• 16927
    2016-2017 sezonunda gol sayısı yüksek olduğu için hücumda problem yaşamadığı düşünülen takımdır. bu daha önce bir çok spor yazarı tarafından da gündeme getirildi. ama aslında durumun özü böyle değil. geçen sezon galatasaray'ın hücum anlamında çok sıkıntısı vardı. gol sayısının bununla tezat olmasının sebebi, bireysel yeteneklerle atılan gollerin çokluğu oldu. ancak galatasaray sezon boyunca belki de ligin en ağır hücum eden takımıydı. topun ayakta kalması güzel bir şey ama hızın da önemi büyük. takımın bu kadar yavaş hücum etmesi, rakiplere maç boyunca hep dinlenme fırsatı verdi. sürekli savunmaya yerleşebilme fırsatı verdiği için rakipler oyun ve taktik disiplinden kopmadı. direnci kırılmadı. geriye düşseler bile dağılmadı. bu bahsettiğim ruh ve coşku dediğimiz olgunun taktiksel izdüşümü aslında. futbolda neden tutulmadığını düşündüğüm bir istatistik var. takımların sonlandırdıkları atakların ortalama süresi. böyle bir istatistik tutulmuş olsaydı galatasaray ligde son sıralarda gelirdi. bunun da en büyük sebebi oyuncu profilleri. selçuk inan da tolga ciğerci de nigel de jong da topla dönüp dikine mesafe kat edemiyorlar. defans bloğunun da ayakları düzgün olmadığı için top hep oralarda bir yerlerde sıkıştı. ön alana bir türlü gelmedi. gelse bile savunma hep yerleştikten sonra geldi. onlarda da genelde bruma şapkadan tavşan çıkarsın diye bekledik. sadece kanat oyuncularının dribling yapabiliyor olması artık yeterli olmuyor. günümüz futbolunda artık hemen hemen her takımın en yetenekli oyuncuları kanat oyuncuları. o oyuncuları boş alanda topla buluşturabilmek için rakibin yerleşimini bozmanız gerekiyor. ancak galatasaray'da bunu yapacak oyuncu yok. tudor da bunun farkında olacak ki transfer edilen belhanda ve edilmesi planlanan orta saha oyuncuları bu yeteneğe sahip oyuncular. bu sene topun daha hızlı yer değiştirdiği bir galatasaray izleriz umarım.
  • 16928
    futbolcuya dayalı düzenin işlediği kanısına sahip futbol takımı. bu durumdan hoşnut olmadığını belirten bir sürü yazar var burada. o zaman bu durumun niye oluştuğunu algılamamız lazım. insanlar bulundukları ortamda olabildiğince rahat olmaya ve bulundukları ortamı olabildiğince kendi isteklerine göre dizmeyi isterler. futbolcular için de durum farklı değil. kapının açık olduğunu gören futbolcu kapıdan girer, ancak kapıyı açan şey ne? ben açık kapıdan girene değil, kapının açılmasına kızmamız gerektiğini düşünüyorum. diyelim ki takımda ki bütün eskileri gönderdik. bu kurumsal hafızayı yok eder ancak otomatikman oyuncuya dayalı düzeni de yok eder. kurumsal hafızanın yok olması baya kötü bir şey olmak ile beraber oyuncuya izin veren sebeplerin de hatıraları yok olacağı için bahsi geçen durumda bitecektir.

    bir düşünelim. neden 6 hafta hocasız kaldığımız dönem gelen şampiyonluk sonrası takımın ağır topları uzaklaştırılmaya çalıştı. galatasaray'ın karar vericileri kurumsal hafızayı yok etmek pahasına kuvvetlenen oyuncuları kesmeye kalktı. bu noktaya kadar harika bir yöntem gibi gözüküyor değil mi? yazının sonunda bu noktaya bir daha değinelim.

    elimizdeki kadronun kapısı nasıl açıldı peki? zamanında drogba ile prim pazarlığı yapıldı. neden bir oyuncuyla prim konusu tartışıldı. takımın bir teknik ekibi var. bana sorarsanız teknik ekibin de haddi değil bu konuya karışmak ve daha da önemlisi bir idari ekibi var. neden selçuk'lara sneijder'lere hoca değişikliği danışıldı. sizin bir sportif aklınız yok mu? neden sniejder'in istediği hocayı getirdiniz takımın başına? bunun cevabı var, çünkü siz sordunuz ve adam da her normal insanın yapacağı gibi sorunuza iştirak etti. ama neden, böyle bir soru soruldu? bu ve benzeri hadiseler oyunculara kapıları açtı. işte kurumsal hafıza burada devreye girmeli ve bu hataları uyarmalıydı. o kurumsal hafızanın oluştuğu dönemlerde benzeri hadiseler olmadı? cevap, evet oldu. aynı zamanda deneyim kazanmış oldunuz. işte düzenli yeni sayfa açmak toplamda bize bir şey katmıyor. daha önemlisi bir öncekinden ders alıp daha iyisini yapmak.

    demek ki kurumsal hafızayı yok etmek o kadar da temiz bir yol değil.

    işin bir de şöyle ilginç bir yönü var. aynı kişiler iki farklı yaklaşımı yapınca da herkesin aklı karışıyor. örneğin dursun özbek yönetimi tamamen oyuncuların dediklerini yaparken şuan çok daha kendi çizdiği yolu takip etmeyi deniyor. ama siz evin içine aldınız oyuncuları. o zaman siz gideceksiniz ve yerinize gelenler oyuncuları kendi yerlerine itecekler. dediğim gibi oyuncular kendi düzenlerini kurduysa, onlara kızmayın. o boşluğu onlara yaratanlara kızın.
  • 16931
    galatasaray'in onumuzdeki 2 sezonda bitecek kontratlarina goz atalim.

    2018'de biten sozlesmelerin yuvarlanmis maliyetleri:
    - wesley sneijder (5 milyon euro)
    - nigel de jong (2.5 milyon euro)
    - semih kaya (2 milyon euro)
    - hakan balta (1.5 milyon euro)
    - yasin oztekin (1.5 milyon euro)
    - ryan donk (1.5 milyon euro)
    - cenk gonen (1 milyon euro)
    - eray iscan (1 milyon tl)
    - koray gunter (1 milyon euro)
    - umut gundogan (1.8 milyon tl)

    bu oyuncularin hicbiriyle sozlesme yenilenmeyecek. senelik maliyetleri minimum 15 milyon euro.

    2019'dakileri maliyetleri:
    - selcuk inan (3.5 milyon euro)
    - eren derdiyok (2 milyon euro)
    - tolga cigerci (2 milyon euro)
    - tarik camdal (1.5 milyon euro)
    - emrah bassan (0.5 milyon euro)
    - luis cavanda (1 milyon euro)

    bu oyuncularin da sozlesmeleri yenilenmeyecegi kesin. senelik maliyetleri minimum 10 milyon euro.

    ***

    kaba hesap: 24 kisilik bir kadroya ihtiyac var.
    galatasaray bunu 8 as oyuncu, 8 rotasyon oyuncusu, ve 8 yatirim oyuncusu olarak uce bolse,
    as oyunculara ortalama yillik 3 milyon euro, (belhanda, gomis, muslera gibiler...)
    rotasyon oyuncularina ortalama yillik 2 milyon euro, (eski kontratindaki selcuk, ujfalusi, maicon gibiler...)
    yatirim oyuncularina da ortalama yillik 1 milyon euro verse, (bruma, linnes, carole, sinan gibiler...)
    hadi uzerine 2 milyon euro da benden: 50 milyon euro. bu cok ciddi bir butce degil mi?
    bu butceyi galatasaray dogru harcayabilirse harika bir kadro kurabilir. iyi kadro demiyorum, baya sampiyonlar liginde duzenli olarak ses getirecek, avrupa liginde kagit uzerinde favori olacak, ciddi anlamda ust duzey bir kadrodan bahsediyorum.

    seviyeyi daha net aciklayabilmek adina: galatasaray'i sampiyonlar liginin gedikli 2. torba kulubu yapabilecek bir takimi bu butceyi dogru harcayarak kurmak gayet mumkun.

    galatasaray 4 senedir rezilleri oynarken maas butcesini 60 milyon euro'nun altina cekemedigi icin avrupa'dan men edildi... yani biz bu paranin fazlasini zaten harciyoruz!

    ***

    tablo net: galatasaray 2019'a kadar maas butcesinin buyuk kismini bosaltacak. 2 sezon sonra 2019/2020 sezonuna hazirlanirken bugunku kadrodan maksimum 7-8 oyuncu olacak takimda. galatasaray bu yuzden 2019'a plan yapmak zorunda. ve bu durum bugunku bozuk maas skalasini duzeltmek icin muthis bir firsat. artik onune gelene 1 milyon euro, iki mac futbol oynayana 2 milyon euro, bir sezon ilk 11 oynayana 3 milyon euro gibi bir bordroyla bir yere varilamayacagi acik.

    yukaridaki hatlara asagi yukari uygun bir maas skalasiyla, duzgun planlamayla galatasaray'i tekrar eski gunlerine dondurmek, hatta uzerine cikarmak mumkun.

    biraz vizyon, biraz planlama, biraz istikrar, cok calismayla inanin zor degil.

    ---
    dipnot:
    sozlesmesinin uzatilma ihtimali dahi oldugu icin yukaridaki listelere eklemedigim isimler ise soyle:
    2018: fernando muslera (4.5 milyon euro), koray gunter (1 milyon euro)
    2019: martin linnes (1 milyon euro), lionel carole (1 milyon euro), sinan gumus (600 bin euro)
  • 16932
    bir adet adam yiyen 6 numara ve eğer sneijder gidecekse bir adet kanat-forvet oyuncusuna ihtiyacı olan takım.
    alınacak 6 numaranın performansı diğer transferlerin göstereceği performansa göre takımın genel performans grafiğini çok daha yüksek derecede etkileyecektir.

    olur da 2 sene önceki korkunç hataya düşülür, 6 numara bölgesi 8 numara oyuncularla kapatılmaya çalışırsa -o dönem için bilal kısa, jose rodriguez gibi 6 numara pozisyonuyla uzaktan yakından alakası olmayan adamlar oynuyordu- sonucu felaket olur.

    şu takımın ihtiyac duyduğu en elzem şey 6 numarayken, 3 tane transfer yapılmasına rağmen hala ortada 6 numara transferiyle ilgili ciddi bir söylentinin olmaması da insanı işkillendirmiyor değil. önemini artık şöyle vurgulayım, hiç transfer yapılmayıp sadece 6 numara transferi yapılırsa takım yeterli duruma gelebilir, 6 numura transferi yapılmazsa geri kalan bütün transferler boşa yapılmış olur.
  • 16933
    kendimi bildim bileli ilk defa dogru durust bir transfer donemi geciriyoruz. daha once bircok yildizin geldigi transfer donemi yasadik ama bana gore "iyi" tabiri icin uygun degildi. gectigimiz yillari hatirlayin, hangi sezon oncesi takimi yildizlarla doldursak basarisiz olduk. sneijder ve drogba' nin geldigi sezon basarili olmus olabiliriz ancak yine de yanlis bir isti o. yani planlamasi yanlisti. guzel bir sistem kurmus giderken tekere comak soktuk. ilk basta her sey ruya gibiydi ama daha ilk basta takimin duzeni bozulmus ve ilk sezon oynanan rakibi bogan, akici, hizli futbol yok olmustu.
    simdi uzun zaman sonra adam gibi, takim gibi takim olma yolunda bir transfer politikasi izliyoruz. turkiye liginden bir tane dahi oyuncuyla bile ilgilenmememiz zaten basli basina olay.
    gunumuz futbolunda olay cok basit; yildiz degil ama kaliteli birbirine yakin, hizli, kuvveti, hep birlikte hucum ve hep birlikte savunma yapabiliyorsan basarili olursun. e zaten daha ne ? dediginizi duyar gibiyim. tamam iste olay bu. 30 yasini gecmis adamlari yildiz diye getirip hem maddi yonden cokuse gecip hem de iseyen carki bozmanin alemi yok. hos suan isleyen bir cark yok ama bundan sonra ki yillar icin bahsediyorum.
    suan dogru yoldayiz. bundan sonrasi tudor' un o oyunculari birlikte bir uyum icerisinde calistirip, oynatmasina ve yonetimin de hocayla guzel bir iletisimde olup, olusan veya olusmasi muhtemel sorunlari ivedilikle cozmesindedir.
  • 16937
    muslera- corchia serdar maicon durmisi- vainqueur lemina- feghouli wes belhanda- gomis
    gayet iyi bir kadro bizim için... wes önümüzde ki sezon ayrılınca, belhanda onun yerine geçer. belhanda'nın yerine iyi bir kanat adamı alıp, belki bir stoper takviyesi ile 2018-2019 sezonuna bile hazır olmuş oluruz. o yüzden yönetim, hoca ve wes bir araya gelecek, konuşup anlaşacaklar. bu sezon şampiyon olacağız ve wes kontratını tamamlayıp gidecek. 2018 haziran ayında wes ile beraber bir çok oyuncunun kontratı bitiyor. selçuk ile de anlaşıp, onu da yollarız. yukarda yazdığım as kadroya ilave transferler yapılır. denklem çok basit, sadece uygulayacak yönetim lazım.
  • 16939
    ----------------------------------------muslera--------------------------------------------------------------------------------------------------

    ----corchia-------------------serdar-----------maicon------------------------------carole

    -----------------------------------lemina-----------------vanquier----------------------

    --------feghouli---------------------------belhanda----------------------------konoplyanka

    -----------------------------------------gomis--------------------------------------------

    transferde ismi geçen isimlerden şu kadro oluşturulursa müthiş bir takım ortaya çıkar.
  • 16940
    şahsi görüşüm bir anda 85 tane futbolcu alamayacağımızdan, 2017-18 transfer sezonu sonuna kadar (ağustos sonu) iki orta saha bir tane kanat transfer edip transferi kapamamız gerektiğidir. eğer kelepir sayılabilecek bir bek de bulursak tadından yenmez. ancak yapılanma zamana yayılan bir süreç olmalıdır; bir anda 85 transfer yapmak yerine, kanayan bölgelere adam alır, soru işareti olan bölgelerin performansını bu adamlarla oynadıktan sonra değerlendirirsiniz. bu noktada şahsi görüşüm, iyi bir orta saha hattı ile dominant bir kanat alınması halinde carole ve linnes ikilisinin sırıtmayacak bir performans çizebilecekleri yönündedir.

    genel olarak baktığımızda temel sorunumuzun, etmeyecek adamlara olmayacak paralar vermemiz ve bu nedenle hareket imkanımızın kısıtlanması kaynaklı olduğunu görüyoruz.

    cenk-eray 1.2 m euro, semih 1.8 m euro, de jong 2.5 m euro, eren 2 m euro, yasin 1.2 (zamlı 2.2) m euro, donk 1.5 m euro, cavanda 850 bin euro. bonuslarla birlikte yıllık 12 milyon euroyu çöpe atıyoruz. bunlar kapak atmacı tayfa, çalışmayan veya kalitesi çalışsa da olmayacak adamlar.

    çöpler içinde tolga ve serdar ikilisini de sayabiliriz ama bu adamlardan serdar 2020'ye kadar kalacağı, tolga ise çalışıp biraz kendini geliştirirse rotasyonda iş yapabileceği için daha az çöp. bu ikiliye yıllık 2 m euro değil de 1 m euro versek çöp demezdik. bir de çıban başı çöp selçuk var ki devre arasında çin'e itelenmediği sürece elimizde kalacak 3.5 m euro maliyeti ile. o yüzden reel konuşup gidebilecek adamlar üzerinden 12 m euro sokağa atılıyor dedim

    şimdi basit bir şey anlatayım; daha önce farklı başlıklarda anlattım ama bir kere daha açıklayayım. maçı izlerken, skora enfeksli değil de futbol odaklı izlediğinizde benim çöp diye yazdığım adamların temel sorunu +/- efficiency ratinglerinin düşük olması.

    cenk eray ikilisi zaten oynarlarsa kupa maçlarında oynuyorlar. onda da sakat oluyorlar ve gerçekten işe yarar bir performansları yok. kalede cenk veya eray'ın olması ile 17 yaşındaki x bir çocuk olması arasında hiçbir güven farkı yok bende. hatta 17 yaşındaki çocuğun hatalarının affı mümkün.

    semih kafa yapısı ve özel yaşantısı nedeniyle olmayacak bir topçu. uzun uzun anlatmaya gerek yok.

    de jong ve donk ikilisi oyun temposu ve hırs olarak zaten olmayacak.

    eren kumaşı olan ancak gamsız ve huzursuz bir adam. ligde dominant pivot forvet olabileceği bir takıma gelmesine rağmen antrenmandan kaçacak yer aradığını herkes (leverkusen'deki hocası bile) söylüyor.

    yasin zaman zaman katkı verse ve iyi oynasa da amele futbolcu sınıfından çıktığı dakika çöp oğlu çöp bir adam. götü kalktığı anda sıçan, sonra eziklendiğinde oyunu düzelen saçma bir topçu.

    şimdi bu 12 m euroluk 8 çöp yerine 4 adet 2.5 m euroluk adam alıp 4 adet altyapıdan çocuk koysak, en az +12 puan alabiliriz her sene ligde ve üstüne inşa edilebilecek bir omurgamız olur.

    bu konseptte de muhtemel orta daha ve kanat transferlerine değineyim; beni heyecanlandıran isimler, dikine penetre özelliği olan lemina ve imbula. asamoah da heyecanlandırıyor ancak gerek quakerboy'un kendisi hakkında açıklamaları, gerek ise bütün premier ligin alex sandro için bastırması juventus'un back up olarak kendisini tutmak isteyeceği kanaatini oluşmasına sebep oluyor. vainqueur ise kalite olarak iyi olmasına rağmen zaman zaman temposuz oyun oynayabiliyor.

    yine kanat transferi adayları kono ve feghouli ligin tozunu attırabilecek adamlar.

    uzun zamandır bu kadar "doğru" alternatifli bir transfer dönemi geçirmiyorduk; dolayısıyla lemina imbula ve kanat transferi olacaksa ağustos sonuna kadar bekleyebilirim. aceleci olmaya gerek yok, bu adamların katılacağı hazırlık kampları da bizden kötü olmayacaktır zaten.

    10 gün sonra avrupa kupası maçına çıkacak olmamıza rağmen orta saha transferi tamamlanmamış diye paniğe gerek yok; şüphesiz her rakibe saygı göstermeliyiz ancak mevcut orta sahaların da eşek değillerse kafalarını toplayıp gruplara kalmamızı sağlayacak düzeyde bir performans göstermeleri lazım.
  • 16941
    sneijderli mi, sneijdersiz mi tarti$malari dönüyor. tudor'un ko$an takim profiline uymadigi söylentileri var.

    sneijder feti$i degilim. hagi hariç (belki biraz lincoln) hiç bir yabanci futbolcuyu gerektiginden fazla sevmemi$imdir ama takimda ko$acak futbolculari ko$turacak bir de adam lazim aga!

    pirlo reyiz'i dü$ünün hem juve'nin hem de italya milli takiminin beyni olarak. çok mu ko$uyodu? oyunu 40-50 metrede oynuyodu ama harikalar yatartiyodu.

    sneijder'den bu saatten sonra deli danalar gibi ko$masini bekleyemezsin, kaldi ki zaten deli danalar gib ko$an bir futbolcu da degildi. orta alanda pas trafigini yönetecek, 2 frikik kullanacak, birini gole çevirecek, araya toplar salacak ve sayisizi asist yapacak.

    futbol sadece ko$maktan ibaret degildir!!! sen oynayacaksin, rakip ko$acak.
  • 16942
    sneijder gidecek mi, kalacak mı tartışmaları; konoplyanka, feghouli, clichy beklentileri arasında, de jong'un da kadro dışı bırakılması, josue ile devam edilmemesi ile elinde sadece 2 adet orta saha oyuncusu kalmış futbol takımıdır.

    bu orta saha oyuncularından birisi sneijder başlığına girilen entry'lerin artması ile fasılalı olarak artan entry sayısına sahip, 32 yaşında ve kafasında futbolu bırakmış ancak cüzdanı hala 3 milyon euro'ya bağlılığını sürdüren etkisiz eleman selçuk inan.

    diğeri ise spor toto süper lig 2016-2017 sezonunun 23 ve 24'üncü haftalarında voleybol oynamaya karar verip, taraftar tepkisi ile futbolculuk kariyerine devam eden, saatli bomba tolga ciğerci.

    başka bir orta saha oyuncusu yok.

    orta saha neydi? orta saha, savunma yapan kesim ile gol atacak kesim arasındaki bağlantıydı.
    orta saha neydi? orta saha, takımın yükünün çekildiği bölümdü.
    orta saha neydi? sezonu şampiyon tamamlamak ile 5. sırada tamamlamak arasındaki farktı.
    orta saha neydi? galatasaray futbol takımının kadrosunda bulunmayan mevki idi.

    galatasaray futbol takımında bir orta saha oyuncusu yok. sadece yarım orta saha oyuncusu var, o da tolga.
    yarım orta saha lan! koskoca galatasaray futbol takımının yarım orta saha oyuncusu var.
    ve bu takım yarım orta saha oyuncusu ile 8 gün sonra avrupa kupası elemeleri oynayacak. ne kadar korkunç bir manzara.

    bakın ön libero değil, bu takıma iki yönlü oyun oynayabilecek "orta saha" oyuncusu gerekiyor. en az 2 tane, optimum 3 tane.
    orta saha transferi yapılmazsa; sneijder kalsın, selçuk gitsin, semih gitsin, hiçbir şey değişmeyecek ne yazık ki.
    ne yazık ki biz gelecek sezon yine şubatta havlu atacağız.

    edit:imla
  • 16943
    2 sezondur yaşadığı rezilliğin açık ara baş nedeni orta sahası olan takım. ancak hala orta sahaya 1 tane adam alınacağından bahsediliyor. kangren gibi bu adam takımda. adamın yedek kalabilme potansiyeli dahi yaratılamıyor. yani oraya 2 tane taş gibi adam alacaksın. bu kadar. hala daha kanat, oyun kuruc filan alıyoruz. tamam bunlar da lazım. ama orta sahamız bu adamlardan (selçuk ve tolga) oluştukça bu takımın başarılı olma şansı yok. tolga haydi genç sıkıştığın zaman defans yapması için oyuna alırsın. koşar, basar, top kapar. maaşının yüksekliği nedeniyle ihale bu çocuğa kaldı.

    selçuk ne yapar? 3 senedir ne yapar selçuk? top kapar mı? hayır. rakibi fiziken zorlar mı? şaka olsa gerek. hücuma katılır mı? bizim stoperlerin önünden ayrıldığını görmedim. topla dribling yapar mı? komik olmayın. ne yapar selçuk? hiçbir şey. adam kaptan, kaptanlık bile yapmıyor, yapamıyor. ancak televizyonlara çıkıp "keyfim yerinde, beni ıslıklayanlar galatasaray taraftarı değil" desin. bu taraftar da bunu sindirsin. hey allahım yahu? akıl tutulması yemin ederim.
  • 16944
    orta sahanın ortasına 2 adet transfer yapılmayacaksa şampiyonluk hayal olacak. bu 2 oyuncu da selçuk ve tolga'yı yedek bıralmalı. öncelik bu 2 mevki olmalı. 2 tane sağlam topçu bulabilirsek beklerde linnes ve carole ile idare ederiz bence. beşiktaş beck ve ismail ile şampiyon oldu bu ligde. 2 senedir ne çektiysek bekten stoperden değil bu mevkiden çektik. yan toptan gol yememizin sebebini bile orta sahada oynayan futbolcuların yetersizliğine bağlıyorum ben.
  • 16945
    umarım bu sezon başarılı olur, çünkü çok özledik. antremanlarını bile görsem heyecanlanıyorum. ama altta sayacağım maddeler beni korkutuyor.

    -teknik direktör yeterli/yetersiz destek görmüyor, sahiplenilmiyor. başarılı olduğu maçlarda yine sahiplenilmeyecek, başarısız olduğu anda kafasına kafasına vurulacaktır. akbabanın avını beklediği gibi beklenilecektir. yani güven yok.

    -gelen oyunculara verilen para üzerinden haklı/haksız çok eleştiri geliyor, sahiplenilmiyor. başarılı olduğunda hakediyor denilip övülecek-başarılı ama o parayı haketmiyor diye övülecek, başarısız olması için beklenilecektir.(başka takımlar oğuzhan özyakup denilen tiyatro oyuncusuna bile tapıyor, bu konuda haksızlık ettiğimizi düşünüyorum). yani güven yok.

    bu şartlar altında başarılı olmamız ne yazık ki mucize olacaktır. enerjiye falan inanmam ama kaza yapabilirim diye yola çıkarsan kaza yaparsın. direksiyonu iki parmakla çevirirsen kontrolü tam sağlayamazsın. kullandığın arabayı da sahiplenmezsen ne yolculuktan ne de şöförlüğünden zevk alırsın. ama gerçekten sahiplenmediğimizi düşünüyorum. ve sahiplenmediğimizde galatasaray'ın kötü olduğunu hep gördük. umarım bu sene öyle olmaz. çünkü şimdiden teknik direktörüne ömür biçenler, taktikleri patlatanlar, senaryo yazanlar, futbolcuları sakatlayıp-skandallar yazan hayalperest taraftarlarımız, arkadaşlarımız var. bilemiyorum gerçekten. tek isteğim başarılı olmamız.

    -
  • 16946
    en az 2 orta saha almadığı takdirde şampiyon olma ihtimali olmayan takım. hoş 2 tane transfer de yetmiyor ya.

    6 ve 8 numara transfer ettiğimizi hayal edelim. 6 numaramızın yedeği tolga 8 numaramızın yedeği selçuk. hanginiz bir sakatlık durumunda kart cezası durumunda bu 2 ismi gözü kapalı sahaya sürebilir? ben süremem.

    hissiyatım ise 1 adet 6 numara transferi, partneri selçuk olur. ilk 4-5 hadi diyelim 10 hafta ıkına ıkına bir şeyler yaparız geçen seneki gibi. sonra yavaş yavaş selçuklu orta sahayı kaldıramayan takım güzelce düşüşe geçer. sonra belhanda'ya gomis'e verdiğimiz paralarla eli kuru götü yaş kalırız.

    umarım dursun ve şürekası bizi şaşırtır da kaliteli 2 orta saha alır. selçuk ilk 11'den sürülür ve şampiyonluk hakkında konuşmaya başlayabiliriz.

    sneijder'in gidip gitmemesi yerine yapılacak transfere bağlı olarak bizi olumlu veya olumsuz etkileyebilir. mesela sneijder'in amc belhanda'nın solda oynadığı bir kadro yerine feghouli'nin sağda belhanda'nın amc oynadığı bir kadro daha verimli olur gibime geliyor. tabii ki feghouli gelir sneijder gitmezse daha iyi olur ama birinden birini tercih edecek olursak (ki muhtemelen etmek zorundayız) 27 yaşındaki feghouli'yi 33 yaşındaki sneijder'e tercih ederim.
  • 16949
    bence olması gereken rotasyon,

    kale: muslera, cenk*

    sağ bek: yeni transfer, linnes
    sol bek: yeni transfer, carole
    stoper: maicon, serdar aziz, ahmet çalık, ozan kabak

    merkez orta saha: yeni transfer, yeni transfer, tolga, selçuk
    kanatlar: garry rodrigues, sinan gümüş, belhanda, yasin
    on numara: sneijder, belhanda

    forvet: gomis, eren, sinan

    sneijder'siz senaryoda ise,

    kanatlar: feghouli, garry rodrigues, sinan gümüş, yasin
    on numara: belhanda

    forvet: gomis, eren, sinan
  • 16950
    sneijder'in de gittiğini düşünürsek geçen seneye göre kadro kalitesi düşmüştür. rakipler habire güçlenirken bize en az 2 ortasaha, 1 tane kanat, 1 defans, 1 sol bek lazımdır. sağ beke de 1 adam lazım ama orayı da hesaba katarsak 6 oyuncu eder. mali olarak zor durumdayken daha da zorlanırız. realite olarak bu saydığım mevkilerden en az 4 tanesine daha kalburüstü futbolcu gerekmektedir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın