• 201
    selam sözlük. kısaca özet geçmek gerekirse; sayın cumhurbaşkanımız 2019 yılı içinde 29689 sağlıkçı alınacağını söyledi. 12 binlik alım yapıldı ve kalan 17689 sayılık alım için sağlık bakanı önce eylül ekim dedi daha sonra 31 temmuzda 3-4 ay içinde dedi. malumunuz aralık ayındayız artık. ve bakan geçtiğimiz cuma günü açıklama yaparak 17689 sayılık alımı aralık ve şubat diye ikiye böldüklerini açıkladı. ben ve benim gibi sağlıkçı arkadaşlar bu alımın söz verildiği gibi 2019 yılı içerisinde yapılmasını istiyor. bu yüzden de bugünlerde twitter etkinlikleri düzenliyoruz. sizden ricam vakti olan arkadaşlar 1 twet bile atsa fazlasıyla yeterli olacaktır. eminim vakti olan yazar ve çaylak arkadaşlar bu talebimi kırmayacaktır.

    02 aralık 2019 tarihli* tag: #sağlıkçılarsusmayacak. şimdiden teşekkürler.
  • 204
    bu sezon hafta sonları zehir oldu bize. cuma ya da cumartesi oynuyoruz, ertesi gün tatil olmasına rağmen zehir zıkım oluyor hafta sonu. bir sonraki hafta sonunu iple çekiyoruz, sonra yine aynı şey oluyor. bu döngüden bir türlü kurtulamadık. 3 maç üst üste kazanamadık. ne dışarı çıkası geliyor insanın, ne bir film izleyesi ne de kitap okuyası. pazartesi gelse de işe gidip çalışsam diyorum yemin ediyorum.

    bu günler de geçer. tüm puan kayıplarına rağmen sezon sonu şampiyon olacağımıza hala inanıyorum. keşke futbolcular da benim inandığım kadar inansalar.
  • 205
    sevgili sözlük. yaklaşık olarak son 2 aydır psikolojik bunalıma girmiş durumdayım.. amacım sadece biraz içimi dökmek. bir insanla ilk kez ciddi düşünme hatasında bulundum. ya da şöyle diyeyim yanlış insanla ciddi düşünme hatasında bulundum! nişan, düğün hazırlıklarıyla yaptığım borçlar, aileme karşı rezil olmam, değmeyecek bir insan için kırdığım insanlar gibi tonla meseleyle boğuşuyorum. çevrem evlenmeden ucuz atlatmışsın diyorlar. ama ben bir türlü bu olanları kabullenemiyorum. intihar düşüncesinde olan insanların bir anda buna neden karar verdiğini yavaş yavaş anlıyorum. daha once bu düşüncede olan insanları teselli etmiş biriyim. intihar edeceğim vs demiyorum. sadece bu anlamlandıramadığım dönemi nasıl atlatırım onu düşünüyorum. başlayan her şey tıpkı hayat gibi bitiyor ama en acısız nasıl bitiyor sözlük bileniniz var mı?
  • 207
    ben de en dipteyim. kaç senedir mutsuzluk deryalarında bir o yana bir bu yana aheste aheste süzülüyorum. bir insan en fazla ne kadar mutsuz olabilir gibisinden bir deneyde kobay olarak kullanılmaktayım galiba.

    ha bakarsan somut bir problem de yok, tamamen ruhi, manevi. bilmiyorum sözlük. vallahi aynı günleri her gün bir daha yaşamaktan bıktım. bu kadar monoton, heyecansız, aşksız, sevgisiz, neşesiz yaşamak akıl kârı değil.
  • 209
    yeni nesil yılbaşı kutlamaları çok kötü be. herkes kendini dışarı atıyor, cafeler dolup taşıyor, alkol desen gırla...

    eskiden ne güzel odunlu soba yanardı. herkes o sobanın bulunduğu odaya gelir sohbet ederdi. tombala oyunu için gazeteleri küçük küçük parçalara ayırır; çay çerez eşliğinde oynardık. söylenilen sayının senin kartında olması yok mu... ah ne güzel bir zevkti o. oyundan sonra sohbet ederdik, annem gider meyveleri de getirirdi ohh mis. saat 12'ye yakın yavaş yavaş havai fişekler atılırdı. merak ya, havai fişekleri görmeden yatmazdık. aldığımız bilete ikramiye vursun umuduyla da yatar, yarın ki gazeteyi iple çekerdik.

    mazileri silemiyor insan...
  • 211
    2019 yılı beni çok yordu sözlük. evlilik için tüm planlarımı yapmıştım. planın ilk ayağı 2019 kasım ayında işyerimden tazminatımı alıp kasım celbinde askere gitmek, 6 ay yapıp gelince iş bulup düğünü yapmaktı. başvurularımı yaptım malesef devletimiz bana kazık attı ve kasım celbi için bana askerlik çıkmadı 2020 şubat ayına kaldı hatta oda kesin değil, aşırı talep var dendi. bende bunun üzerine madem almıyorsunuz bende gitmiyorum diyerek hazır işimde varken askerliği 2 yıl daha tecil ettim ve tecil sonunda ise bedelli yapmaya karar verdim. bunun üzerine zaten 3 senedir konuştuğum ve ekim ayında nişanlandığım nişanlım ile daha fazla beklememek adına 2020 nisan ayına düğün için hazırlıklarına başladık ve düğün yerini bile tuttuk. ikinci kazıksa iş yerimden geldi nişanlım ile aynı şirketteydik ikimizide aralık ayında aynı gün işten çıkardılar tabii çıkarılan başka arkadaşlarda oldu küçülme sebepli. şuan düğünümüze 3 ay var ve ikimizde işsisiz nasıl bir ruh halindeyim sözlük siz düşünün. allah hepimize yardım etsin yeni yılda herkesin planları istediği gibi gitsin inşallah..
  • 212
    yılbaşının ilk günü sabah 06.24. çok keyifli bir gecenin ardından uyumadan önceki son aktivitem olan sözlüğüme girip bir kaç entry okumak istedim.

    ben temmuz 2018 tarihinde yazar oldum sözlükte lakin okuyuculuğum çok eskiye dayanır. ne yazık ki takip ederken kaçırdığım bir kaç olay canımı çok sıktı bugün. hako ve sarwidas nickli 2 çok değerli yazarımızın hayatlarını kaybettiklerini bilmiyordum... genç yaşları, arkalarında bıraktıkları onlar için söylenen onca güzel söz, hayalleri, umutları, sevdaları... hepsini hissettim bu sabah sözlük, her ne kadar onları tanımıyor olsam da.

    yine bana her ölüm gibi sorgulattı; "ölümden daha ciddi ne olabilir ki?" ruhları şad olsun, ışıklar içinde uyusunlar.
  • 219
    2019 nisandan beri hoşlandığım ve bir kahve içebilmek için gün saydığım hatunla sonunda bu hafta görüştüm.

    yaşı 30 lara dayanan sözlük yazarları çok iyi anlar beni. bu yaşlarda ne kimseye eyvallahın oluyor ne de artık yalnız başına tek bir gün bile geçirmek istiyorsun.

    yine yanlış zamanda gelen doğru insan ya da doğru zamanda gelen yanlış insan çıkmazına girdiğim bir ilişkide buldum kendimi. işin kötüsü bunlardan hangisi olduğunu çözememekle birlikte yanındayken bir taraftan alıp içime sokasım gelen küçük kız çocuğu, ama içten içe de ya olum elessar bu kızla olmaz zaten dediğim bir kadın.

    işin kötüsü ise koskoca bir bilinmezlik. ben kendi kendime gelin güvey oluyor da olabilirim ama böyle bir ilişki yaşayacak tek bir gün geçirecek vaktimin olmadığını da biliyorum.

    çok tatlı be sözlük. dakika 90 da gelen gol gibi.
  • 220
    evlilik planları yaparken ekonomik kriz iş yerinin yapılanmasını etkiledi. işçi çıkarmakta direnen ve oldukça başarılı genel müdürümüz yk kararıyla el çektirildi. :(

    gün doğmadan neler doğar değil mi sözlük? belki yeni bir sayfa, yeni başarıların habercisi olur. ama hak edenin, cezasız kalmadığı bir ülkede inancını sorguluyor insan.

    umarım herkesin sağlığı ve huzuru yerinde olur ve kimselere muhtaç kalmadan yaşamını insanca sürdürebilir bu güzel memlekette!
  • 224
    aslında onlar gönderme değildi. bir cevabı daha 2 saat beklemeye tahammülüm kalmamıştı hepsi bu... ister aptallık de ister takıntı ister sapkınlık... ben sana kırıldım kızdım ama küsemedim... 2 cümle konuşsan 3. de hepsini unuturum...

    bugün doğum günün, kutlu olsun ama keşke karşıma çıkmasaydın...

    keşke seni etkileyebilseydim, keşke daha elim yüzüm düzgün olsaydı, keşke ruhen daha sağlıklı olabilseydim de düzgün bir ilişkimiz olabilseydi...

    ama keşke sana hiç kapılmasaydım...

    her sabah seni görmek, gitmesem de orda olduğunu bilmek, eskiden denk gelmek için yırtınıp bunu beceremezken şimdi kaçtığım her yerde burun buruna gelmek, yanından gözlerimi kaçırarak geçmek, sesini duymak ama cevap verememek...

    bunları artık kaldıramıyorum. millete müdürüydü bilmemneydi yalan söylüyorum sana da söylediğim gibi. işi bırakmak istedim bıraktırmadılar, zaten bırakmak hata olurmuş... dayanamıyorum yazmıycam sonra mesaj atıp duruyorlar. yaşıyoruz değil de vakit geçiriyoruz işte. yaşam bir odanın içinde ve koridordan geçip gidiyoruz...

    doğum günün kutlu olsun. iyi ki varsın ama keşke karşıma hiç çıkmasaydın hiç...

    belki hala aşka ve bazı şeylere inanabilirdim.

    hayatımın 55 yaşında evindeki köpeğimle tek başına geberip giderek bitireceğini bu kadar erken kabullenmezdim...

    çok kızdım kırıldım ama allahın cezası iki cümle be, be olduğu da önemli değil...
  • 225
    uğramıyordum bayadır buralara. ne mutluluktan bir şey anlıyordum ne mutsuzluktan. yolum yine düştü. dedim ya keyif aldığım hiçbir şey yoktu, galatasaray dışında. konu dağılacak ama ne zaman dibe vurmaya başlasam hep galatasaray tuttu, kaldırdı beni. diyorlar ya sana ne faydası var takım tutmanın? sen nerden anlayacaksın lan sikik? neyse konuya dönüyorum, hala okuyanınız varsa. kendimden de dünyadan da bir beklentim kalmamıştı. bir şekilde anlık hazlarla, mutluluklarla yaşayıp kalan günlerimin dolmasını bekliyordum. 4 ay önce sözlük. yediğim yemekten, içtiğim şu bok tatlı biradan, izlediğim diziden, yaşadığım hayattan zevk almaya başladım. dedim ki ulan böyle bir his miymiş? değilmiş, yani benimki öyleymiş de onun ki değilmiş. 4 ay boyunca mutlu olarak kandırmışım kendimi. ben güldüm sözlük, garip bir şey demiyorum. güldüm valla. kendimden başka hiçbir şeye gülmezdim. tanıdığım en gereksiz gurura sahip insan olarak ben yaptığım gurursuzca hareketleri bile içimde sindirdim. hiçbirinde ben napıyorum demedim. hayatım boyunca çok defa yalnız bir insandım, arkadaşım olmadığından değil, duygularımı kimseye gösteremediğimden. şu an her zamankinden daha yalnızım. dedim ya o aptal gururum, düşündüklerimi sesli söylememe izin vermiyor. yapmaması gereken tek şeyi yaptı. normalde sonrasını bile düşünmeden hayatımdan çıkarırım, vallahi zaten hatayımda hiç olmamış gibi hissederim. nefretin gücü ya işte. kendime soruyorum ne düşünüyorsun diye. gözlerim dolacak gibi oluyor, diyorum kendime sana bunu yapan bir insan için bu kadar alçalamazsın. alçalıyorum sözlük. tüm küfürlerimi savuruyorum içimden. gitmek lazım sözlük, her şeyi geride bırakıp gitmek lazım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın