ismini ilk duyduğum 20.04.2000 galatasaray leeds united maçında spikerin sonradan oyuna giren harry kewel için çok tehlikeli, çok dikkat edilmesi gereken bir oyuncu dediğini daha dün gibi hatırlarım.kim derdi ki yıllar sonra galatasaray'ımıza geleceğini?o zaman düşmanı olarak lanse edilen takımın kendisi için unutulmaz olacağını!
3728
hızlı bir koşu yaptığı zaman endişelenirdim sakatlanır diye. sonra arda turanendişelendim, şimdi de albert rieraiçin endişeleniyorum. sanki biraz zorlasalar sakatlanacaklar. bulaşıcı sanırım.
3729
takıma verdiği katkı göz ardı edilemez.. sakattı geldi 3 sene yattı diyeni allah çarpar ama bu adama neden bir teşekkür bile çok görüldü anlamış değilim. leo franco denen arkadaşa bile giderken plaket verildi,en azından resmi siteden emeklerine karşılık bir teşekkür edilemez miydi ? bu adam değil miydi çok sevdiği forma numarası elinden aldığı halde sesini bile çıkartmayıp yeniçerilerin arasında işini yapmaya çalışan ?
kendisinin bir 7-8 yıl önce bizde oynamasını çok isterdim. bu olduğundan daha çok faydalanabilirdik kendisinden. iyi bir profesyonel ve sempatik bir kişilik.
3731
bu fona alışığız, bu adama da. ama üzerindeki forma başka olunca içimde bi huzursuzluk, bir burkulma belirdi:
bir gün geri geleceksin biliyorum. ve hiçbir şeyi bu kadar iyi bilmiyorum.
3732
ayrılık zamanı gelip çatmıştı. galatasaraya artık verebileceği bir şey kalmadığına inanıyorum. ancak ayrılığın zamanından çok şekli kalp kıran türden oldu. insan ne olursa olsun sevdiğine en azından hoşçakal diyebilmek istiyor. böyle bir sezonun ardından bu şekilde ayrılmak, insanın bir şeylerin eksik kaldığını hissetmesine sebep oluyor. en azından biz taraftarlar olarak ona hak ettiği şekilde veda edebilmeliydik. umarım bir gün geri gelir de bunu telafi etme şansına sahip oluruz.
sıradaki adamlar arasında galatasaray formalı olan dikkat çekmektedir.
3734
dünyanın en iyi sol kanatlarından biriyken şimdi ülkesinde emeklilik arefesinde olan eski futbolcumuz. öyle bir zamanda geldi ki resmen gözümüzün önünde yaşlandı, son patlamasını yaptı... tarihimizde olumlu anlamda yer alacağını düşünüyorum, yıllardan beri en sevdiğim futbolcuların başında gelir, iyi ki geldi formamızı giydi, gurur duydum...
nasıl etkilediyse beni gittikten sonra muslera da ona benziyor artık lakoviç de.
3736
takımının sydney ile karşılaştığı mücadeleyi 40.351 kişi tribünden takip etmiş ve avustralya basını taraftarın birçoğunun kendisini izlemeye geldiğini belirtmiş.bir zamanlar sana saçma sapan bir entry ile giydirmiş olsam da özledim ulan o gülüşünü...
3737
bugün ingilizce kursundaki avustralyalı bayan hocama sordum kendisini. hocam futbolla hiç mi hiç alakalı değil. wayne rooney'i bile bilmeyen birisi. kewell'ı kim tanımaz. o bir efsane dedi. ben de biz galatasaraylılar ona aşığız dedim. hem futbol olarak hem karakter olarak kusursuz bir futbolcu dedim. ayrıca neill'ı da araya sıkıştırdım. onu da çok severiz dedim. yine gözlerim doldu. sen başkaydın be kewell. http://www.medya73.com/...-biktirdi-434395.jpg
3738
ne desem az, şöyle tarif etsem anlar mısınız? 1-metin oktay 2-gheorghe hagi 3-harry kewell
3739
http://www4.pictures.zimbio.com/...ars+hdjfoLRFdGVl.jpg mutludur, keyfi de yerindedir. biz de mutluyuz buralarda takımımızla. hayırlı ayrılıkmış belki de yaşanılan. her hafta acaba bu hafta nerden vurulacak nasıl üzerine gidilecek diye korkular olmadan da sevebilmek filan da güzel tabi de ah burda olaydı keşke..
3740
tekrar 25 li yaşlarına dönse de izlesek dediğim eski futbolcumuz.
karikatürle bir alakası yok ama o karede bulunduğu için eklemek istedim.
3742
o değilde şampiyonlar ligi şarkısı çalınırken seni sahada o kutsal formayla göremedim ya, en çokta o koydu bu bünyeye.
3743
hem galatasaray'da çok uzun yıllar oynaması için hem de evimin erkeği çocuklarımın babası olması için çok geçti. yine de galatasaray'da oynayabildiği dönem sonrası efsaneler listeme adını yazdırdı. ikinci bölüm içinse bir ömür beklenir, gülüşüne değer.
3744
galatasaray formasını giydiği ilk maçta ilk topa dokunuşunda golünü attı ve bir kupa kazandırdı. tamam hızlı olduğunu biliyorduk da bu kadarını da beklemiyoduk açıkçası. zaman geçti spekülasyonlar yaratılmaya başlandı senede en fazla 20 maç oynar dediler. bizi de seni de üzmeye çalıştılar, ama bilmiyorlardı ki senin varlığının bize yettiğini, adını duyduğumda kalbim ile midemin arasında oluşan garip hissi. bordeoux maçında attığın mükemmel golü unutmak mümkün mü. emre tilev’in detone sesi bile chris isaak dinlermişçesine güzel gelir kulağıma örümceklerin bir daha ağ örmeyi düşünemeyeceği yere giden golünde. gitti dediler biz inanmadık haklıydık inanmamakta burası benim evim dedin bir yıl daha kaldın bizimle. ama galatasaray'ın da kötü gitmesiyle birlikte köklü bir değişime gidileceği belliydi. ayrılık kaçınılmazdı. belki burada olmayacaksın memleketine avustralya'ya döneceksin. ama biliyorsun ki biz seni herkesten fazla seviyoruz, seveceğiz.
3745
telefonumun duvar kağıdında 19 numarasıyla resmi olan oz büyücüsü. *
3746
yıllardır galatasaray' dan gitmesine üzüldüğüm tek futbolcu. evet belki gençleşmesi gereken ve fiziği daha yüksek aynı zamanda sürekli formda olması gereken bir futbol takımı olması gerekiyor galatasaray'ın fakat ben harry gibi bir futbolcuya takımın başına gelir gelmez yanına hasan şaş, ümit davala, claudio taffarel gibi isimleri toplayarak eski galatasaray ruhunu yakalamaya çalışan fatih terim' e yardımcı olması için teklif götürürdüm. bu saatten sonra gençliğindeki gibi futbol oynayamaz fakat bilgisi, becerisi, futbol tekniği ile a takıma bir abi alt yapıya tam bir teknik direktör olma özelliğine sahipti bence. ama kendini ne olursa olsun galatasaray efsaneleri arasına yerleştirmiştir. adam stoper oynadı daha ne yapsın....
3747
bugün galatasaray'da olmadığını unutup hakkında konuştuğum futbolcu. çok daha başarılı yabancı oyuncular geldi geçti galatasaray'dan ama bu kadar bağdaşabileni çok az. kewell demek galatasaray demek gibi bir şey oldu.
3748
dün gece bi kafede otururken.. ansızın başlayan bir şarkı shes crazy like a fool diye başladı, durakladım bi an. hatıralar geldi aklıma, gülüşün, sessiz sakin gidişin.. daddy cool derken harry kewel diye eşlik ettim bende bütün sesimle. arkadan bi ses daha harry, harry kewell diye. sonra bi ses daha, bi ses daha.. gözlerim doldu be kewell.
3749
bazen kendime: "ben gay miyim lan?" şeklinde sormama neden olan futbolcu. adam karizmatik arkadaş. karizması futboluna da yansıyor o da ayrı bir mesele. bazı futbolcular takımdan gittiğinde arkasından söversin, kötü yönlü eleştirirsin vs. ama bu adamı eleştiremiyorsun resmen. çünkü o daddy cool.
3750
özledik. çok özledik. şimdi olsaydın da varsın seni 11'e almasalardı. tribünde ona buna şaka yaparken görseydik oyunun durduğu anlarda, ya da kızınla ve eşinle sohbetini görseydik devre arasında, hiç olmadı o siyah galatasaray beresini takıp dursaydın lan sadece. bilseydik ki istanbul'dasın, bizimlesin. gene gelirsin dimi harold? hadi be.