süper lig 2022-2023 sezonunda hakemler tarafından çiğnenip çiğnenip tükürülen takım. lazio maçına kadar her maç üstüne koyan bu kadro neden bu kadar geri gitti diye derinlemesine düşünmüyor kimse. suçu oyuncularda buluyoruz hemen. taraftar olarak oyuncuların birer
insan oldukları unutuyoruz sanki. bu düdüklü suikastçıların kasıtlı çifte standartlarını ve galatasaraylı oyunculara hitap şekillerinin, oyuncularımız üzerinde nasıl psikolojik etkileri olacağını maalesef ki hiçbir yazarımızın ya da taraftarımızın tartıştığını görmüyorum. hani derler ya "insanda heves mi bıraktılar" diye, galatasaraylı herhangi bir oyuncuyu çevirip ne olduğunu sorsak bu cevabı alacağımıza eminim.
bu düdük taşıyan insan müsveddelerinin bize yaptığı operasyon galatasaray'a sadece manevi olarak zarar vermenin yanında maddi olarak da büyük bir hasar veriyor. bu mali zararın sadece küçük bir kısmı bilet, forma ve ürün satışı ve galibiyet primi oluşturuyor. asıl zararı bonservis değeri çift haneli milyon €'lar olan oyuncularımızı galatasaray seviyesinde göstermeyerek yapıyorlar.
burak elmas yönetimi de sanıyor ki scoutlar oyuncularımızın sadece avrupa ligi performansını kaale alacak.
mevcut kadromuz fazlasıyla değerli olduğu gibi söylendiği gibi uçuk kaçık eksikleri de yok. bu takımın gerçek eksikleri belli:
-
fatih terim'in son 1,5 senedir oynattığı geçiş futbolunu devam ettirecek ve mümkünse
* üstüne koyabilecek kapasitede bir teknik direktör. torrent geldiğinden beri takımın xga'sının fırlaması tesadüf değil. torrent'in maaşının farkındayım. yönetim, yönetimlik yapıp torrent hocayı geçiş oynamaya ikna etmeli. geçiş possession'ın kalbidir. bu takımın set oyunu kuramayacağı ve hızlı hücum kontrataklar yapması gerektiği anlatılmalı. beğenmiyorsa gider, gitmiyorsa halihazırda yaz transfer dönemini görebileceğini sanmıyorum. özellikle bir mucize olur da konuşulan sportif direktör
* göreve başlar ise.
- gedsonvari geçiş savunması yapacak ve hücumda etkin b2b bir oyuncu. böyle oyuncunun varlığı
cicaldau'nun daha çok ceza sahasına ve çevresine girmesi demek.
cicaldau'yu öne atmak
kerem ve
morutan için ekstra bir pas opsiyonu demek. ekstra bir pas opsiyonu oluşturmak demek forvetimizin üzerindeki rakip defans konsantrasyonunun bölünmesi demek. tek bir oyuncu eklemesinin yapacağı domino etkisi bu. mevcut kadromuzda bunu yapabilecek bir oyuncumuz maalesef yok. takımın en büyük eksiği direkt bu tarz bir oyuncu. zira biz geçiş oynarken yediğimiz tek gol tipi kontrataktı. bu gediği tıkayacaktır.
- pivot santrafor bu takıma ekmek su gibi lazım. bakın gol kralı olmasına da gerek yok. 10 tane atsın yeter zira hem kerem'in hem morutan'ın skor potansiyelini yüksek görüyorum. seneye için düşünürsek elimizde acayip bir atlet olan
barış alper var ve yunus gelecek inşallah. zaten
yunus'un neler yaptığı ortada, kendisine güvenenleri haklı çıkarmakla meşgul. bu 4 oyuncunun da ortak kısmı bana göre gol atmayı asist yapmaktan çok sevmeleri. bu oyuncuları rahatlatmak ve üst şıkta yazdığım durumu daha da rahatlatmak için stoperleri fiziken yoracak pes etmeyecek bir santrafor lazım. mesela
vedat muriqi cuk otururdu bu sisteme.
-kaleci. galiba hemfikir olduğumuz tek bölge. muslera dönse de kalsa da gitse de bu bölgeye transfer bekliyorum. muslera gitmeden yabancı alınamaz. türk kaleci olacaksa da okan kocuk'tan daha iyisini yada daha potansiyellisini (bkz:
altay bayındır) (bkz:
uğurcan çakır) (bkz:
doğan alemdar) (bkz:
berke özer) alabileceğimizi sanmıyorum. geriye kalan kalecilerin hiç biri bana göre ne okan'dan iyi ne de daha potansiyelli. okan'ın kaleci olarak iki eksiği var; biri undersize olması diğeri pas tekniği. pasını geliştirirse galatasaray'da kalıcı şekilde 1. kaleci bile olabilir.
- bunlar haricinde taktiksel esneklik sağlayacak bir kaç oyuncu lazım. mesela zorlu ve geriye yaslanacağın net olan bir avrupa deplasmanında güvenebileceğin ya da skoru koruman gerektiği anlarda sahaya atabileceğin bir defansif orta saha alınabilir. bu tür oyuncuların dönemi geçti bence ama bazı durumlarda gerektiğini söyleyebilirim. halil, hem cicaldau'yu yeni rolünde direkt yedekleyebilir hem de kanatlarda şans bulabilir.
ancak öyle bir sistemsizlik hakim ki galatasaray'da... böyle bir şeyi çok uzun zamandır
* görmemiştim. hani efsanevi teknik direktörünü menajer ve tff baskısıyla kovuyorsun. yardımcı olarak görüştüğünü söylediğin adamı 1. adam olarak getiriyorsun. sonra da diyorsun ki biz bu oyuncuları satarsak başımıza bela alırız satarsa kimsenin ses etmeyeceği bir adam getirelim. o adam da diyor ki senin getirdiğin teknik direktör ile çalışmam. zahmet olmazsa yönetim cebinden ödesin bu plansızlık yüzünden oluşacak maddi zararı.