kadıköy galibiyetleri bu adamın ayarlarını bozuyor. kadıköy'deki fenerbahçe maçlarından sonra iki sezondur kayboluyor. kendisinin en etkili olduğu periyot geldiği ilk sezonda ligin ikinci yarısı, en saç baş yoldurduğu zaman ise yine aynı sezonda ligin ilk yarısı. bence üzerine fazla yük bindiriyoruz. bu adam bu takımın
sadio mane'si değil. ara sıra yedek kalmalı, ara sıra sağ kanatta oynamalı. kendisine fernando muslera seviyesinde bir güven vermek onun ayarlarını bozuyor. kaldı ki son iki senedir yeterince futbol maçına da çıkamadı. yani tamam geldi hemen katkı sağladı. tamam da, son nefesine kadar kullanıp, altın yumurtlayan tavuğu kesmenin anlamı ne? sürekli ondan beklemek doğru değil. belki daha gerçek maç temposunu bile yakalamadı. bu adama bu kadar yük bindirmek ne kadar doğru. şimdi gelelim asıl eleştiriye.
bu adam geldiğinden beri tam 70 resmi galatasaray maçına çıktı ve 20 gol attı. bu süre zarfında
eren derdiyok,
sinan gümüş,
kostas mitroglou,
muğdat çelik,
mbaye diagne,
radamel falcao,
ryan babel,
mostafa mohamed gibi oynadığı santraforlara toplasan 10 asist bile yapmadı. peki 70 maçta 10 asist yapmamış olması bir handikap değil mi? yani bir oyuncu sol kanat forvet olup bu kadar yok derecek kadar asist yapmaz mı hiç? doğru düzgün asisti yok adamın. çünkü sağ ayak ile sol kanatta oynuyor. yani 20 senedir futbola girmiş olan ters ayakla kanat forvet oyunu oynuyor. böyle olunca çek sağa kaleye vur, yada forvet gibi içeri gir. güzel ama biraz servis de yapması gerekmiyor mu? çünkü o hızı ve becerisi var. yani sağ kanatta oynasa biraz mecbur hızıyla çizgiye inip içeri çıkaracak, bu asist açlığı çeken forvetleri biraz olsun tatmin edecek. yani keşke gol ve asist sayıları yer değişse. böylece dönmeyen maçlar döner, açılmayan defanslar açılır.