bu gece enteresan bir rüya gördüm.
ali sami yen stadı'nın son günüydü. ama beypazarı maçı değil.
eski açıktaydım yine, hagi ve futbolcular sahaya geldi. ben de sahaya daha yakın olmak için
kapalıya geçtim. sonra
hagi geldi.
olgun cafer de yanında.
birden elini uzattı hagi, tokalaşmak için. inanamadım, uzatamadım elimi. herhalde bana uzatmamıştır dedim. sonra durdu öyle bana bakarak. dedim ulan bana uzatmış.
hemen sarıldım eline, boynuna, öpücüklere boğdum orada. dedim ki
sen benim tanrımsın!!! anlamadı. ingilizce söyledim, anlamadı.
olgun cafer'e tercüme etmesini söyledi. o da tercüme etti.
sonra hagi bana baktı, güldü, "tehlikeli" dedi.
dedim senden mi öğrenicem lan ben tehlikeyi?
şaka şaka demedim tabi ki, denir mi
hagi'me?
"olsun, tehlikesi ne ki?" dedim. gülümsedi gitti.
resmen muhabbet ettim lan hagi'yle.
şimdi yolda görsem yemişim karizmasını da bilmem neyini de der, sarılırım sol ayağına. banane, gülsün insanlar bana. zamanında kapalı'dan içeri atladım ben
10'a sarılmak için.
hagi budur.