• 226
    fb genel kurul üyeleri acayip kafada insanlar. bunu daha önceki kongrelerde gördük, cins cins insanlar var aralarında. 10 yaşındaki çocuklar gibi açıklamalar yapabiliyorlar. şimdi gidip duygusal davranıp ligden gerçekten de çekilebilirler. umarım bu olur ve rahatça şampiyonluğumuzu kutlarız. gelecek sene planlarına başlarız. ülke puanı falan düşer demişler. galatasaray en dip elemeden başlar yine girer o gruplara tek başına kaldırır ülke puanını.

    asıl soru şu: gerçekten ligden çekilirlerse cezası bir alt lig mi oluyor yoksa amatör mü? amatör olsa da bi' 5 sene kafa dinlesek. lige ambargo koyup iyi futbolcular transfer etsek. ligden sanki çok para geliyormuş gibi konuşuyorlar, biz uefa'dan ve oyuncu satışlarından çıkarırız o parayı...
  • 227
    alt liglere düştüklerinde maçları yine beinsports'tan yayınlanacak olan kulüptür. öyle yayın hakkından beinsports yeniden ücret görüşmesi isteyecek diye algı kasmasın fb trolleri. yayıncı kuruluş için birşey değişmez.

    ama fb için çok şey değişir. fb'nin yayın gelirleri düşer. alt ligde yabancı sınırı daha kısıtlı olduğu için yabancılarının çoğunu göndermek zorunda kalırlar. kötü zeminlerde maçlara çıkarlar. yabancı futbolcu ellerinde tutamazlar ya da ekstra para vermek zorunda kalırlar. güçlü bir kadro tutmaları zorlaşır. yerli oyuncuların da kalitesi bir yere kadar. mert hakan yandaş takımının süper starı olur en fazla.

    ama yine fb'ye özel düzenlemeler yaparlarsa bilemem tabi.

    bu yüzden alt lige düşmeyi göze alamazlar. ali koç diyor ya "çıkarız üst lige öyle başkanlığı bırakırım" diye. bunun da garantisi olmaz. üst lige çıkmak birkaç yıl sürebilir.

    edit: son zamanlarda düşündüğüm şey şu: fb'yi ekonomik olarak kendisine mecbur edecek bir duruma sokup kulübü satın almak mı isteyecek acaba fbsini koruma bahanesiyle? olmaz olmaz. yaptığı kışkırtıcı şeyler organize gibi duruyor. tesadüf bir olur iki olur ama bu kadar olmaz.
  • 235
    iki gündür üstüne düşündüğüm olay.

    94 doğumluyum, futbol hafızam 2000lerin başından başlıyor. unuttuğum, hatırladıklarım, hepsi ile yıllardır futbol izliyorum, oynuyorum, konuşuyorum; yaşamaya çalışıyorum. ben fenerbahçe kadar megaloman, mağrur bir kulüp tanımadım. kendisini savunanlarının psikolojik halleri, taraftarlık ile açıklanamayacak düzeyde patolojik olduğunu bugün bir kez daha görüyoruz; ama hepsi senelerdir örülmüş sistematik bir planın parçası. bariz ve artık yemiyoruz.

