uzun, uzun olduğu kadar sıkıcı girizgah için :
http://captano.blogspot.com/...-frank-rijkaard.html---
alıntı ---
total futbol, hollanda milli takımı, ajax, barcelona, ispanya milli takımı ekseninde bakıldığında görünen tek kişi : johann cruyff. dünya futbolunda çok iyi takımlar, çok başarılı takımlar oldu. ama bütün maça hakim olarak, sürekli pas yaparak sonuca ulaşan sadece 2 takım oldu bugüne kadar: barcelona ve ispanya. bu oyun şekli cruyff’un 70’lerde futbolculuğundan başlayıp, teknik direktörlüğü ve şu günlerde kanaat önderliğine kadar geçen sürede olgunlaştı. ajax altyapısı, ajax, hollanda milli takımı ile bütün hollanda’ya yayılıp sonra da cruyff tarafından barcelona’ya ihraç edildi.
barcelona’da 1 ay öncesine kadar “onursal başkan”dı cruyff ve katalunya milli takımı teknik direktörü olarak hayatına devam ediyor.
dünya futbolunda büyük bir güç cruyff’un fikirleri. bir hocayı, futbolcuyu işaret etmesi çok önemli. rijkaard’ı ve eski arkadaşı neeskens’i nasıl tuttuğunu biliyoruz.
bir anlamda galatasaray’ın hocalarının en önemli referansı dünya futboluna yön veren en önemli adam.
bu yazının asıl konusu burada başlıyor.
şöyle ki: total futbol, güzel. frank rijkaard, güzel. johan neeskens, güzel. bunların hepsi güzel hakikaten.
ben bu adamların galatasaray’a total futbolu yerleştireceklerini, başarılı olacaklarını düşünüyorum. kafamı kurcalayan şey başka. bu sistem ne kadar sürdürülebilir?
türkiye gibi istikrarsızlıkta dünyanın önde gelen ülkelerinden birinde bu iş devam edebilir mi?
yani, frank ve johan bir şekilde galatasaray’dan ayrıldıklarında (ister kovularak, ister sıkıldık hocalıktan derseler) takımın hali ne olur? kovulma ihtimali bu ülkede herkesin, her an vardır, tecrübeyle sabittir, sektör ayırmaksızın hem de.
galatasaray altyapısı total futbolu öğrenen gençler yetiştirmeye başlamış olur mu, yerlerine gelecek hoca bu düzeni ısrar ve sabırla devam ettirecek mi?
diyelim ki yönetim değişti, yeni gelenler total futbol ve bunun için oluşturulan düzeni bozmadan devam ettir(bil)ecekler mi? kendilerince kritik gördükleri yerlere amcaoğullarını yerleştirmeden dura(bil)cekler mi?
rijkaard ve neeskens’le ilgili bugünlerde kafamı en çok meşgul eden bu. yoksa fener maçında batdal’ı niye çıkardığı değil. gerçi batdal’ı çıkarmalarını da hiç hoş karşılamıyorum ama. ne kadar elit de olsam, feneri tavla maçında bile yenmek istiyorum. evet, fener’e yenilince ben de 2 gün kendime gelemiyorum.
neyse, kafamı kurcalayan soru şu: bizim cruyff’umuz olacak mı? olacaksa kim olacak? rijkaard mı, neeskens mi, cruyff’un kendisi mi?
adnan polat bu tip bir girişimi seven biri. sistemin devamlılığı için feldkamp’ı kulübe teknik danışman olarak getirmiş biri. sürdürülebilir mi total futbol?
eğer cevap hayır ise, yapılabilecek en iyi şey fatih terim’in kaos futboluna geri dönmek (fatih terim’in bundan vazgeçtiğini düşünürsek takımın başında olmasına gerek yok).
orta sahada rakip kim olursa olsun cenk etmek ve geleneksel olarak bu savaşları kazanmak. belki türk futbol ekolü budur.
---
alıntı ---