• 22502
    kapanmayacak eksikleri olmayan takım. fakat en önemli unsur fatih terimin geri dönmesi. (bunu eleştiri olarak yazmıyorum.)
    ama cok basit, yapılması gereken, söylenmesi gereken şeyler yapılmıyor.

    1. problem (bana göre)

    13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçı nda özellikle dikkat cekmek gerekirse, rakipler artık bizi çözmüş durumda, bir şekilde ilerde hücum yaptıgı anda defansdan top cıkarırken, hatta musleradan top cıkarırken tek alternatif nzonzi.

    bu kabullenilemez. burda ya belhandanın gelip top isteyip topu alması lazım, ya da kendini gösterip bir marke oyuncuyu yalandan da olsa bosa cıkarması lazım. veya aynı sey seri veya lemina için geçerli. orta 3 lüden sadece 1 tanesi o da nzonzi top almaya geliyor klasik 6 numara gibi. ama diğerleri ne toplu ne topsuz asla o oyunu oynamıyor.

    bu sekilde bir türlü oyunu geçemiyoruz. 1. bölgeden 2. bölgeye burdaki sıkıntı bence suan için çözülmesi gereken, çözülebilecek olan ama ölümcül bir hastalık gibi.

    13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçı ömer bayram yeteneği kısıtlı olsa da oyun bilgisi olarak da istek olarak bu maç özelinde bunu sağladı ama cok kısıtlı da bir oyuncu.

    akıllara iki soru geliyor, hoca bunu göremiyor veya oyuncular bunu yapmıyor.

    bu sorun için ne yapıp ne edip ya belhanda, seri, lemina 3 lüsüne bunu yaptıracaz. ya da yapan birini bulmamız lazım. yoksa bu orta saha düzeni ile ben cok sıkıntı yasayacagımızı düşünüyorum.

    2. problem ise,

    yine orta sahada oyunu karsılarken sertlik seviyesi yine cok aşşağıda. nzonzi cok yumusak kaldı. ilk 3 maç için ilerde ne olur bilemiyoruz ama daha cok top kazanması gerekiyor. lemina 25 dakika ile yargılamak zor ama seri de 2 oynadıgı maç için sertlik anlamında cok katkı vermedi.

    ileride oynayan belhanda, feghouli ikilisi de afrika kupası veya baska nedenlerden dolayı formda değil, mücadele anlamında da ortaya henüz bir şey koymuyorlar. özellikle kasımpaşa maçında quaresma yı mariano karsısında yeterince ve cok laubali şekilde bomboş bıraktı.

    ben burada özellikle elit maçlarda, feghouli'nin veya belhanda'nın yedek kalması gerektiği düşüncesindeyim. seri - lemina - nzonzi 3 lüsü ile hem daha iyi savunup hem de 1. problemde bahsettiğimiz top alış verişini daha rahat yapabilir miyiz bence düşünmek lazım. ama bu 3 lüden gerekli hücum organizasyonunu sağlayamazsak hücum da babel ve falcao ikilisi ile yanlızları da oynayabiliriz. o yüzden elit maçlarda iyi kapanıp, iyi oynayıp 1 gol sıkıstırmamız gereken maclarda düşünülmesi gerekir.

    3. problem ise,

    takım tudor döneminden beri, hatırlarsak 500 pozisyona girip baskı ve pres ile heyecandan 1 gol zor cıkartıyorduk. bir şekilde 2. bölgede veya 3. bölgede oyunu rakip sahaya yıkıp pas yapıp, pozisyona giremiyor.

    pozisyona giriyoruz ama hep bireysel, bunun sebebi de belhanda'nın sürekli ileriye oynaması. tabiki geriye oynasın denemez. ama 8 kişilik savunmadaki 1 oyuncuya atılan toplar muhakkak kaybedilecek. burda bence yanlıs büyük.

    13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçında örneğin falcao 3 kere geri geldi top aldı 2. bölgede arkadaslarına aktırdı bir şekilde orta saha oyuncularını hücüma gitmesinde süre yarattı ama içeri yine sadece kendisi koştu.

    4. problem nagatamo,

    oyun ilk 3 haftadır sürekli sol tarafa doğru kayıyor, babel orayı domine etti ama nagatamo bir türlü bindirmeleri yapamıyor veya 2. 3. bölgede o pas trafiğine giremiyor. eskiden hatırlarsak şut falan deniyordu, bir şekilde sıfıra inip pas oyununa giriyordu. bunda 3. problemde bahsettiğim oyunu rakip alana yıkamama sorunu da olabilir ama nagatamo bazen iki adım kendini atamıyor.

    yaş, form tabiki önemli ama bence ilk 3 haftada büyük değişiklik oldu geçen seneye göre.

    son olarak eklemek gerekirse,

    stoper ikilisi özellikle, defans 4'lüsü geçen senenin en gözü kapalı bölgesi sezon başından beri alarm veriyor. bununla birlikte yeni düzeni kurulmaya calısılan bir orta saha, ve yeni planlanan bir hücüm bölgesi.

    acıkcası fatih terim efektten fazlasına ihtiyacımız var bu sezon.
  • 22503
    teknik ekibinden taraftarına skora göre tepki verdiği takım. dün son 5 dakika muslera’nın kaleden açıldığı pozisyon gol olup maç 1-1 bitseydi ortalık yıkılırdı. tek kalburüstü topçusu 40 yaşına dadanan q7 olan vasatın vasatı olan kasımpaşa gibi takıma bile net bir oyun üstünlüğümüz yok.

    valla kimse kusura bakmasın taraftarda kredisi çok az olan mariano belhanda filan bile taş gibi topçular.

    bir kadro ancak bu kadar sahaya kötü dizilir yayılır bu kadar berbat(sıkıcı, yavaş, dengesiz, plansız, kopuk) oynar ve bu tam iki senedir böyle. bazı maç ve dakikalarda gösterilen reaksiyonlar sadece çocuk kandırır.

    insanları yaftalamadan bunu görmek kabullenmek fatih hoca’nın yarattığı bir sorun demek bu kadar zor mu??

    nerden ortadoğu gibi kişilerin bu kadar putlaştığı bir toplumda dünyaya geldik babacım ya. siyasetinden futboluna her mecrada aynı sorunu yaşıyoruz.
  • 22504
    sezon başındaki bu can sıkıcı oyunun yaş ortalaması ile alakası olduğunu düşünmüyorum. takımın yaş ortalaması ligin ikinci yarısının ortalarından itibaren sorun yaratacaktır ama şu an bu bir sorun yaratmaz. (bkz: 13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçı) nda sahada alkolik gibi gezen futbolculara hakikaten anlam veremedim. geçen seneki ilk yarı başakşehir'inin kötü bir taklidi gibiyiz. onlar da yaşlı bir kadroydu ancak takır takır top oynuyorlardı keza 17-18 beşiktaş'ı da yaş ortalaması yüksek ancak hücum etkinliği olan bir takımdı, şampiyonlar liginden lider çıktı. aklıma gelen tek şey hocanın, takımın bu kadar erken form tutmasını istememesi başka bir seçenek gelmiyor. fakat bu da dünkü oyuna çanak tutulacak bir bahane değil. orayı dolduran 50000 taraftar sahada bir şeyler görmek istiyor. mesela herkesi bireysel performanslar rahatsız etti beni ise muslera'nın son saniyelerde vakitten çalmaya çalışması. oyunun başındaki gereksiz 3 dakikalık protestoya gelmiyorum bile takımın bütün maç başı enerjisini emdi. bu ultraslan denen güruh sanıyor ki bu manasız protestolar takıma yarar verecek, neyse

    üstelik takımımız yukarıda saydığım diğer iki takımdan daha alternatifli daha yetenek tavanı yüksek bir kadro oluşturdu. dün mesela maça gelmek isterdim ancak oraya çok uzak bir konumdayız, konya maçına geldiğimde metrosu, metrobüsü, stattan çıkışı bi de üstüne puan kaybı ile rezil bir gece geçirmiştim ve değmeyeceğini düşündüm. iyi ki dün gitmemişim dedim mesela. belki şehir dışından izlemeye gelenler vardı stada eldeki kadro heyecan verdiği için ancak yok... mariano'nun cesedi oynadı dün, belhanda yine sezon başı belhandası, feghouli rezalet bir sezon başı geçiriyor, muslera zamana oynuyor falan...

    bu kadroyla, bu hocayla, bu taraftar ve bu iç saha gücüyle ligdeki diğer rakiplerimizin 2 boy önündeyiz ancak 2 boy geride oynuyoruz. umarım ligin ilk yarısının ortasında bu düşünceleri halen taşıyor olmam.
  • 22505
    en büyük sorunu atak sonlandıramama olan takım.

    pas oyunu oynayacağız diye çok fazla yan pas yapmak zorunda kalıyoruz. bu pas hızını, half space'leri, rakibin defans hattını enine genişletemediğimiz sürece de bu paslar bizim için çok büyük handikap oluyor. çünkü baskı yapacak ve geri topu kazanacak oyuncu sayımız yok. geçen haftalarda abdullah avcı kendi takımının topu geri kazanma süresinden bahsetmişti. bizim takımın bu konudaki istatistikleri neler acaba. bununla alakalı çalışma yapılıyor mu bilmiyorum ama kesinlikle çok önemli bir konu.

    takımlar lige geçiş sürelerinde bazen oyun felsefelerinin dışına çıkarlar. biz de bu topu geri kazanma konusunda elit seviyeye gelmeden, atakları bitirme üzerine yoğunlaşmamız gerektiğini düşünüyorum. aut, olur, korner olur, kaleci kurtarır önemli değil. bir şekilde atakları sonlandırmamız lazım.
  • 22506
    şimdi takımın bugünkü hali çoğumuzu tedirgin etti fakat olumlu yönleri de görmek gerekir. kadromuzdaki oyuncular bireyselde gerçekten çol iyiler. hazır değiller ve uyum sorunu var fakat şöyle baktığımızda falcao, nzonzi, lemina çok güzel izlenim verdiler ilk maçlarında. babel zekası diye bişey gördük mesela oynadığı maçlarda. adem gibi ve emre mor gibi bir yedeğimiz var çoğu yazar tarafından ilk 11 bile yazılan. şuan için seri ve jimmy hariç tüm futbolcular bence bireyselde kendini ispatlamıştır. bu ikisinin de zamanla kendini bulacak potansiyeli olduğunu biliyoruz. şimdi önemli olan ne kadar çabuk takım olacakları. açıkçası önemli olan şl maçlarına hazır olmak çünkü bu yıl lig için benim şüphem yok.
  • 22510
    13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçındaki sorunu topu kaybettiğinde reaksiyon veremeyip kasımpaşa'nın kendini ceza sahamız çevresinde çok kısa sürelerde bulabilmesiydi. oyun planımız rakip sahaya pasla çıkarak yerleşip, rakip yarı alanda topa sahip olmakken rakip topu kaptığında takım boyumuz sürekli uzadı, dolayısıyla rakip sahaya yerleşme ve o bölgede topla oynama konusunda yeterli zamanı bulamadık. doğru pozisyon alamamamız, beklerin ileri de üçgenler kurmaya katkı verememesi, orta saha ve bek oyuncuların geriden rakip defansın arkasına koşular yap(a)maması, rakibin defans çizgisini daha geriye itemememize ve forvet oyuncularımızın pozisyon bulamamasına neden oldu. daha bir çok olumsuzluk ekiyle neler yapamadığımızı bol bol anlatabiliriz dünkü maç özelinde.

    bunun da çeşitli nedenleri var tabi ancak asıl sorun hücum planımızdan çok savunma planımızda. topu kaybettiğimiz anda baskı yapamamamız, savunmayı yeterince önde kurmuyor oluşumuz beklerin yetersiz olması sürekli önde yakalanmaları, geriye dönüşlerde sıkıntı yaşamaları ve stoperlerin bütün baskıyı üstlerinde hissetmeleri ciddi bir problem. dünkü maç özelinde orta sahadaki oyuncuların da henüz hazır olmaması ki asıl dinamizmi yaratacak oyunucun sadece 30 dakika sahada kalabilmesi bahsettiğim sorunlara yol açtı.

    bek problemi dışında orta sahayı dinamikleştirmek, doğru pas kanallarını yaratabilmek hem de topu kaybettiğinde reaksiyon verebilmemiz için nzonzi'nin yanında ya orta sahada iki merkez orta sahalı 5'li bir kurgu ile oynamamız gerekiyor ya da farklı bek oyuncuları ile 4-4-2 oynamamız. özellikle nzonzi'nin basan koşan bir oyuncudan ziyade pozisyonunu doğru kapatan tipte bir oyuncu olması bizi bu duruma mecbur kılıyor.

    yani burda yapacak iki seçenek var ya beklerimizi değiştireceğiz ya da savunma kurgumuzla beraber ortasahayı ve bekleri özellikle nagatomo'yu mutlaka değiştirmeliyiz.

    ---------------------muslera
    lemina luyindama marcao ömer
    ---feghouli nzonzi seri belhanda
    -----------------falcao babel

    ya da

    -----------------------muslera
    -------mariano luyindama marcao
    feghouli lemina nzonzi seri belhanda
    --------------------falcao babel

    takımın yaş ortalamasının da ciddi önemli bir problem olduğunu düşünürsek, sezon genelinde, orta sahada atalay, emre mor, yunus, taylan gibi genç oyunculardan, forvette andone'den sık sık faydalanmamız gerekiyor.
  • 22511
    2019-20 sezonunda ilk 4 hafta itibariyle maçlarında ilk 30dk gol olmayan takım.

    yani ne atmış ne de yemişiz. yememe kısmı başarı sayılmaz çünkü zaten rakiplerin planı “ilk yarım saat galatasaray’ı durdurursak sonra işler bizim lehimize döner” şeklinde oluyor. sonuç gösteriyor ki başarılı da olmuşlar. bunu zaten hissediyorduk, maçlara rakibin üstüne çökerek giremiyoruz.. sayısal karşılığı da varmış bunun.. ilk 30dk çöp her maçımızda.
    he sonrası da parlak değil ama ister istemez “böyle nereye kadar” denildiği için taraflar açılıyor goller geliyor..
    maç başlarını iyi oynamamız şart bu şekilde ligi domine edemeyiz.
  • 22513
    takımın en büyük sorunu kaybettiği topu geri kazanma süresinin çok uzun olması. dünkü maç ve bu sezon oynadığımız özelinde dikkatimi çeken en önemli husus rakibe çok uzak oynuyor oluşumuz ve alan daraltamamız. kendi sahamızda bile pres gücümüz yeterli değil alanı daraltamadığımız rakibe temaslı oynayamadığımız için rakip kim olursa olsun elini koluna sallayarak ceza sahamızın önüne kadar geliyor ve takımın geri koşup efor sarfetmesine çok fazla mesafe katetmesine sebep oluyor. geçen sene problemi orta saha oyuncularında arıyorduk bu sene komple yeniledik hepside teker teker baktığımızda isim olarak çok kaliteliler takım olarak baktığımızda da kadro kalitesi olarak isim olarak ligde yanımıza yaklaşabilecek takım yok fakat bunun karşılığını alamıyoruz.
    diğer gözlemlediğim probleme gelecek olursak takımın bir türlü tempoyu arttıramaması hücuma çıkarken adeta kağnı hızındayız özellikle belhanda topu iki üç kere dürtmeden tıpu ayağından çıkarmıyor. babel ve falcao birkaç kez demarke halde müsait pozisyondaydı fakat kendisi ya top kaybı yaptı ya da ayağında topu çok fazla geveleyince rakip savunma geri koşup yerleşti. temposuzluğun bir diğer sebebide beklerimizin artık yaşlanmış olması. mariano işin savunma kısmında yok gibi nagatomo ise hücum kısmında neredeyse hiç yok. belki hoca bu sorunu sağda şeneri kullanarak bir nebze olsun çözebilir en azından denemeli diye düşünüyorum. solbekte ise emre taşdemir alternatifi var fakat ne kadar yeterli olur bilemiyorum ama dediğim hoca bek pozisyonu için farklı çözümler bulması gerekiyor. 4-1-4-1 ya da 4-3-3 oynamaya devam edeceksek aynı problemler devam edecektir. hoca oyuncuların defosunu saklamak ve maksimum verim almak istiyorsa farklı varyasyonlar denemeli takımdeki oyuncu profili ve çeşitliliği buna müsait hoca da hatalarında ısrar etmeyecektir diye düşünüyorum.
  • 22514
    takımın büyük sorunu bence, yazın da eylül 2019’da da gerçekleşen, milli maçlar. bakınız aynı sorun şu anda izlemekte olduğum (bkz: 14 eylül 2019 norwich city manchester city maçı) içerisinde de mevcut. norwich oyuncuları mis gibi dinlenmişler 15 gün. manchester city ise yorgun ve zihnen de kopuklar. biraz bizim takım gibi. milli takım öncesi bence yedek yani milli olmayan kadro ağırlıklı olarak lige başlayabiliriz.
  • 22515
    13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçı benim açımdan 1-0 olsun bizim olsun maçıydı. iki temel sebebim var; ilki milli ara dönüşü olması ikincisiyse takımın kaportasının ciddi manada değişime uğramış olması. falcao - lemina - nzonzi - babel derken hücum hattında ve özellikle de forvette yeni isimlerle oynuyoruz. basit pas hataları ve top kayıplarında bunun, oyundan düşmemizde de yıldız oyuncuların milli takıma gidişinin etkisi olduğuna inanıyorum.

    öte yandan; savunmadan ciddi s.o.s. veriyoruz. marcao iki adım yanındaki nagatomo'ya pas atacağım diye taca top attı, yetmedi her girdiği mücadelede ya vücut çalımı yedi ya da rakibi kaybetti. kafa topları zaten feci. marcao'ya kesinlikle ciddi bir uyarı gerektiği inancındayım. luyindama ise gereksiz özgüven hareketleri dışında kesicilik olarak çok da fena değil, ki daha iyi olacaktır. mariano'ya gelirsek; kritik defansif müdahaleleri olsa da sezonu tamamlayabileceğiz gibi durmuyor. giderek eksiliyor futbolu.

    geride toparlanmayal nzonzi daha özgür ve özgüvenli oynayacaktır. ileri hattaki oyuncular da tamamen alıştıktan sonra daha hızlı ataklarla, topu daha seri ileri taşıyacağımıza inanıyorum ki falcao da bundan büyük fayda yaratır. 13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçında fatih terim takımlarında gördüğümüz üçgenleri görmeye başladık. sanıyorum bir kaç haftaya fatih terim futbolu dediğimiz hücum oyunu da iyice belirginleşecek.

    o zamana kadar mühim olan 3 puandır. oyun oynama kıvamına geldiğimizde arada fark olmaması açısından. sonrası allah kerim fatih terim zaten.
  • 22516
    hocanın risk alması lazım artık. bunu söylediğime üzülüyor ve şaşırıyorum ama hoca 2 senedir risk almıyor. bu sene de almıyor. elindeki en iyi oyuncuları sahaya sürüyor.

    özellikle bek oyuncularımızın temposuzluğu bizi perişan ediyor. kanat oyuncuları da bu temposuzluğa etkilenince iyice hücum yapamaz hale geliyoruz.

    yuto en azından defans yapabiliyor. ama mariano ne defans yapabiliyor ne de hücum. 2 senedir bizi şampiyon yapan belhanda - feghouli - mariano üçlüsünün pas kanalı artık bize zarar veriyor. bu bölgeden atak yapmaya çalışıyoruz ama olmuyor.

    şu an elimizde çok iyi ve geniş bir kadro var. hoca bu geniş kadro içinden doğru 11'i bulmalı ve onda ısrar etmeli. isimler, vefalar, evlatlar değil; makul olanlar oynamalı.

    şöyle bir düşünüyorum, mesela linnes ya da şener ile mariano ile oynadığımızdan daha mı kötü oynayacağız? çıkmasın kardeşim bekimiz topla. topla çıkmasın ama gerektiğinde çizgiye inebilsin. mariano 1 sezondur çizgiye inmiyor. o çizgiye inmeyince de feghouli'nin içeri kat etmesinin bir anlamı kalmıyor.

    mesela yuto yerine ömer bayram oynasa, daha mı kötü olur? dediğim gibi yuto en azından defans yapıyor. yahu hiç olmadı at yuto'yu mariano'nun yerine, al sola ömer'i. en azından takım tempo yapar.

    belhanda takımın el freni. geçen sezon orta sahanın en iyi pasörü kendisiydi. şimdi ise orta sahada kendisinden çok daha üstün pasörler var. belhanda topu en az 3 kez dürtmeden ayağından çıkartmıyor. "8 numarayım" diyor ama 10 numara işleri yapmayı çalışıyor. haliyle yapamıyor. topu her alışında feghouli'yi arıyor. sanki sahada bir başkası yok. soso öyle değil mesela. soso doğru pas kime atılmalıysa ona atıyor. ama belhanda ya soso'yu arıyor ya da çalım atmaya çalışıyor.

    artık takımda değişikliklere ihtiyaç var. bu kadar transfer boşa yapılmadı. eldeki oyuncular değerlendirilmeli, forma adaleti sağlanmalı. benim aklıma yatan 11 şu şekilde:

    --------------------------------------muslera-------------------------------

    ----yuto/şener----------luyindama-------------marcao---------ömer----

    --------------------------------------nzonzi--------------------------------

    -----------------------lemina---------------------seri-----------------------

    ----babel---------------------------falcao--------------------------soso----

    burada babel ile soso'nun ve lemina ile seri'nin yeri değişebilir. ama babel neredeyse lemina o tarafın içinde oynamalı. böylece gerektiği zaman, oyuncu değiştirmeden şunu yapabilme şansımız doğar:

    --------------------------------------muslera-------------------------------

    ----yuto/şener----------luyindama-------------marcao---------ömer----

    -------lemina-------------nzonzi----------seri--------------feghouli-------

    ---------------------------babel------------falcao---------------------------

    böylece hem daha hızlı hem de rakip ceza sahasında çift forvet ile daha tehlikeli olabiliriz. maçına göre ya da maç içinde andone de babel - falcao ikilisinden birinin yerine oynayabilir.

    emre mor'a güvenebilsem onu yazacağım soso yerine de. zira adam geçebilen kanat oyuncusu çok makbul. hem emre'yi sola atmak, daha az top tutmasını sağlamak ve kaleye şut atmaktan çok asist yapmak anlamında onu teşvik etmeye de fayda sağlayabilir.

    daha buraya jimmy durmaz, adem büyük, taylan antalyalı, donk, belhanda, mariano gibi oyuncular da girip çıkabilir duruma göre. ama sürekli aynı diziliş ve aynı kadro ısrarından vazgeçmeliyiz. takım zaten yavaş. topu da yavaş kullanınca iyice hücum konusunda kısır bir yapıya bürünüyoruz.

    sonuç olarak kısa vadede belhanda ve mariano'nun kenara hatta mariano'nun tribüne gittiği, andone, lemina, emre mor, seri, şener, ömer gibi oyuncuların oyuna dahil olduğu bir takım haline gelmeliyiz. yoksa ağır yenilgiler almamız kaçınılmaz olacak.
  • 22517
    oynadığı maçlarda sonuç ne olursa olsun, hazırda bekleyen ağlak bir topluluğa karşı savaşır.

    haklı bir penaltı çalınır: "böyle penaltı olmaz. yazıklar olsun tff, yazıklar olsun mhk"

    rakibe haklı bir kırmızı kart çıkar: "bu nasıl kırmızı kart? hakemler, galibi çoktan belirlemiş. istifa ulan mhk. sende istifa tff"

    bize haksız kartlar verilir: "0.1 hızla oynatılan videoya göre adam net rüzgarıyla düşürmüş abi . doğru karar."

    yeniliriz: "bugün hakemi de yendik. oyuncularımı tebrik ediyorum. "

    berabere kalırız: "hakem takdir haklarını galatasaray'dan yana kullanmasaydı, net olarak kazanırdık."

    kazanırız: " ben artık bir şey diyemiyorum. emeğimizle oynamasınlar. bu hakemlerle zor ama önümüzdeki maçlara bakıp, ligde kalmayı ümit ediyoruz. "

    "orta sahada bizden çıkan tac bize verilmedi." "oyun dizilişimiz yanlış olduğu için oyun başlamamalıydı." gibi saçma sapan argümanlarda kullanılıyor.

    hakemlik bir durum olmadığı zamanlarda durum çok daha vahim bir hal alıyor:

    maç sonu toplantılarında oyun hakkında sorulan sorulara yanıt vermeyen x takımın yöneticileri; konuyu hemen fatih terim, hasan şaş ve ümit davala'ya getirip algının kralını yaparak bizi yine hedef tahtasına oturtuyorlar. bunu bazen maçtan bir gün sonra resmi siteleri aracılığıyla da söyleyebiliyorlar.

    fatih terim, hasan şaş ve ümit davala'nın cezalı olduğu bir maçtan sonra: "spiker taraflı anlattı" diye mağduriyet kasan takımlar bile var.

    alakası olmadığı, orta sıra takımlarının mücadelesinde bile haksız galatasaray gösterilir ve kültürlerine laf atılır.

    ali koç, fikret orman ve göksel gümüşdağ diğer kulüpleri de yanına alarak ortak bir galatasaray düşmanlığı oluşturdu. galatasaray'ın olmadığı bu yere de "kulüpler birliği" denildi.

    sadece bunlarla da savaşmıyor;

    fenerbahçe'nin eski 2. başkanı, şimdiki türkiye futbol federasyonu başkanı nihat özdemir

    beşiktaşlı olan ama aynı zamanda fenerbahçe başkanı ali koç'un sahibi olduğu arçelik markasını kendi kişisel fabrika sponsorluğunda kullanan merkez hakem kurulu başkanı zekeriya alp

    https://gss.gs/tI7.jpg

    pfdk ve tahkim kurulu üyeleriyle de savaşır.

    önceden diz çöktüğümüz için büyük görünenler; şimdilerde ayağa kalktığımızda ezildikleri için birlik olmuşlar. bizde yine her zaman ki gibi hepsini üst üste koyup şampiyon olacağız!
  • 22518
    gereğinden fazla eleştirilen takımdır.
    3 sezondur en az 1 hızlı kanat ile oynamaya alışmış takımı başka bir oyuna alıştırmak ve bunu 5 yeni ilk 11 oyuncusu yapmak öyle dışardan bakıldığı gibi kolay olmuyor.
    henüz 3 maça çıkan nzonzi, ilk maçlarına* çıkan falcao ve lemina, sezona pek de iyi başlayamayan seri ve henüz oynayamayan andone...
    herkes gibi bende o içerdeki coşkulu oyunu istiyorum ama artık öyle oynamayacağımızı izlediğimiz maçlardan anlıyorum.
    25 ağustos 2019 galatasaray konyaspor ve 13 eylül galatasaray kasımpaşa maçlarının ilk yarılarında ne oynayacağımız baya belli oldu. rakip sahaya yerleşeceğiz, bol pas yapacağız, kanat veya göbekten delmeye çalışacağız.

    kemal özdeş'in maç sonu açıklamalarından küçük bir kesit.

    --- alıntı ---

    “göbeği kapatıyoruz, kanattan geliyorlar. kanadı kapatıyoruz göbekten geliyorlar”.

    --- alıntı ---

    biz son 2 sezon baya baya kontratak takımı gibi oynadık ve bu yüzden deplasmanlarda çok zorlandık.
    velhasıl artık başka bir şey oynayacağız ama geçiş süreci biraz sancılı olacak.
    inşallah bu süreçte fazla puan kaybı yaşamayız.
    şampiyonlar liginde oynayacağımız takımlar belli, set oyunumuzu geliştirmeliyiz.
    ben biraz daha sabretmemiz gerektiğini düşünüyorum.

    (bkz: 2019-2020 sezonu)
  • 22519
    1- muslera
    2- mariano
    3- nagatomo
    4- marcao
    5- luyindama
    6- nzonzi
    7- feghouli
    8- seri
    9- falcao
    10 -belhanda
    11- babel

    12- okan kocuk
    22- şener özbayraktar
    13- emre taşdemir
    14- donk
    15- ahmet çalık
    16- ömer bayram
    17- emre mor
    18- lemina
    19- andone
    20- emre akbaba
    21- adem büyük

    23- batuhan şen
    32-
    33-
    24-
    25-
    26- selçuk inan
    27- yunus akgün
    28- taylan antalyalı
    29-
    30-
    31- jimmy durmaz

    gençleri yazmadım.* şu an için kadromuz bu şekilde gözüküyor. gbkz. ile yazdıklarım yeni transferlerimiz. son zamanların en başarılı kadro mühendisliği. 4-3-3'e göre sıraladım ama 4-4-2'ye göre de sıralanabiliyor.
  • 22520
    defans bloğu ve belhanda-feghouli ikilisi hariç ön bölgemiz tamamen değişti. üstelik bu adamların babel hariç hiçbiri kamp görmedi. kamp gören babel zaten şu an takımın en hazır ve etkili oyuncusu. afrika kupası sebebiyle belhanda ve feghouli ikilisi de kampa katılmadı şu an tel tel dökülüyorlar.. yeni katılan oyuncuların yine hiçbiri fizik olarak hazır değil. belki biraz nzonzi hazır. biraz sabır beyler. hazır olana kadar puan farkını 3-5 arasında sabit tutarsak müthiş iş yapmış oluruz. beraber oynamaya alışsınlar fizik olarak hazır hale gelsinler o zaman tekrar genel bir değerlendirme yaparız. kesin hüküm vermek için her şey çok erken. güzel insanlar, azıcık daha sabır.
  • 22521
    kendi hayallerine aşık olmuş bazı insanlarca gereğinden fazla eleştirilen takım.

    1- siz istediğiniz kadar pres yapın. hatta ve hatta ingiltere premier ligi 4. haftasındaki arsenal-tottenham maçının 2. yarı arsenal'i gibi pres yapın. rakip takım keçiörengücü değilse ve iyi çalışıyorsa, o presi pasla kırar. geriye çeker on tane adamı, üç, bilemedin dört pasta kırar. son zamanların bence en iyi pres kıran takımı r.b. leipzig. yerleşince sarri'nin juventus'uda bunu harika yapacaktır. leipzig presi kırdıktan sonra alanı bulursa öyle hızlı karşı tarafa gidiyor ki pres yapacak ikinci pozisyonu yakalayamıyorsunuz. neyse, hoca tempoyu preste değil, verkaçlarda görmek istiyor. bunu da yapıyoruz gibi.

    2- takımın eksiği şut. ne yavaş top çevirme, ne pres, ne başka bir şey. takımın eksiği şut. 13 eylül 2019 galatasaray kasımpaşa maçında ilk kez memnun oldum. ben 12-13 bekliyordum ama 15 şut atmışız. 15 şut. on beş şut. şuradan bir gol çıkması şanssızlık. falcao yüksek nabızla birlikte bir tane kaleciyi topla içeri sokacağı pozisyon kaçırdı. "falcao buluştu topla" denilen, üzerinden salakça yorumlar yapılan pozisyon. bir tane daha vardı, falcao'nun atabildiği için falcao olduğu pozisyon. topu kötü bir yerden aldı, sektirdi, vole-rövaşata arası bir kıvama getirip vurdu. şu pozisyonu keşke 1-2 hafta sonra yakalasaydı. daha düşük nabız ve oyun pratiğiyle onu da sokardı. yine bakıyoruz, babel'in direğe nişanladığı şut vardı. daha da güzeli, ceza sahası dışından şutlarımız oldu. bu şutlar çok etkili arkadaşlar. bizim oyunumuz bu olacak. düşük tempo, sekanslarda sürat. sekansları yakalayamazsan topla "gevelemiş" oluyorsun. o geveleme anında top kaptırman demek, pozisyon verip kalende şut görmen demek. biz bunu henüz oturtamadık, o yüzden de paşa bize 9 şut atmış. bu oturunca evimizde ortalama oyunlarda bile 5 şut yer geçeriz. neyse ki dokuz şut atılsa bile kalede muslera var ve bence çok uzun süre sonra sezona formda girdi. doksana giden top tokatladı kasımpaşa maçında, bu adam daha ne yapsın?

    neyse, kısacası şut atmaya da başladık. lemina 60 dakikayı görse 2 şut da oradan yazardık ve daha az şut yerdik. top kaptıran, kaptırdığı topa giden, risk alan, iyi oynayan bir lemina vardı.

    3- sağ tarafımız.
    sağ tarafımız afrika'dan yorgun dönen ve ameliyatlı feghouli nedeniyle zaten biraz sıkıntılı. arkasında da mariano var. bana göre mariano yerine linnes'in dışarıda kalması teknik hatadır. ancak ben kimim? fatih terim kim? büyük ihtimalle hoca 2-3 meseleyi daha işin içine katıp böyle bir karar verdi. hoca haklıdır kuvvetle muhtemel. yine de bence salt saha içine bakarsak mariano'nun pas-orta kalitesi nedeniyle oynaması sakıncalı. emre mor'un ayağını sol çizgiye bastıracağımız birkaç maçta özel olarak linnes'i sol bekten içeri bile katettirebilirdik. böyle bir esnekliğe de rakip önlem falan alamaz. içeri kat eden beke önlem mi alınır? neyse, sağ tarafta mariano aksıyor. yani umarım vasata kadar toparlayıp seneyi vasat tempoda götürür.

    4- son
    lütfen bu takımdan yüksek pres beklemeyin. yapmayacak. yapmayacağı bir şey için de eleştirmeyin. ya eski sevgilim beni 180 olmadığım için eleştirmişti, yaptığınız bu. bu takım bunu oynayabilir, ben de boy uzatma ameliyatı olabilirdim. ama bu normal değil arkadaşlar, lütfen. yıpranmayın, yıpratmayın.

    lütfen bu takımdan risk almamak gibi bir şey beklemeyin. luyindama risk alacak, marcao alacak, marcao biraz toparlanınca daha iyi olacak. çocuk ilk kez elinde iyi para ile tatil yaptı. saldı. toparlayacaktır. olmazsa geçişi donk ile yaparız.

    bu takımı daha çok şut atması için eleştirin. tüm takımı merkeze konumlandırıp beklerini çizgiye bastırması, merkezden şut, beklerden orta için eleştirin. en çok da şut atmadıkça eleştirin. şut atmadığımız, atamadığımız her an kontra yiyebiliriz çünkü.
  • 22523
    akan oyunda yaşadığı problemlere ek olarak duran toplarda da sıkıntı yaşayan takım. 2 kasım 2018* tarihinden bugüne kadar geçen 10.5 aylık süreçte ligde ve avrupada attığımız tek korner golü başakşehirle oynadığımız şampiyonluk maçında* feghoulinin başakşehir'e attığı gol. bu istatistik kornerlere yeterince çalışmadığımızı gösteriyor maalesef. umarım bundan sonra duran toplara gereken önemi veririz ve önemli bir gol silahından mahrum kalmaya devam etmeyiz.
  • 22525
    bu sezonki en büyük sorunlarından biri olan beklerinin durumuna ilişkin geçen yıldan bir kaç veri de şöyle.
    18/19 sezonu:
    adriano 22 maç 2 asist =2 gole katkı
    nagatomo 17 maç 1 gol 2 asist= 3 gole katkı * sakatlığından dolayı maç sayısı düşük
    hasan ali 31 maç 2 gol 3 asist=5 gole katkı
    novak 29 maç 5 gol 2 asist=7 gole katkı

    mariano 30 maç 5 asist;=5 gole katkı
    dirar 16 maç 1 gol 4 asist,=5 gole katkı
    pereira 22 maç 5 asist=5 gole katkı
    gökhan gönül 29 maç 3 gol 3 asist=6 gole katkı

    sağ-sol beklerin skora toplam katkısı:

    gs: 8 gol
    beşiktaş: 8 gol
    fb:10 gol
    ts:12 gol

    rakamlardan yapılabilecek en çarpıcı çıkarımlardan biri de şu herhalde:

    geçen sezon küme düşmemeye oynayan fb'nin bekleri bile (hak-dirar/49 maç-10 gol), şampiyon takımın beklerinden(naga-mariano 47 maç/8 gol) daha fazla skor katkısı vermiş. ve yeni sezonda biz bu bekleri yenileyemedik.
App Store'dan indirin Google Play'den alın