• 5101
    yazarları, kendilerine ve galatasaraylılığa yakışır şekilde davranmalıdır.

    bir insanın kusrunu, acizliğini dile dolayarak bunun üzerinden espri yapmaya çalışmak gibi ucuzluklardan neden hala vazgeçilmiş değil anlamak güç. hele ki bu kişi düşmanınızsa, onun insani kusurlarını silah olarak kullanmak ne insanlığa yakışır, ne vicdana. baş düşmanımızın dili bir harfe dönmüyor, r'ye v diyor diye bunun üzerinden o kişiyi küçümsemeye çalışmak, aşağılamak nasıl bir anlayışın, nasıl bir hayat görüşünün sonucudur?

    ya da onu ve eylemlerini eleştirirken, hakeratamiz bir üslup kullanmak, küfürler savurmak medeni bir insanın yapacağı türden hareketler midir? biz haklı olduğumuz konularda, neden kendimizi akıllı, mantıklı, medeni insanlar gibi savunamayacağız hiçbir zaman?

    veyahut sevmediğimiz bir insanın 2 saatlik konuşması arasından, 'şike yaptıysam fenerbahçe için yaptım' gibi bir cümleyi cımbızlayıp bunun üzerinden hayali argümanlar üretme gibi bir basitliğe neden ihtiyaç duyarız? akıl ve mantık sahibi, gözü aşırılıktan körleşmemiş, kulakları sağırlaşmamış bir insan -ki ben galatasaray sözlük yazarlarının böyle olduğuna inanmışımdır hep- rakibine saygı duyar, duymaması gereken durumlarda, ya da kendini savunması gereken konularda da sağduyusunu ve duruşunu bozmadan, ölçülü ve galatasaraylılığa yakışır şekilde davranır.

    ben galatasaray sözlük mantalitesinin bu yönde olduğuna inanıyor ve galatasaray sözlüğün, kendisini diğerlerinden farklı kılan anlayış ve değerlere sahip olduğunu düşünüyorum. bu sözlükte yazar olmayı ciddiye alan herkesin de, bunun aksine hareketlerle sözlüğün yozlaşmasını ve ucuzlaşmasını engelleme yönünde gayret göstermesini rica ediyorum.
  • 5102
    kimi üyeleri hayatlarında bir dergi, gazete açıp polemik okumamışlardır. bu yüzden en ufak sertlikten, iğnelemeden şikâyet ederler. halbuki polemikler yumuşak bir dille yapılmak zorunda olmadığı gibi, iş karşıdakine hakarete ya da dayanaksız iddialara varmadıkça, sertlikler etkiyi de arttırır. bu anlamda makbul seviyede sertlik kabildir. sözlükçü arkadaşların bu nedenle her sertlikte, iğnelemede, ironide ya da benzer durumlarda "beyler sakin" deme noktasına gelmemeyi öğrenmesi gerek. tartışmak, tartışma ortamı yaratmak kötü bir şey değildir. lazımdır.
  • 5106
    son günlerde kulübümüz tarafından yapılan açıklamalar ** sonrasında, bir kısım yazarları tarafından sürekli olarak "koydu, soktu, geçirdi, kapak taktı, oturttu" türünden yorumların yapıldığı sözlük. gerçekten çok sığ duruyor bu tür ifadeler. bunun yerine açıklamalarda hoşumuza giden/gitmeyen şeylerin sıralanması daha akılcı olacaktır.
  • 5107
    son günlerde açılan her başlığa ota boka başlık açmak diyenlerin olduğu, twitter'da gördüğü her şeyi sözlüğe taşıyan yazarların olduğu söylenen sözlük.
    sana ne kardeşim istediği boka başlık açar isteyen. moderasyon silmediği sürece sorun yok sen kimsin? isteyen istediğini buraya taşır sana ne? milletin yazıp yazmayacaklarını denetlemek ve bok atmak sana mı kalmış? bak kendi işine yazını yazsana. sözlüğün görevli denetleyicilerisiniz de bizim haberimiz mi yok?
  • 5108
    agir twitterci olduklarini dusundugum yazarlarin ve begenmedigi entry'deki imla hatalarini kovalayan turkce polisi tiplerin ele gecirdigi sozluk. dikkat ettim 4 ve 5'ci nesiller bunlar. kendilerine twitter'da nasil bir dunya yaratmislarsa artik bu dunyada yazilan, cizilen herseyi gercek zannederler. nasıl bir bağımlılık haline geldiyse, favori web sitesi hedesinden ziyade artık insanların yaşamının büyük kısmını işgal eden twitter'ı ikinci evi yapmış insanlardır bunlar. salak sacma bir cok adamin sikimsonik tweetlerini butun gun sozlukte donduruler. basliklar arasinda onun bunun sicmadi tweet basligi aramaktan yoruluyorum. sikip attiniz guzelim sozlugu.

    amaciniz kari kaldirmak degil mi lan. sozlugun anasindan ne istyosunuz?

    ibrahim seten berbatov galatasaray da demismis bak sen, sansalin evladi galatasaray xabi ile ilgileniyor diye tweet atmismis. o buna ayar vermismis. bu kadar basit olmayin. ftw1905 adres degistirmis vallaha mi?

    ne kadar cok afrodizmasi olan adam varmis arkadas.

    bir de twitter hesaplarini sozlukte paylasan tipler var ki allah muhafaza. sözlükte twitter hesabının reklamını yapar. cok da sikimdeydi senin twitter adresin.
  • 5111
    bir iki tane farklı takımı tuttuğu iddia edilen troll yüzünden bu sözlükte sözlüğe küsen varsa mümkünse bence bir daha gelmesin ve en yakındaki kreşe kendisini yazdırıp, 5 yaşındaki çocuklarla taso oynasın. çünkü sorunlarını ancak orda çözebilir.

    arkadaş, herkes sizinle aynı görüşte olmak zorunda değil. herkes sizin sevdiğinizi sevmek zorunda değil. herkes ortada yaşamak zorunda değil. kaldı ki herkes çok iyi yazar olmak zorunda değil. burası bir sözlük. burda x'i çok seven de olacak, nefret eden de olacak. uçlarda yazanlar da olacak bildiğimiz default ne etliye ne sütlüye karışan sözlük yazarı da olacak.

    çıkın artık şu tripten arkadaş çıkın. başka fikirlerle de tartışmaya girebilin. iki tane adam trollük yapıyor diye sözlüğün seviyesi falan bozulmaz. tersine, troller sözlüklere her zaman hareketlenme kazandırır. çoğu zaman aman boşver yazmayayım diye üşendiğin başlıkta bir troll entry'si görünce yazma gereksinimi hissedersin.

    galatasaray sözlük'ün kötüye gittiği falan yok. tersine çok iyiye gidiyor bence. sözlük artık 2-3 yazarın tekelinde değil. her açtığımda aynı insanları görmüyorum. bir sürü farklı üye, bir sürü farklı görüş. üstelik yeni yazarların içlerinde çok çok iyi yazarlar da mevcut.

    dediğim gibi, bi trolle atıştı diye sözlüğe küsecek adamlar varsa bence zaten mümkünse gitsin. ne sözlüğe ne de kendisine bir şey katabilir burda.

    türk insanındaki sorgulama, tartışma eksikliği ya da eleştiriye karşı büyük tahammülsüzlüğü sözlüğe de esir almaya başlamış sanırım. bence asıl tehlike bu.
  • 5120
    çok entry alan başlıkların altına yazmaktan yavaş yavaş kaçınmaya başladığım sözlük. sebebine gelince, çoğu arkdaşımızın kendi fikirlerinden başka fikirleri dinlemeye tahammülleri yok, kendi beğendikleri, sevdikleri oyuncuların, yöneticilerin, kurumların eleştirildiğini görmeye tahamülleri yok. hal böyle olunca da x kişisi, böyle düşünen insanların fikirlerine ters düşen bir entry girdiğinde, "vay x seni", "hain x", "içimizdeki düşman x", asmalı kesmeli vs gibi entryler ortaya çıkmaya başladı. entry altına entry, bir önceki yazılanı nasıl eleştirsem, nasıl yerseme döndü iş, ve bana kalırsa bu zihniyetteki kişilerin halk pazarlarında bağıra çağıra patates, soğan, domates, sütyen, don satmaya çalışan insanlardan hiç bir farkları yok(u: vay efendim sen pazarcıya nasıl laf edersin ? burdan da bu sonuç çıkartılırsa şaşırmam.). kimsenin kimseye saygısı yok, herkes benim malım satılsının*, ben en çok kazanayımın* derdine düşmüş.
  • 5121
    kendi adina acilan baslikta, olumlu yorumlarin cok az oldugu sozluk.
    kimisi moderasyondan, kimisi 5. nesilden, kimisi dusuncesinin aksini dusunenden sikayetci.

    sikayet cok, memnuniyet az ama sozlukte 2000 kusur yazar var.

    elestiri tabiki yapilacak, eksik gorulenler tabiki soylenecek fakat uslubun daha yumusak olmasi gerekir.

    5. nesile bu baslik altindan kizmak yerine, eksigini gordugun yazari ozel mesajla uyarmak daha yapici olur.

    sozluge heyecan icinde dahil olan 5. nesil yazarlarin icinde, cok iyi yazanlar var. bu baslik altinda, 5. nesil hakkinda yapilan genellemelere kendiside dahil olmus oluyor. ister istemez bir sevk kirilmasi yasanir.

    elestiri yaparken daha dikkatli olmak ve '' buranin tadi kacti, burda da durulmaz artik'' gibi cumlelerden uzak durmak gerekir.
  • 5123
    varlığı, galatasaray varlığına armağan olandır.

    burada galatasaray için yazıyoruz ve hepimiz galatasaraylıolduğumuzu iddia ediyoruz. hepimizin farklı görüşleri, düşünceleri, anlayışları, tavrı, tarzı, beğenileri vs. bulunmakta haliyle. yani kimse kimseyi beğenmek durumunda olmadığı gibi, beğenmemek durumunda da olamaz. herkes, kendi düşüncesine göre olayları ya da kişileri yorumlama/değerlendirme tasarrufuna sahip olmalı diye savunduk hep şimdiye kadar; savunacağız da.

    fakat..

    düşünce özgürlüğü kisvesi altında, kötü niyetle veyahut kişisel takıntıları sebebiyle, sözlükte galatasaray spor kulubüadına olumsuz durum oluşturacak tarzda yazmak kabul edilemez bir davranıştır. galatasaray'ın menfaatiiçin, eleştiri yapmak ayrı bir şey, sürekli olumsuz hava oluşturmak, geleceğe dair karamsar yorumlarda bulunmak, önyargı ile yaklaşarak güç ve motivasyon kaybına sebep vermek anlaşılamaz bir tutumdur.

    kısacası bir oyuncuyu kafaya takıp, her fırsatta onun eksiğini, kusrunu aramaya çalışmak, sürekli olumsuz bir tavırla, oyuncu ne yaparsa yapsın onu aşağılamak için fırsat kollamak galatasaray'a ve sözlüğe bir şey katmaz. yapmamak lazım.
  • 5125
    antu kafasinda yazilarin artis gosterdigi sozluk. rakibin her hamlesine bok atma, alacagimiz oyuncu gelecek gibiyse kral etme, alamayacak gibiysek sovup sayma huylari ayyuka cikmis durumda. bir oyle bir boyle davranmak bize hic yakismiyor, yakismayacak da. bu sozluk ilk kuruldugunda sportmenlik ruhuna yakisir entryler iceriyordu. simdi ise facebookta herhangi bir galatasaray sayfasindan hallice ofke ve nefret dolu mantiktan ve sagduyudan uzak atarli giderli, laf sokmali entrylerle doldu.

    adam entry girmis kendi mantiginca, alttaki de onu nasil got ederimin derdine dusmus. misal felipe melo; oyle entryler giriliyor ki sozlukte sanirsin bir grup adamin kanlisi, bir grup da sulalesi. seref meselesine donmus is. yahu arkadaslar siz iyi misiniz diye sormak geliyor icimden. hatta amina korum sizin futbolunuzun demek geliyor. bu kadar mi gozunuzu hirs burudu gotu boklu oyuncular yuzunden? biz hep bir aileyiz hep birlikteyiz ayni gemide gideniz. cocukca ve omurgasizca davrandikca buranin ve dolayisiyla galatasaray taraftarlarinin sayginligi gun gectikce azaliyor.

    sike davasi suresince uefa gorevlilerinin her aciklamasinda, aha uefa cadiri kurdu fener siki tuttu, infantino sivazliyor diye milyon tane entry girildi. futbolun temizlenmesi derdinden cok fener siktirsin gitsin moduna girildi. bu bana gore cok yanlisti. bu meseleye taraftarlari birlestirerek organize bir hareketle yaklasmak gerekti ama yapamadik, buradaki aydin fikirli insanlarin on ayak olacagi bir hareket bir bilinc yaratmak gerekiyordu, renk ayirt etmeden herkesi temizlige davet etmenin yolunu bulmak gerekiyordu. en buyuk firsati yakalamisken bakis acimiz "sikeci picler"den oteye gidemedi ve tren bizim adimiza kacti. simdi istediginiz kadar ugrasin bu futbol temizlenmeyecek. uefa sivazlasada,sallandirsa da.

    tribunlerde oldugu gibi galatasaray sozluk gibi taraftar platformlari da kotuye gidiyor. basari odakli, omurgasiz, tutkusunu kaybetmis adamlar hep futbolun icine girdi. bu ayiba bu sozluk de dahil olmustur, benim icin en uzucu olani da bu zaten.
App Store'dan indirin Google Play'den alın