gururumuzdur...
kızmayın şimdi, dalga geçmiyorum... cidden gururumuzdur. neden?
100'üncü yılında şampiyon olmayı başaran 2 diğer sözüm ona "büyük" takım mevcut. birisi her fırsatta "türkiye'ye şikeyi getiren takım galatasaray'dır" diyen
fenerbahçe, diğeri de sıkıştıkça "şerefli ikincilikler" diye zırlayan
beşiktaş.
bu iki takımın da 100'üncü yıllarında şampiyon olmak için ortalığı nasıl velvereye verdiklerini çok iyi hatırlıyoruz. 100'üncü yıl muhabbeti zaten beşiktaş'la ortaya çıkmış bir goygoy. neden? 1903'te kurulduklarını iddia ettiklerinden (ki futbol şubesi 1909'da kurulmuştur) ilk olarak 100 yaşına onlar girecekti.
girdiler... ama o seneki şampiyonluk cidden içlerine siniyor mu bilemiyorum. takdiri okuyanlara bırakıyorum.
diğer camia ise zaten "sonuca giden her yol mübahtır" mantığıyla hareket ettiği ve 100'üncü yıl şampiyonluklarından 2-3 sene sonra şike davasından hüküm giydikleri, hatta o hükmün "delillerin toplanma biçimi dolayısıyla usülen" bozulmasını bile aklanma olarak niteledikleri için söylenecek çok bir şey yok aslında...
ha biz neden gurur duymalıyız?
- türkiye spor ve futbol tarihinin tartışmasız en başarılı camiası galatasaray... kazandığı şampiyonluklar, kupalar, avrupa başarıları, vizyonu, hatta buna ek olarak lobisi de en güçlü camiadır...
buna rağmen, 100'üncü yılında şampiyon olamayan bir camianın aslında o yüzüncü yıllarındaki şampiyonluklarla gurur duyan camialara verdiği bir net mesaj vardır;
- eğer başarılarıma sizler gibi haram karıştırmayı göze alsaydım ben de 100'üncü yılımda bir şekilde şampiyon olurdum... ama demek ki karıştırmıyormuşum...
bu bir damga gibi kazınmalıdır akıllara.
o dönem 100'üncü yıl goygoyu o kadar ses getirmişti ki bazen hala "ama siz 100'üncü yılınızda şampiyon olamadınız" diyebilen geyiklere rast geliyoruz. ha benim tikimde değil o ayrı mesele ama o sene şampiyon olamamış olmamız benim için bir "gurur" vesilesi...