1926
hakkında yazmayı bırakıyorum. rijkaard ın galatasaray da iş yapamayacağı, sistem kuramayacağını iddia edenler kendi futbol görüşlerini ve rijkaard ın yerine şu pozisyonda kimin gelmesi gerektiğini düşünceleriyle söylemeliler. madem iş siyasete kadar geldi, türkiye'de insanlar vaate kanar, ama fikir ve iş koymadan sadece eleştiriye de kanmazlar.
yerlerinden oturup konuşan adamları sadece dinlerler kafa sallarlar ama ciddiye almazlar. o yüzden türkiye'de çalışkan görünüp çalanlar iktidar oluyor da sadece yerinde oturup konuşanlar konuşuyor.
ben rijkaard yerine ne koyacağını bilmediğim,futbol görüşünün ne olduğuna dair hiç bir fikrimin olmadığı adamla rijkaardı tartışmam. kişisel olarak zizonkovac a defalarca sordum kendi futbol felsefesini ve ne yapılması gerektiğini? kimin gelmesi gerektiğini? hiç bir zaman cevap alamadım.
rijkaard ı eleştiren çoğu kişi de bu konu üzerinde verdikleri tek argüman pres yapan basan koşan takım efsanesi.onun artık iş yapmadığını da anlattık,anlatıyoruz, görüyoruz.
türkiye futbol da dünyayı 5-10 sene geriden takip ediyor olabilir ama biz galatasaray olarak daha ilerden bakmaya mecburuz.
ben rijkaard'dan memnunum. sahada görmek istediğim şeylerin bir kısmını özellikle sene başında gördüm.
rijkaardla ilgili tek derdim,keşke b planı yok baskılarına boyun eğmeseydi de hücum futbolundan vazgeçmeseydik.
lig'i tanıyan,takımı ve altyapıyı tanıyan bir rijkaard ın ikinci sene çok daha başarılı olacağını sezon başı edilen sabır yeminimde söyledim.ben bu yola inanıyorum, inanmayanların eleştirisine ve sonuç odaklı mutsuzluklarını anlayabiliyorum, ama yerine birşey koymadıklarında söyledikleri hiç bir şey bana ifade etmez. sadece mizah ve hayal kırıklığı yazıları olarak bakarım.
bu sezonki başarısızlıkta rijkaarddan daha fazla bir suçlu varsa o da yönetimdir. mali konularda yaptıkları atılımlar ve gösterdikleri vizyonu, takım içi destek konusunda gösterememişlerdir. adnan sezgin ve haldun üstünel rijkaard ın sağlamakta( doğal olarak ) zorlandığı motivasyonu sağlamalıydı.. şampiyonluk peşinde koşarken kiralık oyuncularla değil, kalıcı transferlerle yola çıkmalıydılar vs...
ama bunlar sezon sonu analizlerinin meselesidir.
sorun şudur ki, rijkaard ın galatasaray da başarılı olacağı koşullar teknik taktik meselelerin dışında etki ve yetkisinin olmaması gereken zamanlardır..ama eğer ki biz rijkaardı ingiliz menejer usülü takımın başında tutuyorsak da başarılı olması için kulübün içindeki bütün unsurlara hakim olması ve yerel gözle bakabilmesi gerekmektedir.
daum bu işi iyi yaptığı için, fenerbahçe dönüp dolaşıp aynı adama gelir. daum un taktik yetersizliği dışında iyi bir hoca olarak görülmesi, kondüsyon vermedeki ustalığı ve türk kulüplerinin organizasyon kültürünü çözmüş olmasındandır.
bir şirkete gelip anında köklü değişiklikleri yapamazsınız tıpkı kulüpte yapamayacağınız gibi.
neyse ben bunları yazıyorum ama isteyen okuyup dinliyor, isteyen başka bir tarafından anlayıp bizi saf, gerizekalıi,koyun ve pollyana olarak adlandırıyor.
devam edin bu kafada devam edin.
yerlerinden oturup konuşan adamları sadece dinlerler kafa sallarlar ama ciddiye almazlar. o yüzden türkiye'de çalışkan görünüp çalanlar iktidar oluyor da sadece yerinde oturup konuşanlar konuşuyor.
ben rijkaard yerine ne koyacağını bilmediğim,futbol görüşünün ne olduğuna dair hiç bir fikrimin olmadığı adamla rijkaardı tartışmam. kişisel olarak zizonkovac a defalarca sordum kendi futbol felsefesini ve ne yapılması gerektiğini? kimin gelmesi gerektiğini? hiç bir zaman cevap alamadım.
rijkaard ı eleştiren çoğu kişi de bu konu üzerinde verdikleri tek argüman pres yapan basan koşan takım efsanesi.onun artık iş yapmadığını da anlattık,anlatıyoruz, görüyoruz.
türkiye futbol da dünyayı 5-10 sene geriden takip ediyor olabilir ama biz galatasaray olarak daha ilerden bakmaya mecburuz.
ben rijkaard'dan memnunum. sahada görmek istediğim şeylerin bir kısmını özellikle sene başında gördüm.
rijkaardla ilgili tek derdim,keşke b planı yok baskılarına boyun eğmeseydi de hücum futbolundan vazgeçmeseydik.
lig'i tanıyan,takımı ve altyapıyı tanıyan bir rijkaard ın ikinci sene çok daha başarılı olacağını sezon başı edilen sabır yeminimde söyledim.ben bu yola inanıyorum, inanmayanların eleştirisine ve sonuç odaklı mutsuzluklarını anlayabiliyorum, ama yerine birşey koymadıklarında söyledikleri hiç bir şey bana ifade etmez. sadece mizah ve hayal kırıklığı yazıları olarak bakarım.
bu sezonki başarısızlıkta rijkaarddan daha fazla bir suçlu varsa o da yönetimdir. mali konularda yaptıkları atılımlar ve gösterdikleri vizyonu, takım içi destek konusunda gösterememişlerdir. adnan sezgin ve haldun üstünel rijkaard ın sağlamakta( doğal olarak ) zorlandığı motivasyonu sağlamalıydı.. şampiyonluk peşinde koşarken kiralık oyuncularla değil, kalıcı transferlerle yola çıkmalıydılar vs...
ama bunlar sezon sonu analizlerinin meselesidir.
sorun şudur ki, rijkaard ın galatasaray da başarılı olacağı koşullar teknik taktik meselelerin dışında etki ve yetkisinin olmaması gereken zamanlardır..ama eğer ki biz rijkaardı ingiliz menejer usülü takımın başında tutuyorsak da başarılı olması için kulübün içindeki bütün unsurlara hakim olması ve yerel gözle bakabilmesi gerekmektedir.
daum bu işi iyi yaptığı için, fenerbahçe dönüp dolaşıp aynı adama gelir. daum un taktik yetersizliği dışında iyi bir hoca olarak görülmesi, kondüsyon vermedeki ustalığı ve türk kulüplerinin organizasyon kültürünü çözmüş olmasındandır.
bir şirkete gelip anında köklü değişiklikleri yapamazsınız tıpkı kulüpte yapamayacağınız gibi.
neyse ben bunları yazıyorum ama isteyen okuyup dinliyor, isteyen başka bir tarafından anlayıp bizi saf, gerizekalıi,koyun ve pollyana olarak adlandırıyor.
devam edin bu kafada devam edin.