• 31
    --- alıntı ---

    öncelikle tanım yapalım hamzaoğlunu eleştirenlere ana bacı din kitap dümdüz giden bir entry paylaşmasına rağmen , uçurulmayı geçtim, ceza bile almayan yazar.

    --- alıntı ---

    yazar dostum,

    beni modlara şikayet etmişsiniz, gerekli cevabı da almışsınız, eleştirilerinizi bir kaç ayrı başlıkta yazmışsınız, yetmemiş yeniden benim için yukarıdaki tanımı yapmışsınız.

    ceza aldım veya almadım, benden size ne?

    hadi diyelim niye ceza almadığımı merak ettiniz cevabını da modlar size vermiş. hala ısrar ve hınç nedir? üstelik gerekli cevabı isminiz altında daha önce samimiyetle size verdiğimi düşünüyorum. tanımazsın etmezsin tavuğuna mı hışt dedim nedir bu öfkeniz?

    üstelik yukarıdaki tanımınız da gerçek dışı, eleştirenler hakkında bir yazı paylaşmadım, hamza hoca ya küfür edip, dalga geçen yeni nesil internet taraftarları hakkında bir yazıyı alıntı yaptım. hamza hocaya söven yazıları benden önce paylaştılar, o zaman sesiniz çıktı mı? veya ben onlar niye ceza almadı mı dedim?

    ayrıca denge dengeoğlu, senin sevdiğin saydığın şu kişidir desem hoşuna gider mi? gitmez. o zaman hocanın rahmetli babasının verdiği bir isimle dalga geçme.

    not; objektiflik konusunu ise halim abibaşlığına yazarım oradan okursunuz.
  • 32
    işte bunlar hep moderasyonun hatası. düşünseneze, ceza verme konusunda bu güne kadar bir kere bile elini korkak alıştırmamış bir moderasyon var bu sözlükte. ama ne hikmetse, hamza hamzaoğlu'nu (denge dengeoğlu da diyen çoktur kendisine, ben de dahil) eleştirenlere ana,bacı,din,kitap söven bir entry'i paylaşan mturhan isimli bir yazar uyarı bile almadan bu sözlükte yazmaya devam ediyor. yetmiyor, bir de millete fırça atıyor.

    ben adaleti tek taraflı aramam. bu güne kadar gerek eleştiri olsun , gerek destek olsun , ölçüyü kaçıran herkesi ihbar etmişimdir. moderasyonun bir anlık gafleti ile burada yazmaya devam eden şahısların, ben yazdıkları entrylere cevap verip, gerçekleri paylaşırken, yazdığım entrylere değil, kişisel olarak bana cevap vermesi ise, bu güne kadar hiç bir zaman üslubumu bozmamamdan kaynaklanmaktadır diye düşünüyorum. bu güne kadar kimseye kişisel bir hüsumetim olmadı bu sözlükte. fakat benim hamzaoğlu ile ilgili düşüncelerim ve eleştirilerim ortada iken, fakat buna rağmen bu güne kadar bir kere bile, ne kendisine ne de destekleyenlere en ufak bir kötü söz söylememiş iken, kendisini eleştirenlere ana avrat dümdüz giden entryler yazanlar, gelip buraya "bu öfkeniz niye" demesin. gerçekten komik oluyor.

    sonuç olarak ben ince ayar olarak bildiğimi yazmaktan vazgeçmem. benim derdim galatasaray. bu dünyada hiç bir allahın kulu galatasaraydan büyük değildir benim gözümde. ben hata yapınca hagi'yi , fatih terim'i eleştirmiş adamım. kimse gidip "galatasaray çocuğu" hamzaoğlu'na fanboyluk yapacağımı düşünmesin.
  • 36
    vallahi yoruluyorum bazen şu sözlükte her entrymi açıklamaktan. niye algı yaratayım, neyin algısını yaratayım, hamzaoğlu giderse yerine amcaoğlum mu gelecek, bana ne katkı sağlayacak gibi soruları geçtim. sadece merak ettiğim şey şu, tuttuğum takımın geleceğinin daha parlak olmasını, tuttuğum takımı izlerken keyif almayı ne bileyim, takımımda beni heyecanlandıran, genç , başarıya aç adamlar görmeyi istemek dışında ne gibi bir niyetim olabilir ki? bir insan güzel futbol izlemek, izlediği şeyden keyif almak, hedefi türk olmayan takımları yenmek olan bir kulübü desteklerken, avrupa kupalarında başarılı olmak istediği için yazdığı her eleştiri entrysi sonrası ya mesaj yollu , ya da nickaltına taciz ateşi edilir mi kardeşim.

    (bkz: #1783963)

    al bunu da açıklayayım hadi, herşeyden önce, bir tane ibrahimoviç gelsin, yönetim uyuma vb. içerikli entrym yoktur. konuya dönecek olursak, 2,4 milyon euroya tabi ki ibrahimovic'i alamazsın. 2,4 milyon euro değil ayrıca yıllık 2,4 milyon euroluk ve 3 senelik bir maaş bütçesi oluşturuyor bu üç adam, onu belirtelim. şimdi;

    öncelikle telles hariç takımın ilk onbirinde (ve hatta neredeyse yedekte) 30 yaş civarı veya hemen altı olmayan (28-29) bir tane bile isim yok. telles derken, hani hamza hocanın iyi teklif gelirse satarız , artık alan satan bir kulüp olmamız gerek dediği telles. takımdaki tek genç isim telles. onu çıkartınca yaş ortalaması otuzun üstüne çıkan telles.

    takımın başında, bizim derdimiz takımın geleceği diyen bir hoca var. ama bu hoca 30 yaş üstü sabri'yi takımda tutup 32 yaşındaki bilal'i istiyor. ayrıca yine kendi isteği olan 26 yaşındaki jem alınıyor.bak daha yetenek kısmına girmedim sadece yaşı anlatıyorum.

    gelelim işin yetenek kısmına, sabri sarıoğluya verilen yıllık ücret ile, bonservisi elinde olan ve en az ondan iki kat verimli olabilecek bir oyuncu alınabilir miydi , alınamaz mıydı? bak buna hayır diyorsan , zaten benim yazdığım entryleri okumadan ofsaytla geç, zaman harcama boşuna yani.

    bilal çok yetenekli bir oyuncu bak zerre itirazım yok, kaç tane entry yazmışım bilal ile ilgili, bir tanesinde kötü oyuncu yazmışsam gel koy buraya. ama senin en güçlü bölgen yaratıcı orta saha bölgesi, madem paran yok, o parayı en iyi bölgene harcamayacaksın, senin sağ bekin yok, yedek kanatın yok, forvetin yok , yedek kalecin yok, sen gidip zaten az olan paranı takımdaki en iyi yere harcamayacaksın. jem konusunda yorum yapmak bile istemiyorum aslında. hepimiz gördük yıllardır, e bu formayla da gördük. mustafa sarp kadar bile iyi bir oyuncu değil, var sen düşün.

    şimdi, bilal + jem'e verdiğin para ile (yaklaşık 1,5 milyon yıllık) defansif orta saha oynayan, melo'nun arkasına rotasyon olacak, sert , güçlü bir oyuncu bulamaz mıydın? bal gibi de bulurdun.

    o zaman galatasaray'da transfer parasızlık yüzünden fiyasko olmamış güzel kardeşim. galatasaray'da transfer, hocanın yanlış tercihleri yüzünden fiyasko olmuş. biz şu an sezona yedek kalecisiz, as bekimiz ligin en kötü sağ beklerinden ve orta sahada 3 aydır top oynamayan melo dışında bir tane bile ön libero özellikli oyuncu olmadan giriyorsak, bunun sebebi para falan değilmiş.

    bilmem anlatabildim mi.

    edit: imla vb.
  • 40
    (bkz: #3658627)

    aklımdan geçenleri muhteşem bir şekilde tane tane yazan yazar. nick'inin hakkını vermiş. fikir özgürlüğü dünyanın en saygı duyulası şeyidir ama 1 ay önce transfer haritası açıklanmışken ve atılan her adım pusulaya uygunken her şeye kulp bulan, negatif enerji yaratanlara karşı böyle düşüncelere sahip kişilerin olması çok güzel.

    (bkz: entry ve nick uyumu)
  • 43
    (bkz: galatasaray taraftarı/@ince ayar)

    birinin yazması gerekenleri üşenmeden oturmuş yazmış yazar. gayet iyi yapmış.
    yangıncı taraftarın daha olmamış, zamanı gelmemiş transferler yüzünden iç karartıcı yazıları hakikaten çok sıktı.
    son 20 yılda şampiyon olduğumuz yıllarda temmuz ve ağustos aylarında feveran edenlerin yazılarına bir bakın , aynı; ki o zamanlar çok takdir ettiğimiz erden timur bile yok ortada. tekrarlayan sayı dizisi gibi her temmuz ağustos aynı şeyleri çok derin analiz yapıyormuş gibi yazan, geçmiş yıllardan hiç öğrenmeyen, sürekli sızlanan bir kitle var.

    bir üçüncü dünya ülkesinde yaşıyoruz. bir ingiliz, alman, vs takımı gibi kaynaklarımız yok. esas transferler, önümüzdeli yıllarda da , ve de daha uzun süre, ilk kampa ve ilk eleme turlarına yetişmeyecek, artık bunu kabullenin. şu ülkede bu ekonomik koşullar yüzünden galatasaray iyi transferleri son dakika yapmak zorunda. nokta.

    mutsuz oluyorlarsa, temmuz/ağustos/eylül aylarında psg/city/united taraftarı olsunlar. ya da hiç futbol takip etmesinler, ekime kadar yazın tadını çıkarsınlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın