yaptıkları için değil yapmadıkları için bugün çocukluğunda gönül verdiği, tribünlerinde gırtlak patlattığı, kariyerini harcadığı, müzesine bilimum kupa tarihine de 250 civarı gol kazandırdığı takım tarafından, hem de başrollerden birini oynadığı tarihinin en büyük başarısında bile yok sayılan kişi.
onun yaptığı şeylerin aynısını yapan ancak bugün "aslan", "kaplan", "vatan evladı" olarak onore edilen; elini, kolunu ve bilimum uzvunu sallaya sallaya memlekette gezen binlerce insan var. ülkenin en tepesinden tut en kıytırık mevkideki insana kadar bu böyle.
darbe girişimi başarısız olunca, daha doğrusu devleti paylaşamayan iki zümrenin iktidar kavgasını karşı taraf kazanınca saf değiştirmedi. örneklerini çokça gördüğümüz üzere tek bir kelime ile bile kendini kurtarabilme şansı varken bunu yapmadı. çok argo tabir belki hakaret olacak ama yaladığı götü değiştirmediği için terörist sayılıp ülke tarihinden silinmeye çalışılan bir figür aslında. basit bir banka hesabının bile duruma göre terörist sayılmak için yeterli olabildiği bu ülkede çıkıp da o kelimeyi söylemiş olsaydı bugün, tıpkı 20 küsur sene önce sami yen'e astırdığı pankart gibi göğsünü gere gere bu ülkede gezebilecekken yapmadı bunu.
sikindirik bir banka hesabının komisyon ücretinin "terör örgütüne yardım ve yataklık" delili olarak kabul edilebildiği ortamda zamanında belki de akıttığı milyonlara rağmen masum sayılmayı vicdanına yedirememiştir, kim bilir?
adam ülke tarihinin en büyük terör örgütünün bayrakçısı olmuş, onda vicdan ne gezer diyenler olacaktır elbette.
bunların kendi içinde kavgaya tutuşup da birbirine girmesi çok değil bir 5 sene daha gecikseydi muhtemelen bugün bunlarla hiç teması olmamış insan sayısı ülkede bir elin parmakları kadar falan olacaktı. yani bu skalaya göre ülkede vicdan sahibi olan insan sayısı da bir elin parmakları kadar olacaktı...
hakan şükür benim çocukluk kahramanlarımdan biriydi. hala da öyle...
bu ülke sporunun gördüğü en büyük isimlerden biri. türk futbolunun en büyük kariyerlerinden biri. türkiye liglerinin en çok gol atan futbolcusu. bunları en fazla görmezden gelmek mümkün, silmek değil...
hakan şükür taa o zamanlarda neyse şimdi de öyle...
sakarya'da bir lise öğrencisiyken okuldan alınıp çıktığı kupa maçında dönemin en büyük kalecilerinden biri olan toni schumacher'e gol atarken de aynıydı...
galatasaray'da her sezon torba torba gol atarken de, yerli van basten diye anılırken de, sonrasında hakan şükür tipi santrafor deyimi ortaya çıkarken de aynıydı...
beğendiği bir üniversite öğrencisini, araya dönemin başbakanını sokup zorla nikahına alırken de aynıydı...
torino'ya gittiğinde seccade istedi diye haber yapılırken de aynıydı...
recep tayyip erdoğan'ın kıldığı nikahında fetullah gülen şahit olurken de aynıydı... nedense o masada bugün terörist(!) sayılmayan tek bir kişi var...
her ramazan "hakan'ın gol orucu" esprileri yapılırken de aynıydı...
"ne istediler de vermedik" zamanında milletvekili hatta spor bakanı yapılırken de, hemen öncesinde trt'den aylık 300 bin merkez bankası banknotunu indirirken de aynıydı. o kabineden kaç kişi terörist(!) acaba bugün? ya da trt'nin har vurup harman savurduğu o ücretin ne kadarı örgüte gitmiştir(!)?.
veya bu durum trt'yi komple fetöcü mü yapmıştır?
bugün bu ülkede milyonlarca hakan şükür var aslında. ama daha az ama daha çok aynı eylemleri defalarca işlemiş milyonlarca insan var...
onun bu kadar anılmasının tek sebebi kimilerinin ruhunda ve hatıralarında açtığı derin yaralar. başka birşey değil...
bu tribünlerin futbolcu özelinde çıkardığı en mükemmel tezahüratlardan biri var aslında cuk oturur bu duruma ama malumunuz;
(bkz:
silivri soğuktur şimdi)