• 1
    en baştan söyleyeyim var'ı sonuna kadar destekliyorum.

    geliştirilmesi gereken birçok yer var, türkiye'de eyyam amaçlı da kullanılıyor ama en azından göz göre göre yapılan doğramalar ve ofsaytlar bitti.

    şimdi geleceğim nokta şu, daha önce de yazmıştım.

    bizim takım var'a göre davranmıyor.

    bakın fenerbahçe oyuncuları nasıl ki çok abarttığı için artık onların yaptıklarına kimse inanmıyorsa, bizim futbolcularımız da kendisine yapılan hareketi gösteremediği için hakkımız yeniyor, var'dan lehimize verilmesi gereken penaltı, kart vb kararlar verilmiyor.

    - ceza sahası içinde ayağına/vücuduna darbe aldın mı güzel kardeşim,

    a) hakem penaltı vermedi. darbeyi aldığın yeri tutarak bekleyeceksin, ayağa kalkmayacaksın. oyunu devam da ettirse bir süre sonra bizim takımın uyarması veya rakip takımın centilmen davranışı veya hakemin artık mecburen durdurması ile o sağlık ekibi sahaya girecek.

    sonrasında da biz darbenin tekrarını ekranda izleyeceğiz, kenara uyarı gelecek ve hakemi de var'a çağırması için bir baskı oluşacak.

    iyi niyetli veya değil hepsi insan hakemlerin. inanmadığı pozisyonda hakemi çağırmaz, düdük çalmaz. biraz göstereceksin, ikna edeceksin.

    zaten darbe varsa hakem gelip inceledikten sonra çok az da olsa darbe varsa penaltıyı verir.

    b) hakem penaltı verdi. darbe alan yerini tutmaya devam et. sağlıklı gelsin, yalandan da olsa soğutucu tutsun, arada dinlen biraz vs var'dan pozisyonu izleyen hakem de darbeden kaynaklı sakatlandığına inansın ki iptal yoluna gidemesinler.

    ha bu durum çok nadiren olur ama oluyor işte.

    (bkz: kerem aktürkoğlu'na karagümrük maçında verilmeyen penaltı)

    - ceza sahası dışında top senin ayağındayken sert bir darbe mi aldın bir kere hayvan gibi bağıracaksın. en kötü ihtimalle rakibine sarı kart gördürürsün. zaten rakiplerimize az kart veriyorlar bari olanı da zorla verdirelim.

    eğer yapılan müdahale çok sert ise kesinlikle sağlık ekibinin sahaya girmesini sağlayacaksın. o arada var da pozisyonu inceleyecek. bunu yapmaz hemen ayağa kalkarsan darbenin şiddeti konusunda hakem ikna olmaz.

    - ceza sahası dışında top ayağında değilken veya top oyunda değilken rakibin kasıtlı şekilde vurması/tükürmesi/iteklenmeden daha sert hareketler yapması vs

    bu durumlarda da hemen kendini sakatlanmış gibi yere bırakacaksın kardeşim. o oyunu durduracak ve pozisyonun var'da incelenmesini sağlayacaksın.

    burada da 3 nisan 2021 hatayspor galatasaray maçında şener'in sırtına vuran rakip oyuncu olayı geliyor aklıma. şener kendisini yere atıp kıvransa hatay 10 kişi kalacaktı daha maçın başında.

    ha suat arslanboğa gibi 10 nisan 2021 galatasaray fatih karagümrük maçında yedlin'in ayağının kırıldığı olaya yer çekimi diyen tetikçi tipler de çıkacaktır, onları sistemin dışına çıkarmak da galatasaray yönetimlerinin işi.

    bakın kadıköy serisini bir sene daha uzatan feghouli'ye faule rağmen golü veren ali palabıyık o gün feghouli yerden kalkmasa o golü veremezdi.

    dün kerem ayağını tutup yerde kalsa, tedavi olsa o penaltı iptal edilemezdi.

    bunun gibi hemen her maçta başımıza gelen birçok pozisyon oluyor.

    bu ayıp değil, emek hırsızlığı değil. bu hakkını aramak. futbol oyun kurallarının uygulanmasını sağlamak.

    galatasaray teknik ekibi içinde bu işle ilgilenecek, videolar ile pozisyon pozisyon inceleme yapıp, oyunculara neler yapmaları gerektiğini anlatacak kişiler lazım. gerekirse eski/yeni hakemlerden, hakemlik yapmış gençlerden ekibe birileri dahil edilmeli.

    en az scout ekibi kadar bu ve benzeri şeylere de kafa yormalıyız.

    taç atışı için antrenör kullanan takimlar var, liverpool gibi.

    bu yazdıklarım da oyunun bir parçası ve bu konuda malesef çok eksiğiz.

    maçtan sonra teknik direktörümüzün veya yönetimimiz konuşunca bir şey değişmiyor, sadece ceza alıyoruz. baskıyı sıcağı sıcağına sahadayken yapmalıyız.

    dilerim bu söylediklerim gelecekte takım içinde de yer bulur.
  • 2
    gerekliliğine sonuna kadar katıldığım öneri ve tespit. ligimizin yüzde 90'ı gibi çirkeflik sınırına dayanmadığı sürece hakemin psikolojisiyle, rakibin psikolojisiyle oynamak ve fırsatları değerlendirmek futbolun bir gerçeğidir.

    bir maçta rakip kaleye çok yakın bir yerden ortadaki tacı hızlı kullanmadığımız için rakibe verildiğini hatırlıyorum.

    dün*;
    bileği parçalanmaktan kurtulan yedlin ayağa kalkmaya çalışıyor, donk yardım ediyor,

    kerem bir kere bile ayağını göstermiyor veya üstten darbeyle bozuldum demiyor,

    donk kırmızı yediği pozisyonda önce göğsüne dirsek yiyor ve o darbeyle geri teperken rakibin ayağına basıyor yani kasti hiçbir şey yok tamamen kontrolsüz

    tüm bunlarda görüntü yanıltır vs. diye isyan etmiyor kimse baskı kurmuyor hakeme, saf saf bekliyorlar hakem ne karar verecek diye.

    çok safız çok, oyuna odaklanma işini sadece bu alanda iyi yapıyoruz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın