• 7280
    arada sırada sabah yatağın ters tarafından kalkıp diğer yazarlara atarlanan yazarlara sahip sözlük. olur öyle vakalar. arkadaş belki turizmcidir çalışıyordur*. fatih terim'e yapılanlar ayıptır ancak ben iki tarafın da masum olduğuna inanmıyorum. vefasızlık taraftarda olabilir, yönetimde olabilir peki şikecinin, şikeciyi koruyanın, galatasaray'a kupa verirken yüzlerini ekşitenlerin, sırf galatasaray makası açmasın diye futbol tarihinde ilk defa yabancı sayısını azaltanların, melo'nun suçlu olmasına değil masum olmasına yeterli delil bulamayıp meirelless'in sinsiliğine hakemlerin raporlarını sallamayanların milli takımına sırf tayyip istedi diye giden, bunu da milli duygular kılıfıyla yapanda hiç mi kabahat yok? var güzel kardeşim var. kızsan da var bize saydırsan da var.
  • 7281
    bundan sonra, adminleri hakkında en ufak olumsuz eleştiri yapmamaya karar verdiğim sözlük.
    işin açığı bir kaç gündür fenerbahçe sözlük takipçisi oldum, nedeni yorumları çok fazla merak ettiğimden falan değil. bizim sözlüğümüzdeki yaran entryler sayfasını düşün sözlük, şimdi de sırf bu başlık gibi koskoca bir sözlüğün olduğunu düşün.*

    işin ilginç tarafı ise burada yazan bu komik entrylerin çoğunun galatasaray'lıların, hatta benim görüşümü soracak olursanız galatasaray sözlük yazarları'nın yazması.*
    mevzu bahis fenerbahçe ve onların sitesinde inceden galatasaray'ı öven entryler görmek doğal olarak insana keyif veriyor, fakat benim daha çok etkileyen ise böyle bir durumun bizim sözlüğümüzde olmaması. bizim içimizde de yokmudur illaki vardır fakat azınlık oldukları, hiç dikkat çekemediklerinden belli.

    işin özü, adminlerimizi tek tek tebrik ediyorum gerçekten zor iş.

    son olarak da buradan harry kewell the wizard of oz*'a sesleniyorum ; sil kardeşim hepsini sil, yeter ki sana bişey olmasın.*
  • 7282
    salt burası için değil, sosyal medyada yazışmanın kötü bir tarafı var.

    normalde burada yazılan bir cümleyi ele alalım;

    - xxx çok da sevmediğim bir futbolcu. şu maçta oldukça berbat oynadı. halbuki öncesinde artık düzeleceğini söylemişti.

    arkasından sen de bunu o futbolcuyu çok sevdiğinden ötürü hırsla okuyup sinirle cevap içeren entry'i giriyorsun;

    - berbat oynadığı iddia edilen futbolcu. size yyy'ler layık halbuki. daha önce dediklerine bakıyorsunuz da niye ondan önce dediğine bakmıyorsunuz.

    şimdi bu iki kişinin bir yerde galatasaray formasıyla oturup maç izlediğini, muhabbet ettiğini düşün. o ara bu konunun konuşulduğunu hayal et. sence böyle mi geçer konu? bence şöyle geçer;

    - ya abi niye bu kadar kötü oynuyor bu adam ya. geçen hafta da böyleydi.

    - haklısın abi de düzelir yakında ya sabretmek lazım.

    - aynen sen de haklısın.

    aradaki nüansı fark ettin mi? aslında yüz yüze konuşunca birbirimizi haklı konumuna koyup gülerek bahsedeceğimiz konuları burda birbirimize girerek konuşuyoruz. hatta emin ol, burada en nefret ettiğin, fikirlerinden dolayı gidip de boğmak istediğin adamla bu konuları yüz yüze aynı ortamda konuşsanız ikiniz de birbirinizi aklı bulup gülerek çıkarsınız o ortamdan. olaya biraz da bu açıdan bakıp ona göre birbirimizi kıracak sözler söylemezsek daha hoş olur diye düşünüyorum.
  • 7283
    yazarlarının büyük çoğunluğunun fanboyluk peşinde koşmaktan görme yetisinden yoksun kaldığı oluşum. drogba, terim, aysal, sneijder. bunların her birinin fanboyları ve karşılığında da düşmanları var. bu adamların insan olduğunu, hataları da olabileceğini görmek bu kadar mı zor? şahsen fatih terim'in gönderilmesine üzülmedim, hatta sevindim bile diyebilirim. iyi de bu beni ünal aysal'ın hatalarını görmekten aciz bırakıp illa ona tapmamı mı gerektiriyor? tamam fatih terim'in gönderilişini ve gönderiliş şeklini haklı bulabilirsiniz, fakat gerçekten ünal aysal bu kadar sözüne güvenilir bir adam mı? her verdiği sözü tuttu mu? hiç yalan söylemedi mi? hocayı göndermek için hiç oyun oynamadı mı? altyapı için adam gibi bir adım attı mı? futbolu her şeyiyle fatih terim'e bırakmak istememesini anlıyorum da bülent tulun bu iş için doğru isim mi peki? futbolu sadece fatih terim'in yönetmemesini istemesi tamam da adam gibi bir sportif direktör, bir altyapı koordinatörü getirdi mi? daha önce "olacak" ya da "oldu" dediği şeyler sık sık yalan olmadı mı? federasyonla olan mücadelesinden her defasında yenik ayrılmadı mı? bu federasyon gidecek dedikten sonra herhangi bir şey yaptı mı? e bari en azından 5+0+3'ü görüşseydin. sezon başında olanlardan sonra bütün sezon bir şey yapmayıp bir dahaki sezon yine kıyameti koparmak mantıklı olacak mı? fatih terim fanboylarının durumu da ayrı bir acınası. adam teknik direktörken imparator diye diye kafamızı şişirdiniz. eleştiri yapmamıza izin vermediniz. bu adam bu takımı yönetirken hiç hata yapmadı mı? anlamsız transferlere anlamsız paralar harcamalar, sezon başında doğru dürüst yerli alternatifi güçlü bir kadro kurmama, formsuz oyuncularda ve işlemeyen sistemlerde anlamsızca ısrar etmeler, her maça aynı şuursuzca hücum yapma prensibiyle çıkmalar... ben bu adamı sevmiyorum, hem kişilik olarak hem de teknik direktör olarak. ancak öyle yada böyle bu adam galatasaray kulübünün efsaneleri arasına girmiş, çok sayıda başarı yaşatmış ve bizi birçok kez de sevindirmiş. galatasaray'la yaşadığım sevinçlerin büyük bir çoğunluğunu öyle yada böyle bu adama borçluyum. drogba ve ünal aysal üzerinden bu adamı itin bir tarafına sokmak kadar da ayıp bir şey olamaz bana göre. dünyanın en anlamsız, en saçma hareketi. ulan drogba, ünal aysal, bu adamlar galatasaray için öyle yada böyle geçici değil mi? prim meselesinde üstelikte hatalı oldukları ortadayken ne diye bu adamlar üzerinden fatih terim'e sallama ihtiyacı duyarsın ki? e tamam ünal aysal yanlış yaptı, peki drogba'nın hiç mi suçu yok? drogba madem o kadar adam, madem o kadar karakterli "ben bu takımın hocası varken sizinle prim konuşamam" diyemez miydi? peki bu eleştiriyi yapınca drogba'yı yemiş mi oluyoruz. drogba'yı kimse istese de yiyemez zaten. bu adam geldiğinden beri galatasaray'ı sırtlamış, 2012-2013 şampiyonluğunu getirmiş, bu sezon da takımı sırtlamaya devam ediyor. bunu hepimiz biliyoruz ama şu prim meselesinde, frikikler meselesinde bir iki kelam edince adamı yemiş bitirmiş mi oluyorsun? sneijder mevzusu da ayrı bir komedi. biz burada dünyanın en iyi orta saha oyuncularından birini tartıştık. bu adamı anlamadan etmeden yerin dibine soktuk. şahsen sneijder'i hiçbir zaman eleştirmedim ve bu anlamsızca eleştirilerden dolayı attığı her golde ayrı bir seviniyorum. iyi ama şimdi üç gol attı diye hemen bunun da fanboyluğunu yapmak, kraldan çok kralcı kesilmek ne kadar doğru? adam gollerini attıktan sonra onu yerin dibine sokanların ortadan kaybolması da ayrı bir komedi, daha önce ne kadar anlamsız eleştiriler yaptıkları, futbolu sadece gol atmaktan ibaret gördükleri buradan belli oluyor zaten de sneijder'in yüzde yüzü sizce de gerçekten bu mu? 27 ekim 2013 kayserispor galatasaray maçında yine golünü attı tamam da maçın topla en az buluşan oyuncularından biri oldu. emre çolak bile ikinci yarı oyuna girdikten sonra topla ondan çok daha fazla buluşmuş, belki çok yararlı oynayamamış ama en azından çabalamış, ıkına ıkına da olsa bir gole asist yapmış. benim şahsen sneijder'den beklentim topla çok daha fazla buluşması, oyunun içerisinde kendini daha fazla göstermesi çünkü bu adam mükemmel bir playmaker. bu adamın topa ayağının değmediği bir ataktan gol çıkarmamız çok zor oluyor. yine fanboyluk peşinde koşmaktan bunları konuşmayacaksak adamı sadece attığı gollerden, yaptığı asistlerden yargılar ve onu alex'le falan karşılaştırırız. adam da burada sadece skora etkinin konuşulduğunu benimsedikçe skora etki etmekten başka ekstra pek bir iş yapmaz zaten.
    hakikaten şu sözlükte okuduğum şeyleri herhalde liseliler yazıyor diyorum ama bunların içerisinde benden yaşça büyük koca koca adamlar olduğunu da tahmin ediyorum. bırakın allah aşkına şu fanboyluğu, terimsporluğu, aysalsporluğu, anlamsız kutupsuzlaşmaları. hak edene hak ettiğini verin, yanlışını gördüğünüz yerde de eleştirin. ülkece hastalığımız hep bir şeyler tapmak zaten. bu yüzden hep vasatı aşamıyoruz, insan gibi yaşayamıyoruz, adam gibi yönetilemiyoruz. hep giydirdiğimiz futbol yöneticileri, yazarları, futbol adamları, hepsi bizim birer yansımamız çünkü hepsinin bir tapınıcısı var. futbolun bu kadar kör gözlerle izlendiği bir ülkeden de anca böyle adamlar çıkar zaten.
  • 7292
    galip gelince bir kesim o futbolcu iyiydi, diğer kesim hayır o kötüydü diye birbirine giriyor. galip gelince mancini iyi, faih terim kötü deniyor. yenilince kötü futbolcu sayısı çoğaldığı için saldıranlar çoğalıyor, koruyanlar azalıyor ve fatih terim olsa... diye başlayan yorumlar yazılmaya başlanıyor. gerçek olan tek şey var, yenilsek de yensek de hepimiz aynı duyguları paylaşıyoruz. lütfen bunu bilerek yorum yapın ey sözlük.
  • 7294
    aynı hastalıklı tiplerin mütemadiyen saçmaladığı güya galatasaray taraftar sitesi. diyecek başka söz bulamıyorum. hayır normal bir insan "ne yazıyorum, nasıl yazıyorum" diye birazcık düşünür.
    bu sözlüğün sahipleri, ilgilileri, sevenleri her kimse onlara söylüyorum: lütfen kendinize -dolayısıyla sözlüğe- çekidüzen verin. hastalıklı tiplere ve onların saçmalıklarına pirim vermeyin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın