• 8152
    maça gidenler için konuşuyorum ; parasından, zamanından, enerjisinden harcayıp şu rezilliği izlemek için zahmet çeken insanlar. ister yuhalar ister alkışlar ne yapsa haklıdır.

    ben istediğimi oynatırım istemediğimi oynatmam egosuyla dört başı mamur fatih terim'in kendilerine yaptığı eziyete katlanmaktadırlar şuan statta.

    feghouli'nin durumunu daha maç başlamadan 30 kişi buraya yazıyor, luyindama'nın patlayacağını maç sırasında 30 kişi buraya yazıyor ama ego zehirlenmesi böyle bir durum işte. sözlük yazarının gördüğünü sen saha içinde 8-10 metreden görmüyorsun.

    eee ikinci yarı feghouli çıkınca ne olacak. bugüne kadar ziyan edilen 10'larca ilk yarıya bir tane daha eklenecek. sezon başından beri hadi sezon başını geçtim kayserispor maçında şu feghouli'nin halini gören bir adamın tekrar onu 11'e yazması için bu takıma garezi olması lazım.

    (bkz: 26 eylül 2021 galatasaray göztepe maçı)

    bakalım bu sefer nasıl bir bahane gelecek maç dönmezse, merakla bekliyorum.
  • 8156
    galatasaray taraftarı olmakla en çok övündüğüm şeylerden biri kendi takımımıza eleştirel bakabiliyor oluşumuzdur.

    bu özelliğimiz bizi diğer büyük takım taraftarlarından çok net bir şekilde ayırır ve takımın sorunlarını örtmek veya başkalarını suçlamak yerine ortaya çıkarıp çözülmesini sağlar. diğer büyük takım taraftarları genellikle koşulsuz destekleyip hatayı hep farklı yerlerde aradıkları (buna yönlendirildikleri) için gelişmekte güçlük çekerler.

    ancak övündüğüm bu özellikle ilgili son zamanlarda çok büyük sorunlarımız var:

    çok eleştiriyoruz. herşeyi eleştiriyoruz. taraftarın çoğunluğu sabırsız ve takımdaki herşey ters gidiyormuş gibi davranıyor. hocayı, takımı, oyuncuları tek tek ıslıklamalara kadar vardı olay. desteklemeyi tamamen bıraktık ve herşey baş aşağı gidiyormuş gibi davranıyoruz.

    bana kalırsa bunun sebepleri de var.. en büyüğü: türk spor basını

    galatasaraylı basın mensubu dediğimiz insanlar zaten bir avuç kaldılar. onlar da sanırım hayatta kalabilmek için topluluğa ayak uydurmak zorunda kalıyorlar. o kadar fazla eleştiriliyor ki galatasaray.. yense de yenilse de illa bir problem bulunup onun üzerine gidiyor tüm spor basını. biz de taraftar olarak buna çanak tutuyoruz, hatta fazlasıyla etki altında kalıyoruz. fatih terim'in diğer takımlar için antipatik bir karakter olması bunda etkin elbette ama tek problemleri tabi ki bu değil.

    çok yakın bir örnek: 28 eylül 2021 ajax beşiktaş maçı

    bu maç öncesinde öyle bir hava yaratıldı ki; zaten beşiktaş çok eksik umarım 8-9 yemez, 9 bile yese çok normal çünkü beşiktaş çok eksik bir kadroyla geldi ve ajax çok güçlü ve uzay futbolu oynuyor..

    hepiniz farketmişsinizdir bunu, 2-0 skorunu başarı olarak sergen yalçın'ın hanesine yazdı bile tüm beşiktaş taraftarı.

    fenerbahçe'liler zaten vitor pereira sahanın ortasına sıçsa, "abi 3-5-2 için bu çok gerekliydi helal olsun" diyecek vaziyetteler.

    demem o ki sevgili arkadaşlarım; dolduruşa gelmeyelim. sabırlı olalım. eleştirelim de destekleyelim de. ipin ucu çok kaçtı artık toparlanmamız lazım.
  • 8161
    (bkz: 3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı)

    böyle maçlar sonrasında oyun konuşulmaz. hakem hatası varsa da konuşulmaz.

    tek gündemi; yıllardır haddini bilmeden kendisini bize rakip yapmaya çalışan, bizden haraç kesmeye kalkan ve tff'nin sponsor olduğu bir kulübe karşı destansı bir zafer kazanmış olmak olmalıdır. bu zaferi kutlayalım. leke sürmeye çalışanlara cevap vermeye bile gerek yok. bu maç unutulmaz bir zaferdir.
  • 8162
    galatasaray taraftarı olarak bizim nelsson, morutan, cicaldau, berkan, boey gibi adamlar için babel, feghouli, aalholt, ömer, yedlin gibi isimleri savunmamız gerekiyor. pek istekli olmayabilirsiniz ama takım olmaları için bu şart. babel'e sövdüğünüzde morutan daha az sorumluluk alacak, ömer'i yuhaladığınızda boey daha az deneyecek. bu adamlar oh beni yuhalamıyorlar diye değil ya beni yuhalarlarsa diye düşünüyor o sesler çıktığında. ben seyir zevki görmek istiyorum diyen gitsin liverpool-city maçı izlesin. burada şartsız destek verecek taraftardan bahsediyorum müşteriden değil.

    taraftarın anlamı yandaş demek. takım kötü olduğunda yanında olmayacaksak zaten ne zaman yanında olacağız. bu takım oynamaya başladığında zaten dışarıdan gelecek sese kulağını tıkayacak bildiğini yapmaya devam edecek ama şimdi özgüveni kırılmış oyuncularla, formu düşmüş oyuncularla birlikte yeni heyecanlara çok genç yaşta atılan adamlar bir araya gelip bir serüvene giriyor.

    kime destek kime tepki koymayı bilmek önemli.
  • 8163
    3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçından sonra hala teknik taktik eleştiri yapabilmesini anlayamadığım topluluktur. hakemler seni bitirmek için maça çıkmış, faulden gol vermiş, kırmızı kartı atlamış, penaltını vermemiş ama hala rerere rarara. üstelik rakibin sana malum takım diyen, sahaya gömeceğiz diyen, oğulcan olayında tff'nin maşalığını yapan rizespor. evet kardeşim en objektif sizsiniz, en saha içinde kalan taraftar sizsiniz bravo. bir dönem hakemi de yeneceksin diyordu bu topluluk onu da yaptık ama yok yine tatmin olunmuyor. aslında nedeni belli, üzüm yemek değil bağcıyı dövmek.
  • 8164
    artık kuşak farkı mı,
    farklı bakış açısı mı,
    yetiştirilme tarzı mı,
    fatih terim nefreti mi / sevgisi mi;
    ya da başka bir şey mi dersiniz bilemiyorum.

    ancak 3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı ile beraber bir çoğu ve özellikle bu sözlükteki renktaşlardan çok farklı bir şekilde hayata baktığımı iyice ve üzülerek anladım.

    -son 4-5 yıldır bizi düşman belleyen;
    -küçük fenerbahçe gibi takılan* ve maşalığını yapan;
    -deplasmanda bir ara sürekli uzun süreli sakatlık verdiğimiz ve bize çok sert oynayan;
    -oğulcan olayından beri sürekli ateşi korlayan;
    -ö-den-di! diye twit atıp, aklınca bizi küçük düşürmeye çalışan;
    -yaklaşık bir ay önce bize malum takım diyen ve dünkü maçı işaret ederek bizi sahaya gömeceğini itham eden bir başkana sahip olan ve daha buraya bir çok madde ekleyebileceğim bir takımı;

    hem de kendi sahalarında,
    hem de ligin son sırasında sadece 1 puanları varken,
    hem de ali palabıyık gibi tescilli bir galatasaray düşmanının yönettiği maçta,
    christopher nolan yazsa, "siktir çekeceğimiz" bir senarayoyla yeniyoruz...
    ama ne yeniyoruz..

    1-0 öne geçiyoruz,
    bariz faül ile gol yiyip önce üstünlüğü kaybediyoruz ve hemen ardından oyundan düşüp 2-1 mağlup duruma geliyoruz;
    ikinci yarı oyuna sonradan giren ömer'in müthiş asisti ile** maçı 2-2'ye getiriyoruz,
    ondan sonra 87. dk'da 10 kişi kalıp penaltıyla karşı karşı kalıyoruz,
    boldrin gibi top tekniği yüksek bir adam penaltı kaçırıyor.
    10 kişiyken diagne ve morutan oyuna giriyor,
    sonra uzatma boyunca toplam 4 dk yerde yatan takıma, uzatmanın uzatmasında,
    santrası olmayan bir golle,
    hem de ne golle,
    faulle karışık ceza yayında topu kapıp,
    keremin müthiş pasıyla,
    cagnenin kanırta kanırta, vura vura, yıka yıka, seve seve yaptığı inanılmaz asistle,
    90+11'de morutan'ın attığı golle

    maçı kazanıyoruz..

    ama halen hoşnutsusuz.
    çünkü norveçte hollandada yaşıyoruz.
    hayat standartlarımız, refahımız, kur değerlerimiz, ekonomimiz mükemmel ya.
    sanki her şey müthiş, bir tek fatih terim galatasaray'ı kötü....
    2 dk gülmek / sevinmek bize harammış gibi...
    o yüzden bu maçı epik bir şekilde değil, 6-0
    baskıyla,
    harikulade gollerle, sırtımız yaslayarak,
    fatih hocanın değil, taraftarın istediği oyuncu terchilerini yaparak kazanmalıydık.

    o yüzden, 3 ekim gecesi galibiyet kutlanması yerine, terim istifa şenliklerinin / ondan sonraki hoca tercihlerini konuşulması normal.

    açıklasanıza bana, neden son dk golüyle böyle epik bir şekilde kazandık?
    buna ne hakkımız var?
    6 yazdım ama 12 tane filan atmamız lazımdı.
    içimiz soğumadı hala..

    #birakelmas
    #terimistifa

    gerçekten anlamıyorum.
    eskiden olsa -ki çok eskiden değil- 4.terim dönemi öncesi filan.
    en azından böyle epik bir gecede önce zafer sarhoşu olurduk, 1-2 gün sonra sabah kahvemizi içerken sözlükte, sosyal medyada yapıcı eleştirileri okurduk.
    ama artık moda bu değil, artık moda üzüm yemek değil; bağcıya bizim rizeye yaptığımızı yapmak....

    haa bi de şu var tabii.
    fener ve beşiktaş kötü oynayıp maçı alınca, son dakika golü atınca, maçı bırakmadan kazanınca "bak adamlar en azından kazanıyor, bu puanları almak çok önemli" "bunlar şampiyonluk alameti"
    biz böyle yapınca "allah yardım etti kazandık"
    bırakın bu işleri...

    neyse hanımlar & beyler.
    ben dünden beri aşırı keyifliyim.
    milli maç arası öncesi bu galibiyet mükemmel oldu.
    takım gün geçtikçe daha da iyi olacak / daha da iyi top oynayacağız...
    ama isteyen istediği kadar negatif düşünebilir / hayatını aklını fikrini kalbini kötü bakmaya alıştırabilir.

    bu arada maç başlarken benim de çok üzüldüğüm babel tercihi vardı.
    ama eleştirmedim, eleştirmek için maç bitişini bekledim.

    bir baktım, bu tercihte eleştirilecek bir şey yokmuş.
    hatta bilakis doğru bir terchimiş:)

    canım kaideciğimden bir twit gelsin;

    https://twitter.com/...925177779871747?s=20

    --- alıntı ---

    ryan babel vs. rizespor...

    dakika : 96
    ileri pas : 8/8
    geri pas : 13/13
    yana pas : 22/18
    üçüncü bölgeye pas : 7/8
    kilit pas : 1
    şut asisti : 3
    ikili mücadele kazanma : 17/21
    dripling : 10/11
    sahipsiz top kazanma : 3/5
    şut : 0/0

    :))))

    --- alıntı ---

    hayatta her zaman şuna inanıyorum.
    muhakkak iyi ve kötü / sevinç ve hüzün dolu anlarımız olacak.
    ancak hepsini o an yaşamalıyız.
    yani maçtan önceki günlerde babel oynarsa bok gibi oynarız diye düşünüp iç karartmaya gerek yok.
    oynarsa ve kötü oynarsa dibine kadar eleştirir ve üzülürüz.
    ama o zaman gelmeden buna üzülüp, negatif çekmeye ne gerek var:)

    neyse.
    allah hepimizin gönlüne göre versin.

    edit: imla
  • 8165
    3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı sonrası terim'i tüm eleştirenlerin nasıl saiklerle bunu yaptıklarını kimlerin gerçekten terim nefreti?! ile ya da genel olarak negatif insanlar oldukları için bu şekilde davrandıklarını bilmek mümkün değil elbette. ama asla ama asla atlanmaması gereken çok önemli bir konu var; fatih terim 4 senedir bu takımın başında.

    evet bu o kadar önemli bir konu ki her şeyi tek başına baştan söyletmeli savunucularına. yani terim ile olmaz diyenleri "yeni nesil""sürekli negatif basan""terim düşmanı" vs. diye nitelemeden önce bunun farkında olmak lazım. bakınız bugün galibiyet sonrası bile insanlar terim istifa diyorsa bu onların "terim düşmanı" olmasından değil "skor taraftarı" olmamasındandır, en azından bir kısmının diyelim. eğer yeni gelen bir hoca'ya daha senesi dolmadan sürekli negatif konuşan birileri görürsek o zaman belki bu taraftar profilinden şikayet etmek makul olabilir, ama 4 yıllık hoca için... bilemedim...

    3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı benim nazarımda kaybedilmiş bir maçtır. son dakikada adamlar penaltıyı içeri vursa bugün birileri susacaktı, başka birileri daha çok konuşacaktı, ama benim için hiçbir şey değiştirmedi bu sonuç. çünkü konu dün bugün konusu değil, 4 senelik bir kahırdan bahsediyoruz. kaldı ki söz konusu maçta da hakem üzerinden sanki çok aşırı mağdur edilmişiz gibi konuşmayı da yediremiyorum kendimize, berkan'a ilk golden önce yapılan faulü vermeyen çok hakem çıkabilir, tıpkı bizim attığımız golde diagne'nin ve halil'in faulleri gibi. cicaldao'nun bileğine yapılan kırmızılık hareketin benzerini belki daha ağırını mohammed de yaptı mesela... veya muslera'nın sarı kartı varken topa vurması çok net kırmızılık hareketlerdi. bunların hepsini geçelim, biz gelenin geçenin tokat manyağı yaptı rizespor'a şansımızın çok ciddi yardımıyla kör topal bir galibiyet alabildik. buna sığınıp da skor taraftarlığı yapmak mı gerekiyordu yani, bu mu makul olan?
  • 8167
    yüzde doksanını tanımlamak için iki kavramın yeterli olacağı taraftar grubudur.

    ilki tabela taraftarcılığıdır. 3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçından da görüldüğü gibi son dakika golüyle kazanmış olmamız yeterlidir. eksikleri, artıları tartmadan haykırır. ya da yenilmişsek vay halimize yerden yere vurur, takımı ıslıklar. ne babel kalır ne ömer bayram.

    ikincisi şımarıklıktır. 10 sene şampiyon yaparsın bir sene bir golle kaybedersin başlar alttan alta kuyunu kazmaya.

    yıllarca şampiyonluk görmemiş yine de hınca hınç tribünleri dolduran gerçek galatasaray taraftarını özletendir.
  • 8168
    2021-22 sezonu başında kafası bir hayli karışık olan taraftardır.

    mohamed oynamazken çok çabuk üstü çiziliyor, diagne oynamazken hakkı yeniliyor, halil oynamazken bu maçta rotasyon yapılır mı oluyor...

    taylan berkan cicaldau üçlüsü oynasa gustavo harcanıyor...

    oğulcan çağlayan, emre kılınç ve ömer bayram oynamayınca hakkı yeniliyor, oynayınca galatasaray seviyesinde değiller oluyor.

    aytaç kara oynayınca galatasaray seviyesinde değil oluyor, oynamayınca oynatmayacakasak neden aldık oluyor.

    luyindama oynamayınca çok çabuk vazgeçildi oluyor, oynayınca daha kaç gol yedirmesi lazım oluyor.

    arda, babel, feghouli oynayınca bitik futbolcu, oynamayınca madem para ödüyoruz bir şekilde kazanılması lazım oluyor.

    bütün bunlara ilave olarak oturmuş kadromuz yok eleştirileri havada uçuşuyor.

    e kardeşim antrenman maçı değilse bu futbol zaten 11 kişiyle oynanıyor. her maç herkesi göremezsiniz zaten, antrenman maçları da hazırlık maçları da bu yüzden var, ki görmek de zaten sizin değil teknik ekibin işi. az bi salın şu takımı çocuklar bi nefes alsın yahu. daraldık artık bu nedir be.
  • 8170
    elindeki gücün farkında olmayan topluluk.

    sözlükte bile bülent uslu'dan, güntekin onay'dan, mehmet demirkol'dan şikayet ediliyor. bunlara karşı yapılacak olan basit. onları kendi mecralarından vuracaksın, hatta sahalarını elinden alacaksın. internet ortamında sayısı fazla olan ve daha çok bağıran kazanıyor çünkü.

    bülent uslu'dan şikayetçi misin. twitter'da "tweet'i bildir" seçeneği var. attığı tweet'i bildireceksin. 30 saniye almayan olay. bunu zaten bizim gibi kalabalık bir grup yaptığında twitter zaten "dur bakalım burada bir şey var demek ki" diyor. bundan kaçamaz o bülent uslu. 1 sıçrar 2 sıçrar 3'te hesabı askıya alınır, sonrakinde de uçururlar. hatta direkt uçuruyorlar bazılarını. o bildirme butonunun nasıl çalıştığını bir görseniz şaşırırsınız. ya bülent uslu denen kişi zaten haftada en az 1 kişiyi hedef gösteriyor, hedef gösterme sebepli şikayet etsen, o bile yeter.

    güntekin onay'dan mı şikayetçisin adamı gündem edeceksin. hesaba sahip olduğun platformlarda 30 saniye ayırıp yazacaksın. bu kadar kişi hakkında yazdığı an zaten yöneticileri hesap sorar. hiçbir patron para kaybına sebep olan kişiyi sevmez.

    mehmet demirkol'dan mı şikayetçisin videodaki beğenmeme butonunu kullanacaksın. hatta youtube'daki bildir seçeneğini kullanacaksın sebebi neyse. bakın bir zamanlar şu adreste ciddiyetten uzak kanalı mehmet demirkol videosu vardı:

    https://www.youtube.com/watch?v=cFMFJUsL0s8

    trabzonspor'un armasını yıldızlı, bizim armamızı yıldızsız kullanmışlardı bilerek. gündem yaptığımız, beğenmeme oranını yükselttiğimiz, hatta bildirdiğimiz için o adreste video yok şu an. demek ki isteyince oluyor. taraftar aynı taraftar, şimdi de kurallara uygun protesto şekli olan beğenmeme butonu ve bildir seçeneğini kullanabilir.

    şu gücü kullanmak lazım. en kalabalık biziz her işi yönetimden bekliyoruz. artık tabanın tepedekileri harekete geçirmesi lazım. yoksa daha çok orada burada at koştururlar.
  • 8173
    17 ekim 2021 galatasaray konyaspor maçı'nda pandemi sebebiyle yüzde 50 kapasiteyle oynanan maçta tribünleri yaklaşık 20 bin kişi olarak doldurmuş ve maç başından sonunda kadar da takımına sonuna kadar destek vermiş taraftardır. cidden bu konudaki hakkı hiç verilmiyor...

    düşünün, arena'da pandemi sebebiyle yaklaşık 20 bin kişi olmasına rağmen trt spor'da yorumculuk yapan beşiktaşlı nihat kahveci bile gürültüden ve galatasaray taraftarının desteğinden dolayı televizyonun sesi kısmak zorunda kaldım dedi.
  • 8174
    17 ekim 2021 galatasaray konyaspor maçında hakikatten oyunun içinde olmus taraftardır. maç öncesi ve sonrasında özellikle yedlin-diagne-mohamed üçlüsüne özel ilgi göstermiş ve moral-motivasyon vermiştir. nitekim mohammed maç sonu twitter'dan maç sonu üçlüsünü paylaşmıştır (%100 gs loading). keşke takım da bu kadar istekli ve konsantre olsaydı.
  • 8175
    2021-2022 futbol sezonunda takımın ve teknik heyetinin arkasında olmak zorunda olan taraftardır. biz galatasarayın 12. adamıyız. biz inanırsak , istersek ve desteklersek bu takım çok daha iyi olacak. rakip dediğimiz oluşumların 12.adamları taraftarları değildir. öncelikle bu sezon fatih terimle gideceği gerçeğini kabul etmeli. bir kısım taraftar hocanın performansından memnun değil. haklı oldukları noktalar var. ama dediğim gibi bu sezon fatih terimle gidecek. kornerden gol atamayan takımda ona ait, lokomatif moskova maçındaki şiir gibi golü atan takımda . belki hoca o şiiri aruz vezni ile değilde serbest yazsa bizi daha çok memnun edecek. bu sezon genç ve potansiyelli bir takım kurduk. ısım isim baktığımızda hepsi iyi oyuncular ve gelecekte gelir elde edeceğimiz isimler. demek ki terim ve yönetim doğru bir iş yapıyorlar. ışler ne kadar kötü giderse gitsin bu takımın arkasında olun. bunu onlara hissettirin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın