• 226
    bir türlü beceremediğim oyundur. halbuki fm 8* ve fm 11'i* baya bir fazla oynadım. ama bir türlü 12yi bceremiyorum. an itibariyle 4. kulübümden de kovuldum. 4-4-2 oynadım yok, 4-1-2-2-1 oynadım yok, 4-1-4-1 oynadım yok. ulan ne oynayacağız başka? dahası enteresan bir şekilde takım bir seri yakalıyor tam. 1 maçta 4 as oyuncu sakatlanıyor ve 2-3 hafta kaybediyorum.

    biri yardım ederse çok müteşekkir olurum. :(
  • 227
    fm 2011'de kariyer üstüne kariyer yaptığım west ham united'dan sıyrılıp middlesbrough'a geçtiğim oyundur. e tabi sabit takımını bırakınca kendini tanımadığın adamların arasında buluyosun. kafanda uygun düzeni oturtacaksında, eksik yerlere oyuncu transfer edeceksin de ohoooo..neyse efendim anlayacağınız; hazırlık maçları, takımı tanıma falan derken lig başlayana kadar doğru düzgün transfer bile yapamadık*

    ama ne olduysa ligin 2. haftasındaki leicester city* maçında oluverdi. bu maçtan sonra herşey bir anda rayına girdi. maçın hemen başında 1 kişi eksik kaldık. ''aha tamam şimdi s.. tuttuk'' derken yan toptan bir anda golü buluverdik. 4 dakika sonra andy king'in* eşitliği sağlamasıyla ''heh şimdi normaline döndü'' dedim. bana ve andy king'e** rağmen bizim takım maçı bırakmadı ve fm heyecanı tam bu anda başladı. üstelik bu maçtan 2 gün önce menejer vasıtasıyla bulup, hoplaya zıplaya aldığım pablo mouche'da gol atınca ballı kaymak oldu.

    bu maçtan sonra olmasa da olur diye düşünerek aldığım dare vrsic'in coşması, en baştan beri istediğim verimi alamadığım scott mcdonald'ın pablo mouche'un kırmızı kart gördüğü bir maçta sonradan oyuna girerek patlama yapması ve maçı çevirmesi beni west ham'daki heyecana sürüklemeyi başardı. * *

    edit: playofflara kaldık.. leicester ve west ham yükseldi blackpool, boro, birmingham ve reading arasında playoff oynanacak. hadi bakalım..

    edit2: oyun 4 sene sürdü. 4. sezon premiere ligde 7. sıradaydım okul başlaması nedeniyle kariyeri noktaladım.*
  • 229
    11 sezon götürdüğüm galatasaray kariyerim iki kaleciminde aynı anda uzun süreli sakatlanmasıyla sona erdi.

    mourinho gibi 3.kaleci kullanmayayım dedim başıma iş aldım.

    kalecisiz çıktığım ilk şampiyonlar ligi maçında inter'den 5 tane yedim. ligde manisa'dan 4 derken sinirlendim kapattım oyunu.

    hayır bi de kalecilerim antrenmanda sakatlandı. birbirleriyle mi çarpıştılar anlamadım ki.

    neyse yeni kariyer açtım şimdi ilk sezon şampiyon oldum ama çok stresliydi. şampiyonluk maçında sercan'ı sol bek oynatmak durumunda kaldım. berabere kalsam bile şampiyon oluyordum. kadiköyde 0-0'a yattım. adamlar tek kale oynadı muslera devleşti. son 10 dakikaya girilirken servet'in kornerden attığı gol ile 1-0 kazandım şampiyon oldum. ibretlikti.

    2.sezon'a acayip transferler yaptım. bakalım kısmetse en az bir çeyrek final istiyorum.
  • 238
    11 senelik menajerlik oyunları geçmişimde beni en çok şaşırtan olayın gerçekleştiği oyun. ligde bir galatasaray-fenerbahçe derbisi oynanıyor. maçın başlamasıyla forvetim wilfried'in gol atması bir oluyor, 1-0. her şey normal giderken 43.dakikada fenerbahçe'nin stoperi raşad sadiqov gole giden wilfried'i arkadan indiriyor ve hakem cebinden kırmızı kartı çıkarıp gösteriyor. kartı çıkardığı anda hakemin etrafına 5 fenerbahçeli futbolcu toplanıyor. aralarından ikisi daha önceden sarı kartı olan emre belözoğlu ve orhan şam... hangi şerefsizliği yapıyorlarsa ya da hangi küfrü ediyorlarsa bilmiyorum ama hakem ikisine de sarı kartı çıkarıp oyundan atılmalarına sebep oluyor. 1 dakika içinde fenerbahçeli 3 oyuncu kırmızı kart görerek takımlarını 8 kişi bırakmış oluyorlar. 1.devre bu sonuçla gergin bir şekilde kapanıyor. 47.dakikada sol açığım olcan adın geleneği bozmayıp yine devrenin başında golü buluyor, 2-0. 51. dakikada fenerbahçe'nin köşe vuruşunda defans topu uzaklaştırıyor ve topu alan walter montillo kontra atağı başlatıcakken luis ibanez adlı fenerbahçeli futbolcu arkadan kayarak atağı kesiyor, sonucunda ise kırmızı kartı görüp takımını 7 kişi bırakıyor. efendim sonrasını ne siz sorun ne ben söyleyim. artık tecavüz mü dersiniz ne dersiniz bilmiyorum. maçın keyfinden olsa gerek geri kalan büyün maçı aralıksız hızlı bir şekilde izledim. çok zevkli oluyor 7 kişi kalan ezeli rakibine karşı oynamak. sonuç mu? 7-0...
  • 240
    mame biram diouf için yaratılmış oyun, ya da bu adam oyun için yaratılmış. manchester kiralık olarak bana önerdi zaten kardeş kulübüyüm twente olarak, ilk sezonda inside forwad olarak 29 gol 15 asist ile oynarak beni dumur etti resmen. forvetteki eleman da 20 gol 15 asist yaptı, öyle psikopat bir elemandır işte. alın, doya doya atacağı golleri izleyin.
  • 241
    middlesbrough ile oynadığım ve neredeyse sağda solda* önerilen bütün oyuncuları kendi kendime bulduğum ama alamadığım oyundur. adamların neredeyse hepsi ingiltere championship'e gelmek istemiyor arkadaş. adam aramaktan oyunun bütün database ini ezberledim resmen. ama en çok koyanlar şunlar oldu;

    darron gibson (u: 24 yaşındaki bu arkadaş 1 sene free kaldı ve bana gelmek yerine futbolu bırakmayı tercih etti)

    mama biram diouf (u: 3 senedir takipteydim kiramadan tut herşeye kadar denedim adam boşa çıktı orda bile gelmedi)
    *
    sturridge (u: bunda da 2. bir gibson vakası yaşayacağız sanırım şu anda boşta ve gelmek istemiyor)

    kendi takımımndan önereceğim oyuncular

    rhys williams dmc *

    jason steel gk *

    pablo mouche st *

    steeven joseph monrose amr *
  • 242
    mbaye niang ın çılgın attığı oyundur. 19 yaşında şampiyonlar ligi gol kralı, italyada yılın futbolcusu olma gibi ödülleri sildi süpürdü. ayrıca defansta alman oyuncu stefan bell ve genoa'nın yunan savunmacısı sokratis papastapulos da son derece iyidir. inter ile oynadığım 3 sezonda 1 şampiyonlar ligi şampiyonluğu 3 lig şampiyonluğu ve 2 tane de italya kupası şampiyonluğu yaşadıktan sonra çizmede yapabileceklerimin tamamını yapmış olmanın vermiş olduğu gururla mourinho'nun soluğu chelsea de almasını fırsat bilip real madrid ile anlaştım. amaç barça nın tekelini kırmak zaten florentino perez in verdiği 250 milyon euro luk transfer bütçesi(oha) her şeye yetiyor ama har vurup harman savurmak adetimizde olmadığı ve inamotoları görmüş bir nesil olduğumuz için arsene wenger modelini benimsiyor dünya futboluna yeni yetenekleri armağan etmeye çalışıyoruz.. 4 senelik kariyerimde gözlemlediğim bazı şeyler şunlar

    -willian gibi dribbling i iyi olan futbolcular kanatlarda deli iş yapıyorlar. bu sebepten kanatlarda verim alınmak isteniyorsa dribling i 17 den aşağa olan adama bulaşılmaması gerek

    -bence oyunda agression özelliği çok önemli genelde karta olan meyil olarak değerlendirilir ama sokratis papastathopoulos gibi agresifliği 16 olan bir adam defansımda koca sezonda bir kere bile kırmızı kart görmedi bilakis tackling özelliği ile agresiflik arasında çok önemli bir ilişki var..

    - scoutlar çok önemli potansiyel ve yetenek değerlendirmesi 18 in üstünde olan scoutlar acaip acaip regenler bulabiliyorlar. yalnız burda scout un bilgi sahibi olduğu ülke çok önemli misal potansiyel ve yetenek değerlendirme özelliği 17 civarında olup latin amerika ve afrika hakkında bilgisi sağlam olan scout yok gibi genelde bilindik ligler ve ülkeler hakkında bilgi sahibiler ama ordanda iyi adamlar çıkartabiliyorlar. benim scout olarak favorim tord grip dir.

    - malesef şut olayının bir çözümü yok şutu 16-17 puan civarında olup sabriden esintiler sunan çok adam gördüm oyunda.. herife şut çekme diye boğazına yapışsanız bile illaki şut çekiyorlar..

    - regen konusunda 4 sezon için konuşmak gerekirse geleceğin messisi, ronaldosu olacak bir oyuncu göremedim. özellikleri çok tutarsız oluyor misal dribblingi 12 olup fiziksel özelliklerde coşmuş hülasa bir kanat oyuncusu için saçma özelliklere sahip oyuncular çıkabiliyor. gözlemlediğim konusunda regen konusunda ortama üstü oyuncular çıkartan ülkeler fransa ve almanya

    - sneijder kalitesinde frikik çeken bir oyuncunuz varsa bir sezonda ortalama 10 gol bulabilirsiniz

    - oyunda en çok hoşuma giden detay 3 sene görev yaptığım interden ayrıldığım gün asistanlarımın ve yardımcı koçlarımında " sen yoksan bizde yokuz reyiz " diyerek ayrılması oldu. özellikle giuseppe baresi gibi kulübüyle özdeşleşmiş bir asistan menejerin yıllarını verdiği interden benle beraber ayrılması yüreğimi burkan bir detaydı.. zaten ayrılan bütün ekibide başına geçtiğim real'e getirdim kulübe yabancılar ama öğrenecekler işi

    - asistanlar ve firs team coachlar arada çok enteresan oyuncular önerebiliyorlar kesinlikle değerlendirilmeli..
  • 244
    belki kimseyi ilgilendirmiyor ama, söyleyeceğim arkadaşım, söyleyeceğim içimde kalmasın,
    12 senedir bu seriyi oynayan birisiyim,

    bu versiyonu oynayamıyorum...evet oynayamıyorum, ne yaparsam yapayım ilk sezonun ikinci yarısı kovdurmayı başarıyorum kendimi...

    olmadı arkadaşım yahu, herşeyi doğru yaptığıma inandığım yerde bile başarılı olamadım, en iyi asistanlar, en iyi doktorlar, en iyi scoutlar, en iyi topçular, en stabil taktikler, en iyi kondisyonerler ve en fit futbolcu uygunlukları, galibiyet serileri, tutumlu maaş politikaları, seyirci rekorları...

    ne oluyorsa oluyor, belli bir maç sayısından sonra seri mağlubiyetten kurtulamıyorum, takım konuşmaları birden zıt yöne dönüyor ve herşey tepetaklak, ben kovuluyorum...

    pes ettim...

    caki101 over...
  • 250
    kazım'ın zaman zaman hayvan gibi gol attığı oyun. ilk sezon itibariyle elimde 4 forvetim vardı. elmander, baros, kazım, sercan (oyunda kanat oyuncusu kullanmadığım için kazım'ı forvetten sayıyorum). sezonun ilk yarısını ittire kaktıra lider tamamladım. ama 1-2 puan farkla. aralık'ın sonunda baros ve sercan 4 ve 5 aylık sakatlıklar geçirdi. eimde 2 forvet kaldı. hiç param olmadığı için transfer yapamıyordum. kiralık bile oyuncu getiremiyordum zira kiralık parasını ödeyemiyordum. sonra nasıl olduysa oldu servete 1,5 milyon euro ödeyecek bir kulüp çıktı. hiç düşünmeden sattım. ama bu olay ocak'ın sonunda oldu. benim yedek forvetim olmadığı süre içerisinde kazım hemen durumdan istifade edip mutsuz olmaya başladı (ki yedeği olmadığı zaman böyle triplere girmesi oyun açısından hayranlık uyandırıcı) ve çok kötü performanslar sergilemeye başladı. ben de ismini hatırlayamadığım 2 tane yabancı forvet kiraladım bu parayla. sezonu onlarla tamamladım ve şampiyon oldum. ama kazım'ın bu g.tlüğüne çok sinirlenmiştim. yeni sezonun transfer sezonu biter bitmez kazım'ı altyapıya attım. böylece hıncımı alacaktım. yeni forvetler aldım. takım gayet iyi gidiyordu. ilk yarıyı kazım a2 de bitirdi. bu süre zarfında da a takımda oynamak istediğini falan söyledi. bende ocak ayı gibi oynanan bir kupa maçında diğer forvetlerin yorgun olması nedeniyle bunu oynattım. 3 gol attı. sonra ligte oynattım 2 de ligte attı. sezon sonuna kadar artık vazgeçilmezim olmuştu. kupada 9 civarı, cl'de 3-4 tane, ligte ise 18 maçta tam 18 tane gol atarak yıldızlaştı. takımın en iyi 11'ine falan seçildi. sonra ben 2. sezonumda cl'de yarı final oynayıp barçaya elenince sıkılıp kapadım oyunu.

    heathcliff için taktik; 4-1-3-2 oynarım ben. beklerden biri atak olur. diğeri destek. stoperlerden biri kazma olur, diğeri ayağı düzgün (ama ikisininde her halükarda çok yavaş olmaması lazım servet gibi) önlibero cana tarzında çok sert bir adam olur. orta 3 lünün solunda selçuk inan gibi box-to-box oynayabilen, sağında melo tarzı defansı güçlü ofansıda olan bir orta saha, ortalarında da mc oynayabilen bir amc oynatırım. forvetlerden biri poacher diğeri complete forvet olur. takım atak oynar, önde basar. hiç bir zaman kanat oyuncusu kullanmam. forvette veya ortasada oynayabilen varsa kalır yoksa kim olursa olsun satarım. hücumcu bekim kesinlikle çok iyi bir bek olmalıdır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın