resim
Franklin Edmundo Rijkaard
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:62
Uyruk:Hollanda
  • 3502
    takımın başındayken toplasan 3 ya da 4 maçta iyi oynadığımız eski teknik direktörümüz.
    (deplasman atletico- 1-1'lik beşiktaş vb) uzun vade de tabii ki kalmasını istiyordum, güveniyordum kızamıyordum ancak takımın anasını belleyen de rijkaard'dır. he kalmış olsaydı ligin anasını belleyecektik büyük ihtimalle ama kalmadığı için ihale ona kaldı.
  • 3506
    büyük karpaty lviv zaferinin mimarı rijkaard diyenler doğru demiştir. çünkü hakan balta'yı oynatarak bu müthiş başarıya imza atmıştır. halbuki sol bekte oynayacak oyuncularımızın seç beğen al dönemi idi. buradaki en büyük hatası köşeyazarı hakan ünsal yerine hakan balta'yı tercih etmiş olmasıdır. aslında çağlar birinci de rehabilitasyon merkezinden gelerek ikinci yarı oynayabilirdi. ya da insua'yı liverpool'dan antrenman formasıyla uçakla getirtip oynatabilirdi ikinci yarıda. ama rijkaard ne yaptı hakan balta ile devam etti. halbukiya kendisi ya da neeskens oynamalıydı o pozisyonda.

    ama işte rijkaard bu ne anlar futboldan. hele ki bir b planı yokken.
  • 3507
    takımın futbolcusundan, yöneticisine herkes ''rijkaard'ın arkasında durulmalıydı'' diyor. birçok spor yazarı eleştirmesine rağmen rijkaard'ın -ne yaptığını bilen ve sistemi olan- bir teknik direktör olduğunu söylerken hala daha enkaz..vs. çok ilginç doğrusu. şahsen ben kendi algılamamda sorun olduğunu düşünmeye başladım. bu ülkedeki herkes rijkaard'ın büyük bir şans olduğunu söylerken bir takım grubun ''ama 3. olduk yaa'' diye eleştirmesi normal. çünkü zamanında skibbe de 5. olduğu için eleştirilmişti. kimse filmin devamını görmek istemiyor, sonunu beklemeden kapatıyor tv'yi sonra da kötü filmdi.

    he evet kötü filmdi...*
  • 3508
    biz (tabirinizce rijkaardcilar) bir sey soyledigimiz zaman lololololo rijkaard takintiniz var diyenler, aylardir bu muhabbeti baslatiyorlar.

    aylardir bu basliga ilk yazanlar rijkaard bokum gibiydi, enkaz gibi sicti diyenler. sonra takintili olan bizleriz.

    madem dilencinin en onde kosaniyiz, o zaman el clasico muhabbetinin en yuz kizartan sozuyle bitirelim entryi;

    "babanizi rijkaard mi kesti amk?"
  • 3509
    rijkaard'ın yaptığı yanlışları içi dolu bir şekilde eleştirenlere saygı duyuyorum ancak hıncal'ın, erman'ın söylemleriyle eleştirenleri de anlamıyorum arkadaş. mesela lucescu'nun tekrar geleceği konuşuluyor son günlerde. sanki bu şerefsiz medya luce buraya gelse eleştirmeyecek mi iki gün sonra yok korkaktı yok bilmem neydi diye. o zaman siz luce'yi de eleştirirsiniz o adamların gazıyla, gerets'i de.
  • 3511
    reykard'i anlayamadik. olayimiz bu mu? surinam asilli bir hollandaliyi anlamak? cok iyi biliyorsa gitsin baska yerlerde anlatsin kendini. onu anlayanlarin dunyasinda...

    biz onyillardir en buyuguz diye bagirirken, kivircigin teki gelsin bize futbolu ogretsin istemiyorduk. o yokken de denizliyle yarifinal oynadik, beyaz kafa bi almanla sampiyonlar ligine kaldik son sekize statuyu degistirttik, oz be oz turk evladiyla 4 sene ustuste sampiyon da olduk avrupanin da krali olduk. bir sabah uyanip tv yi actigimda, cnn de dunyanin 1. klubu olarak galatasaray yaziyordu.

    reykard bize muhtactir, biz ona degil.

    benim gorusum, galatasaray'in muhtac olabilecegi 2-3 teknik direktor vardir su anda. abarmaya gerek yok son 4 senesini issiz geciren ve talibi olmayan hocalar icin.
  • 3512
    arda turan üzerinden vurulan teknik direktörümüz.

    tabiki 4-4-2 oynamamız lazım. biz fenerbahçeyiz çünkü. avrupa bizim neyimize? türkiye ligini kazan yeter o sana. taraftarın bu kadar ezik olmuşken, ananmızın ligini kazanmamız yeter. modern futbol neyimize? süper über ligimizde şampiyon olalım. şampiyonlar liginde 1 ya da üç puan alıp, dönelim. avrupa'nın orta sıra takımları şamar oğlanı yapsın. ikinci sınıf takımları da bizim için büyük rakip olsun. mantığımız bu ya hani. uefa'da sikko bi takıma elenelim. ama 4-4-2 oynayalım. çünkü ligimizde şampiyon olmamız lazım ya hani her şeyin güllük gülistanlık olacağı...

    bırak arkadaş anlama sen. sen kendi küçük dünyanda kal. ondan sonra metalist kharkiv diye bi takım gelsin. iki pas yapama o takıma karşı. dinamo kiev gelsin üçüncü sınıf oyuncularla sana 3-4 atsın gitsin sadece temel futbol bilgisiyle. 4-3-3 gibi futbol zekası gerektiren sistemler bizim neyimize?

    rijkaard'ın bana göre tek suçu, geçen yıl takımdan galatasaray formasının ağırlığını taşıyamayanlar ayrılacak sözünden sonra, kimsenin gönderilmemesi ve de üstüne yeteneksiz adamların takıma doldurulmasına laf etmemesidir. şu adamlar kendisine sorulmadan alındıktan sonra, çıkıp resti çekseydi, bugün rijkaard mircea lucescu,fatih terim gibi bir efsane olurdu.

    şu 85-00 yılları arasındaki başarılarımız hep jupp derwall sayesinde denir ya. açın okuyun onun başlığını kaçıncı senesinde şampiyon olmuş, ilk senesinde ne yapmış?
  • 3514
    biraz felsefik bir yaklaşım olacak ama "değişmeyen tek şey değişimin kendisidir" diye bir söz vardır.
    yaşadığımız evren, dünya veya hayat nasıl tanımlamak isterseniz sürekli bir devinim halindedir.
    sistem değişir, hükümetler değişir, yaşam tarzımız, günlük hayatta kullandığımız jargon, giyim kuşam en önemlisi de algılarımız sürekli olarak değişir. bundan 10 yıl öncesinde sahip olduğu dünya görüşünü şu an hala savunabilen veya ayakta tutabilen insan var mıdır? yok demem çünkü değişime direnen istisnalar mutlaka vardır.

    neyse fazla uzatmayalım
    futbol da hayatın bir parçasıysa ve hatta hayatın kendisiyse onun da değişmesi gereken bazı dinamikleri vardır. nitekim öyle de oldu.
    jupp derwall örneğine filan girmeyeceğim bir çok yazar bunu belirtmiş zaten.
    frank rijkaard değişimin ta kendisiydi fakat kimse bunu anlayamadı ayırdımına varamadı. değişime ayak uydurmak istedik -veya bu hikayelerle kandırıldık bu kısmından tam emin değilim- fakat kendi paradoksumuzu yarattık aynı zamanda değişime direndik.
    rijkaard'ı rijkaard yapan bazı özellikler vardı. onu kendi özünden ayırmaya çalıştık. ayıramayınca da yıprattık. eskiye dönmesi için elimizden geleni yaptık. 10 yıl öncesinin standartlarını empoze ettirmeye çalıştık o standartlar üzerinden vurduk o'na.. sonuçta bunu kabul ettiremedik. temel felsefesi devrim olan birisine bunu yapmak imkansız zaten...
    peki şu an kaybeden kim? tarih boyunca geçmişinden medet uman bir uygarlığın parçası olan ve geleneklerinden asla taviz vermeyen bizler mi yoksa insan hayatının büyük kısmında var olan futbolda yeni bir dönemi açabilmiş olan rijkaard mı?
  • 3515
    2009-2010 sezonunda, artık hiçbir iddiamızın kalmadığı * son maçlarda berk neziroğulları, cumhur yılmaztürk, emre çolak gibi genç isimlere şans vermiş eski kıvırcığımız. ama neredeyse son 10 maçını iddiasız geçirmekte olduğumuz 2010-2011 sezonunda hiçbir genç oyuncumuzu 5 dk bile izleyemedik. eminimki rijkaard devam etseydi şuan en az 4-5 genç ismi seyrediyor olacaktık. '' reykart kötü hoca yeaa baksana ligdeki durumumuza :(( '' diyenlere, kendilerinde sabır denen şeyden eser olmayan insanlara malesef yenik düşmüştür rijkaard. en az 1-2 genç ismi takıma kazandırabileceğimiz bu sezonda biz hala ayhan akman, hakan balta izliyoruz. zamanında rijkaard'ın gitmesini isteyenler, bu iddiasız takımda hakan'ı ayhan'ı izlemekten mutlulardır bence...
  • 3516
    bu adam,dediği birçok laf yüzünden bir kısım tarafından linç edilmek istendi ama linç edenler lafların doğruluğu karşısında ne düşünüyorlardır acaba.

    "geçen sezon ligi beşinci bitiren takım bu sezon üçüncü konumda,bu bir başarı sayılır" dediğinde herkes üstüne yüklendi peki ya şimdi o kişiler 3. olmayı ister mi acaba.

    "kadro yetersiz" tarzı konuştuğunda laf edenler,senin işin bu kadroyu oynatmak diyenler,şimdi hiç ses çıkarmasın o zaman.bu kadronun yeri burasıdır.
    "zeki futbolcular lazım" dediğinde kendini kurtarıyor bahaneyi futbolcularda arıyor diyenler şimdi mustafa sarp'ın yaptıklarını,serkan kurtululuş'un simao yerine gölgesini savunduğu durum karşısında ne düşünüyorlardır acaba.

    en azından kendisi kalsaydı oyuna başlayan cumhur,emre,anıl,ahmet olabilirdi.mustafalar serkanlar yerine onları izlerdik
  • 3517
    plaket vererek göndermemize rağmen aradığımız teknik adamdır. mustafa sarp kişisine aydın'a, ayhan'a gösterilen sabır kendisine gösterilmedi. 2009/2010 sezonunu üçüncü bitirdiğimizde kendisine tepkiler gösterilmeye başlanmıştı. 2010/2011 sezonunu üçüncü bitirdi bursaspor. hemen ertuğrul sağlam'la sözleşme yenilediler. yine aynı sezonda 6 maç üst üste kaybeden kayserispor'da şota ile önümüzdeki sezon da devam denildi. biz ise kaliteli bir teknik adamı harcayarak, sezonun cefasını çekmeye devam ediyoruz.

    şimdi ise eski yardımcı antrenörümüzü teknik adam yaptık. onu da kurban ediyoruz. yakında tugay gelir takımın başına, ona da üç ay sabreder, sonra kovarız. başka işimiz mi var zaten? ayhan akman'da jübilesini yaptıktan sonra, galatasaray'ın eski futbolcularına ne kadar vefalı olduğunu göstermek için teknik ekibe girer. onu da teknik direktör yaparız ileride. ama onu kovamayız. en az 10 yıl görev yapar, takımın alex ferguson'u olur. galatasaray'da, biz de mutlu mesut yolumuza devam ederiz.

    frank rijkaard'ın değerini bilmeyen bir takıma, yönetime böyle bir gelecek müstahaktır.
  • 3519
    aynı şeyleri tekrarlamak olacak ama, kusura bakmayın vicdanım rahatsız onun için söylemeliyim.

    ah be hoca senin söylediklerine kulak vermeyip, seni harcayalanlara yazıklar olsun. sen kalite eksikliği
    var dediğinde arkanda durup isteklerini yapacaklarına seni yollayıp bu kazmaları tuttular ya takımda
    bu sezon işte film orada koptu. keşke kalsaydın uzun seneler bundan kötü olmazdık.
  • 3521
    artık hepimizin sohbetlerinin baş kahramanı olmuştur. kör ölmüştür badem gözlü olmuştur.

    rijkaard örneğinden gidersek görmemiz gereken şeyleri görmediğimizi anlayacağız. izah edeyim. bizim ihtiyacımız olan değişimin ilk ayağı yönetimden ziyade yönetim yapısıdır. karar vermeliyiz. kulübümüzü istikrarlı başarı çerçevesinde mi sezonsal başarı çerçevesinde mi değerlendireceğiz? istikrar istiyorsak yönetim yapısından başlayarak işleyişte yer alan herşeyi elden geçirmemiz gerekiyor. bu büyük fedakarlıklara başarısızlık olasılığını ve toleransı tükenmiş, yıpranmış kocaman bir taraftar kitlesinin olduğunu akılda bulundurarak girişmek lazım. en başından yola koymaya başlayabiliriz her şeyi. rahmetli inönü meşhur johnson mektubuna ithafen demişti. "gerekirse yeni bir dünya kurulur ve türkiye'de orada yerini bulur." gerekirse herşeyi yeniden yapılandırırız ama mesele bunu ne kadar istiyoruz. şu bakış açısı bizlerde ne zaman oluşacak 7 senede 4 şampiyonluk iyidir. ama bunların hepsini aynı isimle kazanmak çok daha iyi olmaz mı? işte bunların gerçekleşmesi için gereken şey oturmuş idari yapıdır. tanıyamıyorum kulübümü, oyuncularımı, taraftarımı... silkelenmek istemiyor gibiyiz sanki. farkındayım sinirler çok yıprandı ama... biz ne günler gördük neden kalkamayalım ayağa? neden en iyiyi yapmak için yırtınmayalım gene?

    dün gece inönü'de cim-bom kümeye diye bağıranların kaçı avrupa şampiyonluğu görmüş taraftar? biz neler içtik neler yedik taraftar olarak... bakın hala buralardayız. alt lige düşsek ne olacak? bizim sevdamız renklere değil mi? ac milan düşürüldü zamanında ne oldu? juventus düşürüldü ne oldu? fiorentina düştü ne oldu? ne değişti? dolmuyor mu artemio franchi, san siro?

    bizim sağlıklı kafa ile karar almamız lazım ve bir yolda dimdik duracak iradeyi göstermemiz lazım. yapılar değişmedikçe isimler değişecektir her zaman bunu artık öğrendik biz dememiz lazım. yoksa daha çok ağlarız gidenlerin ardından...

    aşkımız soğudu 3 sezondur. ama o ateş yeniden yanar. yeni bir gün gelecektir. keser dönecektir sap dönecektir gün gelir hesap dönecektir. yüreğimizin yanına mantığımızı dahil etmeyi bilelim artık sevgili renkdaşlarım.
  • 3525
    kendisi oyunculardan verim alma insanı değili sistem adamıdır. o sistemini kurar, başkan da o sisteme göre en iyi oyuncuları alır.

    tabi bizim ülkemizde ise; o sistemini kurar, başkan "al işte bundan iyisini* mi bulacaksın" diyerek eline bank asya'da bile oynayamayacak ruhsuz oyuncuları verir ve o sisteme o oyuncular uymayınca kendisi gitmez teknik direktörü kovar.

    olay budur yani fazla tartışmaya gerek yok.

    he bi de unutmadan kimse bu adam takımın başındayken savunmaz, değerini ve o kadroya bile oynattığı futbolu gidince anlar. ama bi dakika hagi ve bülent ünder enkaz devralmıştı di mi? onu unutmuşum...
App Store'dan indirin Google Play'den alın