resim
Johannes Hendrikus Olde Riekerink
Görev:Teknik Direktör
Takım:Dewa United
Yaş:61
Uyruk:Hollanda
  • 1030
    kendisine buradan teşekkür etmek istiyorum. iyi bir transfer dönemi geçirmemiz de hocanın da büyük payı var. üslubuyla, mantelitesiyle, sempatik tavırlarıyla gönüllerde taht kurdu.

    transfer döneminde kadro mühendisliği için takımda ki çöpleri göndermesi yaptığı en doğru hamlelerden biriydi. hiç bir galatasaray taraftarının sevmediği ve takımımıza katkı sağlayamayan yüksek maaşı ve verimsiz adamları bir kalemde sildi.

    olcan, umut, endoğan adili, tarık çamdal ve donk gibi isimleri takımda istemedi. eğer yerine yerli bir antrenör gelseydi kesin bu isimlerden bazılarını takımda tutardı ve transfer riskine girmezdi. riekerink hoca sayesinde artık yasin ben oldum 11'in vazgeçilmeziyim havalarına giremeyecek. artık her as oyuncunun as yedeği takımımızda mevcut.

    denizli gibi dalları budarız ya da keseriz gibi laflar kullanmadı. olcan için sorulan soruya bizim için karabük maçı daha önemli oraya odaklanmalıyız dedi.

    yönetimin transferde geç kalmasından ve kafasına göre hareket etmesinden ötürü (serdar aziz transferi) basın toplantılarında ve maç sonu röportajlarında bas bas transferlerden bahsetti. forvet istiyorum. orta sahaya birden fazla takviye yapmamız lazım diye sürekli isteklerde bulundu.

    gerçekten sayesinde kademe atladık ve hemen hemen istediği her futbolcu alındı. bruma'nın asla ve asla satılmasını istemedi. bizim yönetim onu çoktan satmaya razıydı ama o bizim yeni transferimiz dedi ve hiç bir yere göndertmedi.

    her halde gelen ve giden futbolculara kimsenin itirazı yoktur. sırf umut olcan tarık ve donk sırf gibi isimlerden bizi kurtardı diye bile riekerink'i sevebiliriz. adamın futboldan ne kadar çok anladığı getirdiği isimler ve götürdüğü isimlerden bile anlayabiliriz.

    yönetime kalsaydı her menajer transferini yapardı. ama o birçok ismi veto etti. diarra, leiva için yönetim elinden geleni yaptı ama olmadı. bu futbolcuları istemesi bile kadromuzda ihtiyaç olan bölgelere nasıl nokta atışı oyuncular seçtiğinin kanıtı.

    umarım sezon sonu reikerink hocayla şampiyonluğa ulaşırız. hep destek tam destek.

    teşekkürler jan olde riekerink...
  • 1031
    16/17 sezonunda net şekilde maaşının karşılığını vermeyen gider mesajını futbolcularına iletmiştir. umut, tarık ve donk'un zaten bu takımda yeri yoktu fakat olcan carole'ü yedeklerdi. maaşı kadrodaki pozisyonuna uygun olsaydı.

    son halka hamit, sabri ve selçuk'tur. tabi ki koca takımı bu mali şartlarda tek transfer döneminde değiştirmek zor. nitekim bunlar da diğerlerine nazaran nispeten verim aldıklarımız. bir sonraki sezon takımda kalan olur mu içlerinden bilmiyorum ama riekerink bey'le yola devam edersek kadroda olmayacaklarına eminim.
  • 1034
    sezonun devamında işler istediğimiz gibi ilerlerse çöpleri temizlemeye devam etmesi ve omurgaya yeni isimleri monte etmesi gerek.

    -selçuk inan yaşlanıyor ve oyununun çok üstünde bir maaş alıyor. sezon bitmeden satışı kesinleşmeli.

    -chedjou defansın el bombası. bazen rakip aleyhine, bazen de bizim aleyhimize patlıyor. defansta huzura kavuşmak istiyorsak gönderilmeli. yeni sözleşme imzalanacaksa 1,5'tan fazla verilmemeli ve bonservisiyle satılmaya çalışılmalı.

    -hamit, sabri gibi adamlarla gelecek sezon için yeni sözleşme imzalanmamalı.

    -tarık ve donk'tan bir şekilde kurturulmalı.

    -hakan balta gelecek sezon verim alamayacağımız bir isim olacak. gelecek sezon serbest transferle takıma katabileceğimiz hazır bir stoper bulunmalı. bu isim ayağı yere basan, hava hakimiyeti yüksek bir sol stoper olmalı. şimdiden görüşmeler başlarsa minimum maliyetle bu iş biter.

    2016-2017 sezonu biterken bu hamlelerin hepsinin önceden hazırlanmış ve bitmiş bir hale gelmesi gerekiyor.
  • 1036
    aslında şimdi yazacaklarımı kendisinin başlığı altına mı yazmak daha doğru olur yoksa fatih terim başlığı altına mı yazmak daha doğru olur diye uzun uzun düşündüm; sonra buraya yazmaya karar verdim.

    taraftarın istediği, daha doğrusu futbolun gerektirdiği bir takım kurulmasına öncülük etmiştir. ben bu sene yapılan serdar ve sabri transferlerinin fatih terim transferi olduğunu düşünüyorum ki aşağıda bu konuya değineceğim.

    onun dışında takımda kalan çöp olarak hamit ve salih dursun göze çarpmakta ama bunlardan hamit tamamen geçen sene alacaklarının yapılandırılması için takımda kaldı diye düşünüyorum. salih galatasaray kalibresinde olmamasına rağmen çok dert ettiğim bir adam değil zira devre arasında bile bir takıma gitmesi kolay bir adam maaşı bakımından.

    donk konusunda anladığım temel plan kendisini devre arasında çin'e satmaktı; ama hiç oynatmadığınız bir adamı itelemek de kolay değildir. belki betis'te tıpkı kasımpaşa'daki gibi tutar ve o zaman sene sonu parlatılabilir veya doğrudan betis tarafından opsiyon kullanılarak satın alınabilir. bana makul geldi. tarık ise her sene artan sözleşme bedeli ile elden çıkarabileceğimiz bir adam değil. kimse kendisine bu paraları vermeyeceğinden 400k euro 400k eurodur diyorum. zira futbol için önemli bir para olmasa da kulüp bazında diğer şubeler açısından ekonomi yapmaya değer bir rakam. galatasaray bir çok kulvarda başarı hedefleyen bir spor kulübü olduğundan, tarık'tan elde edilecek zarardan karın başka bir yere kanalize edileceği inancıyla bu tasarrufun da "zararın neresinden dönülse kardır" mantığı ile değerlendirilmesi taraftarıyım.

    gelelim ft konusuna. riekerink bey ve yönetim, iyi bir kadro kurdu. ft ise milli takımdan (quakerboy da söylemişti) euro 2016 sonrası istifa etmiş bir adam. kariyerinin sekte döneminde takımın başına gelecek, muhtemelen de başarılı olacaktı. şimdilik bu yol taraftarın da riekerink bey'e olan desteği nedeniyle kapanmış görünüyor. kimse kusura bakmasın, milli takım arasında dahi olsa 14-15 yaşındaki çocukları a takım ile çalıştıran bir adam güzel adamdır, ben ve galatasaray taraftarı bu işleri takdir eder. bu, aynı zamanda senelerdir istediğimiz, beklediğimiz gelecek vizyonunun da minimal bir projeksiyonudur ve çok, çok önemlidir. buna rağmen nasıl ki basında topçusundan hocasına her türk insanın bir lobisi vardır, ft'nin de bir lobisi vardır ve kuvvetlidir. dolayısıyla ben, ft'nin egosunu törpüleyemen bir milli takımın başından avrupa'yı titreten, her daim gündemde olacağı, lig standartlarına göre genç, aç ve alternatifli bir takımın başına geçme isteğinin azaldığını sanmıyorum. olur da hırvatlar bize kayarlarsa (ki muhtemeldir), kendisinin euro 2016 sonrası yaptığı ama araya girenler sayesinde geri döndüğü yola çıkacağına inanıyorum ki ft bu yola çıkarsa her olumsuz sonuçtan sonra riekerink bey'i yerden yere vuran manşetler gün yüzüne çıkacaktır.

    işte tam bu noktada taraftar olarak en büyük görev bizde. ya gelecek vizyonu ile hareket edip değişimin sancılı olabileceğini kabul ederek riekerink bey'in arkasında kapı gibi durarak geleceği düşüneceğiz, ya da 15 yıldır yaptığımız gibi günlük başarılar peşinde koşacağız.

    başka bir ifade ile biz mevcut "düzeni" desteklemezsek 2. lucescu vakası yaşayacağız. ben artık galatasaray taraftarının günlük başarılar ile tatmin olmadığını düşünüyorum. olması gereken de budur zaten. dolayısıyla geleceğe yönelik bu projenin ve kendisinin arkasında durulması ve desteklenmesi gerekir.
  • 1037
    futbolun basit bir oyun olduğunu bizlere tekrar gösteren adam gibi adamdır kendileri. geldiğinden beri neler yaptı bu adam bir sayalım:

    1) takıma daha geçen seneden kazandırdığı bir husus var, duran top etkinliği. gerek varyasyonlar olsun gerek pozisyon alma olsun güzel bir gelişim gösterdik. kaldı ki savunmadaki duran toplarda hala eksiğimiz olsa da hücumda sıkıntı yaşamıyoruz. sıkıntı yaşamayı bırakalım avrupai bir varyasyon envanterimiz mevcut şuanda.

    2) top rakipteyken çoğu zaman 11 kişi topun arkasına geçip takım halinde savunma yapıyoruz ve bu da orta alandaki eksiklerimizi önemli ölçüde kapatıyor. hatırlarsanız hamza hoca ve denizli dönemlerinde top rakibe geçtiğinde sneijder bir uçta, forvet bir uçta, yasin bir uçta kalıyor orta alan pişmaniyeye dönüyordu. jor hocamın en büyük taktiksel artılarından birisi bu özellik oldu. top rakibe geçtiğinde takım olarak topun arkasına geçiyoruz ve işin tuhafı bu taktik hollanda ekolünde çok da iyi uygulanamamış bir taktiktir. daha çok italyanlar sever bunu.

    3) tarık, umut, olcan, jpk, dzemaili, jose gibi yetersizlerin kesilmesi ve kadroda vasıfsız oyuncu sayısının neredeyse sıfıra indirilmesi de takımdaki havayı çok olumlu etkiledi. bu kesik operasyonunun iki getirisi var. birincisi, takım içindeki konsantrasyon ve hırsı üst noktalara çeker. ikincisi de hocaya olan saygıyı artırır.

    4) gönderilen oyuncuların ortak noktası dinamizm eksiklikleri, aynı şekilde alınan oyuncuların da hemen hemen hepsinin en büyük özellikleri dinamik olmaları. bu noktada gözlemlediğimiz husus şu olur, demek ki jor hocam çok iyi bir analiz yapmış geçen senenin son 7 haftasında. neredeyse 3 yıldır söylediğimiz şey olan dinamizm sorununu ilk defa bir teknik adam böylesine hızlı teşhis etmiş ve neşteri en doğru şekilde vurmuştur. günümüzün yanında geleceği de kurtarmak istiyorsak dinamizm sorununu çözmek lazımdı ve çözüldü. kısmet olursa seneye avrupa'da bahsettiğim dinamizm artısını göreceğiz. kevgire dönmekten kurtulacağız bana kalırsa ve başa baş, dişe dişe mücadele eden bir takım göreceğiz.

    5) koşu mesafeleri: geçen sene bazı maçlarda 100 km'nin bile altında kalıyorduk. ortalamamız ise 102-103 falandı. bu sezon daha ilk maçta 109,5 km koştuk. son 5 senenin en iyi istatistiklerinden biri muhtemelen. akhisar maçında ise koşu mesafesi azaldı ancak bunda rakibin etkili olduğunu da söylemek lazım. akhisar çok dağınık ve takım boyunu uzun tutarak oynadığı için koşmaya gerek kalmadı. 7 ila 9. haftalar arası kondisyon konusunda zirve noktayı görebiliriz. benim bu sezon beklentim bazı maçlarda 115'i görebileceğimiz yönünde. özellikle rakip sağlamsa bu mesafeler artacaktır. diri bir takım görüyoruz. dinamizm üstüne bir de dirilik eklendiğinde coşkulu bir takım seyredebiliyoruz doğal olarak.

    6) jor hocamın galatasaray'ın arzuladığı futbolu iliklerine kadar öğrenmiş olması da çok hoş bir özellik. bizden daha iyi biliyor neredeyse esas galattasaray'ın nasıl oynaması gerektiğini. karabük maçında çok eleştirdim takımı. gerçekten çok kötü bir futbol oynamıştık ancak gördük ki karabük inanılmaz bir takım. ilk 5'i zorlayabilecek potansiyelde bir takım kaldı ki 118 km koşmaları dahi çok büyük bir dezavantajdı bizim için. maçtan sonra hocanın açıklamalarını merakla bekledim. acaba önceki teknik direktörler gibi ırın kırın edip zamanla çözeceğiz mi diyecekti yoksa kötü oyunu yerden yere mi vuracaktı çok önemliydi bu. ve çıktı aslanlar gibi kükredi resmen. tüm takımı ateşin işine atıp sopayı gösterdi. galatasaray böyle oynamamalı, rakibi boğmalıyız dedi. o zaman ikna oldum zaten jor hocam hakkında. akhisar maçında da resital izledik.

    7) alt yapının tesisi: bu aşamadaki çalışmaları önümüzdeki yıllarda daha sağlıklı değerlendiririz ama her oyuncunun ismini teker teker ezberlemiş olması bile ne kadar önem verdiğin gösterir hocanın. alt yapıda da sağlıklı bir yapı kurabilirsek ileriki 10 yıla damga vurabiliriz.

    8) oyuncu tercihlerinde tarafsız ve doğru tercihler yapması, yeri geldiğinde kesik atıp yeri geldiğinde onurlandırması büyük niceliklerdir. takımdaşlığı artıran unsurlardır.

    yolun açık olsun riekerink bey!!!
  • 1038
    28 kişilik kadronun son iki elemanını jem karacan ve umut gündoğan gibi yetersiz kere yetersiz olsalar da bir şekilde profesyonel düzeyde futbol oynamış ve takıma kazandırılmış yedeğin yedeği tipte adamlar yerine birhan vatansever ve gökay güney gibi sırayla 97 ve 99 doğumlu iki gençle doldurmuş, kemik reyiz ve daha adında bile hayır olmayan çöpe de kapıyı göstermiştir.

    adam tam hayalimizdeki rijkaard çıktı :(
  • 1042
    yorumcu gecinen futbolcu eskilerini ciddiye almamasi gerektigini soylememe gerek olmayan adam. kendisi ne yaptigini biliyor, ve bundan taviz vermiyordur. bunu gerek kupada fener macinda, gerekte transfer sezonu icerisinde gonderdigi ve transfer ettigi oyuncularla goruyoruz. biri ilk defa bizi duydu.

    yerli sevici olup "aslolan galatasaray" diyemeyenleri de soyle alalim (bkz: bu sozluk gercek galatasaray taraftarini temsil etmiyor yeaa)
  • 1043
    teknik adamlık tecrübesi olmayabilir ama kimin kesileceğini, eksik noktaların ne olduğunu, neyin ne zaman yapılacağını en önemlisi adaletli forma dağıtımını 20 yıllık 30 yıllık teknik adamlardan daha iyi bilmektedir. taraftar olarak buna tav oluyoruz çünkü adam yıllardır beklediğimiz mentaliteye sahip, adam mantıklı, adam güzel, adam riekerink bey. başarılı olursa yemin ederim hepimizi çok güzel günler bekliyor. umarım başarılı olur.
  • 1045
    kendisini seviyorum ve sonsuz destekliyorum. yalnız anlamadığım şey fatih terim'in kendisinin koltuğuna göz diktiği yanılgısının nereden çıktığı. fatih terim isteseydi şu anda o koltuktaydı zaten. bir de ciddi ciddi fatih terim'in jor hocamızı kıskanacağını falan mı düşünüyorsunuz? komik artık valla komik. riekerink fatih terim gibi bir kariyeri olması için sol bacağını falan verirdi herhalde. dediğim gibi kendisini seviyor ve destekliyorum ama şu anda bu iki ismi yan yana koymak; hadi koydun diyelim fatih hocayı altta gören imalar falan çok komik oluyor. sevmeyebilirsiniz. hatta saygı bile duymayabilirsiniz. ama gerçekler diye de bir şey var.
  • 1050
    maalesef taraftar, iyi futboldan çok sonuç istiyor. eskiden sadece fener taraftarında vardı bu, artık biz de en az onlar kadar olduk.
    ben şahsen bu sezon oynanan futboldan memnunum. sonuç gelmesi güzel oluyor ama gelmeyebilir de ileride. o zaman baya eleştirilecek hoca.
    umarım en az üç sene kalır. hoş bu oyunla ilk üçten aşağı inmez gibi geliyor takım.
    bu adam galatasaray için bildiğin piyango çıktı. çok da güzel oldu.
    tek yapılacak şey "selçuğu" bir şekilde ( ünal aysal para ile denedi olmadı) motive etmek. o zaman şampiyonluğun en büyük adayı oluruz.

    ekleme: bu sene futbol izlemeyi bırakma kararı almıştım. sadece hoca sayesinde kararımdan vazgeçtim. ( ibra alınsaydı bu kadar umutlu olurdum ancak)
App Store'dan indirin Google Play'den alın