1
2013-2014 transfer sezonunun başlarında bonservis bedelsiz transfer edilerek galatasaray'a kazandırılan ve aynı transfer sezonunun son gününde eskişehirspor'a gönderilerek galatasaray kulübünce ayıp edilen oyuncu için özür kampanyası.
erman kılıç'a ilk ayıp şampiyonlar ligi kadrosunda yer verilmeyerek yapıldı. evet bu bir ayıp ama bu ayıbın büyüklüğünü arttıran şey bence ikinci bir ayıp kendisinin yerine 3 ay gibi bir süre boyunca antrenman yapmamış, sezon öncesi kampı es geçmiş bir oyuncunun adının yazılmasıydı. ve son olarak erman bu olanlara karşı da adamlığını gösterip saygıda kusur etmemişken transferin son günü takımdan gönderilmesidir.
erman kılıç belki de galatasaray alt yapısından çıkma olmadığı için böyle davranıldı. onun ekmeğini yiyenlerden olamadı.
bir galatasaray taraftarı olarak özür diliyorum.
olayı ayıp diye nitelendirmeyip, profesyonellikte olabilecek bir şey olarak gören arkadaşlara da saygı duyarım, sizin düşüncenizdir.
2
bu iş profesyonel bir iştir. iş özüre kalırsa erman kılıç'a gelene kadar yüzlerce eski futbolcumuz vardır. 2000 kadrosundaki oyuncular gibi. onların yollanışına özür kampanyası düzenlenmeyip erman kılıç'a düzenlemek komik olur.
3
açıkçası bu kampanyaya "profesyonellik" şeklinde bakanlar için bir iki hatırlatma yapmakta fayda görüyorum. real madrid'te veya juventus'ta alt yapıdan yetişme, yirmi altı yaşında, ilk on biri bırakın ilk on sekize bile çoğunlukla giremeyen bir futbolcunun sözleşmesi sezon sonunda bitse; kulüp ona yeni bir teklif ile gitse ve o da bu teklifi beğenmeyip reddetse -buraya kadar her şey oldukça profesyonel ilerliyor dikkat ettiyseniz- akabinde transfer sezonu kapanmaya yakın kulüp binasına geri gelip "ya ben kulüp bulamadım da, anlaşsak mı acaba?" dese bu soruya cevap nasıl olur? yani bu kulüpler; ki bunlarla çarpışacağız şampiyonlar ligi gruplarında bir üst tura yükselmek için; bizden daha mı az profesyoneller amına koyduğumun yerinde, yoksa ben mi bir şey atlıyorum? şu mevzu bahis durumu kopenhag dahi yapmazdı beyler, kimse boşuna profesyonellikten falan bahsetmesin.
profesyonellikse; bu üç takımdan hangisi mevcut oyuncu statüsünün getirdiği piyasa şartlarında elindeki yerli oyuncusunu kapısını çalana "al götür, senin olsun." diye bırakır? bırakın bu işleri; erman kılıç'a basbayağı ayıp edilmiştir. bu kadar açık ve net. ben ki; erman'ın transfer olduğunu öğrendiğimde "iyidir ya, kupa maçlarında falan oynar. şampiyonlar ligi öncesi ve sonrası sol açığı veya sneijder'i yedekler, o da yeter." gözüyle baktım. bu adam gözümde bir colin kazım richards etkisi dahi yaratmadı transferiyle. ama bütün bunlar bir şeyi değiştirmiyor, bu adama haksızlık yapıldı. hukuksuzluk değil ama etik olarak çirkin bir hareket. ben gönül verdiğim renklerin altında böyle şeyler görmek istemiyorum, dolayısıyla da erman'dan hem bu son yaşadığı olayla alakalı, hem de boyu ve sıfatı ile aklınca eğlenmeye çalışan gebeşlerle alakalı özür diliyor; konunun sorumlusu yönetimse yönetimi, hoca ise hocayı kıyasıya eleştireceğime söz veriyorum.
4
ben yerim boyle profesyonelligi..
tribune kosarken gozlerinin ici parlayan adamin kariyerinin, ozguveninin ve hayallerinin amina koyup biraktik..
hem de bir simarik topcu yuzunden..
ben kendi hesabima ozur diliyorum..
hem de gonlum aciya aciya..
5
kampanyasını bilmem ama bu adama yapılan ayıptır. senin verdiğin ücreti kabul etmeyip koca yaz kamp yapmamış adamı (aydın yılmaz) tekrar döndüğünde kabul ediyorsun ve direkt cl. kadrosuna yazıyorsun, başka kulüplerden daha fazlasını alabileceği halde galatasaray'da oynamak için sezon sonu koşarak sana gelen erman kılıç'ı cl. kadrosuna almıyorsun küstürüyorsun, koca kamp döneminde seninle çalışıyor, hazırlık maçlarında iyi kötü oynatmışsın, oynadığında fena da oynamamış ama kadroda yok.
çok umutluydum kendisinden ama olmadı, yolu açık olsun...
8
3. olsak bile şampiyonlar ligine direk katılabilecegimiz bir sezonda yapılmış bir kampanyadır.