve ofsayt halinde iken kaleye giden topa değerek takımının elenmesini sağlamıştı. trabzon'a nasıl girdi, nasıl çıkmayı başardı. hala meraktayım.