• 16177
    taraftarından farkı olmayan futbol takımıdır. eskiden galatasaray taraftarı başkaldırırdı. şuan nasıl galatasaray taraftarı sinmişse, aynı şekilde ruhsuzluk futbol takımında da mevcut. kimse kusura bakmasın, sucuk ekmek tayfa vs. demek kolay, peki sen ne yapıyorsun? ben ne yapıyorum? klavye başında, sözlükte yazmaktan başka ne yapıyoruz. ürün almaktan, gsstore alışverişlerinden bahsetmiyorum. tuzladan 4 yediğimiz maçtan sonra normalde floryaya çıkarma yapmamız gerekiyordu. eski taraftar olsa ne şarlatan, medya maymunu olan sözde futbol direktörü arayıp tv8 de bu şekilde konuşabilirdi, ne de özbek kardeşler bu kadar rahat olabilirdi.

    sorgulamamız gereken 3-4 madde var:

    1. hayri kozak ve galatasaray'ın ihtiyar heyeti nerede? neden konuşmuyorlar? eskiden sürekli her gün basına malzeme veren bu aymazlar şuan ne yapıyorlar şuan?
    2. galatasaray sahipsiz mi? hiç mi aklı selim kimse yok? taraftarın gördüğünü başkası göremiyor mu?
    3. galatasaray'ın itici gücü dediğimiz, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür galatasaray taraftarları nasıl bu kadar pasifize oldu. o federasyona yürüyen galatasaray taraftarı nerede? gerektiğinde florya'nın önünde sabahlayan taraftar nerede?
    4. eleştirmek kolay, hepimiz burada galatasaray daha iyi olsun isteyen kişileriz renkdaşlar, peki çözüm nedir? neler yapabiliriz? sözlüğe yeni katılmış birisi olarak bilemiyorum bizim yapabileceğimiz bir şeyler olabilir mi diye düşünüyorum. komik gelebilir ama galatasaray biziz, yaşlılar heyeti ya da galatasaray'ın içindeki zengin, elit, mon cher ler değildir. galatasaray bu kadar kötüyse hepimiz suçluyuz.

    not: bu entry sadece 04 şubat 2017 istanbul başakşehir galatasaray maçına ithafen yazılmadı. her branşta bir durgunluğumuz var, galatasaray kültürüne yakışmayan bin bir türlü olaylar oluyor ve yavaş yavaş alıştırılıyoruz bu olaylara. galatasaray yenilebilir ama bu kadar vurdum duymaz oynadığı bir sezon yaşamadım. vurdum duymaz oynadığı maçlarda oldu önceden ama taraftarın bu kadar sessiz kaldığı ve olağan karşıladığı bir yılda yaşamadım. umarım daha güzel günler görürüz hep birlikte.
  • 16178
    2017-2018 sezon başına kaliteli bir onbir ile girmesi gereken takım. sneijder ve muslera kalitesinde bir 11 şart. gelecek sezon için yapılması gereken ama yapılamayacak hamleyi net yazacağım kısa sebepleriyle kimse kusura bakmasın. tepkileri şimdiden duyuyor gibiyim ama canınız sağolsun.

    gitmesi gerekenler:
    1-selçuk(yaptıkları için teşekkürler)
    2-eren d.(dünya çapında kadro kuracaz kusura bakma)
    3-hakan balta(yaptıkları için teşekkürler)
    4-josue(kiralık zaten, tası tarağı topla defol)
    5-chedjou(sözleşme sonu, güle güle)
    6-bruma(para getir git)
    7-lionel carole(alıcısı olur, yollayalım)
    8-cavanda(geldiği gibi gitsin)
    9-podolski(gelir getirirken yollanmalı)
    10-de jong(yaşlı yavaş gayretli ama yetersiz)
    11-sabri(yetiversin be reis)
    12-semih(anadolu kulübünde yıldız ol)
    13-yasin öztekin(gereksiz, günü kurtarma adamı)
    14-sneijder(en fazla 1 sene daha tutulmalı ama en fazla)
    15-linnes(yedek olarak kalacaksa olabilir)

    kadro: 26-28 yaş ortalaması olan kaliteli bir kadro kurulmalı. tabi en başta da kaliteli bir teknik adam alınmalı.
  • 16179
    04.02.17 tarihli başakşehir maçında rakip takım taraftarlarına oley çektiriyosunuz ya hepinize yazıklar olsun. bizim uzuldugumuz kadar uzuluyo musunuz lan acaba ? milyon liralari cukkalayin tatile italyaya ispanyaya gidin ama asla top oynamayin tamam mi. bikac futbolcu dışında hic birinize hakkımı helal etmiyorum lan. siz bizim yüzümüzü egiyorsunuz. hem bizi hem ustunuzdeki kutsal armayi hem de kulubu rezil ediyorsunuz. aldiginiz paralarin hepsi haram zikkim olsun. rezil rüsva herifler.
  • 16185
    galatasaray pas futbolunu pas futbolu iyi olduğu için oynamıyor, sırf orta saha bitik olduğu için 90 dakika dinlene dinlene oynasınlar diye oynuyor.

    bakın şenol güneş'e. orta sahayı hep deli gibi koşturtur, kanatlarına serbestlik tanır, rakibi hep baskı altında tutar. bizde orta saha takımı değil takım orta sahayı toplamaya çalışıyor, baskı falan kuramıyorsun. selçuk-de jong falan geçiniz. sırf bu adamlar mıymıy yürüsün, stoperlerin arasına 60'dan sonra yatsın diye koskoca galatasaray'ın taktiği belirlenmez. bruma-yasin-poldi-şıno yazık edilmez. takımın en büyük sorunu budur.
  • 16192
    son 9 ciddi macinda (lig + basaksehir kupa maci) 6 galibiyet, 1 beraberlik, 2 maglubiyet almistir. 2 maglubiyet sneijder'in olmadigi maclarda gelmistir, 2 macin da ortak noktasi kisir bir hucum dongusu ve hakem katliamidir. bu sebeple, tandemdeki belli basli oyuncularimiz oldugu surece aslinda sozlukte cizildigi kadar karamsar bir tablo yoktur.

    benim takimla ilgili dusuncelerim su sekilde:

    2011de sahlanan ve ciddi bir ivme yakalayan kulup(bakin kulup olmasi onemli) her bransta rakiplerinekafa tutmaya baslamis, basaril sonuclar almistir. hal boyle olunca da, camiada olusan mutlu hava takima daha da yenilmez bir hava katmis ve basarilar da bu mutlulugu percinlemistir. ne olduysa 2013-2014 sezonunda patlak vermis ve takimin iskeletinde yapilamayan rutuslar bugun hala basimizi agritmaktadir. nedir bunlar:

    - onceki sezon ujfanin ani sakatligi yuzunden eksik kalan (ve belki de bu, real madridi bile eleyemememizin sebebi) defans hattina bu sene yapilmasi gereken ciddi bir transfer hakki, topla iyi olan ve bu yuzden de fransa gibi bir ligde hucuma katkisi ve ortalama savunmasiyla yilin stoperi odulu olan chedjou tercihiyle kullanilmistir. oldum olasi stoperde afrikali oyuncu kullanilmasini anlamam. bunun sebebi tamamen kulturle alakali.
    defans hatti, standartin korunmasi gereken bir bolgedir, hataya tahammul cok azdir. bu yuzden buraya sistem icinde yetismis, toplumsal kaosun az oldugu ulkelerde altyapi egitimini almis oyuncular tercih edilmelidir. bir forvet ya da kanat oyuncusu risk alabilir, bazen tutturur bazen hata yapar yanlis pas atar top kaybeder ve bu sorun degildir. orta saha hata yapabilir ama bu hatasini cok calisip ugrastigi surece kapatabilir. sag sol bekte yine hataya tahammul, gobege gore bir miktar daha vardir(ki eboue'nin ne sorunlar actigini hatirlarsiniz belki. iyi bir hucum katkisi ve ilk iki sene orta-iyi defans katkisi verirken, ucuncu senesinde defansta hatalar yapmaya basladi ve kadrodisi kalmasi cok normaldi). sonuc olarak, chedjou yanlis transferdi cunku, konsantrasyon, fizik guc, hava hakimiyeti ve en onemlisi de consistency gibi sorunlari vardi. defansi emanet edeceginiz defans oyuncusunun en onemli meziyeti top hakimiyeti, en unlu videosu da zlatan'a attigi calimsa bu arkadas yanlis pozisyonda oynuyordur veya yanlis takima gelmistir. bu bizim takimin ilk yanlisiydi bana kalirsa.

    - diger bir nokta, bruma ve telles disinda genc oyuncu transferi ve harika isleyen takima monte etme konusundaki basarisizligimizdi. biz takimi diri tutmak yerine, selcuk burak semih gibi oyunculara zam ve yeni kontratlar verilerek 2-3 senede inanilmaz basarilar yakalayan bir ekole(bana gore ekoldu o takim) guvenildi ve degisiklik ihtiyaci gorulmedi, ya da dogru noktalari goremedik, hepimiz(sonucta drogbayi aldiran adamlarimiz ehe ehe). bunun yabanci siniriyla da alakasi vardi tabi. diger yandan dis etkilere hic girmeden kulubun altinda kaldigi baskilari(tupcu, terim) ve durumlari zihninizde canlandirmanizi istiyor ve devaminda gelen basarisizligin bizi nasil bir finansal tukenmislige surukledigini anlamanizi istiyorum.

    sonuc olarak, takima direkt katki saglamasi icin yetismis oyuncu ve gelecek icin monte edilecek genc yetenek avina baslanmasi gereken zaman araligini iyi degerlendiremedik. ilk 2 yilin sonunda, 2 yilin basina kiyasla yeni gelenler: sneijder, drogba, burak, chedjou. ilk ikisi burada anlatilan ihtiyacla alakasiz, ucuncusu dogru transfer, dorduncusu ise yanlis transferdi.

    eldeki bitmeye yakin jenerasyon 4. yildizi takmayi bir sekilde basardi, ama iyi top oynamadigimiz da acikti. son iki senede kaybettigimiz winner ruhun sebepleri de aslinda revizyonun zaten gec kalmisken sampiyon oldugumuz icin hala yapilmamasidir ve bize sadace gecen seneyi kaybettirmemistir, cunku taraftarin yaptigi bir dogru sey var: yeterli gormeme.

    peki bizim yanlis yaptigimiz nedir? katilirsiniz katilmazsiniz bilmem, bazen elestiriyi abartip yanlis kisiye saldirabiliyoruz. nasil 1 senede ligin zirvesine yerlesip avrupayi titrettiysek, 2-3 senede de elimizdeki herseyi aldilar, buyumemize izin vermediler, onumuz kesildi vs vs.

    elimizde ne var?
    muslera(kedimiz, iyiki varsin)
    linnes(evet oynatilmiyor ama oynadigini dusunun)
    ahmet ya da semih(mecburen)
    hakan balta(iyi bir takimda asla siritmaz, altyapisi sebebiyle defansta cok hata yapmaz, ama eksikleri vardir)
    carole(takim iyiyse iyidir)
    dejong(en gerekli adam. takimi diri tutmada basarili)
    tolga(bi donebilirse)
    garry-yasin(6-7/10 verirdim ikisine de)
    sneijder(yorum yok)
    bruma(abartildigi gibi bencil degil, ne zaman pozisyona girsek kendisi var)
    poldi(sene sonunda da satilmamali.nasil bir defans istikrarli olmaliysa, forvet de bitirici olmali ve bu adam dunyada abartili ilk 5, abartisiz ilk 20de bu konuda. bu sene bitince 32 olacak ve kendisini 33 yasinda da satariz merak etmeyin).

    simdi su kadronun hucum hatti hakkaten inanilmaz. atabilen bir takim ve hucum yapmaliyiz. fakat 4 kisiyle yapilmaz, bu yuzden tolga ve dejong, direkt oynamalari, rakip alana fazlaca gitmeleri veya oyalanmadan topu aktarmalari, fizik durumlari ve takimin diriligine katkilari sebebiyle kesinkes oynamasi gereken orta saha ikilisi. defams hattinda ciddi bir istikrarsizlik sorunu var, o yuzden ciddi ve zor maclarda selcuk ve josueyi 3lu ortasaha olmadigi surece unutalim. bu 6 oyuncunun yaninda, topu tutan takimda katkisini bildigimiz carole ve formayi cok hakeden linnes de beklerden katki yapmali, su kadroda iki bekin toplam 10 asist yapmasi lazim senede, orta saha diri oldugu ve geri hucumla birlikte oyunu kontrol ettigi surece. stoperde ise benim tercihim ahmet calik; cok istekli, formanin kiymetini bilecekmis gibi geliyor bana. hakan balta ise carole kadar atletik olmasa bile iyi oynayan takimda siritmayan bir adam.

    sene sonu 7-8 futbolcu disinda herkesle yollar ayrilabilir, ama bunlari birinin tespit etmesi ve erken planlama yapmasi gerekiyor. insallah sampiyon olacagiz, ama olay bizim elestiri dozumuzu azaltip dogru yapilani alkislayarak takimi itmemizle baslamali. hava tam olarak yonetimi gunah kecisi ilan etmelik ve fitbolculari, hocayi, en onemlisi de birbirimizi sahiplenmemiz gereken bir hava. zor deplasman nerdeyse yok, ama butun deplasmanlar zor. iceride zor maclarimiz var, ama iceride oynayacagiz. olaya boyle bakmaliyiz artik.
  • 16194
    fernando muslera, lukas podolski ve wesley sneijder dışında, maç içinde yapılan hatalı bir hamle ya da hatalı bir tercih sonrasında takım arkadaşını uyaran oyuncusu bulunmayan takım.

    gerçekten anlamıyorum. halı sahada bile bencilleştiğimizde, adam kaçırdığımızda veya sürekli pas hatası yaptığımızda 'hooop ocgunsson, birader biz de burdayız', 'alooo arkadaşım cenabet mi geldin' ya da 'eşek başı mıyız amk, görsene burayı' tarzında lafları işitiriz. işitmek de lazım, insanı kendine getirir. ama ne hikmetse galatasaray futbol takımında böyle bir şey yok. 4 şubat 2017 istanbul başakşehir galatasaray maçında carole'ün rezalet performansına saha içinde isyan eden tek bir adam yoktu. azardan bahsetmiyorum, yanlış anlaşılmasın*, değinmek istediğim şey 'uyarı'.

    sabri'ye selçuk'a dönüp kollarını açıp 'e hadi artık beyler' mesajını vermez mi bir allah'ın kulu. melo gittiğinden beri sabri'ye ayar veren* biri olmadı. beyefendi yediremeyip melo'nun boğazına hallenmişti hatırlarsanız.

    yok anasını satayım yok, takımda 3 futbolcu dışında saha içerisinde takım arkadaşını uyaran, gerekirse ayar veren oyuncu yok. sonra 'galatasaray çok yumuşak takım yaaeee'. biz kırılgan takım olmayalım da kim olsun. yazık.
  • 16197
    2016-2017 futbol sezonunda sampiyonlugun en buyuk adayıdır.

    suan sozde dunyanin en iyi futbolunu oynayan besiktasin 5, guya muthis oynayan basaksehirin 3 puan gerisinde.

    aklima iki mac geliyor, bjk ve ts maclari. bu iki macta biraktigimiz 5 puan olmasa suan liderdik.

    iki derbiyi kendi sahamizda oynayacagiz. bu iki maci kazanirsak son haftalara en iddaali takim olarak giriyoruz.

    ihtiyacimiz olan sadece biraz ruh, biraz sinerji.

    daha once yaptik yine yapariz.

    haydi cimbom, haydi buyuk galatasaray taraftari.
  • 16198
    josue sneijder'in yerinde oynayacaksa hiç boş yere maça çıkmaması gereken takımdır. podolski ve eren sneijder'in yokluğunda arkalı önlü oynarken, josue de selçuk'un yerine, de jong'un yanında oynamalıdır. bunun tartışılacak hiç bir yanı yok. tolga dönse dahi josue kesinlikle forvet arkasına kaymamalı.

    öte yandan linnes için artık yoldan geçen adamın içi acıyor, eeeeey teknik kadro sizin hiç mi içiniz acımıyor? yeter ki oynatın şu adamı. sağda veya solda. yeter ki oynatın da şino ve musleranın yokluğunu mümkün olan en az hasarla atlatalım.

    edit:imla
App Store'dan indirin Google Play'den alın