insanların partilerin ve siyasi akımların ayrımını yapamadığını gören ve üzülen taraftardır.
* şimdi herkes sadece akp deyip kesip atıyor olayı ama işin aslı öyle değil. futbolcu hakan şükür'e ne kadar büyük hayranlığım varsa, bu şöhretini gülen cemaati'ne vakfeden hakan şükür'e de o kadar nefretim var. bakın akp dedim mi? demedim tabii ki; çünkü yakından takip edenler bilir ki akp birkaç siyasi akımın birleşiminden doğan bir partidir ve hakan şükür ise bunların en sevmediğim iki kanadından birinde bulunuyor şu anda.
bir insanın pozitif yönleri vardır, negatif yönleri vardır. hakan şükür'ün pozitif yönleri üç aşağı beş yukarı bellidir galatasaray taraftarı için. siyasi görüşleri de bir kısım galatasaray taraftarını rahatsız ediyor, ki çok normal. bu aslında hayal kırıklığıdır, bu kadar yetenekli bir adamın daha düzgün görüşlerinin olması mutluluk verici bir olay olur o insanlar için. hakan şükür bir seçim yaptı ve girdiği işin içinde futboldaki gibi sivrilmek istedi ama yetersiz kaldığı noktalarda bile fikir beyan etmekten geri durmadı; keşke bu kadar kendini ön plana atmasaydı. futbolcuyken forvet olması neden kendini öne attığını açıklıyor aslında. futbolcuyken kendisine gelmiş geçmiş en büyük futbolcu olma fırsatını veren bu özelliği, hakan şükür'ü bir kısım galatasaray taraftarının gözünde bitirdi.
bir de şu siyasi görüş>x spor kulübü mantığını anlamıyorum; tabii ki öyledir, aksi çok eğreti görünüyor gözüme. ne yaparsanız yapın siyasi görüşünüz ağır basacaktır. misal son yaşanan şike davasında bir kısım fenerbahçe taraftarları belli bir siyasi görüşün öne çıktığı bir tavır sergiledi. siz sanıyor musunuz ki "fenerbahçe cumhuriyet'in kalesidir" sloganını her fenerbahçeli benimsedi? birçok fenerbahçe taraftarı bu kesimin yanında durmadı, hatta karşısına geçti. neden biliyor musunuz? siyasi görüşleri yüzünden. o sloganı atanlar da siyasi görüşleri yüzünden kalkıştılar bu işe. aziz yıldırım tarafından da desteklendi onlar; suyu bulandırdılar çünkü, siyasi iktidarı rahatsız edecek yapılanmalar ortaya çıkacaktı.
fenerbahçe taraftarı ile aramızda fark varmış gibi gösterilmeye çalışılsa da günlük yaşantıda bir gram fark yoktur aslında. bu kitlelerin arasındaki tek fark spor müsabakaları yüzünden oluşuyor. onun da tahammül sınırlarının üstünde seyretmesinin sebebi medya tarafından düşmanlığın pompalanması. iş o kadar çirkin bir hal aldı ki, beni spordan soğuttu artık. galatasaray'ın güzel futbolu, futbol denen gösterinin heyecanı, başkalarına olan nefretin ardına düşmüş durumda.
biraz uzun bir örnekleme oldu ama hakan şükür hakkındaki ayrımı daha iyi anlamak için bu konu hakkındaki tüm durumları iyi analiz etmek gerekiyor. analizler sonrasında ulaşacağınız neticeler hep "siyaset>futbol"u gösterecektir. okuduğunuz için teşekkür ederim.