resim
Gheorghe Hagi
Görev:Teknik Direktör
Takım:FCV Farul
Yaş:59
Uyruk:Romanya
  • 3702
    -(gbkz: "10 numara, takımda çok önemli bir oyuncudur, 10 numarayı bulmak kolay bir şey değil; ama bana göre en iyisi zaferi kazanabilecek takımı kurmak, ruhu vermek en zor olaydır. yaptığına inanacak, devamlılığı olacak bir takım ruhu sağlamak en zor olaydır. çok iyi oyuncu ararsan bulunur, zor ama bulunur. bir planlama içerisinde çalışılırsa mutlaka oyuncu bulunur, benden önce de 10 numara bulunduğu gibi, beni buldukları gibi...")
    "sizden sonra 10 numarayı giyenler için ne düşünüyorsunuz sorusuna verdiği cevap"

    -(gbkz: "hayatım boyunca maçlara karşımdaki rakip en fazla benim oynadığım takım kadar güçlü diyerek çıktım. hiç bir takımı küçümsemedim. hiç bir rakibi gözümde büyütmedim. sahada kimseye boyun eğmedim !")

    -(gbkz: "bu taraftar ölüyü diriltir !") "bizim hakkımızda ne düşündüğü sorulduğunda"

    -(gbkz: "beni mi alex'le kıyaslıyorlar yoksa alex'i mi benimle kıyaslıyorlar ?")

    -(gbkz: "barcelona'da oynarken şatoda yaşıyordum, ama galatasaray'da daha mutluydum")

    -(gbkz: "şu vuruşu izleyin, birazdan gol olacak")

    -(gbkz: "futbol beni bırakmadan ben futbolu bırakmalıyım") "jübile kararını açıklarken"

    tabii ki; -(gbkz: "göt oturur, kafa düşünür")

    -(gbkz: "hayatımı kitaba yazsam böylesine güzel olamazdı")

    -(gbkz: "futbol oynamaktan değil, antreman yapmaktan sıkıldım")

    -(gbkz: "kafamda düşündüklerimi ayaklarımla uygulayabildiğim sürece dünyanın en iyi futbolcusu benim.") "dünyanın en iyi futbolcusu kim sorusuna verdiği cevap"

    -(gbkz: "sen topun üzerinden atla ve kalenin içinden santraya getir") "bülent korkmaz, net bir skorla önde olduğumuz bir maçın son dakikalarında kazanılan frikik sonrası, topun başına geçen usta'nın yanına gider ve topa vurmak istediğini söyler, bu isteğe cevabı"
    dip not: bülent topun üzerinden atlar ve hagi topa vurur; tabii ki gol olur. topu alan kaptan santraya gider.

    -(gbkz: "ne zaman galatasaray kötü, ben var; ne zaman galatasaray iyi, ben yok")

    bir de senin alex'le karşılaştırıyorlar değil mi? allah akıl fikir versin.

    tanım: efsane. özledik be gica...
  • 3704
    izlediğim günden beri hayranı olduğum futbol azizi. saha içinde ve oyun esnasında futbolu özellikle de topla oynamayı ne kadar çok sevdiğini bir çocuk gibi sevinerek oynamasından rahatlıkla anlayabileceğimiz futbol kişisi. daha 1991 yılında "real madrit f.c madrit" adresine yazdığım tarzanca ingilizcesi mektuba cevap verme ve bana posta ile forma gönderme nezaketinde bulunmuş müstesna futbol insanı.
  • 3707
    sabah sabah yine denk geldiğim efsanemiz.

    arkadaş şu asiste, şu akıla, şu tekniğe, şu oyun görüşüne bakar mısın?

    http://www.youtube.com/watch?v=khyka4cOocE

    galatasaray yönetimi derhal bir karar alıp tüm futbol yaş kategorilerindeki orta saha oyuncularına günde 1 hagi maçı izlettirilmesi kuralını koymalı. sabah idman öncesinde veya sonrasında 1 hagi maçı izlemeli ve feyz almalılar.

    şu adamı izlemiş olanlar şimdilerde soytarıların oynadıkları oyuna futbol demek zoruma gidiyor arkadaş.
  • 3710
    küçüktüm daha. anadolu lisesinin orta bölümündeyim henüz. tam ergenlik çağı. rezillik tabii halimiz. bıyık çıkıyor, sakal zorluyor, kızlar reddediyor, kabul eden arada bir öpüşüyor falan. hayattaki her gün aynı gibi. lig bitmiş, fenerbahçe şampiyon olmuş, yaz ayları sıkıntılı geçiyor. fatih terim gelmiş takımın başına. tamam umutluyuz ama henüz onun neler vereceğini de bilmiyoruz. saunders gitmiş, kalede hayrettin, defansta van gobbel falan derken günlerin tadı tuzu yok. yazlıktayım o sıra. sabah akşam top oynuyoruz. spor basınının yalanları ile avunuyoruz. hagi geliyor yazıyorlar. hagi lan! bu kadar da atılmaz diyorum. hani şu iki sene önce dünya kupasında oynayan adam. hani barcelona'da oynayan top cambazı. olacak iş değil. sonra bir gün çıkıp geliyor hagi. acayip seviniyorum. basında yaşlı deniyor, emekliliğe geldi deniyor, zaten iyi olsa barça bırakmazdı deniyor. abuk subuk laflar bitmiyor. hiç canımı sıkmıyorum. hagi lan bu! boru mu?

    sonra sezon başlıyor. tsyd iyi geçmemiş ama olsun. takımda hagi var. van'da golünü yazıyor. ali sami yen'de trabzon'u frikikten avlıyor. hagi var oğlum takımda. ha-gi. inanamıyorum. ali sami yen'de fener'den 4 yiyoruz ama olsun lan! hagi var takımda. sonra hagi yavaş yavaş sadece takımda olmadığını gösteriyor. o galatasaray'a değil, hepimizin hayatına dokunuyor. istanbulspor maçında ağlayan adamla, izmir'de okuyan bir çocuk aynı adama tapıyor. hayatlarımıza dokunuyor hepimizin işte. bir kere de değil, her gün böyle geçiyor. her sezonu onun golüyle açıyoruz. her zor anda o çıkıyor ortaya. takımı fırçalayan da o, ipten alan da. hagi var oğlum arkamızda. boru mu?!

    yani ben nasıl anlatayım şimdi sana olan sevgimi be hagi. mümkün değil ki bu. benim için dünyanın en iyi futbolcusu desem yeter mi ki? yetmez elbette. seni ailemden biri gibi, abim gibi seviyorum be abi! hala her sene formalarımın arkasında senin adın var. hala bir konuda hayal kırıklığına uğradığımda neden hagi diyorum ben. hala seni arıyorum her yerde. ne güzel ailemizsin sen be hagi.
  • 3712
    kendisinden utanarak sıkılarak yerin dibine girerek özür diliyorum. meğersem zamanında ben de şimdilerde fatih terim'e yapılanların benzerini yapmışım. hakkında atıp tutmuşum. zamanın yönetiminin oyununa gelmişim hagi'nin kullanıldığını anlamamışım. evet hagi iyi bir teknik direktör değil bunu her zaman söylüyorum ama galatasaray'ın çok büyük bir efsanesidir. ben onun efsaneleğini unutup teknik direktörlüğünü vurmuşum ve saygısızca davranmışım. duygusallığı bir yana bırakmışım. siktiğimin kurumsallaşması benzeri ruhsuz davranmışım. kusura bakma hagi.
  • 3713
    galatasarayla ile ilgili 2 kere çok doğru karar vermiştir. ilki galatasaray'a ilk geldiğinde evet diyerek ikincisi ise fatih terim'den sonra gelmeye hayır diyerek. çünkü bu yönetim onu kullanacaktı. sezon sonuna kadar idare etsin diyecek ve sezon sonunda postalanacaktı. fatih terim'in gidişini ancak hagi'nin gelmesi biraz teselli edebilirdi. hagi başarısız da olsa taraftar çok fazla tepki vermezdi. çünkü hagi'ye saygısızlık etmek istemezlerdi.

    yönetim akıllı tabili hagi'yi ilk alternatif olarak düşündüğü için ama hagi'de akıllanmıştı. bravo hagi.
  • 3714
    galatasaray'ın başına iki kez gelmiş ve geldiğinde de süper yetenekli (!!!) (ribery hariç) futbolcularla oynayarak ilk sezonunda başarılı ikinci sezonunda başarısız olmuştur. kendisi ile ilgili hayalim hep yedek kulübesinde fatih terim'in yardımcısı olarak durması ve sonrasında takımın başına geçmesi idi ama o direkt ilk adam olarak başlamak istedi.
  • 3717
    kötü bir sonuç sonrası kendimi yine videolarını izlerken bulduğum gelmiş geçmiş en büyük futbolcu. futbolu bırakalı 10 küsür yıl olmuş hala galatasaray taraftarının yüzünü güldürüyor, dertlerini unutturuyor. hani dokunulmaz muhabbeti var ya benim dokunulmazım hagi'dir. mesih benim lan desin saniye tereddüt etmem kılıç kalkanı kuşanır hizmetine girerim. seçimde adayım desin aday adayı broşürlerini sokak sokak dağıtırım. bundan böyle coca cola yasak sadece le cola içilecek desin evin bir odasını le cola deposu yaparım. tek sözü yeter yakarım roma'yı da yakarım*. çünkü biz hagi'yi gönülden seviyor, gönülden destekliyoruz. biz aşığız, aşkın da tarifi yoktur.
  • 3718
    eğer bu takıma bir sportif direktör lazımsa, bu görev tarihimizin en iyi oyuncusundan başka kimseye yakışmaz. efsanemiz, göz bebeğimizden başka kimse şu durumda daha iyi yapamaz. kendisine olan vefa borcuzumuzu da ödemiş oluruz böylece. hem takım kötü durumda sayılmazken kendisine böyle ciddi bir görevi vermemiz onun " ne zaman galatasaray kötü, ben var, ne zaman galatasaray iyi, ben yok " lafına karşı da şöyle güzel bir borç ödemiş oluruz. abi cidden söyleyin, tamam teknik direktörlüğü iyi sayılmaz ama sportif direktörlük gibi kritik görevi bence futbolculuğu kadar iyi yapacaktır. bence düşünülmeli. yalnız cidden aşırı güzel olur, abi hagi bütün ömrünü bu klüpte geçirmezse ben kendimi mutsuz ölmüş olarak sayacağım. bir böyle hafif adı yoklansa bile eminim ki benim gibi düşününlerin fazlalığı kamoyunu da yönetimi de yönlendirecektir. ah bir gram da olsa adı geçse şu mübarek görevde adı.. ah.. ahh
  • 3721
    kulübümüzün bir yerinde bulunması gereken efsane. gönül ister ki teknik direktör olsun. bir kerede sağlam iyi bir takıma gelsin hocalık yeteneklerini sergileyebileceği ama maalesef mümkün olmuyor bu.

    sportif direktör arıyoruz dedikoduları dönüyor. hagi'den doğru isim mi var galatasaray için ? hem uluslararası reputasyona sahip hem florya'yı ülkemizi bilen dünyaca ünlü bir isim. bu tanıma uygun ya popescu var ya da hagi. tabi gönül hagi'yi ister. bakalım görelim neler olacak.

    ama tutupta sportif direktörlüğe saçma sapan bir isim gelirse yani daha domestik enteresan bir adam, artık hiç birşey demem mevcut yönetime. zaten şu an da diyecek bişe bulamıyorum da o ayrı bir mesele.
  • 3724
    sevdiklerimizi iyi yanlarıyla da, kötü yanlarıyla da objektif bir şekilde ele alabiliyor ve sonuç olarak onlara olan sevgimiz değişmiyorsa bence onları gerçekten seviyoruz demektir. yani bana göre sevmek, bir kişinin yaptığı her şeyi beğenmek, beğenilmese de beğenmeye çabalamak değil, o kişiyi sevgiden bağımsız olarak hem olumlu hem de olumsuz yönleriyle dürüstçe ve rahatça ele almaktır. o yüzden örneğin fatih terim'e yönelik güncel eleştirilerin kendisini sevmekten bağımsız olması gerektiği gibi gheorghe hagi'nin bazı hataları da bu kapsamda ele alınmalıdır. alınmalıdır ki kendisini hem iyi, hem de kötü yanlarını bilerek, o şekilde kabul ederek sevelim ve benimseyelim. bu şekilde sevgi daha gerçekçi ve güçlü olur, yoksa sırf kendisini sevdiğimiz için yaptığı her şeyi doğru bulma eğilimi gösterirsek bu durum tapınmaya gider ki bana göre fani varlıklar için uygun bir sevgi şekli değildir.

    gheorghe hagi'ye yönelik aklımda kalan iki tane olumsuz olay var, ilki taraftara "hırsız" demesi. "hırsız var" diye feryat etmek başka, "hırsızsınız" demek başka. bu açıdan commandante bir telaffuz hatası da yapmış olabilir, öfkesine yenik düşüp taraftara yönelik bir ithamda da bulunmuş olabilir; hatalıdır ama kesinlikle suçlu falan değildir. özürlük bir durum bile yok yani canı sağ olsun.

    ikincisi misimovic olayı. bence gemileri yakma konusunda acele etti. bu kadar maliyetli bir oyuncuya bence kim olsa kısa bir aradan sonra ikinci bir şans verirdi ve onu kazanma yoluna giderdi, sonuçta futbol bu yani herkes insan fakat gheorghe hagi vermedi. bir misimovic değil bin misimovic sana kurban olsun fakat bir teknik direktör olarak bence gereğinden fazla hiddetli davrandı. sakız da çiğnemiş olabilir, lakayt da olabilir fakat nasıl ki fatih terim ve yönetim felipe melo-albert riera kavgası gibi son yılların belki de en büyük krizini ustaca çözdülerse kendisi de misimovic'e karşı yapıcı olabilirdi çünkü o dönem takımın gerçekten bu tipte bir oyuncuya ihtiyacı vardı ve kendisini kazanmak bizi kaybetmekten daha kârlı çıkarırdı.

    gheorghe hagi'ye güzelleme yapacak olsak sayfalar almaz fakat bunlar da aklımda kalan buruk anılar, sadece paylaşmak istedim.
  • 3725
    kişisel görüşüme göre galatasaray tarihinin en büyük efsanesidir. ötesi yok. kişisel menfaatlerini her zaman galatasaray'ın gerisinde tutmuş, yönetimlerin çakallıklarına rağmen her zaman elini taşın altına koymuştur. kıçı kırık alex'in bile heykeli varken, kendisinin boy boy büstleri yapılmalı ve tapılmalıdır. futbolun peygamberi lan bu adam. ötesi yok. keşke altyapı kendisine emanet edilse.
App Store'dan indirin Google Play'den alın