galatasaray'ımızda yaşanması garip falan olmayan aksine sevindirici olan bir şey. hiç bir başarı olsa nolur, olmasa nolur diye değerlendirilmemelidir. zaten öncelikle o branslardan getiri sağlayabilmek için maddi kaynak sağlanmalıdır ki basarı elde edilsin ve o branştan söz edilsin insanların haberi olsun o branşında seyircisi olsun. o branşlara binlerce izleyici gitmesi için önce o branşlara gereken önem verilmeli, yatırım yapılmalı. durup dururken hiç bir spor dalına bir anda binlerce milyonlarca izleyici çıkmaz.
aslında işin kötü yanıda o dur zaten. çoğu galatasaray veya x takımının taraftarıyım diyen insan aslında sadece futbol takımının taraftarıdır diğer branşlardan haberi bile yoktur. 300-500 kişi takip eder onları sadece. ama taraftar sayısıyla paralel olarak yatırım yaparlarsa çoğu brans yok olur ve çoğu kişinin sandığı gibi futbol kulübü haline gelir çoğu spor kulübü.
fenerbahçe'ye çoğu branşta mağlup olmamızında nedeni maalesef bizden daha çok yatırım yapmaları ve önem vermeleridir. yani gerekli önem verilirse söylenildiği gibi gelene gidene yenilmeyiz hiçbir branşta.
ayrıca galatasaray'ın hiç bir zaman tek(!) branşı veya asıl(!) branşı futbol olmamıştır galatasaray spor kulübü olarak kurulmuştur futbol kulübü olarak değil. hiç bir zamanda tek hedef futbol olmamıştır, olamaz...
(bkz:
galatasaray i sadece futbol kulubu zannetmek)
iyiki yönetimimiz de bu düşünceye sahip değiller, hızla kurumsallaşıyoruz ve projelerin ekonomik karşılığını alıyoruz. her branşa ayırabilecek yeterli bütçemiz olacak ve böyle düşünenlere rağmen amatör branşlarda gelişecek.
edit: konuyu açan arkadaş entrysini sildiği için bu entryden pek bir anlam çıkartılamayabilir.