resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 1203
    (bkz: #2144132)

    3 nisan 2017 galatasaray adanaspor karşılaşmasında forvette tercihini eren ile podolski arasında eren'den yana kullanmıştır. forvet arkasındaki tercihini de, son haftalarda kaleden uzak kalmamızdan olsagerek sneijder ile podolski arasından podolski'den yana kullanmıştır. sneijder'i yedek bırakma tercihi bunun üzerinden değerlendirilmelidir. yoksa cavanda niye oynadı, semih niye oynadı dersen olmaz. onlar defans oyuncusu zira. eldeki alternatiflere bakacaksın. sneijder'in kulübede oturmasını değerlendireceğin adamlar podolski ve eren.

    ayrıca gerektiğinde her oyuncu kulübede oturur. zamanında teknik adamlar selçuk inan'ı 5-6 maç kulübede oturtsa belki de formam garanti diyip yatmazdı. eski selçuk'u oynamaya devam ederdi.

    sezonluk fizik kondisyon dışında bir de anlık fizik kondisyon var. eğer sneijder adanaspor maçı özelinde zayıfsa belki de hakedene formayı vermesi bir yana sakatlıktan da korumuştur altın portakalımızı.
  • 1205
    3.4.17 gs-adanaspor maçinda sneijder'i hafiften kestigi için 10.4.17 ba$ak$ehir-gs maçi için dinlendirdigini dü$ündügüm teknik direktörümüzdür. 2. yarida oyuna alarak da sana ihtiyacim var toparla kendini demek istedigini tahmin ediyorum. ko$an takim istiyor tudor ve sneijder de 90 dk. ko$amadigi için hali ile kesik yiyor. ya biz bu görüntüye ali$icaz, ya da sneijder kilo verecek.
  • 1206
    koşan bir takım istiyor igor tudor. gereksiz pas yapmaktansa hızlıca hücuma çıkma eğilimli bir teknik direktör.

    j. o. riekerink'e defalarca seslendim ve takımın yeterince dinamik olmadığını, yeterince koşmadığını söyledim. lakin kendisi anlayamadı.

    şimdi igor tudor tam düşündüğümüzü uyguluyor. koşan, dinamik bir takım yaratmak istiyor. o geldikten sonra hiçbir maçta 115 km'nin altına düşmedik. selçuk inan bile koşuyor artık.:) josue bizi şaşırtıyor.

    hele hele cavanda ve linnes'i kazanması gözümde onu daha da değerli kılıyor. umarım 2. bir k. h. feldkamp kazanmışızdır.
  • 1208
    4-4-2 taktiğinde ısrarcı olması gerektiğini düşündüğüm hoca. en azından sezon tamamlanana kadar.

    şimdi 2 tane şey söyleyeceğim, eski entrylerimi açıp bakarsanız bunu geçen sene de söylediğimi göreceksiniz. ilk elin günahı olmaz misali, devre arasından, hatta transfer sezonunun kapanmasından sonra gelen hocanın yarı yılı perişan geçmedi ise bu kısım üzerinden eleştirmek doğru değil. takımı görmesi, tanıması, kimlerden faydalanıp kimlerden faydalanamayacağını görmesi lazım. gönül isterdi ki bu değişim ve mantık, takıma serdar, ahmet gibi seviye atlatamayacak stoperler ile çavanda ve tolga gibi gereksiz adamlar alınmadan gerçekleşsin ama olmuş ile ölmüş muhabbeti var.

    şimdi, artılar ile başlamak gerekirse 2.5 sene sonra ilk defa rakibi boğan bir oyun oynadık. resmen boğduk dün adanasporu. "efendim lig sonuncusu küme düşüyor zaten" demeyin boşuna, ilk devrede götümüz çıkmıştı bu adamlara gol atana kadar. kaldı ki 2.5 senedir lig sonuncuları ile düzenli olarak maç yapıyoruz ancak hiçbir maçta rakibi boğamadık. atayizler bunu da açıklasın.

    kendisi koşan, önde basan, rakibi boğan, dikine oynayan bir takım istiyor. biz de bunu istiyoruz. kendi adıma konuşayım, herkes taş gibi oynadıktan sonra kadroda yer alan isimlere takılmıyorum. bu "sabri de oynayabilir" demek değil elbette; zira 14 senedir oynayamayan bir adamın oynamasını beklemiyorum ancak sneijder oynamış, oynamamış, forvet mahmut çıkmış falan bunlar çok önemli değil. yardımlaşan, sert ve önde savunma yapan, bol atak girişimi olan bir takım için isimler önemli değil.

    kendisi hakkında söyleyebileceğim olumlu şey şu; artık maçlarda uykum gelmiyor. ha kazanıyoruz kaybediyoruz ama anlamsız yan ve geri paslar yapmıyoruz. 60. dakikada bayılan ve reaksiyon göstermekten aciz bir takımdık. gerçekten milli arada ne yaptı ise dün 80 dk kadar herkesin koştuğu bir takım yarattı. son 10 dk kazandık düşüncesiyle üçlü savunmaya geçinde yine zamanı bitirelim modunda gezdik ki 4-0 bittikten sonra kabul edilebilir.
  • 1210
    taktiksel esneklik bakımından roberto mancini'yle beraber en çok sivrilen galatasaray hocası kendisi. bugün avrupa futbolunda yeni nesil hocaların en çok öne çıkan yanı denemeye açık olmaları, dar görüşlü olmamaları. çünkü önemli olan oyun disiplininiz ve sisteminizdir. yoksa rakamlar değişebilir, yeri gelir üçlü oynarsınız, yeri gelir 4-4-2 oynarsınız; önemli olan takımın karakteridir. post-modern hocalarda en çok gözlemlenen özelliklerden biri bu taktiksel esneklik mevzu. bunda italya geçmişinin büyük payı var fakat kendisini italyan hocalardan farklı kılan balkan genleri sayesinde türkiye'nin futbol konjonktürüne çok daha uygun bir teknik adam olması.

    yalnız tek sorunu var. galatasaray futbol takımı modern değil demode oyunculardan kurulu. zaten galatasaray'da da değişmesi gereken hocalardan ziyade bu oyuncu grubu. tek seferde kökten radikal bir değişim olmasa da kademeli olarak yaşı geçmiş ve kalitesi yetersiz kalan oyuncularla yollar ayrılıp, belli bir kod dahilinde isme göre değil sisteme uygunluğuna göre oyuncu almasına izin verilirse kendisiyle güzel günler göreceğimize dair şüphem yok. umuyorum ki yönetim yine tüm çapsızlığıyla yoluna taş koymaz.
  • 1212
    (bkz: #1982604)

    bize bu üçlü savunmayı oynatması lazım. futbolun geleceği bu sistemde. gelecek için çok karamsar olsam da zamanın ruhunu yakalamak bir çok olumsuz şeyi bertaraf eder diye düşünüyorum.

    elimizde malumunuz insana güven veren bir tane bile stoper yok. bir transfer sezonunda üç tane eli ayağı düzgün stoper transfer edemeyiz ama bir tane sağlam stoper ve bir tane de sağlam ön libero transfer edebiliriz.
  • 1214
    çok kritik bir sürece giren antrenörümüz. geldiği günde bile şampiyonluk şansımız yoktu. ancak lig bir şekilde tamamlanacak ve o tamamlanma içerisinde bazı hedef maçlar var. galatasaray futbol takımı dursun özbek'in çapına indi bir süredir, önemli maç kazanmayı unuttuk. tudor 2017-18 sezonuna girmeden bu durumu değiştirmeli. üst üste başakşehir ve fener maçları var takımın. bu iki maçı kazanıp önce taraftara devamında da takıma özgüven aşılamalı. bakalım zaman ne gösterecek.
  • 1217
    imza attığı gün de çok güzel söylemiş ama pek çoğu dil profesörümüz mert çetin'in berbat tercümesi nedeniyle güme gitmişti. güzel şeyler söylüyor ama önündeki başakşehir ve fenerbahçe maçlarını kaybedip, takımı ilk 4'ün dışına indirir de ligi de oralarda bir yerde bitirirse orada oturamaz gelecek sezon için. benim gözümde geçtiğimiz sezon denizli sonrası riekerink gibi bir etki yapamadı henüz takımı aldığından beri. şu iki maçı bir geçelim, sonra daha uzun yorumlamak için elimizde yeterli veri olur bence.

    bu arada geldiği gün de şampiyonluk şansımız yoktu denmiş de, geldiğinde liderin beş puan gerisinde ikinci sırada bir takımı devralmıştı. üstelik liderle iç sahada bir maçı varken. dursun sayesinde kafa olarak bitik bir camiaya geldiğinde hemfikirim ancak şampiyonluk öyle mucizelere bağlı falan değildi, abartmayalım.
  • 1218
    iyi hoca mı kötü hoca mı emin değilim ama göreve geldiğinden beri selçuk ve josue başta olmak üzere bir çok oyuncunun performansı arttı. adam cavanda'dan bile beklentinin üstünde performans alıyor. açıkçası bunun önemli bir teknik direktör özelliği olduğunu düşünüyorum ve bu durum kendisine dair umutlarımı yükseltiyor. umarım umutlarımı boşa çıkarmaz.
  • 1220
    kendisi hakkında yazılan çizilenler ve açıklamaları ortada. sorunları açıkca tespit etmişe benziyor. hepimizin beklediği büyük değişimin yapılacağının da sinyallerini verip umutlandırdı açıkcası beni. tudor'un kesinlikle arkasında durmalıyız.

    lakin ligimizin son şampiyon yabancı teknik direktörü 2006-2007 sezonunda fenerbahçe'nin başında olan zico. o günden beri son 6 haftada başımızda olan cevat güler, mustafa denizli, ertuğrul sağlam, aykut kocaman, fatih terim, ersun yanal, hamza hamzaoğlu ve şenol güneş şampiyonluk yaşamış. bu sezonda şampiyon görüldüğü üzere çok yüksek ihtimalle şenol güneş olacak. yani 10 senedir ligimiz yabancı teknik direktörle şampiyon olan bir takıma rastlamadı.

    futbolda çok yabancı-yerli ayrımı gözetmem ancak durum ortada. bu veri ortadayken seneye tudor'un istediği transferler gerçekleşir ancak yine şampiyon olamazsak desteklediğimiz son yabancı hoca olması gerektiğini düşünüyorum. şahsen benim öyle olacak.
  • 1221
    çok doğru teşhisler yapan, özellikle de diego simeone'ye ve onun savunma futboluna atıfta bulunarak takdirimi kazanan hoca. ancak riekerink de doğru teşhisler koymasına rağmen bunları hayata geçirememiş ve tüm çıkarımları lafta kalmıştı.

    gerçekten ben 4-2-3-1 denen saçmalıktan sıkıldım. üçüncü lig'deki takımdan tut mls'e kadar, mls'ten tut iskandinavya ormanlarındaki kasaba takımlarına kadar herkes bir 4-2-3-1 tutturmuş gidiyor. saha parselizasyonuymuş da ilerde forveti tek bırakarak daha kalabalık olmakmış da. geçiniz abicim. diego simeone buna ilk tepki gösteren kişiydi. efsane 4-4-2'si ile la liga'yı süpürüp cl'de final oynattı atletico'ya. keza geçen yıl leicester da 4-4-2 sayesinde şampiyon oldu. bu sene conte 3-4-3 ile premier lig'i kendini sıkmadan alacak gibi. o yüzden galatasaray'da bir türlü tutmayan şu 4-2-3-1 saçmalığı yerine bir şeyler oturtmamız gerekiyor acilen. bu sıkıntı veren dizilişin panzehiri bir dizilişi oturttuğu takdirde tudor seneye ligi tarumar eder.

    ama işte başımızdaki kütüklerle bu iş olur mu şüpheliyim. adma röportajında çok farklı bir takım kuracağız, her mevkiye adam arıyoruz demiş ama emin olsun listesinin dibinin dibindeki adamları eylül ayında anca kadroya katar bizim sığırlar. o yüzden ben pek ümitlenmek istemiyorum. kalan maçlarda alacağı kararlara göre kendisini destekleyeceğim.

    edit: sezonun geri kalanında aptalca değişikliklere imza atmış, yeniden riekerink 4-2-3-1'ine dönmüş, oyuncuları yönetememiş, yönetimin kuklalığını yapmıştır.
  • 1222
    muhtemelen sözlüğün yaş ortalamasını yükselten biriyim.* son 2 sezona kadar galatasaray'ın daima hücum oynaması gerektiğini, savunmayı 2. plana atıp her zaman önde pres yaparak rakip takımı bunaltarak skora gitmesi taraftarı biriydim. biriydim diyorum çünkü fikirlerim değişti.

    porto cl şampiyonu olurken defans yaptı, chelsea otobüs çekti, onu geçtim barcelona yeri geliyor 10 kişi kapanıyor, morinho'nun real madrid'i defans nedir nasıl yapılır dersi veriyordu. defans olmadan olmaz.

    kabul etmek gerekir ki galatasaray ne bayern münih, ne real madrid, ne de barcelona büyüklüğünde bir takım. biz malesef küçük olsun bizim olsun mantığıyla gittiğimiz sürece hep küçük kalacağız. futbol ile ilgilenen bir ingilize sorsak, desek ki galatasaray'ın muadili diğer avrupa takımlları kimlerdir? eğer cevabın içinde porto, sevilla, roma varsa kendimizi şanslı saymalıyız.

    biz küçük ormanın en büyük aslanıyız. bunu kabul edelim. ha nasıl büyürüz, kupalar kazanarak, olmadık işler yaparak. bunu da defans yaparak sağlayacağız. başka yolu yok.

    igor tudor hocamız conte gibi, morinho gibi önce gol yememeyi düşünüp defans kurar, ileriye de yıldırım gibi çıkarsak (morinho'nun real madrid'i gibi) hem avrupa'da hem türkiye'de çok iyi işler yapar ve büyürüz.
  • 1223
    varlığıyla güven veren teknik direktörümüz. uzun zamandır galatasaraylı bir hocaya bu kadar güven ve sevgi duymamıştım ki tudor'dan önce bu isim benim için eric gerets'di. açıklamaları ve oyuncuların performanslarında ki olumlu artış göz önüne alındığında kendisi galatasaray'a oldukça yakışan bir insan. fakat önümüzdeki son 2 maç kendisi ve açıkcası takımımızın geleceği açısından çok önemli. eğer buraları başaramazsa önümüzde ki sezon bu medya ve gözü dönmüş bazı taraftarlar kendisini görevde tutmaz. umarım uzun süre takımda kalır ve yeni bir ekol yaratır.
  • 1224
    kendisi ne olur ne olmaz bilmiyorum. türkiye'de uzun vadeli büyük başarılara en yakın takım hep galatasaray olmuştur, her seferinde de bir şekilde içeriden/dışarıdan sabotajlarla güzel giden işler bozulmuştur. bu yüzden benim pek bir umudum yok türk futboluyla/türkiye ile ilgili.
    öte yandan simeone'nin yarısı kadar başarılı olsa bile bize yeter. 3 seneye bir avrupa kupası daha alırız.
    kendisinde böyle bir ışık görmüyorum, ama bunun nedeni olarakta kendisini görmüyorum, bu yönetim altında sahadakiler dışında kimsenin başarılı gözükme ihtimali yok. oyuncu bireysel çabasıyla skor yapar parlar orası ayrı, ona zaten kimse engel olamaz, parlayan adam her yerde her şartta farkını gösterir.
    tudor yerine şu gelsin diyeceğim tek bir isim yok.
    umarım ligi ikinci bitirip şampiyonlar ligine gideriz.
    benim galatasaray'dan veya türkiye'deki herhangi bir takımdan tek beklentim anlık mutluluk. juve maçı olur real maçı olur, böyle şeyler.
    beşiktaş iyi mi gidiyor? maksimum 1-2 seneye onlar da başa döner.
    bu topraklar böyle.

    tudor'un aklı varsa biraz network yapıp avrupa'da bir takıma gider. yoksa kim takar türkiye ligini, geçiniz.
  • 1225
    kendisi galatasaray futbol takiminin basina gectiginde hala sampiyonluk sansimiz vardi ve bana gore hayli yuksekti de. peki ne gerekiyordu bu sans icin; kritik maclari kazanmak.
    peki kendisi kzanabildi mi? hayir.
    rize beraberligi, iceride besiktas yenilgisi ve deplamanda trabzon yenilgisi.
    bu 3 mactan 1 puanla cikmisiz bak besiktasa 3 puan vermese bile suan yarisi kovalardik.
App Store'dan indirin Google Play'den alın