---
alıntı ---
''aslında çok basit bir hamle gerekirdi... almanya’da fenerbahçe ile oynayacaksınız. takımı toplayıp bunun ne demek olduğunu anlatacak bir toplantı tertiplemek, genel bir “maç günü stratejisi” oluşturmak ve geliştirmek zor değildi... bir telefonda iki motosikletli polis eskortu sağlanır, stada hangi kapıdan girip hangi kapıdan çıkılacağı tespit edilir, en ufak ayrıntısına kadar bir “derbi dizaynı” yapılabilir ve derede boğulmak bir kez daha yaşanmamış olurdu... siz; kadıköy’e gitmeyi, orada konuşlanmayı, kenti ve ilçeyi güvenlik, vilayet, stat koridoru konularında örgütleyemediğiniz için, beceremiyorsunuz. kadıköyleri, orada olmanın ağırlığını koyamadığınız için kaybediyorsunuz. sahada oynanan oyunla değil...
sadece bu iş; “tek ön libero veya forvet arkası kim oynardan, hatta daha çok koşalım arkadaşlardan” öteye bir örgütlenme ve ortak hareket etme bilinci gerektirdiği için beceremiyorsunuz... gitmeyi ve oynamayı bilmiyorsunuz, ama takımı sağlıklı bir biçimde geri döndürmeyi becerememeniz ayrı bir sıkıntıdır. mesela fenerbahçe otobüsüne bir galatasaray formalı yanaşamaz bile, ama sizin dibinize fenerbahçe formalı biri gelip sizin kimyanızı bozabilir.
bunu bile önleyemiyorsunuz... pahalı olabiliyor, en ünlü hocalı da olabiliyor ama en “organize” olamıyorsunuz...''
ümit aktan
http://www.turkiyegazetesi.com/...detay.aspx?id=456103---
alıntı ---