• 27281
    önümüzdeki 3 maç gençler, beşiktaş, denizli.
    ikisi ligin son sırasında. diğeri lider.

    gençler ve denizli maçlarını kolay geçeriz.

    beşiktaş haftaya hatayla oynuyor.

    herşey beşiktaşın 1 maç kaybetmesine bakar.

    fenerinde 1 maçta kaybedeceğini düşünüyorum.
    bu şekilde biz tüm maçlarımızı alırsak iş üçlü averaja kalır.

    üçlü averajda da biz şampiyon oluyoruz.
  • 27282
    28 nisan 2021 galatasaray konyaspor maçında 87. dakikada attığı gole bu kadar sevinmesi bence çok acı. gole tabi sevinilir ama şampiyonluk yolunda cok kritik bir maç kazanmış gibi, cok baskılı olduğu bir maçta hakettiği bir golü geçte olsa bulmuş gibi sevinmesi cidden çok acı. ya vasata alıştılar ya da durumun farkında değiller tıpkı çok sevdiğim fatih hocamın da farkında olmadığı gibi.
  • 27283
    çok kötü takım. birazcık kıpırdanan futbolcular bile birkaç maç sonra diğer futbolculara ayak uydurup vasat bile diyemeyeceğim bir hal alıyor. şu an takımda en çok göze çarpan oyuncu gedson fernandes. onun dışında formunu yükselterek devam eden bir tane bile futbolcu yok. onun da nedeni malum aslında çok başka seviyede oynamayı hak ediyor ama işte bize kadar bir şekilde düşmeyi başarmış. bunu yazarken gerçekten hicap duyuyorum ancak takımımızın hali içler acısı. futbolcusundan teknik heyetine, kondisyonerinden yönetim kuruluna bir tane ışık veren insan yok. ayrıca bu sezon itibariyle şampiyonluk gibi sıra dışı hedefler yerine ikincilik gibi daha makul hedefler benimsemesi gereken futbol takımı. bizim ve rakiplerimizin kalan maçlarına baktığımızda bu bile çok zor ancak en gerçekçi hedef bu görünüyor.
  • 27284
    aslında iyi oyuncuları olan takım. ama mesele, o oyuncuları oyunun içine sokacak adam yokluğu. mesela kenarlarda kerem ve onyekuru oynasa ve bu adamlar defans arkasına koşu atsa, bu adamları doğru zamanda kim topla buluşturabilir bizde? geçen sene seri gibi bir maestro vardı. en doğru zamanda en doğru dikine pası atıyor oyunu harika şekilde yönlendiriyordu. lemina da oynayabildiği sürece aynı efekti gösteriyordu. ve belhanda, her ne kadar seri ve lemina kadar olmasa da, 5 pasının 1’inde de olsa yapıyordu. ama bu sene yok arkadaşlar. orta saha oyuncularımız gedson hariç o kadar yetersiz ki, ne geçişi oynayabiliriz ne de pas oyununu. eğer günümüz futbolunda varsan, orta saha kaliten kadar varsın. diğer pozisyonlardaki eksiklerin hepsine merkezimizi hallettikten sonra bakmalıyız. yoksa yeni sezon yeni hayal kırıklığı olur. guardiola bile gelse bu merkezle hiçbir yere varamayız.
  • 27285
    inanılmaz bir bitiricilik sorunu çeken takım. düşme hattındaki takımlarla ayni seviyede... bu yüzden sezon gitti... (20-21)

    --- alıntı ---

    süper lig'de (bizimkinde) organize hücumdan golü olmayan takımlar:

    - galatasaray (89 organize hücum, 0 gol)
    - antalyaspor (39 organize hücum, 0 gol)
    - denizlispor (32 organize hücum, 0 gol)
    - hatayspor (17 organize hücum, 0 gol)

    --- alıntı ---

    kaynak: https://twitter.com/...511629630394371?s=19
  • 27286
    2013-14 (2.)
    2009-10 (3.)
    2006-07 (3.)
    2004-05 (3.)
    2002-03 (2.)

    son on yılda 1 kez, son yirmi yılda 5 kez şampiyon olamadığı sezon ilk üçte bitirebilmiş. son on yılda 5, son yirmi yılda 8 kez de şampiyon olmuş. bu sezon da ilk 3 garanti sayılır.

    şampiyon olma ihtimali 5/6 veya 8/13'tür. bahis sitelerinin kaç verdiği önemsizdir. ikisinin ortalamasını alsak %72 ihtimalle şampiyon olacak takımdır.

    not: ytd :(
  • 27287
    matematiksel olarak şampiyonluk şansı sürdüğü müddetçe tüm ihtimalleri zorlaması gereken takım.

    2020-21 sezonu, son 4 haftaya girdiğimiz bugüne kadar hem şanssızlıklar hem de formsuzluklar sezonu oldu bizim için.

    pek çok sakatlık yaşadık, oyuncularımızı koronavirüs sebebiyle uzun süreler kullanamadık, kart cezaları en istemediğimiz yerlerde karşımıza çıktı.

    koronavirüs'e yakalanıp 10 kilo verecek kadar ciddi şekilde yaşayan ryan babel, çok şanssız şekilde gözünü kaybetme noktasına gelen omar elabdellaoui, tam form tutmuşken idmanda yüz kemiklerini kıran radamel falcao ve sakatlıklar haricinde yediğimiz son dakika golleri, kaçırdığımız fırsatlar... şanssızlık neredeyse hiç yakamızdan düşmedi.

    hocamız sezonun genelinde çok formsuzdu. oyuncularımız da kesinlikle inanılmaz form düşüşleri yaşadılar. ilk maçlarında fırtına gibi esen henry onyekuru, mostafa mohamed ahmed gibi isimler birkaç hafta sonra sert şekilde formdan düştükleri dönemler yaşadılar. kadromuzun neredeyse tamamı sezon boyunca, çoğunlukla uzun dönemlerde olmak üzere formsuzdu.

    tüm bunların üzerine sezon başında ve devre arasında yapılan ve yapılmayan transferler, hoca-yönetim uyumsuzluğu gibi sorunlar yaşadık.

    her şeye rağmen son 4 haftaya girilirken, evimizde karşılaşacağımız beşiktaş'la 6 puanlık bir fark var, fenerbahçe'nin de 29 nisan 2021 alanyaspor fenerbahçe maçı henüz oynanmadığı için maç fazlasıyla ikili averajdan dolayı önündeyiz. sezon başında bana bu kadronun sezon içinde şampiyon olma yolunda bir dönem favori olacağını söyleseler inanmazdım. 19 mart 2021 galatasaray rizespor maçı, 3 nisan 2021 hatayspor galatasaray maçı ve 10 nisan 2021 galatasaray karagümrük maçının üçünden toplam 1 puan almasak muhtemelen yine net favori olarak girecektik son 4 haftaya.

    rakiplerin puan kaybedecekleri neredeyse kesinken, evimizde direkt rakibimizle maçımız varken şansımız ne kadar az olursa olsun kalan tüm maçlarda bu takımın çıkıp oynaması ve kazanması gerek. olmayacaksa olmaz ama böylesi bir sezonda kesinlikle olmaz diyebilmek için matematiğin bize bunu söylüyor olması gerek.
  • 27288
    yetersiz ve kısıtlı yeteneklere sahip orta saha oyuncuları nedeniyle yaratıcılıktan uzak bir futbolla şampiyonluğu son anda yakalama umudunu kalan dört maça taşıyan canımız, ciğerimiz, kalbimizin bir parçası.

    bu sene takım kurgusunda maalesef orta saha faktörü çok geri plana atıldı. ne defansif açıdan ne de hücumda kilit açacak oyuncu anlamında uygun oyuncu profili takıma dahil edilemedi. takımımızın ileriye yönelik dikine ve ceza sahası içine yönelik direkt pas kalitesini yukarıya taşıyacak bir oyuncusu maalesef yok. bunu kısmen yapabilecek bazı oyuncularımız var ama hepsi de bu tarz bir oyuncuyu tamamlayabilecek yapıda futbolcular. maalesef belhanda'nın zamansız ayrılığı zaten kötü olduğumuz alanda daha da kötüye gitmemize neden oldu. bu yüzden rakip takımlar için kolay önlem alınabilir bir takım haline döndük. iyi kapanıp tek pasla forvet oyuncusuna pas çıkarabilen takımlara karşı maç boyu 2-3 isabetli şutu zar zor gerçekleştirebiliyorken kontra ataklarda ciddi tehlikeler yaşıyoruz. seneye iyi bir pasör bulmamız gerekecek.

    bu sene her şey bitmiş değil ama sıradışı şeylerin gerçek olması gerekiyor. beşiktaş'ın hem bize ikili averajı kaybedecek şekilde hem de esktra bir mağlubiyeti, fenerbahçe'nin bir şekilde puan kayıpları yaşaması ve bizim bu kötü oyunla kayıpsız bir şekilde kalan dört maçı kazanmamız gerekiyor. konu galatasaray olunca mümkün değil demek insanın yüzünü kızartır sonrasında ama mucizelere ihtiyaç olduğunu kabul etmek gerekiyor.

    seneye güçlü bir yönetim, yerinde transferler, uygun bir takım kurgusu oluşturmak için erkenden çalışmalara başlamak gerekiyor. ama elbette muhtemelen gerçekleşecek olan "transferin bitmesine daha uzun bir zaman var, uygun şartların oluşmasını bekliyoruz" tarzı demeçlerle geçen bir yaz dönemi olacak. umarım oyun anlamında benzer sıkıntıları seneye yaşamayız.
  • 27289
    oyuncularının sürekli geri gittiği, gelişim kaydetmedikleri hatta olan yeteneklerini de sıfırladığı söylenen takım. ben aynı şekilde düşünmüyorum ve bunu teker teker oyuncular üzerinden anlatmaya çalışayım. hatta direkt bu söylemlerin muhatabı fatih hoca olduğu için, onun zamanına göre kıyaslayalım.

    fernando muslera: zaten genelde iyi bir standartı olan kaleci. o yüzden teknik direktör çok fark etmeden özellikle hedefimiz olduğu zaman oyununu oynuyor. yani bu oyuncuya + ya da - yazmak doğru olmaz.

    marcos do nascimento teixeira marcao: geldiği zamana göre net çok daha iyi futbolcu. geldiğinde yanlış zamanlamayla yaptığı hareketlerden dolayı kartlar görüp fauller yapıyordu. yaptırdığı penaltı sayısı da bir hayli azaldı. defans arkası kontrolü ve fizik kontrolünü daha da geliştirdi. yani geldiği duruma net çok daha önde.

    ryan donk : fatih terim gelmeden önce kadro dışı olan istisnasız bütün taraftarların gitmesini istediği gamsız bir futbolcuydu. şuan takımın ilk 11 oyuncusu. yani fatih terim ile birlikte baya baya ilerleme kaydetti takım adına.

    martin linnes: fatih hoca gelmeden de rotasyon oyuncusuydu, hala öyle. hatta 2017-2018 sezonunda şampiyon olurken fatih hoca kendisinden baya verim almıştır. şuan ki durumu ile fatih hoca takımın başına geçtiği dönemki arasında fark yok.

    ömer bayram: şuan bizde oynamasa ve 2020-2021 sezonunda küme düşmemeye oynayan denizlispor'da oynasa kimse bu ömer'i alalım, iyi topçu demez. hatta kimsenin umrunda olmaz. o ömer 2 senedir orta sahada bize inanılmaz katkıları oldu. kesinlikle geldiği zamana göre çok daha iyi ve olgun futbol oynuyor.

    taylan antalyalı : taylan bize gelmeden önce 2 sezon boyunca erzurumspor'da oynadı. bu sezonların biri de 1. ligdi. 1. ligde oynadığı sezon forvet arkası oynamasın rağman 2 gol 4 asistlik katkı verdi. süper ligde oynarken de kimsenin taylan milli takıma çağrılmalı ya da kesin transfer edilmeli dediğini hatırlamıyorum. taylan galatasaray'a gelmeden önce süper ligde sadece 2372 dakika oynamış bir oyuncuydu. bunların da 2339'u küme düştüğü erzurumspor. yani geldiğinde belki yaş olarak genç değildi ama oyun ve tecrübe olarak gençti. peki şuan ki durumu nasıl? milli takıma çağrılmadığı zaman objektif fener ve beşiktaşlıların bile niye çağrılmadığını sorguladığı, ligin en iyi orta sahalarından bir tanesi. defansif oyun kurucu oynatacak takımların çoğunda forma bulabilecek şekilde geliştirdi kendisini.

    oghenekaro etebo: 2019-2020 sezonunun ikinci yarısında kiralandığı getafe takımında 60% pas istatistiği ile oynayınca sağ kanada atılmış, daha da kötüsü bize gelmeden önce yaklaşık 3-4 ay antrenman yapmamış bir oyuncuydu. taylan'ın futbol hayatının en fazla dakikasını aldığı sezonda dinlendirmek için kullanılmaya çalışıldı. teknik ekibin istediği jakub moder ve ismaila coulibaly ile de alakası olmayan bir oyuncu. yani menajer transferi olduğu çok net. buna rağmen geldiğinden kötü demek yanlış olur.

    emre kılınç: bize gelmeden önce boluspor ve sivasspor'da hep geçiş takımlarının kanat oyuncusu olarak görev aldı. sivasspor'da oynarken milli oldu. o zaman ki milli maçlara bakıldığı zaman kapalı takımlara karşı kanatta çok da etkili olamadığını biraz görmüştük. hem bu sebepten hem de bizde hiç orta saha olmamasından dolayı, 2020-2021 sezonunda iç olarak oynadı. tabii bu görevde hiç oynamadığı için bazı gereklilikleri de meleke haline gelmediği için zorlandığı oldu ama genel olarak iyi performans verdi. önümüzdeki yıllarda iyi bir iç oyuncusu olabilir. yani emre de geldiği duruma göre daha iyi bir oyuncu. emre'nin durumu daha kötü diyenler, mert hakan'a bakabilir. sivasspor'da oynamak ile fenerbahçe ya da galatasaray'da oynamak arasında fark vardır. sivasspor'da 3'e 3 hücum ederken büyük takımlarda 6'ya 3 edersin. o yüzden net bir şekilde emre de geldiği güne geçmişine göre daha iyi durumda.

    oğulcan çağlayan : şimdiye kadar süper ligde hiç bir takımın direkt ilk 11 oyuncusu olamayan bir oyuncuydu. bizim de ilk 11 oyuncumuz olamadı ama en azından bazı temel şeyleri yapmayı öğrendi. bize gelene kadar *, süper ligde bir sezonda en fazla 3 gol, 1. ligde 5 gol atmışlığı vardı. bizde ise sakatlık, federasyon tarafından verilen ve hiç bir şekilde karşı çıkamadığımız ceza ve formsuzluğuna rağmen 3 gol 1 asist katkısı verdi. yani net bir şekilde geldiğinden daha iyi bir oyuncu.

    radamel falcao garcia: falcao'nun bize geldiğinden beri en büyük problemi sahaya çıkamamak oldu. sahaya çıktığı her an hatta maskeyle çıktığı 28 nisan 2021 galatasaray konyaspor maçı'nda bile fark yarattı. yani falcao'ya + ya da - yazmak çok mantıklı değil.

    christian luyindama nekadio: net olarak geldiğinden beri en fazla geriye giden oyuncumuz. geldiği zaman gerçekten fiziğiyle rakipleri ezen müthiş bir defans oyuncusu olma yönünde ilerliyordu. hatta 2019-2020 sezonunda da takımın en iyisiydi. sakatlandıktan sonra bir türlü kendine gelemedi. luyindama'ya eksi yazabiliriz.

    emre taşdemir: 2019-2020 sezonunda küme düşen kayserispor'da süre alamayan oyuncuydu. kendisinden ayağında olmayan ve sürekli atan kaslarına rağmen çok iyi verim aldık.

    mostafa mohamed ahmed: bize geldiğinde çok iyi ileri uç oyuncusu görüntüsü verdi. hala veriyor. işlenmesi gereken önemli bir değer, çok önemli bir maden. 28 nisan 2021 galatasaray konyaspor maçı 'nda görece kötü oyunuyla alakalı geriye doğru gittiği ile alakalı yorumlar bulunuyor. kendisini mısır'da izlemedim ama izleyenler aslında bu son zamanki gibi bir oyuncu olduğu söylüyorlardı. bize transfer olduktan sonra mısır milli takımında izledim. orada bizde oynadığı oyunun çok daha kötüsünü oynadı. aslında bunlar da çok normal. alışkın olduğu oyun sistemi birden değişti. bütün topları uzun atan takımdan, pasla oynayan, oynamak zorunda kalan takıma geldi. daha iyi değerlendirme yapmak için en az 1 sene beklemek lazım.

    henry onyekuru: bizden başka kimsenin faydalanamadığı oyuncu. monaco bizdeki performasına 13 milyon euro vermiş ve değişen hocalarına rağmen neredeyse hiç süre vermeden 5 milyon euro gibi bir bedelle satmayı kabul etmiş. milli takım aday kadrosuna 5-6 ay oynamayan oyuncular çağrılırken kendisi çağrılmaz olduydu. ayağının tozuyla da yaptıkları ortada. yani kendisini de bizden iyi kullanan takım şuana kadar yok.

    yeni transferlerden yedlin'i neredeyse hiç kullanamadık. kırmızı kart ve sakatlıktan dolayı. gedson uzun süre oynamadan geldi ve şuan geldiği duruma göre çok daha iyi durumda. halil de geldiği duruma göre net daha iyi şekilde. ha keza kerem'de.

    bu takımın problemi, oyuncularından verim alamaması değil, doğru oyunu oynayacak oyuncuların olmaması. e doğru oyun oynamayalım diyebilirsiniz ama ne yazık ki oyunu tutacak oyuncu da yok.

    4 yıldan beri niye oyun sistemi oturmadı da diyebilirsiniz ama bu da sadece sayılara takılarak söylenmiş bir söz olur. 4 sene boyunca genel olarak ffp kaynaklı bir takım oluşturmak zordu. kiralık oyuncu formülünü fikret orman ile beşiktaş'ta denedi, çok iyi dedikleri sezon sonunda elektrikleri ödeyemeyecek hale ve ellerinden oyuncu olmayan bir takıma dönüştüler. şenol güneş 4 sene sonra satılacak hiç bir oyuncu olmayan bir takım bıraktı. kısıtlı imkanlarla, bedavaya aldığımız taylan, kerem, emre ve iyi fiyata aldığımız momo- onyekuru- marcao gibi oyuncularla bir iskelet oluşturmak üzereyiz. eğer bunu yapabilirsek, bu kaybettiğimiz sezonların çok da önemi olmaz. yok biz zaten kaybettik baştan başlayalım dersek, işte o zaman gerçekten çok geriye gideriz.
  • 27290
    kadro sayısı da kalitesi de yetersiz olan futbol takımımız.

    onu bunu boşverip sadece orta saha merkez pozisyonunu düşünün.

    eldeki isimler: taylan - etebo - gedson. etebo ve gedson kiralık, yeni sezonda elde kaldı taylan. 3 oyuncu olması gereken pozisyonda 1 oyuncu var, 3 yedeği desen 6 bir de joker fazladan oyuncu bulundursan 7 orta saha olması gerekir bu takımda 7. 7 tane has, merkez orta saha oyuncusu olmak zorunda bu takımda. yeni sezonda 1 var, 2 yok bile sadece 1 oyuncu var, taylan antalyalı.

    nasıl geldik bu duruma anlamak mümkün değil. ve işin kötüsü elde para kazandıracak 1, belki 2 oyuncu var. onlardan birisi de yine bu taylan antalyalı.

    nasıl oldu bu iş vallahi anlamıyorum billahi anlamıyorum. 28 nisan 2021 galatasaray konyaspor maçı sonrası düşünmeye başladım önümüzdeki sezonu, hakikaten bir kalite yok. buna rağmen biz halen pas futbolu terimball falan peşinde koşuyoruz abi neyin pası neyin ball'u. bitmişiz yani.

    lafa geldi mi "elalem 40'lık atibayla arabistan'dan gelen josef'le oynuyor" oluyor ama bizde o bile yok abi yok! 3 orta sahalı sistemle oynuyoruz, taylan - gedson yazınca üçüncü ismi bulamıyoruz, emre kılınç kanattan devşirme soso kanattan devşirme. olmuyor yani oturmuyor bu düzen bir sisteme.

    kanatlar desen, kimin oynayacağını bulana kadar sezonu bitirdik. kerem aktürkoğlu'na forma gelene kadar kaç kişi değişti, şimdi onun da yerine karar veremedik, solda başlıyor ama babel girince sağa atıyoruz falan.

    bek oyuncuları allaha emanet zaten kalan periyotta, ömer bayram ve şener özbayraklı ile oynuyoruz iki beki. tamam, ikisi de iyi niyetli ve ellerinden geleni veriyorlar ama ellerinden gelen benim işime asla ama asla yaramayacak çünkü benim hedeflerim için ikisi de doğumlarından yetersiz. adamların benim istediğim oyunu oynayacak yetenekleri yok.

    valla bilmiyorum ne olup biter. ama biz bu terimball'a bu pas oyunu düzenine devam edeceksek yetenekli bir çok isimle bu kadronun takviye edilmesi lazım.
  • 27291
    --- alıntı ---
    galatasaray futbol takımı, süper lig'in 39. haftasında gençlerbirliği ile oynayacağı maçın hazırlıklarına bugün yaptığı antrenmanla başladı.

    florya metin oktay tesisleri'ndeki antrenmanda dün akşam oynanan lig maçında tam süre alan oyuncular günü yenilenme çalışmasıyla tamamladı.

    diğer oyuncular ise ısınma hareketleri ile antrenmana başladı.

    daha sonra pas ve şut çalışması gerçekleştirildi.

    antrenmanın ana bölümünde dar alanda dayanıklılığa yönelik çift kale oyun oynandı.

    antrenman, yenilenme koşusu ve soğuma hareketlerinin ardından tamamlandı.

    deandre yedlin, antrenmanda takımla birlikte çalışmalara katıldı.

    henry onyekuru, kondisyonerler eşliğinde saha çalışmalarına başladı.

    galatasaray futbol takımı, gençlerbirliği ile oynayacağı maçın hazırlıklarını yarın florya metin oktay tesisleri'nde yapacağı antrenmanla sürdürecek.

    --- alıntı ---
  • 27293
    kadrosu rakiplerinden iyiyken rakiplerinden geride kaldı yorumlarına katılmadığım takım. fenerbahçe'nin de beşiktaş'ın da kadrosunun bizden önde olduğunu düşünüyorum. farkında mısınız bilmiyorum ama ön libero rotasyonumuz etebo ve o bölgenin oyuncusu olmayan taylan'dan. sol iç rotasyonumuz kanat oyuncusu olan emre kılınç ve on numara olan, kaleye ne kadar oynarsa verimi o kadar artan emre akbaba'dan olan oluşuyor. ligin en kritik haftalarında ise eksiklerimiz nedeniyle sağ bekte şener, sol bekte ömer bayram ile çıkıyoruz maçlara.

    elinde 3 sağ beki var diye kadrosu rakiplerinden iyi olmuyor yani galatasaray'ın. rakibin beki olan rosier senin beklerinin hepsinden iyiyse elinde o bölgede kullanacağın 10 oyuncu da olsa bir şey ifade etmemektir.

    sağ kanadında 4 futbolcun varsa ancak hepsi ghezzal'dan kalitesiz ise yine oyuncu sayın fazla diye daha iyi takıma sahip olan sen olmazsın.

    oyuncu sayısı fazlalığı=kadro kalitesi değildir. 18-19 kişilik bir rotasyonla 3 yıl art arda şampiyonlar ligi aldı real madrid. sarri chelsea'de çalışmandan önce guardiola kendisine premier ligdeki ilk sezonunda 14-15 kişilik bir rotasyon ile oynamasının faydalı olacağını, zorluk seviyesi yüksek olan liglerinde oturmuş bir kadronun daha çok fayda sağladığını söylemiş.

    yani kadronda 3 ön liberon olacağına 1 tane josef olması, 4 santraforun olacağına aboubakar'ın olması ilk 11 bazında seni daha kaliteli yapıyor. kadroda çeşitli alternatiflerin bulunması da iyidir sakatlık, ceza gibi durumlar elbet olacaktır. ancak bir takımın net ve kaliteli bir 11'inin olması daha önemli bana göre.

    ayrıca mesela lider olan beşiktaş'tan örnek vereceksek, 2 takım da tam kadro olsa ve birer 11 çıkarsalar gerimizde olacaklarını düşünmüyorum. galatasaray kadrosu beşiktaş'ın fersah fersah gerisinde demiyorum ancak belli mevkilerde bizden çok daha iyi oldukları da kesin.

    muslera, marcao, gedson, onyekuru, mohamed dışındaki futbolcularımızın as oyuncu olarak fenerbahçe veya beşiktaş'ta fazla süre bulacağını düşünmüyorum ben.
  • 27295
    sol tarafta efecan karaca ismini görünce aklıma düştü. severim efecan karaca'yı. transferini de isterim takımımıza. zaten bahsi geçen giride de üstü kapalı bir anlatımla takımımıza isteme durumu sezdim.

    neyse.

    fakat efecan karaca'nın transferini isteme noktasına aklıma başka bir şey düştü. gerçekten efecan karaca'dan beklediğimiz performansı alabilecek miyiz? hepsi kendi özelinde ayrı ayrı vakalar olsa da biz efecan karaca transferine benzer birçok transfer yaptık ve çoğundan beklediğimiz performansı alamadık. hiç mi performans almadık? aldık elbette.

    mesela taylan'dan performans almıyor muyuz? emre akbaba'dan almadık mı? ömer bayram'dan almadık mı? örnekler çoğaltılabilir. pekala daha fazla olumsuz örnek de verilebilebilir. yani performans alıyoruz elbette ama bir yere kadar. elbette bu oyunculardan aldığımız veya alamadığımız performanslar kendi içinde özel bazı nedenlere ve süreçlere sahip. fakat ben özellikle taylan'dan hâlâ daha fazlasını bekliyorum.

    o aldığımız performansın daha fazlasını almak varken neden daha azıyla yetinelim ki? hiç! anadolu'nun güya küçük takımlarında gümbür gümbür oynayan bu futbolculardan, elbette büyük takımın güya büyük futbolcularıyla oynadıkları vakit performans patlaması beklerim ben. makulu budur. oynadığınız futbolcu kalitesi artıyorsa sizin de performansınız artmalı. yani... teorik olarak öyle...

    hani çoğu kişi bahseder ya: "anadolu takımı"nda oynamak ile "büyük takım"da oynamak arasındaki fark sanırım bu. gerçekten öyle mi?

    burada inandığım şeyi yazmak istiyorum, bir yere kadar gözlem içeren.

    futbolcunun takımın, teknik direktörün oynattığı oyuna adapte olması önemlidir. hatta dönüşmesi. bu futbolcunun ve takımın performansını artırır. çok doğru...

    dönüşmek dediğimle ne istediğimi açıklayayım. en kolay örnek üzerinden olur sanırım. mesela toni kroos... bayern münchen'de ilk çıktığı zamanlar ile real madrid'e transfer olduktan sonra bir dönüşüm geçirdi. ya da kevin de bruyne var. yakın ama uzak bir örnek istiyorsanız, irfan can kahveci'ye bakın. gençlerbirliğinde oynayan irfan can ile abdullah avcı'nın başakşehir'inde oynayan irfan can aynı futbolcu mu? tamamen dönüşmüş bir futbolcu bana sorarsanız. 10 numaradan, orta sahaya doğru bir evrilme var.

    eğer daha yakın örnek istiyorsanız zaten bizde bolca var. emre kılınç, taylan antalyalı gibi... ikisinin oyununu da eski mevkilerine göre daha çok seviyorum.

    gelgelelim ortada bir sıkıntı var. evet. bu oyuncuların yeni bir rolün oyuncuları olmasını sağlamak, onları dönüştürmek, devşirmek önemli. bunu iyi de becerdik bana sorarsanız. fakat bir eksikle... futbolcu dönüşümü yaparken, takım dönüşümünü eksik bıraktık. yani futbolcuyu devşirirken, o futbolcunun iyi yaptığı şeylere göre oyunumuzu dönüştürmedik. eğer iki dönüşümü de yapsaydık, hem futbolcuların performansı daha çok artardı hem de takımın.

    bilmiyorum anlatabildim mi? yeni okuduğumda tam olduramamış gibiyim.

    hımm? mesela şey. emre kılınç'ı bize transfer eden şey ile bizim ilk on birimize girmesindeki şey tam olarak aynı değil. biz onun becerilerini yeniden analiz edip ona yeni bir rol biçtik. bu rol onun profili için uygundu. fakat onun önceden iyi yaptığı şeyleri, yeni rolünde yapabilmesi için ona bir alan yaratamadık, oyunumuzu ona göre yeniden tasarlamadık. emre kılınç'ın sivasspor'dayken benim ilgimi çeken özellikleri mücadelesi, koşması, ortama üstü tekniği, şut ve dripling yeteneğiydi. fakat biz emre kılınç'ı alıp bir iç orta sahaya dönüştürürken, kendimizi onun şut yeteneğinden daha çok yararlanacak şekilde dönüştürmedik mesela. yani iyi olduğu bir şeyi aldık daha iyi olmasını bile sağladık belki o konuda, ama halihazırda iyi yaptığı başka bir şeyi tamamen unuttuk.

    taylan antalyalı'nın durumu da pek farklı değil aslında. oynadığı bölgeye yana yakıla bir adam ararken alıp koyduk onu. yoksa oyunumuzun onunla birlikte değiştiği yok. aksine onunla birlikte yükseliyor oyunumuz. fakat dediğim gibi, taylan antalyalı'yı daha da -ve haliyle takımın oyununu da- yükseltmek için oyunumuzu dönüştürmek lazımdı. biz taylan antalyalı'nın iyi olduğu özellikleriyle verimli olabileceği çok iyi bir mevkiye yerleştirdik. taylan antalyalı'nın topsuz oyunu, mücadelesi iyiydi. sırf bu iki nedenle geçen sezon ilk on bir başlaması gerektiğine inanıyordum. fakat ileride oynuyordu. ben de ileride oynaması gerektiğine inanıyordum. futbol aklım bu kadarına yetiyordu. fatih terim ise onu aldı dönüştürdü. fakat oyun aynı kaldı. taylan antalyalı'yı daha fazla ileride görebileceğimiz bir oyunu neredeyse hiç görmedik. geçen sezon yaptığı defans arkasına boş koşuları bu sene hiç yapmadı. oysa bunları yine fatih terim dönemlerinde felipe melo, selçuk inan, fernando reges gibi oyuncularla çok çok yapıyor ve icabında ekmeğini yiyorduk.

    aynı şeyi şu sıralar gedson fernandes'te yaşadığımızı düşünüyorum.

    ha tam tersi bir durum yok mu? elbette var. mesele onyekuru'nun takıma uyumunu beklemek gibi bir derdimiz yok. çünkü oyunumuzu onun oyununa göre dönüştürüyoruz. verim alıyor muyuz, elbette. ama yine eksik kalıyor. dedim ya, burada bahsetmek istediğim şey, yapmadığımız değil, eksik yaptığımız bir şey.

    dönüşmek derken illaki mevkisel olmak zorunda değil bu. ama yine de bir değişim geçirilmek zorunda, neredeyse hemen her zaman. bir futbolcuyu başka bir takımdan alıp "hadi oradaki gibi oyna bakalım" demezsiniz herhalde. oyuncuyu takıma uyduruken, takımı da oyuncuya uydurmak önemli. tam performans için başka bir şey düşünemiyorum. ki bizim gibi avrupa'nın artık maalesef orta/alt kısmında kalmış bizim gibi takımların başarılı olabilmesi için her şeyden pik noktada verim alması önemli.

    bitti.
  • 27296
    2021 sezonu kadro planlamasında yerli oyuncu havuzunu yetenek, genç ve tecrübe kombinasyonunda takviye etmesi gereken kulübümüz. artık yüksek maaş alıp bir sezondan fazla zamandır as takım planlarında kullanamadığımız oyuncuların sözleşmelerinden çıkılıp bu hamleyi yaparak maaş skalasını da makul seviyede tutmalıyız, fark yaratan oyuncuları artık elden kaçırmamalıyız. bugün orta sahada biraz fiziksel kalitesi yüksek olan bir takımın ne kadar fark yarattığı ortadayken, bu mevkiye yetersiz rotasyonla girmek sezona mal oldu.
  • 27297
    ortada ciddi sorunları bulunan futbol takımıdır. öncelikle şuradan başlayayım, bizim felsefemiz yok. çok net. yıllardır bir felsefemiz var safsatasıyla kendimizi kandırdık. derwall ve piontek dönemleri sonrası uefa kupasıyla taçlandı ama sonrasında sıfır felsefeyle ilerledik. işte erken transfer yapacağız, galatasaray yıldız alır, isterse alır laflarıyla kulüp milyarlarca lira zarar etti. bazen başarı geldi, bazen gelmedi ama burada süreklilik arz eden mali tabloların kötüleşmesi ve kulübün kötüye gitmesiydi. herkes bilir, ekonomik bağımsızlığın yoksa bir hiçsindir, bu sporda da aynıdır. ekonomik başarı, sürdürülebilir sportif başarının temelini oluşturur. bunları sağlamak için de duygusallıktan öte mantıkla karar almak gerekmektedir. fakat yıllar içinde bazı yönetimler, bazı kişiler mantıkla karar almaya çalıştıkça galatasaray küçülemez, küçültülemez, hedefsiz olmaz laflarıyla kamuoyunu arkasına alarak o girişimleri bertaraf ettiler. ama deniz bitti artık. ucuz lafla, halen transfer hokkabazlığıyla, şöyle uçacağız böyle kaçacağızdan ziyade realist, ayakları yere basan, vadesi bulunan bir hedefe sahip olan mantaliteye ihtiyacımız var. herkes söyledi bazı başkanlar için, işte transfer yapamıyorsanız, durumumuz kötü yapamıyoruz, zorlanıyoruz deyin de, beklentileri azaltın, biz yıllarca şampiyonluk görmedik sabır mı etmeyeceğiz bu duruma gibi lafları. ama bu durumu baştan planlayarak, bu çerçeve kapsamında yol haritası önüne koyulduğunda herkes yine, küçülemeyiz, hedefsiz olamayız mavralarına başlarlar. dolayısıyla önceki süreçteki seçimler ve sonrasında yaşadıklarımızdan da yola çıkarak, genel eğilimin dışında, taraftarın mesafeli durduğu adayları daha samimi bulduğumu söylemek istiyorum. popülizm bugünü, realizm geleceği kurtarır. o yüzden herkesten de, gerek futbol, gerekse de diğer branşlar olmak üzere realist düşünmesini, kulüp için doğru olan neyse veya kimse isme bakılmaksızın galatasaraylılık düsturuyla desteklenmesini talep ediyorum. bizi doğru yola sokacak olan bakış açısını kendimce anlatmaya çalıştım, eksik veya fazla gördüklerim bunlar. katkı vermek isteyeni de keyifle dinleyebilirim...
App Store'dan indirin Google Play'den alın