22 nisan 2012 galatasaray fenerbahçe maçı'nda iyi bir performans gösterdi diyen renktaşlarımı gerçekten anlayamıyorum. zaten işin aslı da şu, bize hakemler bu mantalite yüzünden böyle performanslar gösterebiliyor.
öncelikle dünkü maçta olanları size teker teker yazayım:
baroni'nin eliyle oynadığı pozisyon, dünyanın her yerinde sarı karttır. o hareketi görüp düdük calıyorsan, sarı kartını vermemek eyyamcılıktır.
aynı baroni, ikinci yarının ortalarında sağ taraftan gelişen akında, hızlı hücumu durdurmak için aydın yılmaza bilerek tekme atmıştır, aydın ise düşmeyip oyuna devam etmiştir. bu görmesi gereken 2.sarı karttır. yine aynı baroni, 80 ortasında bir pozisyonda rakip kaleye gitmek isteyen melo'yu formasından cekerek, sırtından cekerek, ayagının arkasına basarak durdurmaya çalışmıştır, melo ise düşmeyip oyuna devam etmiştir. ve akabinde yine kart çıkmamıştır.
bunlar baroni'nin görmesi gereken 3 adet tartışmaya dahi fırsat olmayan pozisyonlardır. ama baroni maçı kartsız tamamlamıştır.
geçiyorum caner'e. ilk sarı kart gördüğü pozisyonda, attığı tekme kasıtlıdır. sarı kart doğru da olabilir, daha fazlası da olabilirdi.
canerin 68. dakikada elmander'e yaptığı ise, yüzde bir milyon sarı karttır, ama caner o kartı görmemiştir. hem de hakem o pozisyona 3 metre yakındayken ve faulü de vermişken.
caner'i de geçtim, geliyorum selçuk şahin'e. dakika 42-43 civarı, ortasahada kaptığımız bir top sonucu elmander hücuma kalkarken, arkadan kayıp elmandere tekme atmıştır, elmander pozisyonda düşmeyip devam etmiştir ve fırat aydınus yine o kartı unutmuştur.
bu üstteki saydığım 3 oyuncunun üzerinde sarı-kırmızı forma olsaydı, biz sahadan 8 kişi ayrılırdık. ve bundaki tek neden bizleriz. iyiyiz doğruyuz galatasaraylıyız ama ne yazık ki hakemi asla kendi lehimize hata yapacak şekilde etkileyemiyoruz. aksine, her hakem arena'da bizi doğramak adına her türlü işi yapıyor ve biz ne yazık ki buna ya sessiz kalıyoruz, ya da ufak bir tepki verip geçiyoruz. sonra gelip sözlükte hakem çok başarılı maç yönetti diye konuşuyoruz. çok basit bir örnekle karşı yakanın ne yaptığını sizlere söyleyeceğim:
aykut kocaman maçtan sonraki acıklamalarında, fırat aydınus'un galatasaray lehine oyunu geliştirecek işler yaptığını, caner'e daha ilk pozisyonda sarı kart gösterip oyundan düşürdüğünü, sezonun ilk yarısındaki maçla bu maçı tekrar tekrar izleyip kendine dersler çıkarması gerektiğini söyledi. hem de kendi lehlerine bunca hata yapılmışken.
maçtan başka anektodlarım ise, belki çok önemsiz gelebilir sizlere ama, aydınus maçtan önce fenerbahcelilerin olduğu yarı sahada ısınma hareketleri yaptı, ve her fenerbahcelinin yanına geldiğinde birisi kendisiyle şakalaşıp sohbet etti.
yine aynı maçta, volkan demirel'in 30 saniyede kullandığı aut atışlarında, uyarı dahi yapmadı, taki maçın 90.dakikasında sırf ağzımıza bal çalmak için gösterdiği sarı karta kadar. volkan gördüğü sarı kart pozisyonundan daha çok zaman harcadığı en az 10 tane aut atışı kullanmıştı oysaki bu maçta.
yine her taç atışında, faul atışında, atışı yapıyormuş gibi topa koşup geri çekilip tekrar koşan gökhan gönül'e tek bir uyarı dahi yapmadı. yine sakatlandım diye sahada 2 dakika yatan bekir oyundan yaşlı kadın yürüyüşle çıkarken de.
ama haklısınız renktaşlarım, süper bir maç yönetti, katılıyorum sizlere. oyundan atılması gereken canerin yerine giren stochla golü yiyen takımın taraftarları olarak sizlere böyle hakemler müstehak, bunu gerçekten hissederek söylüyorum. biz bu kafayla, daha çook zamanlar hakettiğimiz şeylerin elimizden alınıp gidilmesine seyirci kalırız, biz daha çok zamanlar, böyle karaktersiz hakemler yüzünden hakettiğimiz galibiyetin karşı tarafa gitmesini izleriz. biz bunu hakediyoruz, çünkü sessiziz. sen aleyhine bunca hata yapılmışken bir fenerbahceliyle bu konuyu tartışmaya calıssan, adam seni bastırır, çünkü karakteri buna müsait, sen hakettiğini alamazken, onlar haketmediklerini almaya alışkınlar, ve bunu da onlara biz verdik, o yüzden lütfen oturun uzun uzun düşünün bunları. biz çok gol kaçırdık evet, kendi işimizi kendimiz görmeliydik evet, ama ben canerin oyundan atılmasını ve arkasında olacakları izlemek istiyorum, canerin yerine giren stochun attıgı golü değil. o hakem o adamı atsın, sonra ben yine gidip gol atamayayım, o benim sorunum. hakem işini yapsın, benim futbolcum sonra ne yapıyorsa yapsın.
bunu da tanım olarak vereyim, dünkü maçta formalar farklı olsaydı, galatasaraya en az 9 kişi maçı tamamlatacak hakemdir. eyyamcıdır, ligin heyecanı kaçmasın diye kendisine verilmiş emri yerine getirmiş kuklalardan sadece birtanesidir.
not: burda bahsettiğim pozisyonlardan kaç tanesini dün yayınlanan tartışmalı pozisyonlarda izlediniz, ya da bugün bir gazetede okudunuz? bu sorunun cevabı sizlere çok şey anlatacaktır.