gün geçmiyor ki insan acayip bir şey daha öğrenmesin. az önce a spor kanalına bağlanan bir spor hukukçusunun söylediğine göre "sadece golden sonra" forma çıkarınca sarı kart gerekiyormuş ve buna sebep olarak da rakip taraftarı tahrik etmesi olarak gösteriliyormuş. yani futbolcu sinirlenince veya çocukluk günlerine dönüp "çok sıcak , kan ter içinde kaldım, biraz da formasız oynayayım" diye forma çıkarırsa (bu iki örnek arasındaki skalanın genişliğini ve örnekleri size bırakıyorum) sarı kart gösterilmiyormuş. kural olarak.
lan arkadaş; daha çok gol olsun, daha çok para gelsin diye zaten futbolun ruhunu sömürüp kuruttunuz. adam belki son dakikada gol atıp maçı veya şampiyonluğu kurtarıyor veya genç çocuk; kendini ıspat etmeye çalışıyor, fırsat bulmuş, girmiş golünü atmış, bi'dokunmayın da içinden geldiği gibi sevinsin bari. çıkarmışsa formayı n'olcak. koşar, sallar formasını, havaya atar tutar zaten takım arkadaşları gelir, harala gürele filan derken şimdi atılan gollerle aynı zamanda dönerler kendi sahalarına. zaten hakemin orada, makul sürede çalar düdüğü gönderir takımı.
eskiden ne güzeldi; adam golü atar, formayı çıkarır, o adrenalin patlamasının verdiği hazla tribüne koşar, tellere çıkar, taraftar da tribünün o bölgesine hücum eder, gol sevinci kıyasıya yaşanırdı. neymiş, rakip taraftar tahrik oluyormuş. şimdi bi'şey diyecektim ama neyse; en hafif tabiri ile "hadi lan ordan" diyerek geçiyorum. taraftar niye tahrik olsun.
taraftar, golden sonra sus işareti
* yaparak rakip veya kendi tribününe doğru koşan, el kol hareketi yapan, pislik yapan adamdan tahrik olur. sevinen adamdan niye tahrik olsun.
durduk yere sinire kestim boş beleş mevzular yüzünde ya. asıl ona yanarım.