    bu ülkede her şey 2010 sonrası tepetaklak gitmeye başladı. bunun adına ister ahir zaman -:)-, ister hükümet politikaları ne derseniz deyin şu bir gerçek 2010'dan sonra bu da olmaz artık dediğimiz ne varsa birer birer oluyor ve artık günlük temel ihtiyaçlarımız için yaşayabiliyoruz sadece. bu apayrı bir konu, lakin bu perspektifte değerlendirmekte fayda var diye düşünüyorum.
    3 temmuz şike süreci filmin başladığı nokta aslında. mevcut dosyadaki deliller ile uefa nezdinde ceza almış ve cas'tan red yemiş kulüp, bunu o gün yine ligden çekiliriz nidaları ile şeytan rıdvan ve saz takımı ile siyasi ayağı da devreye sokarak fenerbahçeli olduğu bilinen cumhurbaşkanı tarafından ''kulüpler ile şahıslar burada ayrı tutulmalıdır'' gibi hilkat garibesi, kimsenin anlam veremediği bir söylemle sürece yön verilerek; önce 3 temmuz kumpas davası şekline sokuluyor, akabinde yağız hırsız ev sahibini bastırırcasına 3 temmuz özgürlük mücadelesi şekline evriliyor. işte tam olarak burada mağduru oyna dönemi başlıyor malum kitle için. şike yaptığı tapelerle tespit edilen ve uefa tarafından ceza alınan, itirazı reddedilen, bir kuruş bile tazminat alamayan kulüp öyle bir mağdur edebiyatı yapıyor ki 15 temmuz süreci ile birlikte daha yüksek sesle dile getirerek malum terör örgütü kumpasıydı, geleceğimiz çalındı, tazminatımızı alacağız diye ısrarla bilinçli şekilde yaygara kopartılıyor. bugünden sonra o dönemin başkanvekili, şimdinin holigan başkanı biraz tehditvari, biraz kendi kitlesini konsolide edici ve gaz alıcı söylemlerle bugüne kadar süreci gerdi durdu; zira bu malum kişi her zaman için işine geldiği gibi davranmış ve işine geldiği insanlarla çalışmıştır. o gün mevcut delillerle şike kapsamında alt lige düşürülmesi gereken takım, bu mağrur yola saptığı için nefret diline başvurmuş, burnu da pislikten çıkmamıştır. nefret dillerinden eksik olmayan bu zümrenin amacı üzülerek söylüyorum ki ülke futbolunu geliştirmek değil, rekabet adı altından galatasaray ve trabzonspordan öç almaktır. evet, alacakları bir öç ile açıklayabiliyorum davranışlarını, söylemlerini. bu süreçten sonra kadıköyde stadyumu yakan, polis arabasını yakan, güvenlik görevlilerini döven, hakeme tüküren, ezeli rakibine ana avrat türkiyenin her yerinde sövdüren, hükümet ve uefa nezdinde sürekli şikayette bulunan; ezeli rakibini düşünmeden ve sataşmadan bir gün bile geçiremeyen kulüptür kendileri. hakeza trabzonspor da bu nefretten payını ziyadesiyle almıştır, ancak şu bilinmelidir ki trabzonspor a yapılanlar da galatasaray nefretinden ileri gelmektedir. ülkede son 14 yılda türk futbolu adına geçen tüm olaylarda ya primer faildir ya da ortalığı yangın yerine çevirendir. bu nefret dili, şampiyon olamadıkça öyle bir aşağılık hal almıştır ki bu sene hem saha içerisinde hem de saha dışında her gün iliklerimize kadar hissediyor ve görüyoruz. artık yeter.

