9
sadece 2 senede cebren ve hile ile bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün sözleşmeleri yenilenmemiş, bütün ödemeleri aksatılmış ve neticede bilfiil dağıtılmış olan efsanevi kadro.
ayşe cora: sezon bitimi sona eren sözleşmesi yenilenmedi. önce edirne, geçen sezon beşiktaş. bu sezon için fenerbahçe ile anlaştı diyorlar.
yasemen saylar: sezon bitimi sözleşmesi yenilenmedi. önce hatay, geçen sene basketbolu geliştirenler derneği forması giydi. altyapıdan gelen bir yıldız adayıydı, hala tam zamanlı bir oyuncu olamadı. semih kaya ile evlendi bir ay kadar önce, önümüzdeki sezonu meçhul.
shavonte zellous: nam-ı diğer zeliş. 3 kupanın 3'ünde de önemli bir pay sahibiydi, çok büyük oynadı. ertesi sezon ortası galatasaray basketbol şubesine yakışır bir beceriksizlik sonucu kulüpten ayrılıp suyun karşı yakasına geçti.
ışıl alben: rüya gibi geçen sezonun orta yerinde belki biraz acelecilikle, belki biraz kırgınlıkla dynamo kursk'a imza attığının ortaya çıkışı muhteşem sezonun muhteşemliğini perçinleyen lig şampiyonluğunun yarattığı havayı birkaç gün sonra darmadağın etti. transfer süreci boyunca ilgisiz kalan yönetimin günah çıkarma babında yaz boyu yaptığı "ağza bir parmak bal çalan" açıklamalar papatya falları baktırdı. kursk'ta bir sezon geçirdi, euroleague bronz madalyası ve rusya kupasını kariyerine ekleyip yuvasına geri döndü.
nevriye yılmaz: yıkılmayan tek kale. 2 sezondur hala takımdan ayrılmadı, ayrılamadı. herkes yılar nevriye yılmaz lafının hakkını bir de bu anlamda vermiş oldu. kariyerinin sonlarında. yerini doldurmak mümkün olmasa da saha kenarında kalmaya devam etmesi en büyük temenni.
sancho lyttle: türkiye'den rüzgar gibi gelip geçmiş olan winner oğlu winner ispanyol. sözleşmesi devam ettiği için ertesi sezonu da tamamladı. üst üste ikinci lig şampiyonluğu sonrası kulüp tarafından alacakları ödenmediği için masaya bile oturmadan ekaterinburg'a gitti. son olarak olimpiyat elemelerinde ispanya forması ile yardırdı, turnuvanın en iyi 5'ine seçildi.
alba torrens: galatasaray'a nasıl geldiği hala merak konusu olan, avrupa basketbolunun mevkisindeki tartışmasız 1 numarası. taurasi sonrası geldiği sezonda talihsiz ve ağır diz sakatlığıyla, ertesi sezon da geri dönüş sancılarıyla geçirdi. 3 kupalı rüya sezonun en önemli faktörlerinden biri oldu. sezon sonu ne olduğunu anlayamadan, aslında haketmiş olduğu ekaterinburg'un yolunu tuttu.
kelsey bone: amerika kolej liginin bağrından kopup avrupa basketbolunu domine eden sürrealist. ertesi sezon ortasında parasını alamadığı için amerika'ya gitti, ikna edilip geri döndürüldüyse de sezon bitiminde tekrardan ülkesine döndü. geçen sezon yakın doğu formasıyla ligde görüldü.
şebnem kimyacıoğlu: rusya'dan kaldırıp istanbul'dan soktuğu üçlüklerle kupayı getirip adını salonları bok eden futbol seyircisi dahil herkesin gönlüne yazan nezahat göbek isimli ablamız. uzun süre ara vermesine rağmen üst düzey basketbol oynamaya devam edip bunu da sonunda milli takıma seçilerek taçlandırıp kendince tarihe geçmeye devam etti. yazları hala amerika'da avukatlık yapmaya devam ediyor.
bahar çağlar: iki transfer sezonunda başta ezeli rakip olmak üzere gelen sayısal anlamda daha iyi teklifleri geri çevirip galatasaray'a imza attı. tam da kendini iyice geliştirip eleştirileri minimuma indirdiği sezon sonunda idareci abilerimizin basiretsizliğinden nasibini aldı, gün itibarı ile yakın doğu üniversitesi ile anlaşıp yeni bir maceraya yelken açtı.
esra şencebe: güzelliği, sempatikliği ve ritmini bulduğu zaman muson yağmuru gibi yağan üçlükleriyle gönüllere kazındı. bir şekide galatasaray kadın basketbolunun iki avrupa kupasında da pay sahibi olmayı başardı. ertesi sezon moda&lifestyle blogger'lığına soyundu. sezon ortası gelmeden basketbolu bıraktığını açıkladı. bu sezon memleketinin ikinci ligdeki takımıyla sahalara geri döndü, sezon bitmeden dünya evine girdi. allah mutlu mesut etsin. muhtemelen bu kadro içinde en az hasarla ayrılan isim oldu.
ekrem memnun: bir spor adamından fazlası. oyun sistemini üzerine kurduğu yıldızları yönetim beceriksizliğiyle bir yaz içinde tamamen elden kaçtı. kilit mevkilerin tamamını kağıt üzerinde birkaç gömlek küçük isimlerle değiştirmesine rağmen yılmadı, ertesi sezon yine lig kupasını kaldırdı. sen kimsin harun başta olmak üzere tüm dalkavuk tayfasına tokat üstüne tokat vurdu. bu savaşında en ağır darbeleri de kendi yönetiminden aldı. şaka gibi sebeplerle oyuncuları elden kaçırıldı, güç bela yetiştirilen skoreri federasyon marifetiyle devre dışı bırakıldı, sayısız maçı hakem düdükleriyle rakiplerine verildi, deplasman yolundaki takıma ceza bildirimi geldi falan.. sonunda dayanamadı ve yolları ayrıldı.
ayşe cora: sezon bitimi sona eren sözleşmesi yenilenmedi. önce edirne, geçen sezon beşiktaş. bu sezon için fenerbahçe ile anlaştı diyorlar.
yasemen saylar: sezon bitimi sözleşmesi yenilenmedi. önce hatay, geçen sene basketbolu geliştirenler derneği forması giydi. altyapıdan gelen bir yıldız adayıydı, hala tam zamanlı bir oyuncu olamadı. semih kaya ile evlendi bir ay kadar önce, önümüzdeki sezonu meçhul.
shavonte zellous: nam-ı diğer zeliş. 3 kupanın 3'ünde de önemli bir pay sahibiydi, çok büyük oynadı. ertesi sezon ortası galatasaray basketbol şubesine yakışır bir beceriksizlik sonucu kulüpten ayrılıp suyun karşı yakasına geçti.
ışıl alben: rüya gibi geçen sezonun orta yerinde belki biraz acelecilikle, belki biraz kırgınlıkla dynamo kursk'a imza attığının ortaya çıkışı muhteşem sezonun muhteşemliğini perçinleyen lig şampiyonluğunun yarattığı havayı birkaç gün sonra darmadağın etti. transfer süreci boyunca ilgisiz kalan yönetimin günah çıkarma babında yaz boyu yaptığı "ağza bir parmak bal çalan" açıklamalar papatya falları baktırdı. kursk'ta bir sezon geçirdi, euroleague bronz madalyası ve rusya kupasını kariyerine ekleyip yuvasına geri döndü.
nevriye yılmaz: yıkılmayan tek kale. 2 sezondur hala takımdan ayrılmadı, ayrılamadı. herkes yılar nevriye yılmaz lafının hakkını bir de bu anlamda vermiş oldu. kariyerinin sonlarında. yerini doldurmak mümkün olmasa da saha kenarında kalmaya devam etmesi en büyük temenni.
sancho lyttle: türkiye'den rüzgar gibi gelip geçmiş olan winner oğlu winner ispanyol. sözleşmesi devam ettiği için ertesi sezonu da tamamladı. üst üste ikinci lig şampiyonluğu sonrası kulüp tarafından alacakları ödenmediği için masaya bile oturmadan ekaterinburg'a gitti. son olarak olimpiyat elemelerinde ispanya forması ile yardırdı, turnuvanın en iyi 5'ine seçildi.
alba torrens: galatasaray'a nasıl geldiği hala merak konusu olan, avrupa basketbolunun mevkisindeki tartışmasız 1 numarası. taurasi sonrası geldiği sezonda talihsiz ve ağır diz sakatlığıyla, ertesi sezon da geri dönüş sancılarıyla geçirdi. 3 kupalı rüya sezonun en önemli faktörlerinden biri oldu. sezon sonu ne olduğunu anlayamadan, aslında haketmiş olduğu ekaterinburg'un yolunu tuttu.
kelsey bone: amerika kolej liginin bağrından kopup avrupa basketbolunu domine eden sürrealist. ertesi sezon ortasında parasını alamadığı için amerika'ya gitti, ikna edilip geri döndürüldüyse de sezon bitiminde tekrardan ülkesine döndü. geçen sezon yakın doğu formasıyla ligde görüldü.
şebnem kimyacıoğlu: rusya'dan kaldırıp istanbul'dan soktuğu üçlüklerle kupayı getirip adını salonları bok eden futbol seyircisi dahil herkesin gönlüne yazan nezahat göbek isimli ablamız. uzun süre ara vermesine rağmen üst düzey basketbol oynamaya devam edip bunu da sonunda milli takıma seçilerek taçlandırıp kendince tarihe geçmeye devam etti. yazları hala amerika'da avukatlık yapmaya devam ediyor.
bahar çağlar: iki transfer sezonunda başta ezeli rakip olmak üzere gelen sayısal anlamda daha iyi teklifleri geri çevirip galatasaray'a imza attı. tam da kendini iyice geliştirip eleştirileri minimuma indirdiği sezon sonunda idareci abilerimizin basiretsizliğinden nasibini aldı, gün itibarı ile yakın doğu üniversitesi ile anlaşıp yeni bir maceraya yelken açtı.
esra şencebe: güzelliği, sempatikliği ve ritmini bulduğu zaman muson yağmuru gibi yağan üçlükleriyle gönüllere kazındı. bir şekide galatasaray kadın basketbolunun iki avrupa kupasında da pay sahibi olmayı başardı. ertesi sezon moda&lifestyle blogger'lığına soyundu. sezon ortası gelmeden basketbolu bıraktığını açıkladı. bu sezon memleketinin ikinci ligdeki takımıyla sahalara geri döndü, sezon bitmeden dünya evine girdi. allah mutlu mesut etsin. muhtemelen bu kadro içinde en az hasarla ayrılan isim oldu.
ekrem memnun: bir spor adamından fazlası. oyun sistemini üzerine kurduğu yıldızları yönetim beceriksizliğiyle bir yaz içinde tamamen elden kaçtı. kilit mevkilerin tamamını kağıt üzerinde birkaç gömlek küçük isimlerle değiştirmesine rağmen yılmadı, ertesi sezon yine lig kupasını kaldırdı. sen kimsin harun başta olmak üzere tüm dalkavuk tayfasına tokat üstüne tokat vurdu. bu savaşında en ağır darbeleri de kendi yönetiminden aldı. şaka gibi sebeplerle oyuncuları elden kaçırıldı, güç bela yetiştirilen skoreri federasyon marifetiyle devre dışı bırakıldı, sayısız maçı hakem düdükleriyle rakiplerine verildi, deplasman yolundaki takıma ceza bildirimi geldi falan.. sonunda dayanamadı ve yolları ayrıldı.
