• 424
    bu şahıs ne iş yapıyor? galatasaray'dan ne kadar maaş alıyor?

    aylar sonra 2 tane oyuncuya 30 milyon euro verdikten sonra çıkıp konuşmayı biliyordu, gönderilmesi gereken bir sürü oyuncu var bunların akıbeti ne olacak?

    zaha, oliveria, cicaldau, morutan, taylan, halil dervişoğlu, belki dubois. çıkıp anlatsanıza kardeşim ne olup ne bitiyor? şunların maaşından çıksan, üzerine de biraz bonservis kazansan elit bir sol stoper veya orta saha alırsın.

    sonra da diyorsunuz ki limitimiz yok, oyuncu alamıyoruz. bu ne beceriksizliktir ya?

    sıkıldım artık galatasaray'ı kendi iş hayatı için, kendi firmasının reklamını yapmak için kullananlardan.
  • 425
    bugün galatasaray'da kime 30 m euro verseniz bunlardan daha kötü transfer zaten yapamaz. kötü transferler demiyorum ama bu rakamlara daha kötüsü zaten olmaz. o zaman görevi nedir?

    her türlü gelecek gidecek transferde sorunlar yaşıyoruz. ne rahat satabiliyoruz ne rahat alabiliyoruz. o koltukta daha fazla popüler olmak için oturuyorsa çok fazla oturamaz.
  • 426
    young boys takımına yenilmemizin kendisi veya cenk ergün ile en ufak ilgisi olmayan kişidir. isviçre ligi onuncusunu elimizdeki kadroyla yenemeyeceksek galatasaray yönetimindeki unsurları takıma oyuncu değil hoca bulamadığı için eleştirebiliriz en fazla. hani transfer yoktu oyuncu eksikti falan diyoruz da açalım bakalım young boys'un bizim maça çıkarken kaç eksiği varmış. kadro değerlerinin bizim yaklaşık üçte birimiz olduğuna değinmiyorum bile. okan hocamız kusura bakmasın önümüzdeki seneye sağ bek kyle walker 8 numaraya belligham alırız o zaman gönül rahatlığıyla eler young boys'u.

    bizim bugün göndermeye çalıştığımız adamları young boys rüyasında görse ömrü boyunca uyanmak istemez biz burada transfer yüzünden yenildiğimizi düşünüyoruz. acı ama gerçek.
  • 427
    dursun aydın özbek, dursun aydın özbek yönetimi, cenk ergün ve ibrahim hatipoğlu. ben ibrahim hatipoğlu başlığına yazmayı tercih ediyorum ama söyleyeceklerim saydığım sözlükteki diğer başlıklar için de geçerli.

    özbek, yönetim, ergün ve hatipoğlu. galatasaray'ın dün akşam kaybettiği şampiyonlar ligi ön eleme maçı ile, 3 ağustos tarihinde fark yediğimiz süper kupa finali ile veya kazandığımız halde çok kötü oynadığımız iki lig maçı ile, ilgili bu başlıklarda sövüp sayılan kişilerin zerre bir bağlantısı yok. galatasaray'ın kadrosu 2023-2024 sezonu kadrosundan güçlü mü? güçlü. barış takımda, torreira takımda, icardi takımda, davinson takımda. batshuayi geldi, jelert geldi, sara geldi. 2023-2024 sezonunda duygusal, narin, eşi benzeri görülmemiş şekilde dokunulmaya (ne demekse artık) ihtiyaç duyan futbolcularımız ve teknik heyetimiz sportif a.ş başkan vekili sn. erden timur'un varlığında da kopenhag'a 1-0 yenilerek şampiyonlar ligine veda etmiş, sparta prag'a da 4-1 kaybederek avrupa macerasından tıpış tıpış ülkemize dönmüşlerdi. dolayısıyla bu oyun anlayışı ile, bu mantalite ile, erden timur var iken de avrupa'da pek bir şey elde edilemedi. galatasaray'ın mevcut düzeninde young boys'a yenildiği bir maçtan sonra başkan eleştirilmez, futboldan sorumlu yönetici eleştirilmez, futbol direktörü eleştirilmez. okan buruk'un takıntı haline getirdiği orta saha kurgusu ile ne alakası var ibrahim hatipoğlu'nun? okan buruk'un yayla kıvamında boşluk bırakarak tasarladığı spontane hücum anlayışı ile ne alakası var cenk ergün'ün? okan hoca demedi mi "en büyük transfer takımın korunmasıdır" diye? dedi. korudu mu yönetim takımı? korudu. asları geçtim; kerem aktürkoğlu, wilfried zaha ve derrick köhn bile kaldı takımda. üstüne fenerbahçe'den, kopenhag'dan, norwich city'den transferler yapılmadı mı? yapıldı. okan hoca bu transferlere onay vermedi mi? verdi. okan hocanın istediği oyuncular alınmadı mı? alındı. o zaman olay bitmiştir. konu kapanmıştır.

    ne alakası var dünün veya daha önceki sonuçların yönetim ile? galatasaray'ın başarılı bir sezon geçirmesi için daha fazla transfere ihtiyacı olabilir ama varsa da bunu hoca söyleyecek önce. "3 transfer bana yeter, siz takımı koruyun" demeyecek mesela. galatasaray'ın 2024-2025 sezonunda başarılı olabilmesi için daha fazla transfere ihtiyacı olsa bile, mevcut kadrosu da young boys'u rahat rahat eleyebilmelidir. ünal aysal'ın terminolojisi ile, galatasaray'da yönetim teknik heyete iyi bir lojistik destek sağlamakla görevlidir ve bu destek sağlanmıştır. hiçbir yöneticinin veya profesyonelin herhangi bir futbolcuyu pışpışlama, pohpohlama, dokunma, sarılma gibi bir vazifesi yoktur. defalarca yazdım, tekrar yazacağım. florya bir kreş değildir. partiler ile, barbeküler ile, etkinlikler ile idare edilebilecek yer değildir. galatasaray'da ağustos'un başından itibaren futbola dair eleştirilmesi gereken şeyler varsa, ki var, o eleştiri adreslerinin yeri okan buruk, teknik heyet ve takım olmalıdır. beşiktaş maçı ile, young boys ile veya kazanılmasına rağmen kötü oyun sergilenen lig maçları ile ibrahim hatipoğlu'nun, cenk ergün'ün, maruf güneş'in, dursun özbek'in bir alakası yok. ama ben biliyorum ki galatasaray futbol takımı bu çizgide devam ederse, bu sefer "yönetim hocayı yemek istiyor, gördünüz mü?" masalına sarılacak birçoğumuz. ama bunlar benim gözümde masal, hikaye. içinde bulunulan durum ile hiçbir ilgisi olmayan şeyler. gerçek dün akşam apaçık ortadaydı, ben sahada veya kenarda ibrahim hatipoğlu'nu görmedim. cenk ergün'ü de görmedim. gerçekler ile yüzleşmek yerine bu şekilde hayali düşmanlar yaratıp onlara yönelik saldırıya geçmek, bize sadece zaman ve para kaybettirecektir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın