1
eşofman'ın,eşortman'ın sadece belden aşağı giyilen kısmı, hani şu macarların eskimez kalecisi gabor kiraly ile özdeşleşen spor kıyafeti. benim içinse olabilecek en büyük karizma çizilmesinin aksesuarıdır efendim.
sene 1985. lise talebesiyim. endüstri meslek lisesi'nde 500 bikmem kaç erkek öğrenciye karşılık ilk kez 10 civarında kız öğrenci gelmiş okula. kızları etkilemek için yapmadığımız şaklabanlık kalmıyor. öte yandan okul takımının kalesindeyim. zoran simovic galatasaray'a gelmiş ve idollük mertebesini işgal etmiş benim açımdan. şansa bakın ki şehrin tek spor kıyafetleri satan mağzasında simovic'in aşık-koyu yeşil'den müteşekkil kaleci kazağı'nın aynısını bulmuşum, hem de en hesaplı tarafından: http://img.kimdir.com/...0c2cf7d8e581cf2a.jpg
bir de galatasaray forması'nın kırmızı şortum var,yanları sarı çizgili, tam takım simoviçim yanı.
ilk kez 1 numaralı kaleci kazağımla okul'un futbol sahasında boy göstereceğim. işin güzel tarafı okuldaki kızların okuduğu bölümün pencereleri futbol sahasına bakıyor. gelgelelim futbol sahası zımpara gibi taşlarla kaplı bir toprak saha. hele kale önleri golf sahası gibi engebeli. lacivert bir eşofman takımım var. dizleri parçalamayalım diye antremana çıkarken lacivert eşofmanımı almışım yanıma. giyindik falan ama bir de baktım ki benim lacivert eşofmanın ağası bir karış boyunca yırtık. eyvah ki eyvah. çar naçar eşofman altı'nın üstüne kırmız şortu geçirdik. meksikalı kampos halt yemiş yanımda, altı kaval üstü şişhane bir halde çıktım sahaya. yeşil kaleci akzağı,altında lacivert eşofman altı ve kırmızı şort.
gözümüz kızların sınıfında top tepmekteyiz. bir pozisyonda diz üstü kayınca benim lacivert eşofmanın dizi 40 cm yırtılmaz mı? da ne oluyor demeye kalmadan baktık , köşeden 4-5 kız döndü, antremanı izlemeye geliyor. işe bakın ki tam planjonluk nefis bir top kaleye yönelmiş. fırsat kaçar mı?. artistik bir hareketle topa uzandım, havada yakaladım, yere de usturuplu düştüm , kale direğinin dibine. hemen topu hızla oyuna sokayım diye süratle kalktım ama eşofman altımın dizindeki yırtık, kale direğinin köşesindeki bir çıkıntıya takılmaz mı? kaba bir cııırrrrt sesi ile paçanın biri koptu gitti. dengemi kuramayıp elimdeki topuda okulun en yakışıklı, en karizmatik ve okul takımının forveti olan zibidinin tam önüne bırakmaz mıyım? kopil dizinde zıplattı, göğsünde düzeltti topu ve yarım bir vol salladı kaleye. bir bacağım çıplak, beyhude bir daha atladım topa. önce kaleye giren topu gördüm, sonra kıkır kıkır gülen kızları. karizma tarumar, hak ile yeksan olmuşum.
bir daha antremanlarda da, maçlarda da, eşofman altı giymedim. okuldaki kızları görünce de koca bir sene yol değiştirdim.
sene 1985. lise talebesiyim. endüstri meslek lisesi'nde 500 bikmem kaç erkek öğrenciye karşılık ilk kez 10 civarında kız öğrenci gelmiş okula. kızları etkilemek için yapmadığımız şaklabanlık kalmıyor. öte yandan okul takımının kalesindeyim. zoran simovic galatasaray'a gelmiş ve idollük mertebesini işgal etmiş benim açımdan. şansa bakın ki şehrin tek spor kıyafetleri satan mağzasında simovic'in aşık-koyu yeşil'den müteşekkil kaleci kazağı'nın aynısını bulmuşum, hem de en hesaplı tarafından: http://img.kimdir.com/...0c2cf7d8e581cf2a.jpg
bir de galatasaray forması'nın kırmızı şortum var,yanları sarı çizgili, tam takım simoviçim yanı.
ilk kez 1 numaralı kaleci kazağımla okul'un futbol sahasında boy göstereceğim. işin güzel tarafı okuldaki kızların okuduğu bölümün pencereleri futbol sahasına bakıyor. gelgelelim futbol sahası zımpara gibi taşlarla kaplı bir toprak saha. hele kale önleri golf sahası gibi engebeli. lacivert bir eşofman takımım var. dizleri parçalamayalım diye antremana çıkarken lacivert eşofmanımı almışım yanıma. giyindik falan ama bir de baktım ki benim lacivert eşofmanın ağası bir karış boyunca yırtık. eyvah ki eyvah. çar naçar eşofman altı'nın üstüne kırmız şortu geçirdik. meksikalı kampos halt yemiş yanımda, altı kaval üstü şişhane bir halde çıktım sahaya. yeşil kaleci akzağı,altında lacivert eşofman altı ve kırmızı şort.
gözümüz kızların sınıfında top tepmekteyiz. bir pozisyonda diz üstü kayınca benim lacivert eşofmanın dizi 40 cm yırtılmaz mı? da ne oluyor demeye kalmadan baktık , köşeden 4-5 kız döndü, antremanı izlemeye geliyor. işe bakın ki tam planjonluk nefis bir top kaleye yönelmiş. fırsat kaçar mı?. artistik bir hareketle topa uzandım, havada yakaladım, yere de usturuplu düştüm , kale direğinin dibine. hemen topu hızla oyuna sokayım diye süratle kalktım ama eşofman altımın dizindeki yırtık, kale direğinin köşesindeki bir çıkıntıya takılmaz mı? kaba bir cııırrrrt sesi ile paçanın biri koptu gitti. dengemi kuramayıp elimdeki topuda okulun en yakışıklı, en karizmatik ve okul takımının forveti olan zibidinin tam önüne bırakmaz mıyım? kopil dizinde zıplattı, göğsünde düzeltti topu ve yarım bir vol salladı kaleye. bir bacağım çıplak, beyhude bir daha atladım topa. önce kaleye giren topu gördüm, sonra kıkır kıkır gülen kızları. karizma tarumar, hak ile yeksan olmuşum.
bir daha antremanlarda da, maçlarda da, eşofman altı giymedim. okuldaki kızları görünce de koca bir sene yol değiştirdim.