1
aslında "galatasaray yönetiminin ve galatasaray futbol takımı teknik heyetinin taraftarı ayan beyan kandırması ve taraftarla kafa bulması" şeklinde olması gerekiyordu başlığın ama karakter sınırına takıldık.
gün geçtikçe ayan beyan ortaya çıkan durumdur. ilk günden beri bu yönetimi gözüm tutmadı fakat artık nefret etme derecesine geldim. şu an sözlükte tahmin ediyorum ki herkesin ortak olarak katılacağı bir gerçek var. eğer bu yönetim şampiyonluktan sonra: "kulübün mali durumu ortada. uefa'dan ceza almamamız için mali kriterlere uymak zorundayız. bu nedenle önümüzdeki sezon için harcama yapamayacağız. taraftarımızın bundan sonra daha çok desteğine ihtiyaç duyuyoruz. bu zorlu dönemi hep birlikte aşacağız." deseydi, eminim ki çoğunluk buna ses çıkarmazdı. eyvallah derdi ve elinden geldiğince kulübe maddi destek sağlardı. en azından beklentisini belli bir seviyeye indirirdi. destek olurdu. belli bir hedefe yönelik adımlar atıldığının bilincine varıp, güzel günler için sabrederdi. ama bu yönetim ne yaptı? "salı günü transfer bombaları patlayacak" dedi! buradan o meşhur salı günü için sen gelmez oldun adlı şarkıyı yolluyorum. şampiyonluğun üzerinden 50 tane salı günü geçti, bugün yeni sezon başladı fakat hiç bir eksik kapatılmamış durumda. ne plan var ne program.
"basketbol takımı için görülmemiş büyüklükte bir sponsor bütçesi ayarlayacağız!" dedi. ancak açıklanan rakamlar tam bir komedi. daha doğru düzgün kadro kurulacak bir ortam dahi yok basketbol şubesinde. olan maaşından feragat eden ergin ataman'a oluyor. yazıktır günahtır.
melo ve sneijder'in sözleşmelerinin bir türlü sonuca bağlanamaması olayı var mesela. sen koskoca galatasaray kulübüsün. bir oyuncuna sahip çıkamıyorsun, menajerlerin oyuncağı haline geliyorsun. melo'ya inter teklif mi yaptı? sen teklifi beğenmedin mi? bitir kardeşim o işi orada o zaman. adam ne para istiyorsa da ver. daha iyisini bulacak halin de yok. işi böyle uzattın da ne oldu? adam form tutacak diye 1 ay bekleyeceğiz şimdi. sneijder meselesi var daha. adam zamsız bir şekilde sadece kontrat uzatılmasını istedi. senin sabri evladın yapmadı o fedakarlığı. sen daha adamla masaya oturmadın lan. masaya oturmadığın adam da senin şu anda az da olsa bir kredinin olmasını sağlayan, 4. yıldızı getiren sneijder.
hamza hocaya gelelim. kendisini burada en azılı savunanlardandım geçen sezon. ama artık geçen sezon geride kaldı. geçen sezonu olacak olacaklarla bilmemneyle atlattık. bu sezon yemez bunlar hocam. bugün sivas'tan 2 gol yiyen, yarın bayern'den 10 tane yer. geçen gün demiş ki, "medyada yanlış bir algı var. galatasaray istediği oyuncuyu alacak güce sahiptir." e kardeşim o zaman bu taraftarın senden ibrahimovic'i beklemesi en büyük hakkı. sen entry'nin başında bahsettiğim gibi hem mali durumla ilgili açıklama yapmıyorsun taraftarı aydınlatacak şekilde. sonra maxi pereira'yı alacak paramız yok diyorsun. hatta ve hatta maxi pereira'nın sabri'den kötü olduğunu iddia eden bir sportif direktörle çalışıyorsun. sonra bunların üzerine sabri'ye zamlı kontrat yapıyorsun. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? o zaman hakkaten bizim çarçur edecek paramız varmış demek ki. alın amk o zaman ibra'yı. neymiş burak'ı küstürecek forvet alamazmışız. burak kim oluyor pardon da? galatasaray kulübünden daha büyük biri değil burak. maaşlı çalışanı sadece. böyle saçma sapan bahaneler uyduracağınızı dürüst olun. transfer yapamıyoruz deyin. bu iş bitsin. kimse de ağzını açmasın. ama nerede o yürek? varsa yoksa paraları evlatlarımıza saçalım, jem'lere falan gömelim kontratları...
geride kalan 2 haftayı ibra goygoyu ile iyi oyaladı yönetim. şimdiki oyalama malzemesi ise finansal fair play toplantısı. neymiş efendim bu toplantıdan sonra artık transfer yapabilecekmişiz. nasıl bir toplantıysa bir türlü gerçekleşmek bilmiyor amk. robert pires'in uçağı ya da haim fresco gibi efsane olur bu toplantı da ben söyleyeyim. bu toplantının tarihi ne hikmetse sürekli öteleniyor. güya bugün olacaktı ama bu sefer de 21 ağustosa ertelenmiş. ha gayret yönetim. bi 10 gün daha ötelerseniz transfer dönemini kazasız belasız atlatıyorsunuz. hadi göreyim sizi.
15 ağustos 2015 sivasspor galatasaray maçı sonrası hamza hoca diyor ki, ilk haftadan puan kaybı iyi oldu, eksiklerimizi erkenden görmüş olduk. hocam sana saygım sonsuz da, sen bizimle dalga mı geçiyorsun allah'ını seversen? biz 2 aydır hatta daha uzun süredir görüyoruz o eksikleri zaten. bugün sahaya bakıyorum, olcan, umut, bilal, sabri... kim ulan bunlar? kim ulan söyleyin bana ya kim ulan bunlar? 110 yıllık camiayı çemişgezekspor'a çevirdiniz ulan. rezil ettiniz 100 yıllık çınarı allah kahretsin. sinirimden elim ayağım titriyor şu an. sneijder çıkıyor burak giriyor. yasin çıkıyor umut giriyor. şuraya bak. olcan 90 dakika sahada kalıyor. anadolu topçusu bile olamayacak adamlar resmen kadroyu istila etmiş durumda. umut denen düz yolda yürüyemeyen adam, takımın gol umudu olarak oyuna dahil oluyor. yabancı sınırı kalkmış, biz utanmasak 2 yabancıyla falan oynayacaz. ulan çok mu zor şu amk yerinde yerli çöp futbolcuları anadolu takımlarına sepetleyip, yerine 2-3 tane podolski gibi maliyeti az, tecrübeli oyuncu almak ve 2-3 de carole ve jose gibi genç maliyetsiz adam almak. 2 aydır düşünüyorum. şunu yapamamanın sebebi nedir ya? para yok demiyorlar. herkesi alırız ne olacak diyorlar. sonra bakıyorsun sahada hala sabri var. kandırılıyoruz ayan beyan. şu takıma sağ bek almamak bu camiaya yapılmış bir ihanettir. sabri'nin sahadaki rezilliklerini görmemek körlükle bile açıklanamaz. başka bir vaka bu. orta saha rezalet. defans rezalet. forvet yok. bruma, amrabat gitti. takımda kanat kalmadı. bu nasıl planlama ya? ben bu kulübü hiç bu kadar aciz durumda görmedim. allah kahretsin ya allah kahretsin.
hadi transferi de geçtim. daha forma sponsoru yok. sezon başladı halen sponsor falan yok ortada. o da başka bir rezalet de işte sıra gelmiyor anasını satayım hepsini saymaya.
bir dediği bir dediğine uymayan, son derece tutarsız bir yönetim. yetersiz bir teknik heyet. yetersiz kadro yapılanması... yönetim, medyaya sunulan ısmarlama haberlerle, sürekli ortaya atılan oyalama amaçlı iddialarla taraftarı kandırıyor. tabi biz de taraftar olarak buna adam akıllı ses çıkartmayarak ekmeklerine yağ sürüyoruz. tek vücut olup gür bir sesle bu gidişe bir dur demeliyiz aslında. adamlar resmen ayakta uyutuyorlar bizi. 1 aya yakın zlatan bekledi taraftar. 1 aya yakın zlatan haberleri süsledi manşetleri. kulüp tek bir kelime etmedi. 1 ay geçtikten sonra lütfen bir açıklama geldi yönetimden. ilgilenmiyoruz dendi. bunu demek için 1 ay beklediler yani. bu karaktersizliktir. ben 21 yaşındayım. başarısız başkanlar gördüm. özhan canaydın dönemini yaşadım. başarısız bir başkandı belki ama karakter vardı. efsane 2006 şampiyonluğundaki son maçın sonunda, şampiyonluğu ilan ettikten sonra, soyunma odasında bir konuşması var adamın. dinlerken göz yaşlarımı zor tutarım hep. adamın karakteri vardı. o karakteri şimdi ara da bulasın. ulan adnan polat da başarısızdı falan ama en azından 20:45'de şampiyonuz dedi ve oldu. * daha ben şimdiki başkanın tutan bir sözünü hatırlamıyorum. olacağını da zannetmiyorum bu saatten sonra. ne yönetime ne de teknik heyete güvenim kalmadı artık. dalga geçtiğimiz beşiktaş bizden 100 kat daha iyi yönetiliyorlar. bak adamlar 1-2 sezon feda dedi. taraftar sabretti. şimdi iyi bir kadroları var ve bizim alamadığımız gomez'i getirdiler forvete. demba ba gibi bitik adamdan para kazandılar. 2 senedir izlediğimiz rodolfo'yu getirdiler. her şeyden önemlisi eksik bölgelere nokta atışı transferler yaptılar. helal olsun ulan adamlara. fiko fiko dediğimiz adam bizimkilerden daha vizyonlu amk. dengesiz biri olabilir belki ama bu gerçeği değiştirmez. bu çizgilerini bozmazlarsa, yeni stadlarına kavuştuktan sonra onların da arkasına düşeriz bu zihniyetle. zaten bu sezon da net olarak bizden daha iddialılar. 15 gün içerisinde bir mucize gerçekleştirmezsek, eksikleri kapatmazsak, 3.'lük adayı oluruz en fazla. yazıklar olsun bu duruma düşürenlere bu kulübü.
çok uzun bir yazı oldu. gece gece yaklaşık 1 aylık öfkemi yazıya döktüm. sürç-i lisan ettiysem affola. saygılar.
not: hamza hocam, seni severim, sayarım. elde ettiğin başarılara da hem minnettarım hem de büyük saygı duyuyorum. fakat bu süreçte senin de tıpkı yönetim gibi hataların var. eleştiri oklarını üzerine çekiyorsun yaptığın her açıklamada. üzgünüm.
gün geçtikçe ayan beyan ortaya çıkan durumdur. ilk günden beri bu yönetimi gözüm tutmadı fakat artık nefret etme derecesine geldim. şu an sözlükte tahmin ediyorum ki herkesin ortak olarak katılacağı bir gerçek var. eğer bu yönetim şampiyonluktan sonra: "kulübün mali durumu ortada. uefa'dan ceza almamamız için mali kriterlere uymak zorundayız. bu nedenle önümüzdeki sezon için harcama yapamayacağız. taraftarımızın bundan sonra daha çok desteğine ihtiyaç duyuyoruz. bu zorlu dönemi hep birlikte aşacağız." deseydi, eminim ki çoğunluk buna ses çıkarmazdı. eyvallah derdi ve elinden geldiğince kulübe maddi destek sağlardı. en azından beklentisini belli bir seviyeye indirirdi. destek olurdu. belli bir hedefe yönelik adımlar atıldığının bilincine varıp, güzel günler için sabrederdi. ama bu yönetim ne yaptı? "salı günü transfer bombaları patlayacak" dedi! buradan o meşhur salı günü için sen gelmez oldun adlı şarkıyı yolluyorum. şampiyonluğun üzerinden 50 tane salı günü geçti, bugün yeni sezon başladı fakat hiç bir eksik kapatılmamış durumda. ne plan var ne program.
"basketbol takımı için görülmemiş büyüklükte bir sponsor bütçesi ayarlayacağız!" dedi. ancak açıklanan rakamlar tam bir komedi. daha doğru düzgün kadro kurulacak bir ortam dahi yok basketbol şubesinde. olan maaşından feragat eden ergin ataman'a oluyor. yazıktır günahtır.
melo ve sneijder'in sözleşmelerinin bir türlü sonuca bağlanamaması olayı var mesela. sen koskoca galatasaray kulübüsün. bir oyuncuna sahip çıkamıyorsun, menajerlerin oyuncağı haline geliyorsun. melo'ya inter teklif mi yaptı? sen teklifi beğenmedin mi? bitir kardeşim o işi orada o zaman. adam ne para istiyorsa da ver. daha iyisini bulacak halin de yok. işi böyle uzattın da ne oldu? adam form tutacak diye 1 ay bekleyeceğiz şimdi. sneijder meselesi var daha. adam zamsız bir şekilde sadece kontrat uzatılmasını istedi. senin sabri evladın yapmadı o fedakarlığı. sen daha adamla masaya oturmadın lan. masaya oturmadığın adam da senin şu anda az da olsa bir kredinin olmasını sağlayan, 4. yıldızı getiren sneijder.
hamza hocaya gelelim. kendisini burada en azılı savunanlardandım geçen sezon. ama artık geçen sezon geride kaldı. geçen sezonu olacak olacaklarla bilmemneyle atlattık. bu sezon yemez bunlar hocam. bugün sivas'tan 2 gol yiyen, yarın bayern'den 10 tane yer. geçen gün demiş ki, "medyada yanlış bir algı var. galatasaray istediği oyuncuyu alacak güce sahiptir." e kardeşim o zaman bu taraftarın senden ibrahimovic'i beklemesi en büyük hakkı. sen entry'nin başında bahsettiğim gibi hem mali durumla ilgili açıklama yapmıyorsun taraftarı aydınlatacak şekilde. sonra maxi pereira'yı alacak paramız yok diyorsun. hatta ve hatta maxi pereira'nın sabri'den kötü olduğunu iddia eden bir sportif direktörle çalışıyorsun. sonra bunların üzerine sabri'ye zamlı kontrat yapıyorsun. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? o zaman hakkaten bizim çarçur edecek paramız varmış demek ki. alın amk o zaman ibra'yı. neymiş burak'ı küstürecek forvet alamazmışız. burak kim oluyor pardon da? galatasaray kulübünden daha büyük biri değil burak. maaşlı çalışanı sadece. böyle saçma sapan bahaneler uyduracağınızı dürüst olun. transfer yapamıyoruz deyin. bu iş bitsin. kimse de ağzını açmasın. ama nerede o yürek? varsa yoksa paraları evlatlarımıza saçalım, jem'lere falan gömelim kontratları...
geride kalan 2 haftayı ibra goygoyu ile iyi oyaladı yönetim. şimdiki oyalama malzemesi ise finansal fair play toplantısı. neymiş efendim bu toplantıdan sonra artık transfer yapabilecekmişiz. nasıl bir toplantıysa bir türlü gerçekleşmek bilmiyor amk. robert pires'in uçağı ya da haim fresco gibi efsane olur bu toplantı da ben söyleyeyim. bu toplantının tarihi ne hikmetse sürekli öteleniyor. güya bugün olacaktı ama bu sefer de 21 ağustosa ertelenmiş. ha gayret yönetim. bi 10 gün daha ötelerseniz transfer dönemini kazasız belasız atlatıyorsunuz. hadi göreyim sizi.
15 ağustos 2015 sivasspor galatasaray maçı sonrası hamza hoca diyor ki, ilk haftadan puan kaybı iyi oldu, eksiklerimizi erkenden görmüş olduk. hocam sana saygım sonsuz da, sen bizimle dalga mı geçiyorsun allah'ını seversen? biz 2 aydır hatta daha uzun süredir görüyoruz o eksikleri zaten. bugün sahaya bakıyorum, olcan, umut, bilal, sabri... kim ulan bunlar? kim ulan söyleyin bana ya kim ulan bunlar? 110 yıllık camiayı çemişgezekspor'a çevirdiniz ulan. rezil ettiniz 100 yıllık çınarı allah kahretsin. sinirimden elim ayağım titriyor şu an. sneijder çıkıyor burak giriyor. yasin çıkıyor umut giriyor. şuraya bak. olcan 90 dakika sahada kalıyor. anadolu topçusu bile olamayacak adamlar resmen kadroyu istila etmiş durumda. umut denen düz yolda yürüyemeyen adam, takımın gol umudu olarak oyuna dahil oluyor. yabancı sınırı kalkmış, biz utanmasak 2 yabancıyla falan oynayacaz. ulan çok mu zor şu amk yerinde yerli çöp futbolcuları anadolu takımlarına sepetleyip, yerine 2-3 tane podolski gibi maliyeti az, tecrübeli oyuncu almak ve 2-3 de carole ve jose gibi genç maliyetsiz adam almak. 2 aydır düşünüyorum. şunu yapamamanın sebebi nedir ya? para yok demiyorlar. herkesi alırız ne olacak diyorlar. sonra bakıyorsun sahada hala sabri var. kandırılıyoruz ayan beyan. şu takıma sağ bek almamak bu camiaya yapılmış bir ihanettir. sabri'nin sahadaki rezilliklerini görmemek körlükle bile açıklanamaz. başka bir vaka bu. orta saha rezalet. defans rezalet. forvet yok. bruma, amrabat gitti. takımda kanat kalmadı. bu nasıl planlama ya? ben bu kulübü hiç bu kadar aciz durumda görmedim. allah kahretsin ya allah kahretsin.
hadi transferi de geçtim. daha forma sponsoru yok. sezon başladı halen sponsor falan yok ortada. o da başka bir rezalet de işte sıra gelmiyor anasını satayım hepsini saymaya.
bir dediği bir dediğine uymayan, son derece tutarsız bir yönetim. yetersiz bir teknik heyet. yetersiz kadro yapılanması... yönetim, medyaya sunulan ısmarlama haberlerle, sürekli ortaya atılan oyalama amaçlı iddialarla taraftarı kandırıyor. tabi biz de taraftar olarak buna adam akıllı ses çıkartmayarak ekmeklerine yağ sürüyoruz. tek vücut olup gür bir sesle bu gidişe bir dur demeliyiz aslında. adamlar resmen ayakta uyutuyorlar bizi. 1 aya yakın zlatan bekledi taraftar. 1 aya yakın zlatan haberleri süsledi manşetleri. kulüp tek bir kelime etmedi. 1 ay geçtikten sonra lütfen bir açıklama geldi yönetimden. ilgilenmiyoruz dendi. bunu demek için 1 ay beklediler yani. bu karaktersizliktir. ben 21 yaşındayım. başarısız başkanlar gördüm. özhan canaydın dönemini yaşadım. başarısız bir başkandı belki ama karakter vardı. efsane 2006 şampiyonluğundaki son maçın sonunda, şampiyonluğu ilan ettikten sonra, soyunma odasında bir konuşması var adamın. dinlerken göz yaşlarımı zor tutarım hep. adamın karakteri vardı. o karakteri şimdi ara da bulasın. ulan adnan polat da başarısızdı falan ama en azından 20:45'de şampiyonuz dedi ve oldu. * daha ben şimdiki başkanın tutan bir sözünü hatırlamıyorum. olacağını da zannetmiyorum bu saatten sonra. ne yönetime ne de teknik heyete güvenim kalmadı artık. dalga geçtiğimiz beşiktaş bizden 100 kat daha iyi yönetiliyorlar. bak adamlar 1-2 sezon feda dedi. taraftar sabretti. şimdi iyi bir kadroları var ve bizim alamadığımız gomez'i getirdiler forvete. demba ba gibi bitik adamdan para kazandılar. 2 senedir izlediğimiz rodolfo'yu getirdiler. her şeyden önemlisi eksik bölgelere nokta atışı transferler yaptılar. helal olsun ulan adamlara. fiko fiko dediğimiz adam bizimkilerden daha vizyonlu amk. dengesiz biri olabilir belki ama bu gerçeği değiştirmez. bu çizgilerini bozmazlarsa, yeni stadlarına kavuştuktan sonra onların da arkasına düşeriz bu zihniyetle. zaten bu sezon da net olarak bizden daha iddialılar. 15 gün içerisinde bir mucize gerçekleştirmezsek, eksikleri kapatmazsak, 3.'lük adayı oluruz en fazla. yazıklar olsun bu duruma düşürenlere bu kulübü.
çok uzun bir yazı oldu. gece gece yaklaşık 1 aylık öfkemi yazıya döktüm. sürç-i lisan ettiysem affola. saygılar.
not: hamza hocam, seni severim, sayarım. elde ettiğin başarılara da hem minnettarım hem de büyük saygı duyuyorum. fakat bu süreçte senin de tıpkı yönetim gibi hataların var. eleştiri oklarını üzerine çekiyorsun yaptığın her açıklamada. üzgünüm.