    sıkıldım arkadaşlar. bu mağrur kitlenin, hokkabaz bir başkan ve avaneleri tarafından her gün nefretle yüklenmesinden bıktım. bir fenerbahçeli ile konuşmaya başladığımda lafın hemen 3 temmuz ve malum örgüt-galatasaray yakıştırmasına gelmesinden bıktım; hepsi andımızı okur gibi öğretilen aynı cümleleri okur üstelik. hakemlerin alanen tehdit edildiği, tff ve kurumlarının kendi çıkarları için hallaç pamuğuna çevrildiği, siyasete aba altından sopa gösterilmeye çalışıldığı bir ortamdan sıkıldım ve mevcut yönetimin daha fazla sessiz kalmayarak buna tepki göstermesini bekliyorum.
    haftalardır söylemleri ve yaptıkları ile gündemi menfaatleri için bilinçli şekilde gergin tutan kendileri, haftasonu trabzonda 10 kişi kalmadığı, faul olan pozisyon başlangıcı ile 3 puanı almış; üstüne maç öncesi başkanvekili bozuntusu ile başlayarak, maç öncesinde, içerisinde ve maç sonunda trabzonun sinir uçlarıyla oynayarak insanları sahaya dökmüş ve yine mağdur rolüne bürünmeye çalışmış; ancak nefretleri futbolcularına öyle sirayet etmiş ki yerde etkisiz halde bulunan adama kramponla tekme atacak kadar aciz duruma düştüklerini gördüklerinde mağrurca ligden çekiliriz şeklinde bir söylemle yara almadan kurtulmanın peşine düşmüştür. olay bundan ibarettir.
    o kadar sıkıldım ki konuşmak, görmek bile istemiyorum. bu seneki şampiyonluğu sıf bu nefret abidesinin gitmesi için, biraz olsun türk futbolu temizlenir, bu nefret söyleminden biraz olsun kurtuluruz da nefes alırız artık diye istiyorum.
    bu megaloman, mağrur kitle ligden çekildikleri takdirde ülke puanının silineceği, ligin değerinin dibe vuracağını ve kulüplerin birer birer batacağını ifade ediyorlar utanmadan şantaj yaparak. bugün şu ligde fenerbahçe diye bir takım olmasa insanlar birbirlerinden nefret etmeyecek, gergin gergin maç izlemeyecek, meydan muharebesi maçlara tanık olmayacak, kalp krizi geçirmeyecek, sinirleri bozulmayacak; keyifle futbol müsabakaları oynanıp rekabet edilebilecek, haftanın en güzel golü tartışılacak ve eskisi gibi hafta içi şu takım avrupadan bununla oynuyor diye merakla bekleyebilecek. bugün fenerbahçe takımı bu ligde olmasa transfer piyasasında aynı oyunculara talip olunup fiyat yükseltilmeyecek ve kulüpler daha fazla zarar etmeyecek. bugün fenerbahçe takımı bu ligde olmasa en kötü belçika, yunanistan ligi gibi oluruz.
    biz korkmuyoruz. teraziye çıkalım diyoruz gelmiyorlar, artık susun oyununuza bakın, sahada rekabet edelim diyoruz susmuyorlar, durmuyorlar. gencecik insanlar birbiriyle kavga edip kan döküldüğünde sizin yaptığınız iki kuruşluk açıklama ile o kan ellerinizden silinecek mi sanıyorsunuz? siz kimsiniz ve ne istiyorsunuz abi? neyin peşindesiniz?
    her neyin peşindeyseniz sizin gibi megaloman, mağrur bir zümrenin bu ligden çekilmeye bir tarafının yemeyeceğini senelerdir samimiyetsiz dilinizle yaptığınız söylemlerden öyle bir biliyoruz ki, bize bu filmi senelerdir temcit pilavı gibi izletiyorsunuz. suç sadece sizde değil ama, size müdahale etmeyerek/edemeyerek bu nefret dilini topluma yaymanıza mani olmayanların da eseri bu yaşanılanlar. sizden korkmadığım gibi, sizin atamayacağınız, yapamayacağınız o şantajlarınızdan da korkmuyorum. birkaç gündür düşündüğüm ve karar vardığım tek şey: 13 yıl önce gönderilmediğiniz yere umarım adam gibi sözünüzü tutup kendiniz gidersiniz de türk futbolu, bu insanlar bir sene olsun nefes alır.
    umarım bir kez olsun sözünüzün eri olursunuz...
  • 239
    bunun için göt ister, yürek ister, omurga ister.

    bu gerçekleşmesi namümkün olan çıkış, son yıllarda futboldaki kutuplaşmanın en büyük sorumlusu olan ali koç'un kalan haftalar için imtiyaz, ayrıcalık ve kollanmaya devam etme çabasından başka bir şey değil. olaylı trabzonspor maçından sonra yine göstermelik ödül gibi cezalar alıp mağdur olduk algısı ile tam gaz kirli işlere devam edecekler.

    sporda en utanç verici üç suçtan (şike-ırkçılık-doping) ikisini alenen işleyip hiç bir ceza almayan bir camiadan bahsediyoruz.

    ne fıtrat varmış be bu yalı çocuğunda....
  • 240
    kesinlikle olmayacak olandır.

    ancak bu konuda hem sosyal medyada hem camia nezdinde bu işi karikatürize eder şekilde dalga geçmek gerek. gerek ki bir daha bunu bir sonraki başkanları da ağzına aldığında kendi taraftarı bile cümlenin yarısında ciddiyetini kaybetsin.

    yok öyle şımarık zengin çocuklar gibi ya benim dediğim olacak ya da topu götürürüm tavrı.
  • 241
    bugün twitter'da gezinirken sürekli önüme düştü.

    yahu ne oldu da fenerbahçe ligden çekilme muhabbeti ortalığı bu kadar velveleye verdi? anlayamadım.

    yani gerçekten anlamak mümkün değil. olay sanırım trabzonspor taraftarının sahaya inmesi değil. değildir değil mi?

    eğer öyleyse çünkü her zaman olduğu gibi yine ikiyüzlülük bu.

    bu fenerbahçe taraftarı yüzünden galatasaray basketbolda şampiyonluk maçına çıkmadı.

    seri 3-3'tü bu arada.

    yine beşiktaş 2018'deki türkiye kupası yarı final maçına çıkmadı.

    yine maç 75'nci dakika 0-0'dı.

    yani ikisi de ortadaydı.

    daha neler neler var. saymakla bitmez. türk futbolunun şımarık çocuğu resmen fenerbahçe.

    ha, fenerbahçe'nin otobüsünün kurşunlanma olayı vardı hatırlarsınız. işte o başka bir olaydı. o vahim bir olaydı.

    gelgelelim şu sezonda, fenerbahçe'nin ağzını açıp tek kelime edecek bir sebebi yok.

    dikkat ederseniz zaten, fenerbahçe'nin başına ne geliyorsa trabzon'da geliyor. bunu anlayamamak için "gözleri tamamen kapalı" olmak veya üç maymunu oynamak lazım.

    bir shorts'ta denk geldim. uzun olmadı. haluk yürekli'yle fenerbahçeli olduğunu düşündüğüm bir arkadaş program yapıyordu. "sen daha 2010/11 sezonunda kimin şampiyon olduğunu hazmedemişsin! kupa orada, fenerbahçe'nin müzesinde." minvalinde bir şeydi.

    hazmedememişler değil mi?

    çünkü adamlar şunu soruyor: "2010/11 sezonunda şike yaptınız mı?"

    bu sorunun cevabı nettir. malumunuz, şöyle bir şey: "fenerbahçe'ye fetö tarafından kumpas kuruldu."

    fenerbahçe camiasının ve medyasının pohpohladığı ve genel bir kanı olarak kabullendirilen bir söylem, bu. oysa sorunun cevabı kesinlikle değil.

    size kumpas kurulmuş olabilir. hukuksuz işler yapılmış, dinlemeler yapılmış olabilir. sizi, belki de "gelin size bu maçı ayarlayalım" denmiş ve sırf kumpas kurmak için bu yapılmış olabilir.

    asıl soru burada şu: "siz şike yaptınız mı?"

    bu sorunun cevabını alabilen varsa buyursun. kumpası sonra konuşuruz. tapeler hukuksuz yollarla mı elde edilmiş? şike yaptınız mı sorusunun cevabı değil. şike yaptınız mı sorusunun cevabı tapelerin gerçek olup olmadığıyla alakalı. hukuksuzluğu ise size verilecek ceza için bu tapelerin kullanılıp kullanılmayacağı konusuyla alakalı.

    kim kimler şike davasından ceza aldı. kimler kimler suçlamaları kabul etti. kulüplerimize -çok yaşasınlar!- hiçbir şey olmadı. maşallah pare! birileri kendi kendine şike yapmış. anlayan beri gelsin.

    trabzonspor ve taraftarı bu durumu neden ve nasıl hazmetsin ki?

    yine aynı konuyla alakalı. bir penaltıdan bahsedilir. "ne şikesi ya, onu atsaydın şampiyondun işte" diyen birine de rastladım. zaten sıkıntı orada, iş o penaltıya kalmayacaktı ya hani. öyle bir durum var ya.

    şöyle bir şey sanırım:
    "yaptık ama çok da fazla yapmadık, bize kadar anca yaptık. sana da kazanma payı bıraktık. sen eline yüzüne bulaştırmasan, bizim işler hep boşuna."

    daha derin yazacaktım.

    sosyolojik, sosyo-ekonomik, toplum psikolojisi konularının spora, sporda şiddete, spor camiasına nasıl etki ettiğini falan yazacaktım. medyanın, sosya medyanın, trollüğün, toksikliğin nerelere geldiğini, nasıl etkileri olduğunu falan yazacaktım.

    yine yazacağım da çok sıkıcı konular. bir tema bulmam lazım ki hafif okunabilir olsun.

    evet.

    fenerbahçe ligden çekilecekmiş. yerseniz.

    hayır, gerçekten herkes bunu konuşuyor. ama nedenini bence kimse bilmiyor.

    sahi kuzum. neden bu konu konuşulur oldu? ne alaka?

    ve maydonoz...
  • 243
    "çekilmeyen ... .... olsun mu?" sorusunu sormak istediğim "sözde" aksiyon planı, yersek...
    aslında bunu seri yapmak lazım; "fenerbahçe'nin ligden çekilmesi - 83"...
    akılları sıra tff başta olmak üzere tüm kurullara baskı çekiyorlar.
    ulan zaten hepsi ağzınızın içine bakıyor, bak her zaman salı günleri açıklanan pfdk kararları bile korkunuzdan açıklanamıyor. siz ne diye yoruyorsunuz kendinizi olağanüstü genel kurullarla falan, zaten türk futbolu'nu gün be gün hegamonyası altına alan bir holding'in oyuncağı olmuş herkes, merak etmeyin size bir b.k olmaz...
    (bkz: 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı)
  • 244
    mevcut ekonomik durumlarda kimsenin bir tarafının yemeyeceğini adı gibi bildiği ama her ne hikmetse fenerbahçeli futbolcular ceza almasın diye her kanalda, her yerde ciddi ciddi konuşulan konu. bilenler bilir diyeceğim de herkes de biliyor; daha önce de böyle söylerlerdi, kimse iplemezdi. şimdi zorla konuşuyor insanlar. neden? fenerbahçeli futbolcular ceza alırsa bak neler neler olacak demek için. yok ülke puanı silinirmiş vs de cabası.

    g.tü yiyen çekilsin bakalım kim zararlı çıkıyor. ha çekilirken kardeşinizi* de yanınıza alın da huzur bulalım gencolar.
  • 245
    17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı özelinde içişleri bakanligi aciklama yapmis, futbolcular hakkinda herhangi bir adli süreç olmadığına dair.

    bunlar da ortaligi yangın yerine cevirdiler. geleneksel bilmem kacinci ligden cekiliriz şenlikleri kapsaminda.

    futbolculari ceza almayacak gorunen o.

    yoksa muz cumhuriyetinde bile ne olursa olsun taraftarın kafasina tekme atan bir maganda su anda ya ifade veriyor ya da ifadesini vermis yargılama asamasina gecmis olurdu.

    ama bizim ulkemiz muz cumhuriyeti bile degil ne yazik ki!
  • 249
    kamu spotu olarak; "ligden çekilme" bir korunma yöntemi değildir. kendilerinden bu ligin korunması için ya suyun karşı yakasında ya komple bir zihin değişikliği ya da kendilerini bir daha uzunca bir süre rekabetçi şekilde mücadele edemeyecek cezai yaptırımlarla yıldırmak gerekir. her iki seçeneğin oluşumu da imkansıza yakın olduğu için de bence bizlere çelik gibi bir sabır gereklidir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın