• 15701
    defalarca mevcut hocamız okan buruk ile ilgili istifa çağrılarının tamamen şımarıklık olduğunu belirtmiş biri olarak, okan buruk istifa başlığı bu konunun okan buruk başlığında konuşulabilmesinden dolayı silinmişse, tutarlılık açısından bütün eski teknik direktörlerimiz ve domenec torrent gibiler için de aynı tarife uygulanmalıdır. ayrıca aynı tarife istifa başlığı bulunan bütün başkanlarımız ve hatta burak elmas gibiler için de uygulanmalıdır.

    eğer konu anlık başarılardan ötürü istifa gibi bir durumun söz konusu olmamasıysa o zaman en azından son 20 yılın en sağlam başkanlık performansını gösteren başkan dursun aydın özbek ile ilgili olan istifa başlığının da silinmesi gerekmektedir.
  • 15703
    okan buruk istifa başlığının silinmesini son derece hatalı buluyorum.
    fikri takip denen bir şey var. 10.01.2023 tarihinde bu başlık gereksiz görülmüş olabilir. ancak işlerin nereden nereye geldiğinin de bir belgesidir. neyi örtüyor, neyi kapıyorsunuz?

    fikirler hatalı olabilir, fikirler değişebilir... tüm bunlar görecelidir. binlerce yıllık dogmatik kabuller bile yıkılıyor. neyin doğru olduğu konusunda kimse kesin hüküm veremez teorik olarak.
    ayrıca bu gün başarı göstermiş okan buruk bir gün bu camiadan ayrılacak. futbolda devamlı başarı diye bir şey yok. klopp bile dordmund'dan ayrılmak zorunda kaldıysa o başlık okan buruk için bir gün tekrar açılacak.

    hatalı bir yönetim anlayışı bu. engellemeyin fikirleri. hakaret var mı? yok. bir sözlük kuralına aykırılık var mı? yok. varsa olanları ayıklayın. ama içerik denetimi yapmayın. hayat iniş ve çıkışlarla dolu. bu gün jesus övgüleri de silinsin mesela... saçma değil mi? neyin nereden nereye geldiğini takip etmemizi engellemez mi bu tutum?

    futbolda daimi başarı diye bir şey yok. ronaldo bile arap coğrafyasına gitti. kötü veya yanlış olsa bile fikirlere saygı duyulmalı. her fikir değerlidir. yanlış olduğu ortaya çıkanlar bile. zira bir yanlışın belgeli olması o yanlıştan ders alınabilmesini, tekrarlanmasının engellenmesini sağlayabilmesi açısından da bir fırsattır.

    okan buruk 5 maç üst üste 3-0 kaybederse ne olacak? bu gün saçma öngörülen fikirlerin yarın doğru olduğu genel kabul haline gelecek. o zaman da övgüleri mi sileceksiniz?

    sansürcü hiç bir yaklaşımı doğru bulmuyorum.
  • 15705
    okan buruk istifa başlığının kaldırılması, demokrasi ve ifade özgürlüğünden uzakta olduğunu düşünüyorum. yinelemekte fayda var. şuanda işlerin iyi gidiyor olması kötü gitmeyecek anlamına gelmiyor. kimse sonsuza kadar başarılı kalamıyor. hiç bir durum ve kişiden bunu bekleyemeyiz. bunun sonucunda da bu tarz başlıkları ''taraf içinde taraf'' anlayışıyla kapatmak sadece sansürdür.

    övülüp, bir gün geldiğinde buralarda neler yazıldığını gördüğümüz onlarca olay ve isim oldu tarihte. insanlar bunları unutuyor ya da ders almıyor. bazı arkadaşlar ise bu tarz başlıkların komplo, ortalığı karıştırmak için yazıldığını falan düşünüyorlar. fatih terim istifa başlığında da kendisini eleştiren yazarlara türlü suçlamalara tanık olduk. peki ne oldu? tek yol fatih terim ya da x kişisi değilmiş değil mi? bir y kişisi de gelip bir şekilde başarı yakalayabiliyormuş öyle değil mi?

    ya da okan buruk olur da işleri batırırsa okan buruk istifa başlığı tekrardan mı diriltilecek?

    ülkede herkes birbirine komplocu, dış güç, hain, düşman diyor. çünkü siyasi anlamda bu tohumlar ekildi. bir şekilde bu algı herkese yerleşti. kendi gibi düşünmeyen herkese ne olursa olsun gözüyle bakıyor. bunu zamanında ben de yaptım. fakat bu bencillik tartısı hizalanıp adalet çizgisine gelmezse yarın öbür gün aynı durum diğer ''tarafın'' başına gelecek. bu bilinmiyor mu?

    fikri ''tek'', vicdanı ''tek'' bir sözlük olmakta ısrar edilmez umarım. bu platformun devamlılığı için mutlaka objektiflik ve tarafsızlık anlamında yasa gibi bir kural işlemesi gerekiyor. çünkü akıllara şu soru geliyor; ''galatasaray'' sözlük mü? yoksa ''moderasyonda kim olursa olsun kişisel duygu ve düşüncelerine göre şekillendirilmeye çalışan'' sözlük mü?

    kurallar esnek olduğu sürece bu tarz skandallar yaşanılacağını öngörmek için kahin olmaya gerek duymuyorum. çok güzel esnetebilinen uygulamalar mevcut. niteliksiz entrykavramının şekilsizliği gibi... madem okan buruk başlığı altında eleştirilebilir ''taşıma'' işlemi gerçekleştirilebilirdi. böylece bunun mantıklı bir açıklaması olurdu.

    bu nedenle de bu uygulamanın haksız ve adaletsiz olduğu dile getirmek fikri ''hür'' ve vicdanı ''hür'' objektif tüm galatasaraylı yazarların hakkıdır.

    olmayan trolleri ispat etmesiyle kendini akıllı zanneden şişme atlara inat yaşasın 1 kilo pamuk yumruk.
  • 15706
    gişe fiyatından devir diye diye, maç biletlerinin devri konusunda passolig'den bir farkımızın olmadığı, olması gerektiğini düşündüğüm oluşum. kombinesi olan kişi gidemeyeceği maç için passolig'e devir yaparsa puan kazanıyor, taraftara satarsa para kazanıyor. gişe fiyatından devir yapmanın kombinesi olan kişiye faydası dışında kime faydası var? kulüp mü kazanıyor hayır, taraftar mı kazanıyor hayır. tamam passo kazanmıyor sonuçta diyeceksiniz ama galatasaray kombinemi alırım üstüne para bile kazanırım mantığıyla taraftarlık yapıyorsak sorgulanması gereken çok fazla şey olduğunu düşünüyorum. yapın %10 altına devir ya da öğrenciye bilmem şu fiyat, en azından hem iyi niyet göstergesi olur hem de bileti alan kişi passo'ya göre farklı uygulamayla alır. yoksa ben bileti ha passo'dan almışım ha xyzvw adlı yazardan almışım galatasaray'ı izleyebildikten sonra.
  • 15710
    jesus'un arda güler'i oynatmamasının neden dert edildiğini anlamadığım sözlük. yol gösteren var, dertlenen var, hatta bu olayın kendisine dokunduğunu söyleyen var. arda'nın vereceği katkıdan bağımsız olarak bu oynattın oynatmadın konusu bir otorite gösterisine, bir ego savaşına dönüşsün, kriz çıksın. yoksa oynasa ne olacak, şampiyon mu yapacak tek başına?

    aslan jesus, oynatma tabii, akıl mı alacaksın bu yaştan sonra?
  • 15714
    son zamanlarda çok sevdiğimiz platformda niteliğin niceliğe ciddi şekilde ezdirildiğini düşünüyorum. ciddi sayıda “başlık bekçisi”nin türediğini, bu başlıklarda kendi düşünceleri haricindeki paylaşımları, birbirinden bayağı girdilerle bağlamından kopardıklarını görüyorum.

    ayrıca antu.com’da görüp dalga geçtiğimiz, özgüvensizlik kaynaklı aşırı tutucu bakış açısını bu platforma enjekte etmek isteyen arkadaşlarımızın, aşık olduğumuz camia ve kültürü tam olarak tanıyamadıkları kanısındayım. türkiye’nin en güçlü ve en başarılı kulübünün taraftarları olarak bizim böyle bir özgüvensizlik sergilememiz aşırı anlamsız. insanları rahat bırakın, isteyen istediğini yazar, bir nefes verin boğdunuz hepimizi. bunaldık her başlıkta bize taraftarlık öğreten entryler görmekten.

    alışılmışa, ortalamaya biat edilen, galatasaray görünce övülüp fenerbahçe görünce robot gibi sövülen bir galatasaray sözlük istemiyorum ben şahsen. “kim min jae berbat stoper abi ya” deyince iyi galatasaraylı olunmuyor, aksine gülünç duruma düşülüyor. ne olur yapmayın bunu.
  • 15715
    -varsa- nesilcilik olmasına niye şaşırılıyor anlam veremiyorum.

    iş yerlerinde sözleşmelerde olmayan kıdemler vardır, askeriyede devrecilik vardır, bali kabilesinde akrabacılık vardır, her yerde, her toplulukta bu tür gruplaşmalar ve ayrışmalar, kollayıcı komüniteler olur, kurulur. dördüncü nesiller toplanıp ben kaçıncı nesilsem* o nesle sallasa ben keyif alırım, ceza almayacak şekilde keyfim yerindeyse ben de giydiririm üstelik.

    bunlar bize devrecilik-nesilcilik yapıyor bunlar kötü ve bizi buradan atmak, buralara gökdelen dikmek isteyen adamlar demek yerine böyle sosyal yapılarla savaşmadan yaşamak daha keyifli bence.
  • 15717
    yaklaşık 9-10 yıldır yazdığım sözlük. karşılıklı konuştuğumuz oldu, tartıştıklarımız oldu, engelleştiklerimiz oldu, bilmesem de beni engelleyenler olmuştur. aşağı yukarı, bir platformda insanlar arasında yaşanılacak birçok şeyi yaşadım. ama bunların arasında devreciliğin zerresini görmedim. kime ne sorsam, istisnalar dışında herkes bir şekilde yardımcı olmaya çalıştı. şimdi ben de aynısını yapmaya çalışıyorum. yaşanan birkaç olumsuz tecrübeyi genele yaymak da çok anlamlı gelmiyor bana açıkçası. daha önce de defalarca yazdım, hakaret ve iftira olmadığı sürece artık bırakalım isteyen istediği eleştiriyi yapsın.
  • 15718
    böylesine kaliteli güzel samimi bir ortam bulduk kıllısını pardon nesilcilik yapılanını arıyoruz dediğim sözlüğüm. hepimiz sivilde neler görüyoruz nelere şahit oluyoruz hemen tü kaka mı diyoruz acaba? her ortamda olduğu gibi burada da fikirleri bizimle aynı olan veya ters gelen insanlar var. bırakalım etiketlemeyi genellemeyi böyle sevelim burayı kıymetini yazamadığımız zamanlarda okuyamadığımız giremediğimiz zamanlarda anlamayalım şimdi keyfini çıkaralım.
  • 15720
    nesilciliğin hiç bir zaman olmadığı sözlük. yani; evet bir şeyler var ve birileri bunun farkına varmış. ancak teşhis yanlış. burada nesilcilik değil kamplaşma var. bu işin oluşması ve gelişmesi belli başlı nesillerin dönemine denk geldiği için genelde onlar ön planda oluyor ve insanlar nesilcilik falan zannediyor. halbuki alakası yok. mevzu nesilse ben de 6. nesilim ama sonuç ortada. *
  • 15724
    siz hayirdir yaa 758 kisilik ekibiz, herkes gerekeni yapsin, yazdigina dikkat etsin. bak aloo. :)

    saka bir yana, hicbir sekilde nesilcilik vb. olmayan sözluktur. nesilcilik ne yahu? hayir birinin sözluge senden önce gelip, yazmis olmasinin sana karsi ne ustunlugu olabilir? adam 7nci nesil 700 milyar entry girmis, öburu birinci nesil ve 700 entry’si bile yok, bir de nesilcilik mi yapacak? yazdiginiz entry kalitelisi, orijinallik ve bu sözluge verdiginiz emeginiz kadar degerlisiniz.

    nesilcilik mi? sacma sapan bir görus ve mentalite bu. pozisyon bence devam, oynatalim.
  • 15725
    fikire saygı olmayan yerde devrecilik olur. fikir tartışmasına girmek yerine yazarın nick altına döşenirsen, adama sorarlar "kim ulan bu geblo" diye. ha devreciliğin hasını en baba yapan da 9. nesil yazarlardır. (bkz: onuncu nesil yazar/#3457809)
    şimdi has torun, piç torun işlerine hiç girmeyelim bedelli askerlik yapacak sözlük yazarlarına hayırlı tezkereler dileyelim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın