• 3026
    önünde kolay sayılabilecek euroleague fikstürü var. kolay dediğim kesin kazanırız düşüncesinde değil her sonuca gebe maçlar. işler biraz yolunda giderse takım kendini birden yukarılara taşıyabilir.

    ergin ataman sezon başına dönebilse birbirini tamamlayamayan şu kadroyu kendisi de kurmaz herhalde. ama yapacak bir şey yok artık. hoca geçen hafta oynanan pana maçını kafadan kaybederek çıkmış. hani deseler hocam boşa gelmeyin mağlubiyet yazalım itiraz edeceğini zannetmiyorum. yani oaka'da bizim şu takımın yenilmesi kadar normal bir şey yok ama biraz da yürek koymak lazım.

    ergin ataman fenerbahçe mağlubiyeti sonrası kızılyıldız hariç direkt rakiplerimizle oynamadık demişti ardından 3 iç saha galibiyeti aldı. o maçı da nasıl olsa aldık havasında oynadığımız için kaybetmiştik. dediğim gibi pana maçını da kafasında bitirmiş. şimdi sırasıyla milano, kazan(d), efes, brose, efes(d), zalgris, milano(d), maccabi maçları var. ergin ataman'ın buraya kilitlendiğini düşünüyorum veya düşünmek istiyorum. şu 8 maç içinde kesin kaybederiz diyebileceğim milano deplasmanı var. gerisinin ucu açık, her bok olur. efes ve kazan deplasmanları çok kritik. şu fikstürden sağ çıkamazsak bundan sonrası tamamen formaliteye döner.
  • 3028
    taşlar iyice yerinden oynamaya başladı takımda. dentmon'dan sonra russ smith ve deon thompson da takımdan ayrılacakmış. oluşan bu bütçe ile birer guard ve forvet transferi yapacak gibiyiz. thompson'dan çok şey bekliyordum açıkçası. bu şekilde olması beni baya şaşırttı. ama sezon başından beri sürekli mutsuzdu. maçları izlediğim yer benche oldukça yakın, her kenera gelişinde beş karış suratla geliyordu ve zaten ergin ataman onu şamar olanı yapmıştı. her hatada itin götüne sokuyordu kenarda. sanırım iletişim sıkıntıları da oldu. umarım kariyerinde başarılı olur.

    guard transferinde yeni bir fanteziye daha gerek yok kesinlikle. oyunu kontrol edecek, dış şutu ortalama ve potaya gidebilen her guard bence işimizi görür. bir de bunlara p&r oyununda kalbur üstü olsa, geriye kalan zeki oyuncularımızla (micov, schilb, daye, emir, sinan) çok tehlikeli bir takım olabiliriz. dış şutörlerimiz çok daha rahat edebilir, tyus ve tibor içerde daha rahat bir hareket alanı bulabilir. varyasyonlar baya bir çoğalıyor. tabi bu hücum tarafı, savunmada mücadeleden kaçınmamalı. bu kadar saydık biraz abartmış olabilirim ama en azından bunların hepsini ortalama yapsın.

    uzun forvet olayı ise yine bir 4,5 oynayabilen deon thompson gibi bir uzun olursa çok tatlı olur. atletizim, ribaundlarda yaşadığımız çok büyük sıkıntıyı düşünecek olursak bence ilk tercih sebebi olmalı. tabi potayı savunma için de elzem. yani atletik olsun, p&r da orta mesafe şutu olsun yeter bana. bu tarz bir uzun ile daye'yi kısa sürelerde 3 numara gibi kullanıp pota altına da tyus'ı koyarak pota altını karartır, kısaların savunma zaafını bu iki blok tehdidi ile tolere edebiliriz. dediğim gibi çok uzun süre kullanamayız çünkü uzun süre bunu kullanmak dış şut tehdidimizi törpüleyecektir. gelen uzunun bir de dış şutu olursa zaten allah deriz. bunu da çatır çatır uygularız bence.

    bu yazdıklarım oluşan bütçenin çok çok doğru kullanılması ve euroleagu'de son sıralarda yer alan bir takıma gelmeyi kabul etmeleri halinde oluşabilecek bir senaryo. mümkün mü? bence çok değil. en fazla bu yukarıda saydığım özelliklerden bir ya da ikisine sahip iki oyuncu bulup idare ederiz bu sezon. ayrıca sezon başından beri ben de dahil bir sürü insan kurduğumuz kadronun savunmada neredeyse yok hükmünde olması nedeniyle bu takıma acayip bir coaching lazım dedik durduk. sonuç ne oldu dersek; coaching falan olmadı, hoca eski usul dar rotasyonla bir şeyler yapmaya çalıştı. 16 aralık 2016 galatasaray olimpia milano basketbol maçında temel oyuncularımızdan micov, schilb ve sinan 30 küsür dakika aldı. bu şekilde lige nasıl geri döneceğimiz tam bir muamma. yani sürdürülebilir değil. her sezon ortasında benzer şeyleri yaşıyoruz maalesef. umarım yeni bir chuck davis bulabiliriz.
  • 3029
    son 3-4 sezondur oldugu gibi, bu sezonda* da sene basinda kurdugu kadrodan sezon ortasinda 2-3 isim gonderip, yerine transfer yapacak takim.

    sezon ortasinda giden joey dorsey'si, pietro aradori'si, nolan smith'i ve su an aklima gelmeyen bi suru baska isim var.

    sezon ortasinda gelen patric young'i, chuck davis'i, bi kac mac denenen sonra gonderilen aleks maric'i gibi ve yine aklima gelmeyen suruyle isim var.

    transferde kesinlikle rezalet bir politika izleyen takim. son 3-4 senedir gelip giden oyuncu sayisi 50-60'i bulmustur. hele hele butce sorunu yasayan bir takim icin boyle kadro muhendisligi hic olmaz.
  • 3031
    sezon basi planlamasi felaket olan takim. guard tercihleri ile zaten sezon basinda euroleague'e havlu attik. benim artik umudum kalmadi, zalgris, kizilyildiz gibi maclari veren takim top 8 yapamaz, bundan sonda iceride ve disarida bir seri lazim, o da mumkun degil. herseyi gectim hicbir avrupa takimi ust duzey guard veya power forward pozisyonundan adam vermez size sezon ortasinda. gene sapkadan tavsan cikarmaca oynayacagiz veya nbdl kapisina gidecegiz, olmadi cin. sezon basi halbuki dogru tercihler yapilsa bugun bunlari konusmuyor olurduk.
  • 3032
    sezon öncesi transferler yapıldığında, ''bir kumar oynuyoruz, bu takım ya çok iyi ya da çok kötü olacak, ortası yok'' şeklinde bir yorum yapmıştım.

    nitekim daha ilk transferimiz nenad kristic ile yollar sakatlık sebebiyle sezon başlamadan ayrıldı. bu bile büyük kumarın habercisiydi, sezon içinde sakatlansa bir de pivot bulmak için uğraşıp duracaktık.

    şu anki tabloya bakacak olursak, takım yukarıda yaptığım tanımın çok kötü kısmında. zira euroleague'de hedeflediğimiz yerin uzağındayız ve deplasmanda maç kazanamıyoruz, türkiye ligi'nde ise 10 maçta 3 mağlubiyetimiz var ve 2 tanesi hiç olmaması gereken kayıplar.

    bütün bunlara ek olarak, daha ocak ayı bile gelmeden büyük beklentilerle transfer ettiğimiz russ smith, justin dentmon ve deon thompson ile yollarımızı ayırdık.

    sonuç olarak henüz kaybedilmiş bir şey yok, zararın neresinden dönersek kârdır. şimdi elimizdeki bütçeyle en iyi guard ve forveti bulmak zorundayız. alacağımız oyuncular bu kez katkı verirse, yine geçen sezon olduğu gibi mutlu tablolar görebiliriz.

    ergin hocamın kredisi bende bitmez, ben inanıyorum. umarım hocada da o inanç, heyecan ve istek vardır.
  • 3038
    yönetici olsam 20 aralık 2016 unics kazan galatasaray basketbol maçı sonrası takımı kazan'da bırakırım ve pasaportlarını bile vermem bunlara. adamların en kilit oyuncusu yokken ruh koyamadınz, yazıklar olsun. euroleauge size 1000 gömlek fazla. hiç birimiz kızmasın fenerbahçe bizi yendiğinde this is euroleague yazdığı zaman.

    tanım: seneye fiba şampiyonlar ligi'nde çılgın atacak olan ve kendini bir üst seviyeye bir türlü atamayan basketbol takımı.
  • 3043
    son yıllarda galatasaray taraftarının zorla alıştırıldığı yüreksiz, amatör, hedefsiz ve sistemsiz takımlardan sadece biri. yıllardır bu profilde bir takımı basketbolda görmüyorduk, maljkovic yönetiminde her şeyden önce onuruyla oynayan kadın takımımızın aksine, ataman'ın erkek takımı bu geleneği bozdu. euroleague için kadro olarak zayıf takımız ama kafa olarak bizim lige bile hafif kalırız. bugün bize yakın, belki bizden bile bir tık aşağıda bir kadro karşısında, hem de maç başlamadan 10 dakika önce rakip takımın ve belki de şu an eurolegue'in en değerli oyunculardan biri sakatlandı ama bu takım ne maçtan önce, ne de maç sırasında kazanabileceğine inandırdı. bu yıl iyisini kötüsünü geçtim, ciddi anlamda varlığıyla utandıran bir takım var sahalarda. bu yıl hiçbir şey kazanayamayacağız, o zaten belli ama şu takımın acı verici, emeklilik gününü dolduran memur kafasından kurtulması için yarın ivedilikle bir çalışma yapılmalı. kadro, oyun, akıl az gelir çok gelir ama galatasaray forması da giyilse, alpella forması da giyilse bu kadar amaçsız ve inançsız olmanın izahı yoktur.
  • 3046
    daha önce de yazmıştım, sezon başındaki rezil transfer politikası yüzünden her sene kadrodan 2-3 oyuncu gönderip, yerine sezon ortası oyuncu bulmaya çalışmayı alışkanlık haline getiren takımımız.

    maçkolikten biraz kurulan kadrolara baktım ve sadece sezon içinde giden gelenlerden şöyle bir liste yaptım, illa ki unuttuğum isimler de vardır.

    2016/2017 sezonu

    sezon ortası gidenler(şimdilik): justin dentmon, russ smith, deon thompson

    sezon ortası gelenler: şu an için yok

    2015/2016 sezonu

    sezon ortası gidenler: izzet türkyılmaz, joey dorsey

    sezon ortası gelenler: curtis jerrells, chuck davis, bernard james

    2014/2015 sezonu

    sezon ortası gidenler: nate jawai, nolan smith, pietro aradori, carlos arroyo

    sezon ortası gelenler: patric young, justin carter, aleks maric

    kalanına üşendim, şimdilik bu kadar yazabildim ama daha önceki senelerde de gelip giden sürüyle isim oldu. bütçe sorunu yaşayan bir takımda bu kadar oyuncu sirkülasyonunun olması rezalettir. sene başı kadro kur, para harca, her sene sezon ortası oyuncu gönderip yeni oyuncu al, yine maliyet. kemik bi kadro kurmak imkansız bu şekilde. bunun doğal olarak sorumlusu ergin ataman ve transfer ekibidir. ayrıca sevgili ergin hocam, galatasaray'a kazandırdığın başarılar için teşekkürler. ama her sene bi kaç oyuncuyla papaz oluyosun. nolan smith'i var, göktürk ural olayı var, dorsey'si, russ smith'i, dentmon'ı var. verim alamayıp gönderdiğin sürüyle oyuncu var. burada sorun bu oyuncuların hepsinde mi yoksa başka yerde mi ?
  • 3049
    hemen hemen her sezon ayni seyleri yasiyoruz. ders almak yok. ornek almak yok. gelismeye calismak yok. sezon basinda oyuncularla sozlesme imzaliyor takim. sonra oyunculara söz verdigi paralarını öde(ye)miyor. her sene yasaniyor bu. istikrarli olarak ceza aliyor kulup ama ne gam. hiç kimse bu cezalarin hesabini vermiyor. oyuncunun performansindan memnun olmayinca koç çikip kameralara sikayet ediyor oyuncuyu. amatörlükten kiriliyoruz. imajimiz yerlerde. avrupa'da ve dunya'da hicbir oyuncu galatasaray'a birinci tercih olarak gelmiyor. ve biz degismek icin hicbir sey yapmiyoruz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın