profesyonel lig döneminde yakaladığı en dominant performans yedi sezonda dört şampiyonluk olabilmiş takım. galatasaray ve trabzonspor'un altı sezonda beş şampiyonluk birer performansı var. beşiktaş'ın altı sezonda dört şampiyonluk performansı var. galatasaray'ın dört sene ve üç sene üst üste, beşiktaş ve trabzonspor'un yine üç sene üst üste şampiyonluk serileri var.
beşiktaş'ın 1967-1982, galatasaray'ın da 1973-1987 arası şampiyon olamama serileri var. 1967-1987 arası 20 yıllık dönemde fenerbahçe'nin 7 şampiyonluğu var. seksenlerin sonundan doksanların sonuna kadar olan dönemde önce beşiktaş gordon milne ile, sonra da galatasaray fatih terim ile dominant performanslar sergilerken fenerbahçe hep şampiyonluk sayısıyla avundu durdu. ali şen'in büyük yatırım ve reformlarla
*, tarihinin en iyi trabzonspor kadrolarından birine karşı kazandığı 1995-96 şampiyonluğu araya girmese 1989-2001 arası fenerbahçe'nin de bir şampiyon olamama serisi olacaktı.
2000 yazında şampiyonluk sayıları 14 galatasaray, 13 fenerbahçe, 9
* beşiktaş ve 6 trabzonspor şeklindeydi. 2008 yazına kadar galatasaray - fenerbahçe şeklinde yazarsak sırasıyla 14-14, 15-14, 15-15, 15-16, 16-16, 16-17 ve 17-17 şeklinde bir gidişat oldu.
2020 yazına geldiğimiz zamansa 22 galatasaray, 19 fenerbahçe ve 15 beşiktaş şeklinde bir sıralama görüyoruz şampiyonluk toplamlarında. entry tarihi itibarı ile tamamlanmasına 10 maç haftası kalan 2020-2021 sezonu avantajlı lider durumda olan beşiktaş'ın şampiyonluğu ile sonuçlandığı vakit tablo 22 galatasaray, 19 fenerbahçe ve 16 beşiktaş şeklinde olacak.
bu manzara son 30 yılda 7 şampiyonluk alabilen fenerbahçe'nin 30 yıldır şampiyonluk sayısı üzerinden yaslandığı "en büyük fener" tezinin tamamen çöküşü demek. galatasaray ve beşiktaş'a eşit şampiyonluk sayısı uzakta olmak, yıllar yılı "üçüncü" denilen beşiktaş ile 2-3 mücadelesi vermeye başlamak demek...
iki ezeli rakibin 15'er sene şampiyon olamadığı 20 yıllık bir dönemde çıkarabildiği 7 şampiyonluğun yarattığı farka yıllardır sarılan bir camia vardı. son 30 senede sadece 7 şampiyonluk, son 20 senede 6 şampiyonluk, son 10 senede 2 şampiyonluk var. fenerbahçe camiası da bu durumu sindiremeyip "birileri öbürlerini iteklemese alemin kralıydık, bunlar bu işi normal yoldan başarmış olamaz" kafasına saplanıp girmiş durumda.
oysa fenerbahçe futbol takımı profesyonel lig tarihinde hiçbir dönemde mevcut performansın çok üzerine çıkamadı aslında. mesela 1990 yılında geriye dönüp bakan bir fenerbahçe taraftarı son 20 yılda 6 değil de 7 şampiyonluk görür. tarihlerden bağımsız bakıldığında fenerbahçe futbol takımının profesyonel lig döneminde 7 şampiyonluğa ulaşma frekansının 14-15 yıl olduğu görülür. hatta gordon milne ve birinci fatih terim dönemlerini de kapsayıp tartışma konusu olan periyodda dahil 7 şampiyonluğu 17 yılda çıkarabilmişlerdir.
1989-1996 arasında şampiyon olunamayan 7 sene bu frekansı 22 yıla kadar çıkarmıştı. içinde bulunduğumuz sezonda da şampiyonluk gelmezse bu seferki seri 8 yıla uzayıp kulüp rekoru
* kırılacak. bu sayede son 30 yılda 7 şampiyonluk gibi bir tablo ortaya çıkacak.
2006, 2010 ve 2012'de son maçta yaptıkları puan kayıplarıyla kaybettikleri 3 şampiyonluk var. 2008 ve 2018 yılında son düdüğe kadar matematiksel ihtimale dahil oldukları 2 şampiyonluk daha var. özellikle 14 mayıs 2006'da tek bir gol daha atıp şampiyon olabilselerdi kuvvetle muhtemel bugün 20 yıllık geçmişe baktığımızda çok farklı bir senaryo görecektik.
ama olmadı...
15 yıllık hasret(!)lerden sonra beşiktaş da galatasaray da 10 senede 5 şampiyonluk çıkarmayı bilmiş. fenerbahçe de 7 yıllık hasrete son verdikten sonraki 10 senede 5 şampiyonluk çıkarmayı bilmiş. ancak arada 5 yıllık bir hasretin daha girmesi sebebiyle aynı etkiyi yakalayamamış. 2007 sonrasında ise 2011 ve 2014'te şampiyonluklar var. 7 yıldan sonra 5 yıllar 4 yıllar havada uçuşmuş. şimdi ikinci 7 yıla hatta 8'e gidiyor. galatasaray'ın 15 sene sonrası yaşadığı en uzun boşluk 5 sene ama 4 ve 3 yıllık boşluklar da var. ancak aynı uzunlukta bir seri(!) yakalamadığı için sıralamada öne geçmiş durumda. beşiktaş da ilk 10 yıl sonrası 1995-2009 arasına sadece 2003'teki şampiyonluğu sığdırabildiği için nispeten geride kaldı bu yarışta.
tüm bunları görmezden gelerek, 20 30 yılda hem kendi kulüplerinin hem de bu kulüplerin emeklerini görmezden gelerek, 15 yıllık boşluklardan sonra toparlanmalarını hazmedemedikleri için taraftarı "futbola egemen olan yapı" gibi hurafelere bağlamaktadır gidişatını. tüm avrupa'nın benzer dönemde başladığı yıldız uygulamasını bile o yapıya(!) mal etmektedirler. oysa galatasaray'ın avrupa kupası, milli takımın üst üste iki avrupa kupasına katılması ve dünya kupası başarıları sonrası yaşanılan bir adaptasyon sürecinde alınmış bir karardı.
eminim bu karar alınırken kimse üçüncü yıldızı da dördüncü yıldızı da önce galatasaray'ın takacağını düşünmemişti. hele hele 19-19 eşitlik sonrası galatasaray 22. şampiyonluğu bulurken fenerbahçe'nin 19'da kalacağını tahmin etmemişti. ama manipüle edilmelere doymayan fenerbahçe taraftarına göre ne yazık ki bunların hepsi tasarlanmış şeyler.
oysa işin aslı fenerbahçe futbol takımı'nın tarihi boyunca sağlam bir temel atıp birkaç şampiyonluk arka arkaya kazanamayacak kadar istikrarsız ve günü kurtarmaya yönelik bir yapı olmasından kaynaklanıyor. herkes galatasaray'ın doksanlar kadrosu üzerinden ima edip iftira savurur ama kimse fenerbahçe'yi 1990-1995 arasında takımı çiftliğe çeviren futbolcu grubundan söz etmez. kimse 2008'de zico'nun neden gittiğini sorgulamaz. ya da ersun yanal'ı 2014'te takımdan kovdurtan ikilinin sportif direktör olarak başarılı bir yapı kurabileceğine sorgusuz sualsiz inanılır...
fenerbahçe futbol takımı galatasaray ve beşiktaş'ın yaşadığı 15 yıllık serileri erteleye erteleye bugünlere gelmiştir. beşiktaş da galatasaray da o 15 yılın birikiminden gerekli dersleri çıkarmış, gerekli arınmayı yaşamış ve bugünlerine iyi kötü gelebilmiştir. günübirlik çözümlerle aralara tek tük şampiyonluklar sokuşturup "biz 15 sene beklemedik" masalına sarılmanın sonucu bugün gelinen noktadır. maddi olarak çökmüş, manevi olarak çökmüş, idari olarak çökmüş bir çınar.
ve
1959 öncesi şampiyonluk yalanı ile ölüye biraz makyaj yapıp sağ diye yutturma çabaları...