farklı bakış açılarıyla farklı sonuçlar ortaya çıkarabilecek durumdur. ama ciddi ciddi uzayıp sağlam bir tartışma
* konusu olabilecek durumdur.
açıklamak gerekirse; iki farklı bakış açısı geliştirirsek
* birincisi memleketinin takımını tutmak başlığa uygun bir bakış açısı yamulmuyorsam. evet ben izimirliyim ve ligimizde 4 ankara takımı, yok bilmem ne takımı yok torpille birinci lige çıkmış x takımı bunlardan ziyade kendi şehrimin takımını orada görmek isterim ve galatasaray izmir'e geldiğinde canlı canlı izlemek isterim. ayrıca karlı buzlu sahalarda oynamaktan, ortalama 1000 kişiye bile oynamayan takımlardan, mesafe olarak çok uzak şehirlerdense bir izmir takımının birinci ligte oynaması daha hayırlıdır ve bu yüzden desteklemeye bile giderim.
ikinci bakış açısı yabancı takım tutmak. tutmak değildir o desteklemektir, sempati duymaktır. 2010 dünya kupasına gidemiyoruz ama bir çoğumuz maçları izleyecektir. hangi modda izleyeceğiz aman kim kazanırsa kazansın ya da gol oldu of ben bu takımı tutmuyorum sevinmeyeyim tarzı amaçsız mı izleyeceğiz. bu açıdan bakarsak şampiyonlar liginde bu sene yokuz gerçi uzun süredir yokuz; barcelona'nın uzay futbolunu desteklemeyelim mi gerard'ın uzaktan attığı şutları alkışlamayalım mı? izlediğimiz maçları amaçsız heycansız öylesine boş gözlerle mi izleyelim. nasıl, olmadığımız dünya kupasını daha izlenebilir kılacağız; arjantinmiş, italyaymış, brezilyaymış illa birine sempati duyacağız ve destekleyip o turnuvayı daha izlenebilir hale getireceğiz. ama hiçbirimiz italyan arjantinli ya da brezilyalı olmayacagız. misal, liverpol - arsenal maçını izlerkende liverpolu yada arsenali tutuyoruz anlamına gelmez beğendiğimizi destekliyoruz ama sonuna kadar galatasaray'lıyız eskiden
* derdik ya hani kessen sarı kırmızı akar öyle ama futbolun heyecanı burada biri kazanacak biri kaybedecek kazanan tarafta olup futbola bağlı kalmaya ve futbolu daha izlenebilir hale getiriyoruz.